Hukuki NET sitesinde paylaşımda bulunmak, soru sormak ve cevap yazmak için üye olun. Üyelik ücretsizdir.

Tapu iptal davası

27-12-2006 10:36:27 oktay1881 #

Tapu iptal davası

Bir yakınımız bir inşaat şirketinden ev satın aldı. Evin satışı tapu dairesinde yapıldı ve evin tapusu var, tapu üzerinde evin konumu mevkii herşey açıkca yazıyor. Ayrıca, evin belediyeden imar ve iskan belgeleri de mevcut. Yani her türlü yasal belge var.

Ancak, Çevre ve orman Bakanlığı kısa süre önce bu bölgenin orman alanı olduğunu ve bu yüzden de kat irtifaklarının iptali ve kayıtlardan terki istemiyle dava açtı.

Şu an bu açılan davaya yönelik ne yapmak gerekir?
05-01-2007 18:58:18 oktay1881 #
Herhalde zor bir soru sordum bu yüzden cevap alamadım. Cevabını bilmeseniz de beni en azından yönlendirin. Ne konuda uzman bir avukata gitmeliyim veya bu konuda nereden öneri alabilirim?
17-01-2007 00:34:18 hhosafci #

Re: Tapu iptal davası

Mutlaka taşınmaz hukuku üzerine uzmanlaşmış bir avukata gidin. Belgeler ile gereğini söyleyecektir. Kanuni sürelerini kaçırmayın.
17-01-2007 01:20:01 Av.Mehmet Taylan Karakum #

Re: Tapu iptal davası

Peki Sayın Hoşafçı,

Bana, bahsettiğiniz niteliklere sahip, """taşınmaz hukuku üzerine uzmanlaşmış bir avukat""" ismi verebilir misiniz?
17-01-2007 02:02:45 Av.Ragıp Atay #

Re: Tapu iptal davası

sayın oktay
sorunuz çok eksik. Bu nedenle yanıtlamak zor. Orman bakanlığı, burada tapu iptal davasını hangi gerekçe ile açmış. Kadastro mu geçmiş? Kadastro tutanakları askıya çıkmış mı? Ne zaman kesinleşmiş? İtiraz olmuş mu? Bu gibi bilgiler eksik.
Bu arada, burası bir forum. Kimsenin yanıtlama yükümlülüğü yok. Siz, saat 11 de soru sorup, a8 de yanıt alamadım diyorsunuz. Bu sabırsızlığınızı da anlayamadım
30-01-2007 21:56:45 baudelaire #

Re: Tapu iptal davası

bahsedilen konu beykoz sırtlarındaki villalar olmasın :) valla orman bakanı işini iyi yapacak gibi gözüküyor bu konuda ..işiniz zor gözüküyor umarım zararınız yapanlar tarafından karşılanabilir...
31-01-2007 00:33:39 Av.Tevfik Aşlama #

Re: Tapu iptal davası

Davaya konu yer muhtemelen orman sınırları içerisinde kalıyordur ve kadastro esnasındaki teknik yetersizlikler nedeni ile bu durum Kadastro çalışmaları esnasında tespit edilememiş olabilir.
Dava konusu yer orman sınırları içerisinde kalıyor ise ayni kazanım söz konusu olamaz. Yani mülkiyet elden gider.
Ancak, belirtilen durum mahiyeti itibari ile hukuki ayıptır ve açılan davanın ve ortaya çıkan ayıbın satıcıya ihbar edilmesi gerekir.

Dava lehe sonuçlanır ise mesele yok.
Lakin aleyhe sonuçlanır ise;
-Ayıba karşı tekeffül hükümleri uyarınca doğan zarar satıcıya rücuu edilebilir.
Ya da;
-Bu işlemde idarenin kusuru var ise ilgili idareye karşı doğan zarar için tazminat talebinde bulunulabilir.
-

Aklıma takılan bir soru daha var; acaba, doğan zarar ziyan davacı idare (orman idaresi) tarafından tazmin edilinceye kadar hapis hakkı tanınması istenebilir mi? Dava açıldığına göre, taşınmazdan el çektirme şartı gerçekleşmiş gibi...

