Re: özel eğitim kurumlarında bayan öğretmenin iş akdini feshi
(3) HD 09 <> E: 2004/5632 <> K: 2004/24444 <> Tarih: 27.10.2004
İş Sözleşmesinin 5. maddesinde sözleşmeyi haksız olarak fesheden tarafın karşı tarafa cezai şart ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin işçi tarafından haklı fesih halinde cezai şartın işverence ödeneceğine dair bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Mahkemece sözleşmenin davacı işçi tarafından haklı nedenle feshedildiği kabul edildiğine göre sözleşmede geçen cezai şartın hüküm altına alınması imkanıda
bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının cezai şart isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalıdır.
Bu konuda yargıtayın kararları çeşitlilik arz etmektedir. Şöyle ki;
İş sözleşmesinde düzenlenen cezai şart, yalnız işçi aleyhine ve işveren lehine konulduğu anlaşılıyorsa Yargıtay bu şartı geçerli kabul etmemektedir.
Cezai şart her iki taraf içinde konulmuş ama işçinin ödemek zorunda kalacağı cezai şart işverene göre yüksek tutulmuşsa, Yargıtay, düşük olan cezai şartın işçi içinde geçerli olduğunu kabul ederek geçerli saymaktadır.
İşçi aleyhine tek taraflı cezai şartın geçerli olabilmesi için işverenin sağladığı eğitim sonucunda işçinin mesleki vasıfları ile kazanımları gerçekten artmış olmalıdır. Kısa süreli bir hizmet içi eğitim bu vasfı taşımaz. İşçiye sağlanan eğitim ve yapılan masrafla, sözleşmeye konulan süre ve kararlaştırılan cezai şart arasında hakkaniyete uygun bir orantının bulunması gerekir. Yargıtayın da son zamandaki kararları bu doğrultudadır
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
Esas : 1997/628
Karar : 1997/6836
Tarih : 07.04.1997[/B]
ÖZET : Özel eğitim kurumunda, hizmet sözleşmesi ile çalışan öğretmen, istifa etmek suretiyle işi bırakırsa, sözleşme karşılıklı anlaşma ile son bulmadığından, işveren, sözleşme gereğince cezai şart isteyebilir.
Hakim, fahiş bulduğu cezayı tenkis etmelidir.
(1475 s. İş K. m. 16) (818 s. BK. m. 161/son)
KARAR METNİ :
Davacı, cezai şart alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, davayı reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Dosya içinde bulunan hizmet sözleşmesine göre davacı öğretmen 1.1.1995 - 31.12.1995 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan belirli süreli sözleşme ile çalışırken 7.3.1995 tarihinde istifa etmek suretiyle işyerinden ayrılmıştır. Davacı işveren sürenin bitiminden önce sözleşmenin feshini düzenleyen madde uyarınca cezai şart isteğinde bulunmuştur. Mahkemece karşılıklı anlaşma ile sözleşmenin sona erdiği sonucuna varılarak isteğin reddedilmiş olması hatalıdır. Gerçekten karşılıklı anlaşma ile akdin sona erdiği sonucuna varılması olanağı yoktur. Davacı sözleşmesini feshettiğini bildirmiş davalıda fesih keyfiyetini işleme koymuştur. Bu durumda Borçlar Kanununun 161/son maddesi de dikkate alınmak suretiyle bir değerlendirme yapılarak isteğin kabulüne karar verilmelidir. O halde karar bu yönden bozulmalıdır.
S o n u ç : Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 7.4.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.
cezai şartın tek taraflı olup olmadığı ve taraflar arasında farklı değerlerde taktir edilip edilmediği yargıtay tarafından dikkate alınıyor.sizde bu noktalara dikkat ediniz.
umarım az da olsa size faydalı olmuştur yazdıklarım saygılar..