Okul bilgisayarına virüs, Tck 243
Merhabalar, hakkımda Mayıs 2016 yılında henüz lise 2 de iken açılmış bir soruşturma vardı. Olayı kısaca özetlemem gerekirse,
Matematik sınavında telefon ile kopya çekerken yakalanmam sonucu, öğretmenlerimin telefonumdaki kişisel mesajlarımı okumaları ile ortaya çıkmış.
Mesajların birinde, SSÇ1 olan ben ile SSÇ2 olan 2 üst sınıftan bir arkadaşım ile, okulun bilgisayarlarına keylogger adı verilen bir virüs atıp, öğretmenlerin e okul şifrelerini ele geçirme düşüncesini görmüşler. SSÇ2 ile bir gün konuşurken, sınıfta kalacağını belirtti. Aramızda geçen diyalog ise bizi bu düşünceye itmişti.
Ben bilgisayardan biraz anladığım için, okulun bilgisayarları ile ilgili işler genelde bana danışılır ve ben tarafından yapılırdı. Öğretmenlerin benden istemesi ile yapıyordum.
Benim bilgisayarlara erişimim olduğundan dolayı, bilgisayara keylogger türündeki virüsü yerleştirip, öğretmenlerin e okula giriş bilgilerini alacaktım. O zamanlar cidden ne yaptığımı tam olarak hatırlayamasam da, SSÇ2ye karşı psikolojik bir baskı hissediyordum. O gün bunu anlayamamış olduğumu yeni fark ettiğimi belirtmek isterim. Ben hem ona yardımcı olmak, hem de bilgisayarlara ve öğretmenlerin e-okul şifrelerine dair bir işlem yapmak istemiyordum.
Doğruyu söylemek gerekirse, okulun bilgisayarına virüs yüklemiş ama aktif etmemiştim. Şifrelerin bana gelmemesi için elimden geleni yapıyordum.
Kopya çekerken yakalandıktan sonra ise, facebook üzerinden konuşmalarımı görmeleri sonucunda, beni ve SSÇ2 yi savcılığa şikayet ettiler.
Savcılık ifademde, virüs attığımı, şifrelerin bana gelmediğini belirttim.
2019 yılına kadar dava ile ilgili herhangi bir gelişme olmamıştı.
Dün ise, hakkımda açılmış olan ve haberim olmayan Kamu davasına(adresime ulaşamayan jandarma ve telefon numarası değişikliği sebebiyle) gidemedim. Savcılık hemen, tutuklama emri çıkartmış. 16.04.2019 tarihi 23 sularında, yurda polis geldi ve beni nezarete götürdüler.
Ertesi gün ufak tefek aksilikler nedeniyle, 17.04.2019 16:30 da katip dava ile ilgili olan ifademi aldı ve hakime hanıma onaylattı.
Ben ifademi değiştirmek istedim.
Yeni ifademde, okul öğretmenlerinin bilgisayarları tamir etmemde benden yardım istediklerini ve benim de istenilen programları kurabilmem için, bazı crack programları kullanmam gerektiğini, keylogger virüsünün ise buradan bulaşmış olabileceğini belirttim. Aslında bu çok doğru bir ifade idi, çünkü ben okulun bilgisayarına virüsü yüklemiş ama aktif etmemiştim. 2019 yılında elimize ulaşan kağıtta, okul bilgisayarlarında virüs bulunduğu ve yeterli somut delilin ele geçirildiği yazmaktaydı. Bende ifademi bu yönde vermiştim.
Şimdi yeterli maddi durumum olmadığı için, avukat bürosunun karşısındaki cafe de kahve bile içemiyorum. Sizlere sormak istediğim bir kaç soru var.
1) Tutuklanma gününde verdiğim ifade, farklı bir Adliyede alındı.(üniversitede olduğum için). Bugün evime geldim, katip istediğim zaman ifademi değiştirebileceğimi söyledi, bunu yapmaya hakkım var mı?
2) Ben, verdiğim ifadenin şimdi farklı bir ifade olduğunu düşünmeye başladım. Tüm olayları düzgün bir şekilde anlattıktan sonra birbirine bağlayarak yeniden ifade vermek istiyorum, bu olumsuz bir durum yaratır mı?
3) Okulun bilgisayarına koymuş fakat aktif etmemiş olduğum virüsün, bana getireceği bir ceza var mıdır? Varsa eğitim durumumu etkiler mi?
Çünkü başarılı bir geleceğe sahip birisi olacağımı düşünüyorum, küçük yaşta düşünmüş olduğum bu ahmakça fikirler yüzünden geleceğimin etkilenmesini istemiyorum.
Son not: Sisteme girip not değişikliği yapmadım, okulun bilgisayarında virüs tespit edilmiş, yüklediğimi doğruluyorum fakat aktif etmediğim için benim hiç bir şekilde sisteme müdahelem olmadı. Ayrıca, ilk başta aktif etmediğim için, dışarıdan başka bir zaman virüsün aktif hale getirilmesi imkansız.
Ben şuan ne yapmalıyım bilmiyorum, 06/2000 doğumluyum. Olay tarihinde 16 yaşına girmemiştim. 2 ay falan kalmıştı.