Saygılarımla...
31-01-2007 16:57:20 sedopolo #

tapu iptali, kadastro iptali

Merhaba...A ölmeden önce arsasını oğlu B ye devreder.B ölür ve arsa B'nin oğlu C' ye geçer (C veraset ilamı alır,arsanın tapulu malikidir).C araziyi iki parçaya ayırır ve bir yarısını D'ye satar.D satın aldığı kısmın tapusunu da alır.Daha sonra C ve D birlikte arsalarını başka bir şahsa satmak için tapuya gittiklerinde öğrenirler ki söz konusu arsaya kadastro yapılmıştır ve arsa kadastro sonunda ilk sahip A adına kaydedilmiştir( C ve D nin ellerindeki tapuların br hükmü kalmamıştır) ve tapuya da bu şekilde geçmiştir. C, A'nın dedesidir ve yıllar önce ölmüştür. C ve D nin ortak bir avukatı vardır ve kadastronun iptali için dava açmayı düşünür ancak A nın miraşçılarını bilmemektedir....Sizce bu avukat nasıl bir yol izlemelidir?A'ya karşı dava açamaz çünkü A ölmüştür.Mirasçılara karşı dava açmak istese mirasçıları da bilmiyor,tek başına giderek veraset ilamı da alamaz çünkü mirasçı değil.Siz nasıl bir yol izlerdiniz ve sizce isim vermeden sadece mirasçılar diyerek dava açsa daha sonra mahkeme mirasçıların araştırılmasına kendiliğinde karar verir mi? Kadastro kanuna göre mümkündür ancak kadastronun iptali için dava açma süresi geçmiştir.......Saygılarımla,şimdiden teşekkürler...
01-02-2007 17:05:30 Av.Tevfik Aşlama #

Re: Tapu iptal davası

Sn.Sedopolo,
Ben böylesi durumlarda "..... mirasçıları" diyerek davayı açıyorum ve "..... mirasçılarının tespiti için tensiben tarafıma yetki verilmesi" diye talepte bulunarak mirasçıların belirlenmesi (veraset ilamı alınması) için yetki alıyorum.

----
T.C.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/10175
K. 2004/605
T. 29.1.2004
• HUSUMET ( Dava Dilekçesinde Rücu Davasının Ölü Kişi Aleyhine Değil Mirasçıları Aleyhine Açıldığı Halde Davayı Husumetten Dolayı Reddetmesinin Usule Aykırı Olması )
• TRAFİK KAZASI ( Tazminat Davasından Feragat Edilmesi - Hak Sahipleri Lehine Verilen Maddi Tazminat Miktarı Ödenmişse Rücu Davasında Alınan Tavan Tazminat Tutarından Düşülmesi Lüzumu )
• POLİÇE ( Mahkemenin Hem Poliçe Limitinden Fazla Bir Miktarı Kabul Etmesi Hem de Poliçe Limiti ile Sınırlı Olarak Tahsiline Şeklinde Çelişkili Hüküm Kurmasının Hatalı Olması )
• ÇELİŞKİLİ HÜKÜM ( Mahkemenin Hem Poliçe Limitinden Fazla Bir Miktarı Kabul Etmesi Hem de Poliçe Limiti ile Sınırlı Olarak Tahsiline Şeklinde Çelişkili Hüküm Kurmasının Hatalı Olması )
• RÜCU DAVASI ( Sosyal Sigortalar Kurumu Tarafından Teselsül Hükümlerine Göre Açılması - Kusura İsabet Eden Miktarın Dayanışmalı Sorumluluk Çerçevesi İçinde İstenmesi )
1086/m.389
506/m.26
ÖZET : Mahkemenin ölü kişi hakkında dava açıldığından bahisle, Hasan Mert yönünden açılan davayı husumetten dolayı reddetmesi usule aykırıdır. Zira, dava dilekçesinde rücu davası Hasan Mert aleyhine değil, mirasçıları aleyhine açılmıştır. Fakat, mirasçılar dava dilekçesinde gösterilmemiştir. Aliağa Sulh Hukuk Mahkemesinin 1987/317 Esas kayıtlı mirasçılık belgesi kararında Hasan Mert'in ölümü ile geriye eşi Şadiye ve 3 çocuğunun kaldığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesindeki bu noksanlığın Sosyal Sigortalar Kurumu vekiline giderilerek dava dilekçesinin mirasçılara tebliğ ettirilmelidir.

