Lehe kanun uygulaması
Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi Özel Evrakta Sahtecilik suçundan 03.06.2004 tarih ve esas sayılı kararı ile 765 Sayılı TCK#8217; nun 345 maddesi uyarınca takdiren 1 Yıl Hapis Cezası ile Cezalandırılmasına,
Duruşmadaki hali lehine takdir indirim nedeni sayılarak verilen cezası TCK#8217; nun 59 maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmama,
Sanığın geçmişteki hali suç işlememe hususundaki eğilimi ve sabıkasız oluşu dikkate alınarak cezasının ertelenmesi halinde ileride suç işlemeyeceği kanaatine varıldığından verilen cezasının 647 sayılı mülga yasanın 6. maddesine istinaden ERTELENMESİNE karar verilmiştir. Bu karara itiraz etmediğimden 11.06.2004 tarihinde kesinlenmiştir.
27.12.2005 tarihinde Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesine vermiş olduğum dilekçem ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK#8217; nun 51. maddesi erteleme hususunda daha hükümler taşıdığından bahisle incelenmesini istemiştim.
Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi, 5237 sayılı yasanının 51. maddesinin 3 fıkrasında geçen; Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.#8221; Cezanın alt sınırı olan 1 yıllık denetim süresi olarak değil de cezanın üst sınırı olan 3 yıllık denetim süresi olarak takdir etmiş ise de Yargıtay#8217; ın yerleşmiş içtihatlarına göre gerekçe gösterilmeden alt sınırdan uzaklaşılması yasaya aykırı olmasına rağmen;
Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.12.2005 tarihli Ek Kararı ile 5237 sayılı Kanunun 51. maddesi gereğince 3 Yıl Deneme Süreli ve Şartsız Ertelenmesine karar verilmiştir.
01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK#8217; nun 7/2 VE 5252 sayılı TCK#8217; nun yürürlük ve uygulama şekli hakkında yasanının 9/1-2-3-4 maddeleri ile Yargıtay içtihadı Birleştirme Kurulunun 23.02.1938 günlü 1937/23-1938/9 sayılı, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.05.1999 günlü 133/142 sayılı kararları ışığında; 5237 sayılı TCK#8217; nın 51-3 maddesi lehime olduğu halde Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi ilgili madde hükmü hiçbir gerekçe belirtilmeden cezanın altı sınırı olan 1 yıllık denetim süresi olarak değil de cezanın üst sınırı olan 3 yıllık denetim süresi olarak takdir edilerek verilen 29.12.2005 tarihli Ek Karara; 06.01.2006 tarihinde tekrar itiraz etmiş olduğumdan, dosyam Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiştir.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.01.2006 tarihli kararı ile konu temyize tabi olduğu ve dosyamın Yargıtay#8217; ca incelenmesine karar verilmiştir.
Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 24.04.2006 tarihli Yargıtay İlamı ile de temyiz itirazımın yerinde görüldüğü ve hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1 maddesi gerence uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK#8217; un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA karar verilmiştir.
Yargıtay tarafından bozulan bir davanın Yerel Mahkemece önceki verilen karada ısrar edebilir, ya da daha az bir ceza verilebilir, ancak daha ağır bir ceza verilemez hükmü olmasına rağmen;
04.10.2006 tarihinde yapılan duruşmada sahte özel evrak tanzim etmek ve kullanmak suçundan eylemine uyan ve lehe olan 765 sayılı TCK#8217; nun 345. maddesi gereğince takdiren 1 YIL HAPİS CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
Sanığın, saygılı tutum ve davranışı lehine indirim nedeni sayılarak cezasının TCK#8217; nun 59/2. maddesi gereğince takdiren 1/6 oranında indirimi ile 10 AY HAPİS CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
Sanığın, sabıkasız geçmişi, şahsi hali, suç işleme hususundaki eğilimine nazaran, cezasının ertelenmesi halinde bir daha suç işlemeyeceği yolunda mahkemeye yeterli kanaat geldiğinden, sanığın cezasının 5237 sayılı TCK#8217; nun 51. maddesi gereğince 1 YIL DENEME SÜRELİ VE ŞARTSIZ ERTELENMESİNE karar verilmiştir.
04.10.2006 tarihinde yapılan duruşmada 647 sayılı yasanın 6. maddesinde hükümlünün cezasının tecilinden sonra 5 yıl içerisinde yeni bir suç işlemediği (kasıtlı olarak) takdirde mahkûmiyetinin esasen vaki olmamış sayılması düzenlenmiş olup, buna göre bu süre zarfından suç işlemeyen hükümlü sürenin sonunda hiç suç işlememiş gibi düzenlenmiştir. Ancak, bu durum 5237 sayılı TCK#8217; nun 51. maddesinde düzenlenen süre yönünden daha az olmasına rağmen sürenin geçmesinden sonra cezanın infaz edilmiş sayılacağı şeklindeki hüküm nedeniyle mahkûmiyetimin esasen vaki olacağı iddia edilmektedir.