Yardım amacıyla mesaj yazan herkese, sonsuz teşekkürler.
Matematik sınavında telefon ile kopya çekerken yakalanmam sonucu, öğretmenlerimin telefonumdaki kişisel mesajlarımı okumaları ile ortaya çıkmış.
Mesajların birinde, SSÇ1 olan ben ile SSÇ2 olan 2 üst sınıftan bir arkadaşım ile, okulun bilgisayarlarına keylogger adı verilen bir virüs atıp, öğretmenlerin e okul şifrelerini ele geçirme düşüncesini görmüşler. SSÇ2 ile bir gün konuşurken, sınıfta kalacağını belirtti. Aramızda geçen diyalog ise bizi bu düşünceye itmişti.
Ben bilgisayardan biraz anladığım için, okulun bilgisayarları ile ilgili işler genelde bana danışılır ve ben tarafından yapılırdı. Öğretmenlerin benden istemesi ile yapıyordum.
Benim bilgisayarlara erişimim olduğundan dolayı, bilgisayara keylogger türündeki virüsü yerleştirip, öğretmenlerin e okula giriş bilgilerini alacaktım. O zamanlar cidden ne yaptığımı tam olarak hatırlayamasam da, SSÇ2ye karşı psikolojik bir baskı hissediyordum. O gün bunu anlayamamış olduğumu yeni fark ettiğimi belirtmek isterim. Ben hem ona yardımcı olmak, hem de bilgisayarlara ve öğretmenlerin e-okul şifrelerine dair bir işlem yapmak istemiyordum.
Doğruyu söylemek gerekirse, okulun bilgisayarına virüs yüklemiş ama aktif etmemiştim. Şifrelerin bana gelmemesi için elimden geleni yapıyordum.
Kopya çekerken yakalandıktan sonra ise, facebook üzerinden konuşmalarımı görmeleri sonucunda, beni ve SSÇ2 yi savcılığa şikayet ettiler.
Savcılık ifademde, virüs attığımı, şifrelerin bana gelmediğini belirttim.
2019 yılına kadar dava ile ilgili herhangi bir gelişme olmamıştı.
Dün ise, hakkımda açılmış olan ve haberim olmayan Kamu davasına(adresime ulaşamayan jandarma ve telefon numarası değişikliği sebebiyle) gidemedim. Savcılık hemen, tutuklama emri çıkartmış. 16.04.2019 tarihi 23 sularında, yurda polis geldi ve beni nezarete götürdüler.
Ertesi gün ufak tefek aksilikler nedeniyle, 17.04.2019 16:30 da katip dava ile ilgili olan ifademi aldı ve hakime hanıma onaylattı.
Ben ifademi değiştirmek istedim.
Yeni ifademde, okul öğretmenlerinin bilgisayarları tamir etmemde benden yardım istediklerini ve benim de istenilen programları kurabilmem için, bazı crack programları kullanmam gerektiğini, keylogger virüsünün ise buradan bulaşmış olabileceğini belirttim. Aslında bu çok doğru bir ifade idi, çünkü ben okulun bilgisayarına virüsü yüklemiş ama aktif etmemiştim. 2019 yılında elimize ulaşan kağıtta, okul bilgisayarlarında virüs bulunduğu ve yeterli somut delilin ele geçirildiği yazmaktaydı. Bende ifademi bu yönde vermiştim.
Şimdi yeterli maddi durumum olmadığı için, avukat bürosunun karşısındaki cafe de kahve bile içemiyorum. Sizlere sormak istediğim bir kaç soru var.
1) Tutuklanma gününde verdiğim ifade, farklı bir Adliyede alındı.(üniversitede olduğum için). Bugün evime geldim, katip istediğim zaman ifademi değiştirebileceğimi söyledi, bunu yapmaya hakkım var mı?
2) Ben, verdiğim ifadenin şimdi farklı bir ifade olduğunu düşünmeye başladım. Tüm olayları düzgün bir şekilde anlattıktan sonra birbirine bağlayarak yeniden ifade vermek istiyorum, bu olumsuz bir durum yaratır mı?
3) Okulun bilgisayarına koymuş fakat aktif etmemiş olduğum virüsün, bana getireceği bir ceza var mıdır? Varsa eğitim durumumu etkiler mi?
Çünkü başarılı bir geleceğe sahip birisi olacağımı düşünüyorum, küçük yaşta düşünmüş olduğum bu ahmakça fikirler yüzünden geleceğimin etkilenmesini istemiyorum.
Son not: Sisteme girip not değişikliği yapmadım, okulun bilgisayarında virüs tespit edilmiş, yüklediğimi doğruluyorum fakat aktif etmediğim için benim hiç bir şekilde sisteme müdahelem olmadı. Ayrıca, ilk başta aktif etmediğim için, dışarıdan başka bir zaman virüsün aktif hale getirilmesi imkansız.
Ben şuan ne yapmalıyım bilmiyorum, 06/2000 doğumluyum. Olay tarihinde 16 yaşına girmemiştim. 2 ay falan kalmıştı.
Yardım amacıyla mesaj yazan herkese, sonsuz teşekkürler.