Nitelikli dolandırıcılık hakkında
Öncelikle merhaba,
Ben bir devlet memuruyum. Bundan 8 ay önce bir tanıdığım vasıtası ile icradan araç alıp sattığını beyan eden birisiyle tanıştım. Bu şahıs benim ve aracının memleketi olan Balıkesir’de ikamet ediyor. Ben ise İstanbul’da ikamet ediyorum. Görüşmelerimiz genelde telefon üzerinden yapıldı. Araç almak istiyordum. Bu şahıs bana içlerinde 7 avukatın çalıştığı bir firmalarının olduğunu, avukatlardan birinin nişanlısı olan aytaç isminde birinden ve şirketin sahibinin kendisi olduğundan bahsetti. İcradan araç aldıklarını araçları ihaleye çıkmadan banka ile olan anlaşmaları sayesinde aldıklarını söyledi. Her şeyin normal prosedür de olduğunu aracın ihale günü ihaleye çıkmadan satışın kendilerine gerçekleştiğini hemen birkaç gün içerisinde aracı çekici ile kapıma kadar getireceklerini, daha sonra çekme belgeleri ile gidip aracı üzerime alabileceğimi söyledi. Daha önce icradan araç alan insanları biliyordum bu olay çok farklı ve mantıklı geldi. Suya sabuna dokunmadan araç alacak idik. İstersem noter onaylı senet yapabileceğini söyledi. Aracı olan kişiye olan güvenim sağlam olduğu için gerek duymadım. İhale tarihinden yaklaşık bir ay önce bana fotoğraflarını ve ihale bilgilerini gönderdiği 2014 model Seat Leon için 35 bin tl göndermemi söyledi. Fakat göndermem gereken parayı yine kendi şirketlerinde çalıştığını beyan ettiği başka bir kişiye göndermemi istedi. O noktada biraz şüphelendim fakat üzerinde durmadım aracıya güvendiğim için sorgulamadım. Aracı iki tarafında yıllardır tanıdığı ve samimi olduğu güvendiği bir kişi. Ben o kişiye olan güvenimden ötürü sorgulamadan parayı başka bir kişinin hesabına gönderdim. Sonrasında aracı olan kişi de araç almak istedi. Fakat parasını denkleştiremedi. Bu şahıs bana, aracı olan kişi için bankadan araç ayırttığını, bu araçları almazsa bütün işlemlerin duracağını söyledi. Şahsın tabiriyle banka bunlar dosyaları tuttuğu için araçları bunların şirketine kitliyormuş. Eğer alınmaz ise banka firmayı icraya verip bütün üzerindeki araçları mühürlüyormuş. Böyle olunca biz on gün sonra bu kişilerin bize kitlendi dediği araçlardan bir tanesi için (bu araçta bilgilerine sahip olmadığım 2015 model i30) 30 bin tl daha para gönderdim. Aynı şekilde aracı olan kişi de bir araç için 34 bin tl gibi bir rakam gönderdi yine çalışma arkadaşı olduğunu beyan ettiği aynı kişinin hesabına. İhale günü geldi. Aracın teslim olması gerekirken araçlar bu kitlenen arabalar yüzünden teslim olamadığını bütün suçun aracı olan kişide olduğunu söyleyerek beklememiz gerektiğini söyledi. Bütün araçlardan mühürlerin kaldırılma süreci olduğunu söyledi ve o tarihten bir süre sonra işlerin çözüldüğünü bankanın işlemleri başlattığını aracın 10 gün içinde teslim olacağını söyledi. On gün geçmeden başka bir arkadaşımıza bu konuyu anlatmıştık oda araç almak istedi. Kendileri konuştular. O süreçte bu şahıs bana aracımı teslim almam için Balıkesir’e gelmem gerektiğini aracımın yolda olduğunu söyledi. Diğer arkadaşlar 7 araç için anlaştılar. Onlar da parayı denkleştiremedi süreç yine uzadı banka yine bu şahısın şirketine ayırttıklarını söyledikleri araçları kitledi. 4 aracı almak zorunda olduklarını söyledi. Sonra bunu bir arabaya düşürdü. Geri kalanını da kendisi için aldığı araçlarla takas yapacağını söyledi. Para bulmak için çabaladılar. Buldular yine benim üzerimden bu çalışma arkadaşları olduğu aynı kişiye 1 arabanın parasını gönderdik. Neden benim üzerimden gönderiyoruz dediğimde bizim dosyalarla o kişinin ilgilendiğini karışıklık olmasın diye benim göndermem gerektiğini söyledi. Gönderdik. Her şey çözüme kavuşacak derken bunların baktığı diğer 3 arabayı da almak zorunda olduklarını söyledi. Eğer bu arabalar alınmazsa hiç