Vatandaş bu site gibi birçok siteden konusu hakkında bilgi alabiliyor. Uyap üzerinden ne olmuş bitmiş görebiliyor. Bunlar harika olanaklar. Ancak vatandaşın bilmediği şey usül. Yani bir davanın esası hakkında biraz fikir alabilir, kanunlara bakıp yorum yapabilir ama davanın açılışı, yürüyüşü, süreler, ilk itirazlar gibi çok teknik konuları içeren usül hukukunu bilmesi neredeyse mümkün değil. Burada mesele arapça kelimeler de değil. Sözlüğe bakılır anlaşılır. Ama teknik ve strateji avukatlıkta en önemli şey, bu avukatın zekasını ve tecrübesi demektir. Bunu da okuyarak öğrenmek mümkün değil. Tıp kitabı okuyarak hekim olunamayacağı gibi... Bir belgeyi ne zaman ileri süreceğini bilen, konu hakkında yeteri kadar araştırma yapan avukat iyidir.
Müvekkillerin avukatlarını lüzumsuz yere yormaları aslında kendi işlerini bozmak demektir. Avukata gerekli bilgi ve desteği vermeli, gerekli fikir teatisinde bulunmalı ve sonrasında o istemeden müdahale edilmemesini tavsiye ederim. Ameliyat olurken birden cerrahın elini tutarsanız ne olur? Unutmayın avukat müvekkille değil elindeki dava dosyası ile ilgilenmelidir. Çoğu kez duruşmaya girip, avukatına danışmadan söz alıp, davayı berbat edenlere çok rastladım. Aynı şekilde avukatının haberi olmadan dilekçe verip, davayı kaybetmeye neden olan çok kişi gördüm. Avukatım neden duruşmaya girmeyip mazeret koymuş diye bozulmayın, kendisine sorun ve bir bildiği vardır diye düşünün. Bazen konuşmak kadar konuşmamak da iyi bir taktiktir ve bu konudaki takdirleri avukatın seçimine bırakın. Lütfen herkes kendi işinin uzmanı olduğunu bilsin.
Uzmanlık demişken tüm meslek gruplarının diğer mesleklere saygı duyması gerektiğini önemle hatırlatırım. Çünkü bir meslek grubunu o mesleğin inceliklerini dahi bilmeden acımasızca eleştirirken ve hatta lakaplar takarken birileri de sizin mesleğinize aynısını yapabilmektedir. Bu durumda tüm meslekler önemsiz ve değersizdir ve hatta kötüniyetlidir sonucu çıkar. Bu da hepimizin birden başarısızlığına neden olur. Ülkemiz de maalesef tam bu noktadadır. Cumhurbaşkanına, Milletvekiline bile saygısı olmayan bir toplumun ne bir mesleğe ve ne de kişiye saygısı kalmaz. Denetim ve Eleştiri ise insanı yanlış yapmaktan alıkoyar.
Alıntı:
dogruluk2222 rumuzlu üyeden alıntı
Aslında genel anlamda tüm meslekler için geçerli bir soru bence.
Meslek özelinde bu sorunun alt dalları bulunuyor, bulmamız gereken AVUKAT, süreçle ilgisini göremediğimiz ancak davayı kazanacak olan avukat mıdır? Yoksa süreç boyunca gerçekten yoğun çabayla, araştırarak, kendi derdiymiş gibi koşturan avukat mıdır iyi avukat?
Davanın kazanılmasında belirttiğiniz gibi, bilirkişi-hakim süreci hatta üst mahkeme süreci de etkili olduğu gibi (burada davada kesin haklı olduğumuzu ve belgelerinde bunu gösterdiğini varsayıyorum), şans faktörü de ne kadar etkilidir, oda tartışılır.
Bu arada asıl problem, geçmişte hukuğun ağır osmanlıca kelimelerden oluştuğu, internetin olmadığı dolayısıyla müvekkillerin dava dosyalarına ulaşamadığı yıllarla kıyaslayınca, şu an UYAP tan tüm belgelere ulaşıp ve Türkçe olduğu için çoğunu anlayan müvekkillere dert anlatma gibi bir sorunu da var sanıyorum avukatların. Buda ayrı bir konu.
Müvekkil açısından baktığımızda, kazanma şansını arttırmak için iyi avukat arayışında neler önerilebilir?