Soru, Mahkeme'den önceki aşamaya dair.
İLAN ŞEKLİ
MADDE 29 - İlan suretiyle tebliğ, tebliği çıkartacak merciin mucip sebep beyanıyla vereceği karar üzerine aşağıdaki şekilde yapılır:
1. İlan alakalının ıttılaına en emin bir şekilde vasıl olacağı umulan ve varsa ayrıca tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde intişar eden birer gazetede yapılır.
2. Tebliğ olunacak evrak ve ilan sureti, tebliği çıkaran merciin herkesin kolayca görebileceği bir yerine de asılır.
(Değişik 2. fıkra: 3220 - 6.6.1985) Merci, icabına göre ikinci defa ilan yapılmasına karar verebilir. İki ilan arasındaki müddet bir haftadan aşağı olamaz. Gerekiyorsa ikinci ilan, yabancı memleket gazeteleriyle de yaptırılabilir.
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/13488
K. 2002/14528
T. 4.7.2002
#8226; ADRESİN MEÇHUL SAYILMASI DURUMU ( İlanen Tebligat Yapılabilmesinin Şartları - Adresin Meçhul Olması Halinde Muhtarlıkça Verilmesi Gereken Şerh )
#8226; ADRESİN MEÇHUL OLMASI HALİNDE MUHTARLIKÇA VERİLMESİ GEREKEN ŞERH ( Usulsüz Tebligat - İlanen Tebligat Yapılabilmesinin Şartları )
#8226; USULSÜZ TEBLİGAT ( İlanen Tebligat Yapılabilmesinin Şartları - Adresin Meçhul Olması Halinde Muhtarlıkça Verilmesi Gereken Şerh )
#8226; İLANEN TEBLİGAT YAPILABİLMESİNİN ŞARTLARI ( Usulsüz Tebligat - Adresin Meçhul Olması Halinde Muhtarlıkça Verilmesi Gereken Şerh )
2004/m.16
7201/m.28, 29, 30
( Teb. Tüz. m. 46, 47 )
ÖZET : Muhatap adına gönderilen tebligatın yapılamamsı sonucu adresin meçhul olduğu hususu tebliğ memurunca muhtara şerh verdirilmemesi ve ayrıca İcra Müdürünce zabıta araştırması yapılmaması tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olarak tamamlanmadığı neticesiyle şikayetin kabulünü gerektirir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : 7201 Sayılı Kanunun 28. maddesi gereğince kendisine tebligat yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya işyeri de bulunmayan kimsenin adresi meçhul sayılır. Adresin meçhul olması halinde keyfiyet tebliğ memuru tarafından mahalle veya köy muhtarına şerh verilmek suretiyle tespit edilir. Bununla beraber, tebliğ çıkaran mercii lüzum görürse, muhatabın adresini resmi veya hususi müessese ve dairelerden veya zabıta vasıtası ile tetkik ve tespit ettirebilir.
Bu araştırmalardan sonra ilanen tebligatla ilgili işlemlerin nasıl yapılacağı ise Tebliğat Kanunun 29 ve 30, Tebligat Tüzüğünun 46 ve 47 maddelerinde düzenlenmiştir. Somut olayda muhatap adına gönderilen tebliğatlar yapılamamış ancak, adresin meçhul olduğu hususu tebliğ memurunca muhtara şerh verdirilmemiş ve ayrıca İcra Müdürünce zabıta araştırması yapılmamıştır. Bu durumda tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olarak tamamlanmadığı anlaşılmakla şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 4.7.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
10. CEZA DAİRESİ
E. 2002/4920
K. 2002/11857
T. 12.3.2002
#8226; KARŞILIKSIZ ÇEK KEŞİDE ETMEK ( Duruşma Günü Ve Ön Ödemenin Bildirimi İçin İlanen Tebliğ Yapıldığı - Mahkemenin Bulunduğu Yerde Yayınlanan Bir Gazeteyle Yapılması Gerekirken Resmi Gazetede Yayınlandığı )
#8226; ÖN ÖDEME İHTARI ( İlanen Tebliğle Yapıldığı - İlanın Resmi Gazetede Yayınlandığı/Mahkemenin Bulunduğu Yerde Yayınlanan Bir Gazeteyle Yapılması Gerektiği )
#8226; İLANEN TEBLİGAT ( Karşılıksız Çek Keşide Etmede/Duruşma Günü Ve Ön Ödeme Bildirimi İçin - İlanın Yayınlanmaması Gerekirken Resmi Gazetede Yayınlandığı )
#8226; FAZLA PARA CEZASI TAYİNİ ( Karşılıksız Çek Keşide Etmede - Yasada Öngörülen Uygulanabilecek Üst Haddin Aşıldığı )
765/m.119
3167-1/m.16
7201/m.29
ÖZET : Tebligat Kanununun 29. maddesine göre; ilanen tebligatın, ilgilisinin bilgisine en emin bir şekilde ulaşacağı umulan ve varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde yayınlanan bir gazete ile yapılması gerekirken, resmi dairelerle, belli ve çok sınırlı abonelere gönderilmesi nedeniyle, belirtilen nitelikte olmayan Resmi Gazete ile yaptırılması ve tebligat evrakı ile ilan suretinin mahkemenin herkesin kolayca görebileceği bir yerine asılıp, durumun, bir tutanakla belirlenmemesi yapılan tebliği geçersiz kılar.
