Cevap: Hazineye tazminat davasi actim isleyis nedir
bugün hazine avukatı savunma dilekçesi vermiş 5 sayfa incelediğimde hiçbir tutarsızlık yok bunada mahkeme karar verecek heralde ?
- - - Updated - - -
ANTALYA7. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞINA,
DOSYA NO : 2018/423
CEVAP VEREN
DAVALI :Maliye Hazinesi
VEKİLİ :Av. Ahmet ÖZAT
Antalya Hazine Avukatı
DAVACI : A...............
VEKİLİ : Av.
KONU :Davanın reddi talebimizin ve davaya karşı cevaplarımızın arzıdır.
CEVAPLARIMIZ :Dava dilekçesi ile haksız yakalama / gözaltı / tutuklama iddiası ile maddi- manevi tazminat talebinde bulunulmuştur.
Öncelikle açılmış olan dava her ne kadar Mahkemenizde açılmış olsa da tazminat davası niteliğinde olan davanın yargılamasında hem CMK hem de HMK. da yer alan hükümler uygulanacaktır.Bu bağlamda ; Davacı tarafın dava dilekçesi açık olmayıp reddi gerekir.
Tarafımıza delil olarak sunulan belgeler de tebliğ edilmemiştir, davacı tarafın maddi tazminat talebinin hangi hususlara ait olduğu acık değildir. Dolayısıyla davacı tarafın maddi tazminat talebinin hangi hususlara ilişkin olduğunun açıklaması (dava dilekçesini açıklaması) ve delillerini tarafımıza tebliğ ettirmesini talep ediyoruz.Açıklama yapılmasını ve delillerin sunulmasını müteakip ek savunma yapma hakkımızı saklı tutuyoruz.
Süre - Zamanaşımı ve Usul Bakımından: Açılan davanın süre bakımından incelenerek reddini talep etmekteyiz. Mevzuat ve Yerleşik Yargıtay içtihatları gereğikararın kesinleşmesinden itibaren 3 ay içinde davanın açılması gerekmektedir. Karar kesinleşmeden açılan yada kesinleşmesinden itibaren 3 ay içinde açılmayan davanın reddi gerekir. Kararın ne zaman kesinleştiği bilinmemekle beraber, davacının kesinleşmeyi ne zaman öğrendiğinin 3 aylık sürenin başlangıcının-öğrenme tarihinin ne zamanolduğunun dava dosyasının celbi ve yapılan işlemler incelenerek tespiti gerekmektedir. Makul süre dışı yeni öğrendim iddiası hakkın kötüye kullanılması olacağından hakkında bir ceza yargılaması olan kişinin hakkında verilen kararı takip etmiyor olması mümkün olamayacağından bu hususun da değerlendirilmesini talep etmekteyiz.
Davanın süresi dolduktan sonra açılmış olması yada henüz süre başlamadan açılmış olması halinde diğer hususlar araştırılmaksızın davanın süre bakımından reddini talep etmekteyiz.
Vekilin Dava Açma Yetkisi Bakımından : İşbu dava tür ve nitelik itibariyle özel yetki gerektirmesi nedeni ile davacı vekilinin vekaletnamesinde özel yetki olup olmadığının araştırılmasını ; olmaması halinde davanın reddini talep etmekteyiz.
Yetki Bakımından : Davanın davacının ikametgâhlarının bulunduğu yer ağır ceza mahkemesinde açılması gerekmektedir. Adres araştırması yapılmasını dava tarihinde davacının ikametgahının dava açılan yer olmaması halinde yetkisizlik kararı verilmesini talep etmekteyiz.
Mükerrer Dava ve Tazminat Taleplerinin Önlenmesi Bakımından :Yasa gereği ikametgah Mahkemesinde dava açıldığından ikametgah değişikliği vs durumlarında bu husus suistimale elverişli olması itibariyle Davacının bahse konudosya bakımından açmış olduğu başka dava olup olmadığının Türkiye genelinde UYAP üzerinden araştırılmasını talep etmekteyiz.
Ayrıca yine bahse konu ceza dosyasına da işbu dosyamızın da notunu düşülmesi için ilgili mahkemesine müzekkere yazılmasını talep etmekteyiz.