Aliağa Asliye İş Mahkemesinin 1992/130 Esas kayıtlı tazminat dosyasında Halil Yetim'in hak sahiplerinden eş Zeynep ve kızı Havva'ya ve yine trafik kazasında sürekli iş göremez duruma giren Ömer Yetim'e maddi tazminat verildiği kararın temyizi üzerine Yargıtay'ca bozulduğu ve sonrasında tazminat davasından feragat edildiği anlaşıldığından; bu hak sahipleri leyhine verilen maddi tazminat miktarının hak sahiplerine ödenip ödenmediği konusunda araştırma yapılarak, şayet ödenmişse bu rücu davasında alınan tavan tazminat tutarından düşülmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Rücu davası 2 araç şoförü ile bu araçları sigorta eden 2 sigorta şirketi aleyhine açılmıştır. Şoförler aleyhine açılan dava reddedilmiştir.2 sigorta şirketi bakımından 133.428.211.21 liranın poliçe limiti ile sınırlı olarak tahsiline şeklinde çelişkili hüküm kurulmuştur. Ray sigortanın sorumlu olduğu poliçe limiti miktarı bedeni zararlar için şahıs başına 2.500.000 lira, kaza başına 12.500.000 liradır. Ak Sigorta için, şahıs başına 250.000 lira, kaza başına 750.000 liradır. Mahkemenin bir taraftan 133.428.211.21 lira kabul etmesi öbür taraftan poliçe limiti ile sınırlı olarak kabule karar vermesi Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 389. maddesine aykırı olup, karar bozulmalıdır.

Rücu davası, Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından teselsül hükümlerine göre açılmıştır. Davalılardan M.Nevzat Büyükkoca'nın mirasçıları reddi miras kararı almışlardır. Bu durumda M.Nevzat Büyükkoca'nın kusuruna isabet eden miktarın dayanışmalı sorumluluk çerçevesinde diğer davalı şoför Hasan Mert mirasçılarından istenemeyeceği tabidir. Ayrıca, Hasan Mert'in kazaya yol açan minibüsün olay anında maliki bulunduğu gözetilerek bu davada 506 sayılı Kanunun 26. maddesinin son fıkrasının uygulanma olanağı yoktur.

DAVA : Davacı, iş kazası sonucu ölen ve sürekli işgöremezlik durumuna giren sigortalılara ve hak sahiplerine bağlanan peşin değerli gelirler ile yapılan harcama ve ödemeler nedeniyle uğranılan Kurum zararının rücuan ödetilmesini istemiştir.

Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Suna Memlük tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : 1- Sosyal Sigortalar Kurumu, trafik kazasına yol açan araç sürücüleri Hasan Mert mirasçıları ile M.Nevzat Büyükkoca ve araçları sigorta eden 2 sigorta şirketi aleyhine açtığı bu rücu davası ile; trafik kazası sonucu ölen Halil Yetim ve Raşit Taşbölen'in hak sahiplerine bağladığı gelir ile, aynı olayda sürekli işgöremez durumuna giren Ömer Yetim'e bağlanan gelirler ve yaralanan 10 işçiye yapılan tedavi giderleri ile, geçici işgöremezlik giderleri toplamı 134.047.633 liranın sigorta şirketleri yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

Mahkeme Hasan Mert hakkındaki rücu davasını, dava açılmadan önce öldüğünden dolayı husumetten reddetmiştir. Davalı M.Nevzat Büyükkoca'nın dava açıldıktan sonra ölmüş olması nedeniyle, mirasçılarının Menemen Sulh Hukuk Mahkemesinden aldıkları reddi miras kararı sebebiyle davaya dahil edilen bu mirasçılar aleyhine açılan davanın reddine karar vermiştir. Ayrıca, kazaya yol açan araçları sigorta eden 2 sigorta şirketi bakımından 133.428.211.21 liranın sarf ve onay tarihlerinden itibaren sigorta şirketleri yönünden poliçe limiti ile sınırlı olarak tahsiline karar vermiştir.

