Yargı da tartışılmalı
Yargıda Durum;
Yargıtay'da dakikaya 4.3 dosya, yargıda 6 milyon dosya, savcıya yılda 1600 den fazl dosya hazırlama, hakime günde 30-40 duruşmayla aklın ve bilimin reddettiği bir tabloda yargının nasıl işlevsel olması beklenir?Yapamayacağı görevi almak da görevi ihmal suçu değil midir? Çözümü tutukluluk süresini mi uzatmaktır?
Böyle bir tabloda yargı kararları güven verici midir?
En yetkili kişiler, Ceza yargılaması tıkanmıştır, adalet kan kaybediyor diye haykırıyorsa bu ülkede hak ve adaletten , demokrasiden söz edilebilir mi?
İnsan yaşamında adalet adına, hak ve özgürlüklere hükmeden yargı, yaşarken öldüren kararları almakta, YTCK ile cezaları artırarak, caydırıcı gerekçesini kullanmaktadır.Toplum ceza ile terbiye olmaz. 2 yıllık uygulama bu tezi çürütmüştür. Suç/suçlu artmıştır. Cezaevlerinin yarısından çoğu tutukluudur. Tutukluluk bir insanlık ayıbı, ihtiyari tedbirdir. Halk kapkaç,hırsızlık, cinayetten bunalmıştır. Gerçek sorun nedir hala tartışmaktan kaçınıp, geçici ve gerçekten uzak kararlarla kendimizi kandırmaya devam mı edeceğiz?
Bence ülkenin en önemli sorunu, ceza hukundan başlayıp, yargının işlemesi için çözümler üretmek ve uygulamaktır. Aksi durumda demokratik bir ülke olmaktan sözedemeyiz.
YTCK tekrar gözden geçirilmeli, uygulamayla aksaklıkların giderilmesi zihniyetinden vazgeçilmelidir. Başta 220.madde olmak üzere amacından saptırılmıştır.
Yargıtay'da dakikaya 4.3 dosya, yargıda 6 milyon dosya, savcıya yılda 1600 den fazl dosya hazırlama, hakime günde 30-40 duruşmayla aklın ve bilimin reddettiği bir tabloda yargının nasıl işlevsel olması beklenir?Yapamayacağı görevi almak da görevi ihmal suçu değil midir? Çözümü tutukluluk süresini mi uzatmaktır?
Böyle bir tabloda yargı kararları güven verici midir?
En yetkili kişiler, Ceza yargılaması tıkanmıştır, adalet kan kaybediyor diye haykırıyorsa bu ülkede hak ve adaletten , demokrasiden söz edilebilir mi?
İnsan yaşamında adalet adına, hak ve özgürlüklere hükmeden yargı, yaşarken öldüren kararları almakta, YTCK ile cezaları artırarak, caydırıcı gerekçesini kullanmaktadır.Toplum ceza ile terbiye olmaz. 2 yıllık uygulama bu tezi çürütmüştür. Suç/suçlu artmıştır. Cezaevlerinin yarısından çoğu tutukluudur. Tutukluluk bir insanlık ayıbı, ihtiyari tedbirdir. Halk kapkaç,hırsızlık, cinayetten bunalmıştır. Gerçek sorun nedir hala tartışmaktan kaçınıp, geçici ve gerçekten uzak kararlarla kendimizi kandırmaya devam mı edeceğiz?
Bence ülkenin en önemli sorunu, ceza hukundan başlayıp, yargının işlemesi için çözümler üretmek ve uygulamaktır. Aksi durumda demokratik bir ülke olmaktan sözedemeyiz.
YTCK tekrar gözden geçirilmeli, uygulamayla aksaklıkların giderilmesi zihniyetinden vazgeçilmelidir. Başta 220.madde olmak üzere amacından saptırılmıştır.