Esas Bakımından : Davada 5271 sayılı Yasa’nın 141. ve 142. maddelerindeki şartların dava konusu olayda var olup olmadığı araştırılarak karar verilmelidir ki oluşmadığı açıktır.
Ayrıca CMK 144. Madde gereği tazminat istenememe hükümleri ayrı ayrıdikkate alınarak dosya irdelenmelidir.
Öte yandan davanın HMK 48 ve CMK 143 / 2. Ve 3. Bentleri uyarınca ilgili Savcılık ve Mahkemeye müzekkere yazılarak işbu davaya esas olan ceza dosyası nedeni ile koruma tedbiriyle ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan kamu görevlisi olup olmadığının yada davacının şüpheli / sanık sıfatında olduğu dosyadaiftira yada yalan tanıklık nedeniyle davacı gözaltına alınmış ve tutuklamış isebunun bildirilmesinin ve bu kişilere de işbu davanın ihbar edilmesini talep etmekteyiz.
Bu bağlamda bahse konu ceza dosyası getirtilmeli Bilirkişi marifeti ile dosya incelenmeliyada ilgili Savcılıktan / Mahkemesinden bu hususların irdelenerek bilgi verilmesi istenmelidir.
Adil Yargılama için , hakkaniyet ve kamu düzeni için , tazminata gerçekten şartları oluşmuşsa, tazminat hakedildiyse hükmedilmesi , kamu görevinin , kamu düzeninin sağlanması için iş ve işlemlerini gerçekleştiren Devletin de zarara uğramasının önlenmesi bakımından bu hususların irdelenmesi zaruridir.
Kaldı ki ; Davacının maddi-manevi tazminat isteme şartları oluşmamış iddia edilen maddi-manevi zarar açıklanmamış , delillendirilmemiştir . Davacının iddialarını destekleyecek hiçbir bilgi ve belge yoktur.
Yasal şartlar oluşmadan dava açılmıştır. Davanın sair şartlarının mevcut olması halinde dahi talep konusu yapılabilecek meblağın üstünde maddi ve manevi tazminat talep edilmektedir. Faiz talebi haksızdır.
Davacının Savcılık iddianamesindeki delillerin ve Ceza dosyasının incelenmesi sonucudavacının yakalanmasının / gözaltının /tutuklanmanın bir zaruret mi yoksa hukuk dışı bir işlem mi olduğu hususu önem arz etmektedir.
Tazminat müessesesi hukuk dışıişlemlerin önlenmesi ve yaptırımı ve telafisi için düzenlenmiştir.
İsnad olunan suçun niteliğine baktığımızda özellik arz eden işbu suça ilişkin delillerin karartılması, yok edilmesi ve ortadan kaybolma gibi tehlikelerin önüne geçmek için olduğu; daha büyük ve ağır tehlikelerin önüne geçmek için ve daha büyük telafisi imkansız başka suçların zararların oluşumunu önlemek ve dahi bizzat davacıyı dahi korumak amaçlı olduğuaçıktır. Bu da hukuka uygundur. Yapılan işlemler, işlemlerin yapıldığı tarihte yürürlükte olan yasal hükümler çerçevesinde gerçekleştirilmiş bulunduğundan davacının istemi haksızdır ve yasal değildir. Bu süre delillerin toplanması ve yargılamanın yapılması için yasal ve makul bir süredir.
Bahse konu ceza dosyasının incelenmesi ve bu tedbir yakalama, gözaltı, tutuklama işlemine sebebin devletin organlarının tazminat gerektiren eylem ve işlemleri mi yoksa bizzat davacının yada şikayetçi olanların eylem ve işlemleri mi olduğu ; takipsizlik / beraat kararı verilmesinin nedenleri irdelenmelidir.
Yasa’nın 141. Ve 142. Maddeleri bu kadar geniş ve amaca ve ruha aykırı yorumlanamasa gerektir.
Kaldı ki bir an için davacının maddi - manevi tazminat talep şartlarının oluştuğunu düşündüğümüzde de talep edilen maddi - manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, yakalanma /gözaltı /tutuklamaya neden olan olayın cereyan tarzı, koruma tedbirleri süre ve benzeri hususlar nazara alınarak değerlendirilmelidir. Hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olması gerekmektedir. Tazminat müessesesinin ruhuna da aykırı olamamalıdır.
