Yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla sizi İş kanunu madde 18 uyarınca işten çıkaracaklar. Yani iş akdiniz işveren tarafından geçerli bir nedene dayandırılarak (Geçerli neden=performans düşüklüğü) feshedilecek.
Bilindiği gibi yeni iş kanununda, 30'dan fazla işçi çalıştıran işyerleri, kıdemi 6'aydan fazla olan bir işçisinin iş akdini feshettiğinde bu feshi geçerli bir nedene dayandırmak zorundadır. Aksi taktirde işçi işe iade davası açabilir ve kazandığı taktirde işveren ya o işçiyi işine geri almak mecburiyetinde ya da 8 ile 12 maaş arasında ek bir tazminat ödemek zorundadır. Kıdem, ihbar ve izin ücretleri ayrıca yine ödenir. dava süresince kazanılmış diğer haklar da ayrıca ödenir.
Zaten sizi tazminatlarınız karşılığında istifaya davet etmelerinin altında yatan neden de bu işe iade konusundan kolay bir manevra ile sıyrılmaktır. Çünkü kendiniz istifa ederseniz işe iade davası açamazsınız.
Şimdi size sundukları bu performans düşüklüğü iddiası ne denli geçerli ve gerçekçi bir iddiadır bilemem. İşin detayını ve takibi konusunu bir hukukçuya danışmanızı öneririm; ben hukukçu değilim. Ancak 1725 kutu satmanız gerekirken 875 kutu satmanız nedeniyle savunmanızı isteyerek performansınızın düşük olduğunu belirtmişler. Doğrudur veya değildir; birşey diyemem. Ama ilk bakışta sanki birileri minarenin kılıfını hazırlıyormuş gibi geldi.
Birşey sormak istiyorum; Peki siz 1750 kutu satmış olsaydınız fakat işveren bu sefer neden 5000 kutu satamadın diye savunma isteseydi ne olacaktı? Burada sizin sattığınız rakam olan 875 kutu gerçekten düşük bir performans mıdır? Yoksa sizin konumunuzdaki diğer çalışanlar da olsa olsa buna yakın rakamlar mı tutturmaktadırlar? sizden daha az kutu satan var mıdır? ondan da savunma almışlar mıdır? işverenin belirlediği kotayı tutturabilen var mıdır? kaç kişidir? çalışanların kaçta kaçı işveren tarafından belirlenen kotayı tutturabilmektedir? işverenin belirlediği kotalar gerçekçi ve erişilebilir midir? ....... Bu ve benzeri, konuyla ilgili bir sürü soru, eğer işe iade davası açılırsa, mahkemede işveren tarafından cevaplanması gereken ve tespiti bilirkişilerce yapılacak sorulardır.
İş mahkeme aşamasına varmadan önce yukarıdaki soruları objektif olarak ve samimiyetle kendi kendinize cevaplandırıp, gerçekten performansınızın düşük olup olmadığına önce siz karar verin. Merak etmeyin, her halükarda kıdem, ihbar tazminatlarınız ve izin ücretleriniz bakidir.
Ancak şu aşamada beklemekten ve ciddiyetle çalışmaktan başka yapabileceğiniz birşey görünmüyor; çünkü anladığım kadarıyla henüz işten çıkartılmamışsınız. (Ama hazırlıklı olun gidişat onu gösteriyor). Uzman bir hukukçudan profesyonel bir danışmanlık hizmeti almanız faydanıza olabilir.
Benden de size haddim olmayarak bir tavsiye: burada ve sağda, solda öğrendiklerinizi işvereniniz karşısına geçip de bülbül gibi şakımayın, bırakın sizin hiçbir şeyi anlamadığınızı zannetsinler. Böylece, eğer kötü niyetli ve sizi kandırmaya yönelik bir yaklaşım içerisinde iseler, bu işi çok kolay halledebileceklerini düşünerek boş bulunacak ve çok açık vereceklerdir. daha sonra bu açıklar hakkınızı arama çabanızda size çok yardımcı olabilir.
sorularınıza gelince (en doğrusunu hukukçular bilir):
1- Elbette ki önünüze konulan her türlü belge için imzalamama hakkınız var. Hatta herkesin imzası çok kıymetlidir; öyle rastgele sağa sola atılmamalıdır. imzalamanız istenen belgenin içeriğini tam olarak bilemiyorum ama yazınızdan anladığım kadarıyla bu işveren tarafından bir uyarı (ihtar) yazısı. Eğer böyleyse ve sizin adınız imzalamanız gereken kısımda teslim alan (veya tebellüğ eden) olarak belirtilmişse imzalamanızda bir sakınca görünmüyor. Ama yine de imzalarken ihtirazi kayıt koyun. (Mesela imzayı atmadan hemen imza yerine el yazınızla "Bütün yasal haklarım saklı kalmak kaydıyla, incelemek üzere teslim aldım." yazıp öyle imzalayabilirsiniz.) İmzalamaz iseniz ve bu bir ihtar yazısı ise yazıyı yüzünüze karşı sesli olarak okuyup (belki de hiç okumadan) iki şahit imzası ile sizin imzadan kaçındığınızı ve uyarının yüzünüze karşı sesli olarak okunduğunu belirtir bir tutanak düzenleyerek aynı imzalamışsınız gibi dosyanıza koyabilirler. bu sefer elinizde yazının bir kopyası da olmaz. Eğer yazının içeriğinde sizin ağzınızdan çıkma herhangi bir ifade geçmiyorsa (kabul ediyorum, talep etmeyeceğim, kendi isteğimle ayrılıyorum vb.) ve bu yazı tamamen işverenin ağzından çıkma cümlelerle işverenin size hitabı şeklinde ve ihtarname veya uyarı başlığıyla hazırlanmış bir yazı ise ve de 2 nusha şeklinde düzenlenmişse bir nushasını yukarıdaki şekilde imzalayıp işverene vermeniz ve mutlaka işverenin imzasını içeren diğer nushasını kendi namınıza teslim almanız ve mutlaka bu yazıyı saklamanız ileride yararınıza bile olabilir. imzalamazsanız bu yazının işveren imzalı bir kopyası sizde bulunmayacak ve bu yazının içeriğinde ne yazdığından bir süre sonra asla emin olamayacaksınız.