2- Mülkiyeti Hasan Mert'e ait 35 RR 845 plakalı minibüsün Ege Metal Fabrikasında çalışan işçileri Aliağa merkezinden alıp fabrikaya götürürken aşırı derecede alkollü olarak minibüsü sevk ve idare eden Hasan Mert'in rafineri kavşağının 150 m ilerisinde arıza nedeniyle gerekli önlemleri almadan ışıksız yol kenarına park eden davalı M.Nevzat Büyükkoca'nın kullandığı kamyona arkadan çarpması sonucu şoför Hasan Mert ve minibüste bulunan 3 işçi ölmüş, 10 işçide yaralanmıştır. Ceza kararının kesinleşip kesinleşmediği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılamamaktadır.

3- Mahkemenin ölü kişi hakkında dava açıldığından bahisle, Hasan Mert yönünden açılan davayı husumetten dolayı reddetmesi usule aykırıdır. Zira, dava dilekçesinde rücu davası Hasan Mert aleyhine değil, mirasçıları aleyhine açılmıştır. Fakat, mirasçılar dava dilekçesinde gösterilmemiştir. Aliağa Sulh Hukuk Mahkemesinin 1987/317 Esas kayıtlı mirasçılık belgesi kararında Hasan Mert'in ölümü ile geriye eşi Şadiye ve 3 çocuğunun kaldığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesindeki bu noksanlığın Sosyal Sigortalar Kurumu vekiline giderilerek dava dilekçesinin mirasçılara tebliğ ettirilip, delilleri sorulmadan yazılı şekilde Hasan Mert aleyhine açılan davanın reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

4- Halil Yetim mirasçılarının ve sürekli işgöremez duruma giren Ömer Yetim'in işveren Ege Metal A.Ş. ile M.Nevzat Büyükkoca aleyhine açtıkları Aliağa Asliye İş Mahkemesinin 1992/130 Esas kayıtlı tazminat dosyasında; Halil Yetim mirasçısı Mustafa'nın 15.03.1990 tarihinde 18 yaşını doldurduğundan bahisle gelirinin kesildiği ve kendisine 746.560 lira fiili ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca, hak sahibi Sultan'ın 15.10.1991 tarihinde evlenmesi nedeniyle gelirinin kesildiği, evlenme yardımı dahil kendisine 1.485.480 lira ödeme yapıldığı görülmektedir. Kurum bu rücu davasında Sultan için evlenme yardımı talebinde bulunmamıştır. Bu miktar dışlanarak evlendiği tarihe kadar ne kadar bir fiili ödeme yapıldığı Kurumdan sorulmamıştır. Her iki hak sahibi bakımından fiili ödemelerle tavan zarar karşılaştırılmadan hak sahibi Mustafa yönünden 18 yaşa kadar, Sultan yönünden 22 yaşa kadar destek hesabı yapan hesap bilirkişi raporunun mahkemece nazara alınması isabetsiz olup, bozma nedenidir.