kimsenin araçlarını teslim edemeyeceğini banka ile sözleşmelerinin biteceğini paramızı almak için bir seneden fazla bekleyebileceğimizi söyledi. Yine para ayarladılar ve bu şahsa 270 bin tl para verdiler toplamda 3 araba karşılığında. Bu arkadaşlar son verdikleri paradan sonra senet yaptılar. Fakat senet tarihi geldiğinde hep suçlu olanın onlar olduğunu parayı zamanında vermedikleri için işlemlerin uzadığını söyledi. Arabalarımızı almak istiyorsak beklememiz gerektiğini paramızı almak için para iadesi istersek 4-5 ay bekleyeceğimizi söyledi. Sonrasında pazartesi, pazartesi olmazsa cuma, cuma olmadı pazartesi şeklinde bizi bir süre daha oyaladı. Sonrasın aracı olan kişinin yüzünden oluşan sıkıntıdan önce kendisinden araç almak isteyen insanların araçlarının teslim olmaya başladığını söyledi. Reysaş ile çalıştıklarını araçları Reysaş ın taşıdığını söyledi. Bir süre de o şekilde geçti. Sonrasında biz Reysaş ile görüştük. O firma ile bir çalışmalarının olmadığını belirttiğimiz adreslere de bir teslimatlarının olmadığını söylediler. O gün ben benim için ihaleye girecekleri Seat Leon’u internette sahibinden satılık olarak gördüm. satıcıyı aradığımda beni aracın ilk sahibiyle görüştürdü. oda aracı icradan kendisi aldığını şuan da sattığını bu kişileri tanımadığını söyledi. Diğer arkadaşlarla birlikte ertesi gün kendisiyle görüşmeye Balıkesir’e gittik. Yüzleştik yine birçok yalan dolan söylendi. Paramızı istedik, süre istediler. Bizde karakola gitmek istedik. Nişanlısı telefonla , kendisi çok korkarak yalvar yakar bize yeni evrak yapmayı teklif ederek 4 gün süre istediler. Benim o güne kadar senedim yoktu. O gün hayatımda ilk defa senet düzenlenirken gördüm. Şahıs kendi el yazısıyla bilgileri tam olarak yer almayan iki araç için benden para aldığına dair bir yazı yazdı imzaladı ve buna dayanan bir senet imzaladı. Aynı şekilde diğer arkadaşlar da aynı işlemi yaptılar. Senedin günü geldiğinde yani 4 gün sonra biz notere gittiğimizde noter senetlerin usulsüz olduğunu bu senetlerle bir işlem yapılamayacağını söyledi. Ne yapabiliriz diye bir avukat tanıdığa konuyu danıştık. Senetlerle savcılığa gidersek bunlar tefecilik yapıyor diye geri savunma yapabilir dedi. Çünkü senetlerin üzerindeki vade çok kısa ve NAKTEN yazdığı için böyle olabileceğini söyledi. Şahsa kendisini şikayet edeceğimizi söyledikten sonra da arkadaşlara bu şekilde savunma yapacağını ve tefecilik yaptıkları gerekçesiyle kendilerini işlerinden edeceğini söyleyerek tehdit etti. Biz şikayette bulunmadık. Bir süre daha huyuna gittikten sonra noter huzurunda bir sözleşme yapmaya ikna ettiler. Ve noter huzurunda bir sözleşme ve senet yaptılar. Ben maddi imkansızlıklardan ötürü yapamadım. 05/04/2019 tarihi itibariyle de bu sözleşmenin ödeme günü geçmiş bulunuyor.
Başımdan geçen olay bu şekilde.
Kafama takılan bazı noktalar var. Onları öncelikle size danışmak istiyorum.
Ben bu şahsı nasıl şikayet etmeliyim?
Savcılığa mı yoksa hukuk mahkemesine mi başvurmalıyım?
Avukat olma ihtimallerini göz önünde bulundurursak bunlar bu konu hakkında nasıl savunma yapabilirler? Yapacakları savunma bize döner mi? Olayın bu şekilde gerçekleştiğini bilen ve içinde olan 5 kişiyiz. Daha başka ne yapabiliriz?
Savcı bu dosyayı nitelikli dolandırıcılık kapsamında mı görür yoksa takipsizlik ile geçiştirir mi?
Çünkü kendisi bu şikayet etme durumu ortaya çıktığında daha önceden de başına bu şekilde şeylerin geldiğini ama ticari bir sıkıntı deyip takipsizlik aldığını hala ikametinde olduğunu telefonlarını kapatmadığını bankalara borcu olduğunu hesaplarının takipte olduğunu beyan ederek takipsizlik aldığını söyledi. İcraya verseler de benden bir şey alamazlar şeklinde beyanlarını hatırlıyorum.
Bana bir yol göstermenizi sizlerden rica ediyorum.