DAVA : 3167 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık Muhsin A.'in yapılan yargılanması sonunda; Hükümlülüğüne dair DENİZLİ 2. Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 22.12.2000 gün ve 2000/649 esas 2000/918 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığının bozma isteyen tebliğnamesi ile 11.1.2002 tarihinde daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:
KARAR : Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde tartışılan delillere ve dosya içeriğine uygun gerekçeye göre; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1-Adresinin meçhul olduğu kabul edilen sanığa, duruşma gününün ve ön ödeme ihtarının bildirimi için yapılan ilanen tebligatın, tebligat kanununun 29. maddesine göre, ilgilisinin bilgisine en emin bir şekilde ulaşacağı umulan ve varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde yayınlanan bir gazete ile yapılması gerekirken, resmi dairelerle, belli ve çok sınırlı abonelere gönderilmesi nedeniyle, belirtilen nitelikte olmayan Resmi Gazete ile yaptırılması ve tebligat evrakı ile ilan suretinin mahkemenin herkesin kolayca görebileceği bir yerine asılıp, durumun bir tutanakla belirlenmemesi,
2-Kabule göre; TCK.nın 119/5. maddesinde, suçun sabit olması halinde, tayin edilecek cezanın aşağı ve yukarı haddinin gösterildiği durumlarda yukarı haddi geçmemek üzere yarı oranında arttırılarak hükmolunacağı öngörülmüş olmakla, sanığa 3167 sayılı kanunun 13/1. maddesi uyarınca verilen para cezasının üst sınırının suç tarihi itibariyle 119.550.600 TL olduğu gözetilmeksizin, TCK.nun 119/5. maddesi uyarınca yapılan arttırım sırasında fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepden dolayı istem gibi bozulmasına, 12.3.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1981/14-655
K. 1982/939
T. 10.12.1982
#8226; USULSÜZ TEBLİGAT ( Yasa ve Tüzük Hükümlerinin En Ufak Ayrıntısına Kadar Uygulanmasının Zorunlu Olduğu - Resmi Gazete ile Yapılan İlanen Tebligatın Yeterli Olmadığı )
#8226; İLANEN TEBLİGAT ( Adresi Meçhul Olanlara İlanen Tebligat Yapılması Gereği - İlanın Kendisine Tebligat Yapılacak Kişinin Ittılaına En Emin Surette Ulaşacağı Umulan Bir Gazetede Yapılması ve Mahkeme Divanhanesine Asılması Gereği )
#8226; RESMİ GAZETE İLE YAPILAN İLANEN TEBLİGAT ( Resmi Gazetenin Her Yerde Serbest Olarak Satılan ve Herkes Tarafından Okunan Bir Gazete Olmaması - Resmi Gazete ile Yapılan İlanen Tebligat Yeterli Görülmediğinden Tebligatın Usulsüz Olduğu )
#8226; MAHKEME DİVANHANESİ ( İlanen Tebligat - Tebliğ Olunan Evrak ile İlan Suretinin Mahkeme Divanhanesine Asılması Gereği )
7201/m. 28, 29, 46
ÖZET : Gerek tebliğ işlemi ve gerekse tebliğ tarihi yasa ve tüzükte emredilen biçimlerle kanıtlanabilir. Yasa ve tüzük hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması zorunludur.
İlan kendisine tebliğ yapılacak kimsenin öğrenmesine [ıttılaına] en emin bir surette ulaşacağı umulan bir gazetede yapılır. Ayrıca Varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde yayımlanan bir gazeteye de ilan verilir. Tebliğ oturacak evrak ve ilan sureti bir ay müddetle, tebliği çıkaran merciin herkesin kolayca görebileceği bir yerine de asılır.