5- Yukarıda bahsedilen Aliağa Asliye İş Mahkemesinin 1992/130 Esas kayıtlı tazminat dosyasında Halil Yetim'in hak sahiplerinden eş Zeynep ve kızı Havva'ya ve yine trafik kazasında sürekli iş göremez duruma giren Ömer Yetim'e maddi tazminat verildiği kararın temyizi üzerine Yargıtay'ca bozulduğu ve sonrasında tazminat davasından feragat edildiği anlaşıldığından; bu hak sahipleri leyhine verilen maddi tazminat miktarının hak sahiplerine ödenip ödenmediği konusunda araştırma yapılarak, şayet ödenmişse bu rücu davasında alınan tavan tazminat tutarından düşülmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

6- Rücu davası 2 araç şoförü ile bu araçları sigorta eden 2 sigorta şirketi aleyhine açılmıştır. Şoförler aleyhine açılan dava reddedilmiştir.2 sigorta şirketi bakımından 133.428.211.21 liranın poliçe limiti ile sınırlı olarak tahsiline şeklinde çelişkili hüküm kurulmuştur. Ray sigortanın sorumlu olduğu poliçe limiti miktarı bedeni zararlar için şahıs başına 2.500.000 lira, kaza başına 12.500.000 liradır. Ak Sigorta için, şahıs başına 250.000 lira, kaza başına 750.000 liradır. Mahkemenin bir taraftan 133.428.211.21 lira kabul etmesi öbür taraftan poliçe limiti ile sınırlı olarak kabule karar vermesi Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 389. maddesine aykırı olup, karar bozulmalıdır.

7- Rücu davası, Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından teselsül hükümlerine göre açılmıştır. Davalılardan M.Nevzat Büyükkoca'nın mirasçıları reddi miras kararı almışlardır. Bu durumda M.Nevzat Büyükkoca'nın kusuruna isabet eden miktarın dayanışmalı sorumluluk çerçevesinde diğer davalı şoför Hasan Mert mirasçılarından istenemeyeceği tabidir. Ayrıca, Hasan Mert'in kazaya yol açan minibüsün olay anında maliki bulunduğu gözetilerek bu davada 506 sayılı Kanunun 26. maddesinin son fıkrasının uygulanma olanağı yoktur.

Mahkemenin iş bu maddi ve hukuki olguları gözönüne almadan yazılı şekilde karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, Sosyal Sigortalar Kurumu vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.01.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.

(Kaynak: Kazancı İçtihat Bankası)
25-03-2007 22:13:45 yargıc67 #

Re: Tapu iptal davası

Sayın forum üyesi öncelikle Mülk sahiplerine tavsiyem kendilerini yanlış yönlendirecek tüccar avukatlardan kaçınmalarıdır. tapu kanununun 1007 maddesinin 1 fıkrası gereğince tapu dan doğacak bütün zarar lardan devlet sorumludur der.Öncelikle Sayın hakimler bu maddeyi ciddiye alıyorlar mı.Sonra tapuda herhangi bir şerh düşülmüş mü Ormandır diye.Bide tapu kadastrosundan önce orman kadastrosu geçmiş mi.Çünkü orman kadastrosunun geçtiği yerden ikinci kez orman kadastro geçemez.Size söyliyeceğim tek şey hukuki mücadelenizi avukata bırakmayın yoksa bu işin içinden çıkamazsınız.bizim arazimiz orman kadastrosu geçip orman sayılmayan yerlerden dir demesine rağmen sahte evraklarla elimizden alındı.Devlete ve yüce yargıya fazlasıyla güvenmemiz den dolayı tapulu olan ve tarla gözüken hatta orman bölge müdürlüğünde ki defter kayıtlarında bile babamız adına tarla olan yer sahde belgeler le orman yapıldı.yargıtay kararından 7 yıl aradan sonra kesinleşmiş yargı kararının nekadar sorumsuzca ve dosya incelenmeden taraflı bilir kişiler tarafından verildiğini gördük ve hayal kırıklığına uğradık.Vatandaşın hakkını savunacak olan yüce yargı bizi suçsuz yere idam etti.Mahkemeyi yenilettik ve bilir kişi raporlarıda bunu doğrulayıp yerin orman olmadığını raporladı.Çok şükür Avukatlar kadar kafamız çalışmakta.Elinizin aldındaki interneti iyi kullanırsanız avukatların bile bilmediği herşeyi öğrenirsiniz.




™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.

♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.

Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.

Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi vd.

® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir.

‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.

📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.

This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.