5237 Yeni Türk Ceza Kanunun 51 maddesi; #8220;(1) İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Ancak, erteleme kararının verilebilmesi için kişinin;
a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması,
b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması, Gerekir,
(2) Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda, koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi halinde, hâkim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhal salıverilir
(3) Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.
Yukarıdaki Kanun maddesi incelendiğinde; Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesinin iddia ettiği gibi sürenin sonunda cezanın infaz edilmiş sayılacağı şeklindeki hüküm kesinlikle bulunmamaktadır.
5271 sayılı (Yeni) Ceza Muhakemesi Kanunun İkinci Kısım Olağan Kanun Yolları Birimci Bölümde bulunan İtiraz kısmındaki 268. madde belirtildiği üzere;
1- Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz kanunun ayrıca hüküm koymadığı hallerde 35 inci maddeye göre ilgilinin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılar. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar,
2- Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse karını düzeltir, yerinde görmezse en çok üç gün içinde itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.
3- İtirazı incelemeye yetkili merciler aşağıda gösterilmiştir. Bu maddenin ( c ) bendinde belirtildiği üzere Asliye Ceza Mahkemesi hakimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazların incelenmesi, yargı çevresindeki bulundukları ağır ceza mahkemesine ve bu mahkeme ile başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi o yerde ağır ceza mahkemesinin birden çok dairesinin bulunması halinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye; o yerde ağır ceza mahkemesinin tek dairesi varsa, en yakın ağır ceza mahkemesine aittir hükmüne binaen;
09.10.2006 tarihinde Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesine vermiş olduğum itiraz dilekçem ile 04.10.2006 tarih ve Esas ve sayılı karara itiraz ettim. Ancak, yukarıdaki maddeye rağmen dosyam bir üst mahkeme olan Ankara 10 Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi gerekirken direk Yargıtay#8217; a gönderilerek yukarıdaki madde de ihlal edilmiştir.
1- Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi iddia ettiği gibi 5237 sayılı TCK' NUN 51. maddesinde düzenlenen süre yönünden daha az olmasına rağmen sürenin geçmesinden sonra cezanın infaz edilmiş sayılacağı doğrumudur.
2- Dosyan tekrar Yargıtay'a gönderilmiştir. Bu dosyam tekrar Bozulurmu.
Duruşmadaki hali lehine takdir indirim nedeni sayılarak verilen cezası TCK#8217; nun 59 maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilerek 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmama,
Sanığın geçmişteki hali suç işlememe hususundaki eğilimi ve sabıkasız oluşu dikkate alınarak cezasının ertelenmesi halinde ileride suç işlemeyeceği kanaatine varıldığından verilen cezasının 647 sayılı mülga yasanın 6. maddesine istinaden ERTELENMESİNE karar verilmiştir. Bu karara itiraz etmediğimden 11.06.2004 tarihinde kesinlenmiştir.
27.12.2005 tarihinde Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesine vermiş olduğum dilekçem ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK#8217; nun 51. maddesi erteleme hususunda daha hükümler taşıdığından bahisle incelenmesini istemiştim.
Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi, 5237 sayılı yasanının 51. maddesinin 3 fıkrasında geçen; Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.#8221; Cezanın alt sınırı olan 1 yıllık denetim süresi olarak değil de cezanın üst sınırı olan 3 yıllık denetim süresi olarak takdir etmiş ise de Yargıtay#8217; ın yerleşmiş içtihatlarına göre gerekçe gösterilmeden alt sınırdan uzaklaşılması yasaya aykırı olmasına rağmen;
Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.12.2005 tarihli Ek Kararı ile 5237 sayılı Kanunun 51. maddesi gereğince 3 Yıl Deneme Süreli ve Şartsız Ertelenmesine karar verilmiştir.
01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK#8217; nun 7/2 VE 5252 sayılı TCK#8217; nun yürürlük ve uygulama şekli hakkında yasanının 9/1-2-3-4 maddeleri ile Yargıtay içtihadı Birleştirme Kurulunun 23.02.1938 günlü 1937/23-1938/9 sayılı, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.05.1999 günlü 133/142 sayılı kararları ışığında; 5237 sayılı TCK#8217; nın 51-3 maddesi lehime olduğu halde Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi ilgili madde hükmü hiçbir gerekçe belirtilmeden cezanın altı sınırı olan 1 yıllık denetim süresi olarak değil de cezanın üst sınırı olan 3 yıllık denetim süresi olarak takdir edilerek verilen 29.12.2005 tarihli Ek Karara; 06.01.2006 tarihinde tekrar itiraz etmiş olduğumdan, dosyam Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiştir.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.01.2006 tarihli kararı ile konu temyize tabi olduğu ve dosyamın Yargıtay#8217; ca incelenmesine karar verilmiştir.
Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 24.04.2006 tarihli Yargıtay İlamı ile de temyiz itirazımın yerinde görüldüğü ve hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Yasanın 8/1 maddesi gerence uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK#8217; un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA karar verilmiştir.
Yargıtay tarafından bozulan bir davanın Yerel Mahkemece önceki verilen karada ısrar edebilir, ya da daha az bir ceza verilebilir, ancak daha ağır bir ceza verilemez hükmü olmasına rağmen;
04.10.2006 tarihinde yapılan duruşmada sahte özel evrak tanzim etmek ve kullanmak suçundan eylemine uyan ve lehe olan 765 sayılı TCK#8217; nun 345. maddesi gereğince takdiren 1 YIL HAPİS CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
Sanığın, saygılı tutum ve davranışı lehine indirim nedeni sayılarak cezasının TCK#8217; nun 59/2. maddesi gereğince takdiren 1/6 oranında indirimi ile 10 AY HAPİS CEZASIYLA CEZALANDIRILMASINA,
Sanığın, sabıkasız geçmişi, şahsi hali, suç işleme hususundaki eğilimine nazaran, cezasının ertelenmesi halinde bir daha suç işlemeyeceği yolunda mahkemeye yeterli kanaat geldiğinden, sanığın cezasının 5237 sayılı TCK#8217; nun 51. maddesi gereğince 1 YIL DENEME SÜRELİ VE ŞARTSIZ ERTELENMESİNE karar verilmiştir.
04.10.2006 tarihinde yapılan duruşmada 647 sayılı yasanın 6. maddesinde hükümlünün cezasının tecilinden sonra 5 yıl içerisinde yeni bir suç işlemediği (kasıtlı olarak) takdirde mahkûmiyetinin esasen vaki olmamış sayılması düzenlenmiş olup, buna göre bu süre zarfından suç işlemeyen hükümlü sürenin sonunda hiç suç işlememiş gibi düzenlenmiştir. Ancak, bu durum 5237 sayılı TCK#8217; nun 51. maddesinde düzenlenen süre yönünden daha az olmasına rağmen sürenin geçmesinden sonra cezanın infaz edilmiş sayılacağı şeklindeki hüküm nedeniyle mahkûmiyetimin esasen vaki olacağı iddia edilmektedir.
5237 Yeni Türk Ceza Kanunun 51 maddesi; #8220;(1) İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Ancak, erteleme kararının verilebilmesi için kişinin;
a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması,
b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması, Gerekir,
(2) Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda, koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi halinde, hâkim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhal salıverilir
(3) Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.
Yukarıdaki Kanun maddesi incelendiğinde; Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesinin iddia ettiği gibi sürenin sonunda cezanın infaz edilmiş sayılacağı şeklindeki hüküm kesinlikle bulunmamaktadır.
5271 sayılı (Yeni) Ceza Muhakemesi Kanunun İkinci Kısım Olağan Kanun Yolları Birimci Bölümde bulunan İtiraz kısmındaki 268. madde belirtildiği üzere;
1- Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz kanunun ayrıca hüküm koymadığı hallerde 35 inci maddeye göre ilgilinin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılar. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar,
2- Kararına itiraz edilen hâkim veya mahkeme, itirazı yerinde görürse karını düzeltir, yerinde görmezse en çok üç gün içinde itirazı incelemeye yetkili olan mercie gönderir.
3- İtirazı incelemeye yetkili merciler aşağıda gösterilmiştir. Bu maddenin ( c ) bendinde belirtildiği üzere Asliye Ceza Mahkemesi hakimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazların incelenmesi, yargı çevresindeki bulundukları ağır ceza mahkemesine ve bu mahkeme ile başkanı tarafından verilen kararlar hakkındaki itirazların incelenmesi o yerde ağır ceza mahkemesinin birden çok dairesinin bulunması halinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için birinci daireye; o yerde ağır ceza mahkemesinin tek dairesi varsa, en yakın ağır ceza mahkemesine aittir hükmüne binaen;
09.10.2006 tarihinde Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesine vermiş olduğum itiraz dilekçem ile 04.10.2006 tarih ve Esas ve sayılı karara itiraz ettim. Ancak, yukarıdaki maddeye rağmen dosyam bir üst mahkeme olan Ankara 10 Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi gerekirken direk Yargıtay#8217; a gönderilerek yukarıdaki madde de ihlal edilmiştir.
1- Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi iddia ettiği gibi 5237 sayılı TCK' NUN 51. maddesinde düzenlenen süre yönünden daha az olmasına rağmen sürenin geçmesinden sonra cezanın infaz edilmiş sayılacağı doğrumudur.
2- Dosyan tekrar Yargıtay'a gönderilmiştir. Bu dosyam tekrar Bozulurmu.