2- Sizin ağzınızdan hiçbir ifade içermeyen, tamamen işverenin size hitabından oluşan bir uyarı yazısını (veya ihtarnameyi), teslim alan kısmına yukarıda anllattığım gibi ihtirazi kayıt koyarak veya en azından "incelemek üzere teslim aldım." yazarak imzalamanızda ve mutlaka işveren tarafından imzalanmış (fotokopi olmayan) diğer nushasını teslim almanızda görünür bir sakınca yoktur. Çünkü bu imza sadece sizin yazıyı (yani işverenin tebligatını) teslim aldığınızı gösteren bir imzadır; yoksa yazının içeriğiyle ilgili onayınızı belirtir bir imza değildir. imzalamazsanız, işveren yine size tebligat yapabilir ama bu sefer elinizde yazının işverence onaylanmış bir nushası bulunmaz. ilerideki ihtilaflarda size sunulan yazının içeriğini işverenin işine geldiği gibi değiştirme durumu doğar ve aksini iddia edemezsiniz.
3- Galiba yazılı savunmanın 2 kere alınması gerekiyor; tam emin değilim. Ama sözleşme otomatik feshedilmiyor. Gerekli yazılı savunmaları aldıktan sonra işveren dilerse İş Kanunu madde 18 (geçerli bir nedene dayanarak işveren tarafından fesih: performans düşüklüğü) uyarınca iş akdinizi feshedebilir. (dikkat! yine yukarıdakine benzer bir ihtar yazısıyla iş akdinizin feshedildiği tarafınıza yazılı olarak bildirilir ve bu yazıyı da teslim alan olarak imzalamanız istenir. Aynen yukarıdaki gibi işveren imzası bulunan nushayı alıp diğer nushayı da ihtirazi kayıt koyarak ve teslim alan taraf olduğunuzu belirterek imzalayın.) Feshin tebliği tarihinden itibaren 1 ay içerisinde iş mahkemesine başvurup işe iade davası açma hakkınız vardır. Bu 1 aylık sürenin başlangıç tarihi, fesih yazısını (teslim alan kısmını imzalasanız da imzalamasanız da) size tebliğ ettikleri gündür, işyeri ile ilişkinizi kestiğiniz gün değildir, karıştırmayın! diyelim ki bugün size fesih yazısını bildirdiler ve örneğin 6 haftalık ihbar sürenizi kullanmanızı ve bu süre sonunda iş aktinizin sona ereceğini söylediler. Dava açma süreniz başladı demektir. 6 hafta sonra işyerinden ayrıldıktan sonra dava açayım derseniz 1 aylık süre geçtiği için dava açma hakkınızı kaybetmiş olursunuz. Biraz fazla uzattım ama fazla bilgi göz çıkarmaz. :)
4- Böyle birşeye gerek olduğunu zannetmiyorum. Oradaki imza yazıyı teslim aldığınızı gösterir, içeriğiyle hemfikir olduğunuzu değil. zaten siz de yukarıdaki gibi ihtirazi bir kayıt düşerek imzalarsanız imzanızın ne niyetle ve nasıl bir irade beyanıyla atıldığı açık seçik belli olmuş olur. Ama unutmayın, normalde bu tip yazılar 2 nusha olur ve işverenin (veya müdürünüzün) orjinal imzasını ve işyeri kaşesini veya antetini içeren diğer nushasını mutlaka kendinize alıkoyun. bazı uyanık işverenler bunları tek nusha hazırlarlar ve onu da sizin imzalamanızı isteyerek kendilerine alıkoyarlar, size vermezler. Burada uyanık olun! yazının 2 nusha olarak düzenlendiğini mutlaka kontrol edin, düzenlenmemişse ikinci nushanın da düzenlenmesini ve üzerinde işverenin orjinal imzası ile birlikte işyeri kaşesinin veya antetinin olduğundan emin olun, fotokopi kabul etmeyin! İşverenin onayı bulunan nushayı kendinize alıkoyun, ancak ondan sonra diğer nushayı (ihtirazi kayıtla) imzalayarak işverene verin.
Şimdiden geçmiş olsun.
Saygılar,