Genel anlamda belirtmek gerekirse emsal Yargıtay karar ve içtihatları gereği de, Yasanın amacı haksız tutuklanan kişilerin tutukluluk süresinde uğradığı şahsi kayıplarının maddi tazminatın konusu olabileceğini düzenlemekte olduğundan ; davacının yakınlarının yaptığı harcamaların , davacınının yakalanma-gözaltı-tutuklanma gerekçe gösterilerek istenebilecek istenemeyecek her türlü zarar iddialarının ileri sürmesi, bahse konu dava nedeni ile ödenen vekalet ücretinin vs. tazminat olarak talep edilmesi müessesenin ruhuna , yasanın amaç ve ruhuna aykırıdır. (Emsal karar Yargıtay 12.CD 2016/301 E-2016/7553 K)Kaldı ki aksi kanaatle bu bağlamda şüpheli/sanık lehine hükmedilen vekalet ücretinin de mahsubu gerekecektir.
Davacı ancak bahse konudönemde gerçekleşen maddi zararlarını tazminat olarak isteyebilir. Yoksa gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ihtimale dayalı hususlara dayanarak ve geleceğe yönelik tazminat da talep edemez.
Davacının yakınlarının masrafları vs. talep konusu yapılamaz.
Yine , Davacının tazminat talebinde bulunduğu döneme dair maddi zararını maaş bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi resmi, bir belge ile ispatlaması zaruridr.Ayrıcasosyo ekonomik durum araştırması da yapılmalıdır. Ve sonucu dikkate alınarak hüküm kurulmalıdır.
Ayrıca tutuklu kaldığı sürelerde yapmak zorunda kalmadığı harcamalar da mahsup edilmelidir.
Her türlü zarar iddiasının tazminat olarak talep edilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Fahiş ve zenginleştirici manevi tazminata hükmedilemez.
Manevi tazminatla ilgili olarak, manevi zarar malvarlığında meydana gelen somut bir azalma olmayıp kişinin manevi varlığında ortaya çıkan olumsuzluklardır. Manevi tazminat değerinin yargılama sonucu para olarak belirlenmesi, zarara uğrayanın tatmin etme ve de bu zaran meydana getireni cezalandırma aracı olarak kullanılmaktadır
Bilindiği gibi manevi tazminata yer olup olmadığı ve miktarını belirlemek mahkemelerin takdirine bağlı bulunmakta ise de manevi tazminat bozulan manevi dengenin düzeltilmesi için kabul edilmiş kanuni bir telafi şeklidir .Borçlar Kanunu gereğince mahkemelerin takdir hakkını kullanırken özel halleri göz önünde bulundurmaları gerekmektedir.Bu hususlar nazara alındığında davacının istediği manevi tazminatın yersiz en azından bozulmuş olduğu iddia edilen manevi dengeyi telafi edecek miktardan çok yüksek olduğu görülmektedir.
Manevi tazminat talebinde amaç kişinin duymuş olduğu elem ve ızdırabın azaltılması olup, sebepsiz zenginleşme nedeni olamaz. Davacımn maddi ve içtimai durumlarının araştırılarak manevi tazminatın hesabında davacının yaşının ve sosyo ekonomik durumunun da incelenmesini talep ediyoruz
Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter yoktur. Bununla birlikte, davacırun sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı, suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre vb hususlar gözetilmek suretiyle hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nesafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tespiti gerekir. Dava dilekçesinde talep edilen manevi tazminat belirtilen ölçütlere uymayıp fazladır.
Yukarıda ayrıntılı açıklamaya çalıştığımız üzere dosyanın öncelikle 141 , 142,143,144hükümleri bakımından tek tek irdelenmesi , tazminat hesap hususunun bundan sonra değerlendirilmesi zaruridir.
Yasa koyucunun işbu dava türünü hukuk mahkemelerinde değil de Ağır Ceza yargı görevinde tutmasının nedeni de bu hususların re’sen Ağır Ceza Mahkemelerince değerlendirilebilmesi içindir.
SONUÇ VE İSTEM : Kısaca sunulan ve dosyanın incelenmesi sırasında saptanacak gerekçelere göre haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine; vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini mahkemenizden ister ve dilerim. 27.ARALIK.2019