DAVA : Taraflar arasındaki "tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ( Aşkale Asliye Hukuk Mahkemesi )'nce davanın kabulüne dair verilen 21.9.1979 gün ve 1978/63 - 230 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay Ondördüncü Hukuk Dairesi'nin 10.6.1980 gün ve 1980/2404 - 3276 sayılı ilamıyla; ( ... 7201 sayılı Tebligat Yasasının 28. maddesinde adresi meçhul olanlara ilanen tebligat yapılacağı öngörülmüş ve aynı Yasanın 29. maddesinde ise ilanın şekli açıklanmıştır. Yargılama sırasında adresi saptanmayan davalıya dava dilekçesi özeti, gıyap kararı ve davanın sonucunu belirleyen ilim; tebliğ yerine kaim olmak üzere Resmi Gazete ile ilan edilmiş ise de, dosyada, evrak ve ilan suretlerinin, mahkeme divanhanesine asıldığını belirleyen belgeye rastlanılmamıştır. Bu suretle 7201 sayılı Yasanın 29. maddesinin 2. bendi hükmünün yerine getirilmediği anlaşılmıştır.
7201 sayılı Yasanın 29. maddesinin 2. bendinde öngörülen koşullar yerine getirilmediğinden davalı vekilinin, eski hale getirme isteği ve temyiz dilekçesinin süresinde verildiğinin kabulü ile hükmün, yine aynı nedenlere binaen bozulması gerekmiştir... )gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden : davalı vekili.
KARAR : Bilindiği ve Hukuk Genel Kurulu'nun 16.9.1981 gün ve 1980/7 2371 E., 1981/604 K. sayılı ilamında da vurgulandığı gibi, tebliğ ile ilgili 7201 sayılı Yasa ve Tüzük hükümleri tamamen şeklidir. Gerek tebliğ işlemi ve gerekse tebliğ tarihi, kanun ve tüzükte emredilen şekillerle ispat olunabilir. Anılan kanun ve tüzüğün bu konuda etkili önlemler almış olmasının tek amacı, tebliğin muhatabına ulaşmasını ve onun tarafından kabul edilmesini sağlamaktır. O halde Kanun ve Tüzük hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması zorunludur. Çünkü, mahkemelerce ve taraflarca yapılan yargılamaya ilişkin işlemlerin geçerliği, genellikle bunların ilgililere kanun ve tüzük hükümlerinin öngördüğü şekilde bildirilmesi ile sağlanacaktır.
7201 sayılı Tebligat Kanununun 28. ve Tüzüğün 46. maddesine göre; kendisine bu Kanun ve Tüzük hükümleri uyarınca tebligat yapılamayan ve soruşturmaya rağmen ikametgahı, meskeni veya işyeri bulunamayan kimsenin adresi meçhul sayılır ve bu gibi kişilere tebligat ilanen yapılır. Anılan Yasanın 29. ve Tüzüğün 47. maddesi ilanın şeklini açıklamıştır. Bu hükümlere göre ilan, kendisine tebliğ yapılacak kimsenin ıttılaına en emin bir surette vasıl olacağı umulan bir gazetede yapılır. Ayrıca, varsa tebliği çıkaran merciin bulunduğu yerde intişar eden bir gazeteye de ilan verilir.
Bundan başka, tebliğ olunacak evrak ve ilan sureti bir ay müddetle, tebliği çıkaran merciin herkesin kolayca görebileceği bir yerine de asılır.
İnceleme konusu olan bu davada, yargılama sırasında adresi saptanamayan davalıya Resmi Gazete ile ilanen tebligat yapılmıştır. Ancak, özel daire bozma ilamında da belirtildiği gibi, dosyada, tebliğ olunan evrak ve ilan suretinin mahkeme divanhanesine asıldığını belirleyen belgeye rastlanamamıştır. Bu suretle, 7201 sayılı Yasanın 29. maddesinin 2. bendi hükmünün yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Oysa, yukarıda da değinildiği üzere, kanun ve tüzük hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması zorunludur.
Kaldı ki, olayda ilanen tebligat Resmi Gazete ile yapılmıştır. Oysa, bu gazete her yerde serbest olarak satılan ve herkes tarafından okunan bir gazete değildir. Resmi dairelerle, belli ve çok sınırlı abonelere gönderilen bir gazetenin, ilan konusunu ilgilinin bilgisine ulaştıracak en emin bir gazete niteliği taşıdığı söylenemez. Bu nedenle, Resmi Gazete ile yapılan ilan tebligat için yeterli görülmemiştir. İlanın, davanın görüldüğü Aşkale İlçesi'nde yayınlanan gazete varsa onunla, yoksa orada okunabilen bir gazete ile de yapılması gerekirdi.
Mahkemece, bu yönler gözönünde tutulmaksızın önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
O halde direnme kararı yukarıda ve özel daire bozma ilamında gösterilen nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda ve özel daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ), davalı lehine takdir olunan 1400 lira avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 10.12.1982 gününde oyçokluğuyla karar verildi.