Şimdiden teşekkür ederim.
Ben bir devlet memuruyum. Bundan 8 ay önce bir tanıdığım vasıtası ile icradan araç alıp sattığını beyan eden birisiyle tanıştım. Bu şahıs benim ve aracının memleketi olan Balıkesir’de ikamet ediyor. Ben ise İstanbul’da ikamet ediyorum. Görüşmelerimiz genelde telefon üzerinden yapıldı. Araç almak istiyordum. Bu şahıs bana içlerinde 7 avukatın çalıştığı bir firmalarının olduğunu, avukatlardan birinin nişanlısı olan aytaç isminde birinden ve şirketin sahibinin kendisi olduğundan bahsetti. İcradan araç aldıklarını araçları ihaleye çıkmadan banka ile olan anlaşmaları sayesinde aldıklarını söyledi. Her şeyin normal prosedür de olduğunu aracın ihale günü ihaleye çıkmadan satışın kendilerine gerçekleştiğini hemen birkaç gün içerisinde aracı çekici ile kapıma kadar getireceklerini, daha sonra çekme belgeleri ile gidip aracı üzerime alabileceğimi söyledi. Daha önce icradan araç alan insanları biliyordum bu olay çok farklı ve mantıklı geldi. Suya sabuna dokunmadan araç alacak idik. İstersem noter onaylı senet yapabileceğini söyledi. Aracı olan kişiye olan güvenim sağlam olduğu için gerek duymadım. İhale tarihinden yaklaşık bir ay önce bana fotoğraflarını ve ihale bilgilerini gönderdiği 2014 model Seat Leon için 35 bin tl göndermemi söyledi. Fakat göndermem gereken parayı yine kendi şirketlerinde çalıştığını beyan ettiği başka bir kişiye göndermemi istedi. O noktada biraz şüphelendim fakat üzerinde durmadım aracıya güvendiğim için sorgulamadım. Aracı iki tarafında yıllardır tanıdığı ve samimi olduğu güvendiği bir kişi. Ben o kişiye olan güvenimden ötürü sorgulamadan parayı başka bir kişinin hesabına gönderdim. Sonrasında aracı olan kişi de araç almak istedi. Fakat parasını denkleştiremedi. Bu şahıs bana, aracı olan kişi için bankadan araç ayırttığını, bu araçları almazsa bütün işlemlerin duracağını söyledi. Şahsın tabiriyle banka bunlar dosyaları tuttuğu için araçları bunların şirketine kitliyormuş. Eğer alınmaz ise banka firmayı icraya verip bütün üzerindeki araçları mühürlüyormuş. Böyle olunca biz on gün sonra bu kişilerin bize kitlendi dediği araçlardan bir tanesi için (bu araçta bilgilerine sahip olmadığım 2015 model i30) 30 bin tl daha para gönderdim. Aynı şekilde aracı olan kişi de bir araç için 34 bin tl gibi bir rakam gönderdi yine çalışma arkadaşı olduğunu beyan ettiği aynı kişinin hesabına. İhale günü geldi. Aracın teslim olması gerekirken araçlar bu kitlenen arabalar yüzünden teslim olamadığını bütün suçun aracı olan kişide olduğunu söyleyerek beklememiz gerektiğini söyledi. Bütün araçlardan mühürlerin kaldırılma süreci olduğunu söyledi ve o tarihten bir süre sonra işlerin çözüldüğünü bankanın işlemleri başlattığını aracın 10 gün içinde teslim olacağını söyledi. On gün geçmeden başka bir arkadaşımıza bu konuyu anlatmıştık oda araç almak istedi. Kendileri konuştular. O süreçte bu şahıs bana aracımı teslim almam için Balıkesir’e gelmem gerektiğini aracımın yolda olduğunu söyledi. Diğer arkadaşlar 7 araç için anlaştılar. Onlar da parayı denkleştiremedi süreç yine uzadı banka yine bu şahısın şirketine ayırttıklarını söyledikleri araçları kitledi. 4 aracı almak zorunda olduklarını söyledi. Sonra bunu bir arabaya düşürdü. Geri kalanını da kendisi için aldığı araçlarla takas yapacağını söyledi. Para bulmak için çabaladılar. Buldular yine benim üzerimden bu çalışma arkadaşları olduğu aynı kişiye 1 arabanın parasını gönderdik. Neden benim üzerimden gönderiyoruz dediğimde bizim dosyalarla o kişinin ilgilendiğini karışıklık olmasın diye benim göndermem gerektiğini söyledi. Gönderdik. Her şey çözüme kavuşacak derken bunların baktığı diğer 3 arabayı da almak zorunda olduklarını söyledi. Eğer bu arabalar alınmazsa hiç kimsenin araçlarını teslim