Avukatın Usulsüzlüğü Başımı Yaktı
Değerli Avukatlar bilgi sahibi kimseler. lütfen yardım edin.
2012 yılında oto galericisinde takas usulü ile üste para ödeyerek ve devrini alarak galericiden araç aldım devrinide aldım ama kendi aracımı galericilerin düzenlediği oto satış sözleşmesi ile galericiye bıraktım. gel zaman git zaman galerici aracı başkasına satıyor, sattığı kişi devrini almadan kullanıyor ve kaza yapıyor. En son Bu konudan haberdar olmayan ben kazadan 1 hafta sonra aracın devrini satın alan kişiye veriyorum.
Kaza oluyor ve 3 yıl mahkeme oluyor ancak bana hiç bir tebligat yapılmıyor. Ne zaman mahkeme kesinlik kazanıyor ondan sonra tebligat bana ulaşıyor. Dosyayı incelediğimde de olayın şöyle geliştiğini anlıyorum.
Galericinin verdiği ve kazayı yapan şahıs, bir araca arkadan çarpıyor. Ancak aracı terk edip kaçıyor. Bir müddet sonra geri geliyor. Kaza tutanağının kaçtıktan sonra yapıldığı dosyadan anlıyorum. Sigorta şirketi aracı yaptırıyor. Sonra Avukatı ile dava açıyor. Bilirkişi de yetkili değil ancak ehil olarak tutulmuş ve mahkeme buna göre kabul edilmiş. Kazayı yapan şahısla ilgili ilk etapta tebligat gitmiş ancak her ne olmuşsa sonrasında ulaşılamamış. Bu sefer sonuçlandıktan sonra sonuç tebligatı karar bana gönderilmiş. Sonra itiraz ettim Yargıtaya gitti, Yargıtay kabul etti. Mahkeme yeniden görüldü ve duruşmada tek bir söz söyleyemeden Hakim benim adıma söyleyerek kararı imzaladım.. Yeni kaybettim. Yine itiraz edeceğim.
Avukatın bana garezi nedir. Yani çarpan kişiden alamayınca iş bana dönmüş. Öyle ki ben şimdi gerçekten kaza yapıldığını nerden bilebilirim. Belki evrak üstünde olan işlemler bunlar. Kaza anında öyle ya adam kaçmış. Ruhsat benim üstüme. Önce kim ARANIR? Benim aranmam gerekir. Adamın biri çıkıyor sonradan ben yaptım diyor, dava ediliyor ancak borç bana çıkıyor. Bu nasıl bir dolandırıcılık. Aklım bu kadar götürüyor lütfen yardım edin.
2012 yılında oto galericisinde takas usulü ile üste para ödeyerek ve devrini alarak galericiden araç aldım devrinide aldım ama kendi aracımı galericilerin düzenlediği oto satış sözleşmesi ile galericiye bıraktım. gel zaman git zaman galerici aracı başkasına satıyor, sattığı kişi devrini almadan kullanıyor ve kaza yapıyor. En son Bu konudan haberdar olmayan ben kazadan 1 hafta sonra aracın devrini satın alan kişiye veriyorum.
Kaza oluyor ve 3 yıl mahkeme oluyor ancak bana hiç bir tebligat yapılmıyor. Ne zaman mahkeme kesinlik kazanıyor ondan sonra tebligat bana ulaşıyor. Dosyayı incelediğimde de olayın şöyle geliştiğini anlıyorum.
Galericinin verdiği ve kazayı yapan şahıs, bir araca arkadan çarpıyor. Ancak aracı terk edip kaçıyor. Bir müddet sonra geri geliyor. Kaza tutanağının kaçtıktan sonra yapıldığı dosyadan anlıyorum. Sigorta şirketi aracı yaptırıyor. Sonra Avukatı ile dava açıyor. Bilirkişi de yetkili değil ancak ehil olarak tutulmuş ve mahkeme buna göre kabul edilmiş. Kazayı yapan şahısla ilgili ilk etapta tebligat gitmiş ancak her ne olmuşsa sonrasında ulaşılamamış. Bu sefer sonuçlandıktan sonra sonuç tebligatı karar bana gönderilmiş. Sonra itiraz ettim Yargıtaya gitti, Yargıtay kabul etti. Mahkeme yeniden görüldü ve duruşmada tek bir söz söyleyemeden Hakim benim adıma söyleyerek kararı imzaladım.. Yeni kaybettim. Yine itiraz edeceğim.
Avukatın bana garezi nedir. Yani çarpan kişiden alamayınca iş bana dönmüş. Öyle ki ben şimdi gerçekten kaza yapıldığını nerden bilebilirim. Belki evrak üstünde olan işlemler bunlar. Kaza anında öyle ya adam kaçmış. Ruhsat benim üstüme. Önce kim ARANIR? Benim aranmam gerekir. Adamın biri çıkıyor sonradan ben yaptım diyor, dava ediliyor ancak borç bana çıkıyor. Bu nasıl bir dolandırıcılık. Aklım bu kadar götürüyor lütfen yardım edin.