edemeyeceğini banka ile sözleşmelerinin biteceğini paramızı almak için bir seneden fazla bekleyebileceğimizi söyledi. Yine para ayarladılar ve bu şahsa 270 bin tl para verdiler toplamda 3 araba karşılığında. Bu arkadaşlar son verdikleri paradan sonra senet yaptılar. Fakat senet tarihi geldiğinde hep suçlu olanın onlar olduğunu parayı zamanında vermedikleri için işlemlerin uzadığını söyledi. Arabalarımızı almak istiyorsak beklememiz gerektiğini paramızı almak için para iadesi istersek 4-5 ay bekleyeceğimizi söyledi. Sonrasında pazartesi, pazartesi olmazsa cuma, cuma olmadı pazartesi şeklinde bizi bir süre daha oyaladı. Sonrasın aracı olan kişinin yüzünden oluşan sıkıntıdan önce kendisinden araç almak isteyen insanların araçlarının teslim olmaya başladığını söyledi. Reysaş ile çalıştıklarını araçları Reysaş ın taşıdığını söyledi. Bir süre de o şekilde geçti. Sonrasında biz Reysaş ile görüştük. O firma ile bir çalışmalarının olmadığını belirttiğimiz adreslere de bir teslimatlarının olmadığını söylediler. O gün ben benim için ihaleye girecekleri Seat Leon’u internette sahibinden satılık olarak gördüm. satıcıyı aradığımda beni aracın ilk sahibiyle görüştürdü. oda aracı icradan kendisi aldığını şuan da sattığını bu kişileri tanımadığını söyledi. Diğer arkadaşlarla birlikte ertesi gün kendisiyle görüşmeye Balıkesir’e gittik. Yüzleştik yine birçok yalan dolan söylendi. Paramızı istedik, süre istediler. Bizde karakola gitmek istedik. Nişanlısı telefonla , kendisi çok korkarak yalvar yakar bize yeni evrak yapmayı teklif ederek 4 gün süre istediler. Benim o güne kadar senedim yoktu. O gün hayatımda ilk defa senet düzenlenirken gördüm. Şahıs kendi el yazısıyla bilgileri tam olarak yer almayan iki araç için benden para aldığına dair bir yazı yazdı imzaladı ve buna dayanan bir senet imzaladı. Aynı şekilde diğer arkadaşlar da aynı işlemi yaptılar. Senedin günü geldiğinde yani 4 gün sonra biz notere gittiğimizde noter senetlerin usulsüz olduğunu bu senetlerle bir işlem yapılamayacağını söyledi. Ne yapabiliriz diye bir avukat tanıdığa konuyu danıştık. Senetlerle savcılığa gidersek bunlar tefecilik yapıyor diye geri savunma yapabilir dedi. Çünkü senetlerin üzerindeki vade çok kısa ve NAKTEN yazdığı için böyle olabileceğini söyledi. Şahsa kendisini şikayet edeceğimizi söyledikten sonra da arkadaşlara bu şekilde savunma yapacağını ve tefecilik yaptıkları gerekçesiyle kendilerini işlerinden edeceğini söyleyerek tehdit etti. Biz şikayette bulunmadık. Bir süre daha huyuna gittikten sonra noter huzurunda bir sözleşme yapmaya ikna ettiler. Ve noter huzurunda bir sözleşme ve senet yaptılar. Ben maddi imkansızlıklardan ötürü yapamadım. 05/04/2019 tarihi itibariyle de bu sözleşmenin ödeme günü geçmiş bulunuyor.
Başımdan geçen olay bu şekilde.
Kafama takılan bazı noktalar var. Onları öncelikle size danışmak istiyorum.
Ben bu şahsı nasıl şikayet etmeliyim?
Savcılığa mı yoksa hukuk mahkemesine mi başvurmalıyım?
Avukat olma ihtimallerini göz önünde bulundurursak bunlar bu konu hakkında nasıl savunma yapabilirler? Yapacakları savunma bize döner mi? Olayın bu şekilde gerçekleştiğini bilen ve içinde olan 5 kişiyiz. Daha başka ne yapabiliriz?
Savcı bu dosyayı nitelikli dolandırıcılık kapsamında mı görür yoksa takipsizlik ile geçiştirir mi?
Çünkü kendisi bu şikayet etme durumu ortaya çıktığında daha önceden de başına bu şekilde şeylerin geldiğini ama ticari bir sıkıntı deyip takipsizlik aldığını hala ikametinde olduğunu telefonlarını kapatmadığını bankalara borcu olduğunu hesaplarının takipte olduğunu beyan ederek takipsizlik aldığını söyledi. İcraya verseler de benden bir şey alamazlar şeklinde beyanlarını hatırlıyorum.
Bana bir yol göstermenizi sizlerden rica ediyorum.
Şimdiden teşekkür ederim.