Sevgilimle beraber kaçmak istiyoruz ama bazı kanunları anlamadık bunlarda yardımcı olursanız makbule geçer.
Babamdan dolayi evden kacmak istiyorum sevgilimle bizi ayirmaya calisiyor ben ondan vezgecmiyorum o da benden vazgecmiyor ben 16 yasimi doldurdum sevgilim 20 yasinda babam zorla sevgilime iliskimizin bittigini soylemesi icin tehdit etti isin icine silah soktu ve beni vuracakti cok fazla siddet uyguladi vazgecmem icin. dun sabah evden kovdu aksamina beni eve kapatti beni sevgilimin evine birakip polise kacirildi diyip sevgilimi hapse attirmayi dusundu bizde birbirmizi cok seviyoruz evlenmek istiyoruz bize bir cikis yolu gosterin kacmamiz icin plan konusunda yardimci olun ailemde ki herkes sevgilimi cok seviyor ve bizi destekliyor babam ve abim disinda. sevgilimi cok seviyorum ve riske atmak istemiyorum ne yapacagimizi bilmiyoruz kacmaktan baska hic bir yol kalmadi babam bu isin bitmesi icin birisinin ölmesi gerektigini dusunuyor burda kaldigimiz surece ikimizinde can guvenligi yok yardimci olun lutfen. 10 senedir birlikteyiz ve ayrilmaya niyetimiz yok. Resit oldugum zaman evlenmeyi dusunuyoruz onun ailesi taninmis ve koklu bir aile ve bize her konuda destekler hic bir maddi sikintimiz yok ve okudugumuz yasalara gore 16 yasimi doldurdugum icin rizam var dedigim zaman ceza almiyor
Suç tarihinde 15 yaşını tamamlamış ayırt etme gücüne sahip mağdureyi rızasıyla hürriyetini kısıtlamaktan ibaret eylemlerde mağdurenin rızası fiili suç olmaktan çıkararak hukuka uygun hale getirmektedir. Yergıtay'ın yerleşik uygulaması da bu yöndedir.
5237 sayılı TCY'nın 6/1-a maddesinde, “henüz 18 yaşını doldurmamış kişi” olarak tanımlanan çocuk kavramının, yasakoyucu tarafından cinsel dokunulmazlığa karşı suçların düzenlendiği bölümde, “onbeş yaşını bitirmiş”, “onbeş yaşını tamamlamamış” şeklinde iki ayrı dönem olarak ele alındığı görülmektedir. Buna göre bu bölümde “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklar ile “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı işlenen cinsel suçlar farklı kategoride mütalaa edilmiştir. TCY'nın 103/1-a maddesinde, “onbeş yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı her türlü cinsel davranış cinsel istismar olarak tanımlanmışken aynı maddenin b bendinde ise diğer çocuklar ifadesiyle “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklar kastedilerek bunlara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışların cinsel istismar suçunu oluşturabileceği kabul edilmiştir. Yasa koyucu bu maddede “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı rızalarıyla yapılan cinsel davranışları cinsel istismar suçu kapsamına almamış ve bu kategorideki çocukların rızalarına önem vermişken “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı yapılan her türlü cinsel davranışı rızaları olsa bile çocukların cinsel istismarı suçu kapsamına almıştır. TCY'nın 104. maddesinde de, cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunmayı şikâyete bağlı bir suç olarak düzenlemiştir. Bu nedenle çocuklara karşı cinsel amaçlı olarak işlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının da iki kategoride ele alınması gerekmektedir: Birinci kategoride yer alan “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı işlenen “cinsel amaçlı olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunda, çocukların rızalarının hukuken değer ifade etmediği konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. İkinci kategoride yer alan “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı işlenen “cinsel amaçlı olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunda çocukların rızalarının bu suç açısından 5237 sayılı TCY'nın 26/2. maddesi anlamında hukuka uygunluk nedeni oluşturup oluşturmadığı konusu tartışmalı olup esasen uyuşmazlığın esasını oluşturmaktadır.
Bu ikisini bize anlayacağımız bir şekilde açıklayabilirmisiniz lütfen anlayamadık hiçbirşey rica ediyoruz açıklarsanız seviniriz , şimdiden teşekkür ederiz.
NOT : Bu sevgilimin diğer forumlar için yazdığı bir konu içeriğidir burayada yazmak istedik.
Suç tarihinde 15 yaşını tamamlamış ayırt etme gücüne sahip mağdureyi rızasıyla hürriyetini kısıtlamaktan ibaret eylemlerde mağdurenin rızası fiili suç olmaktan çıkararak hukuka uygun hale getirmektedir. Yergıtay'ın yerleşik uygulaması da bu yöndedir.
5237 sayılı TCY'nın 6/1-a maddesinde, “henüz 18 yaşını doldurmamış kişi” olarak tanımlanan çocuk kavramının, yasakoyucu tarafından cinsel dokunulmazlığa karşı suçların düzenlendiği bölümde, “onbeş yaşını bitirmiş”, “onbeş yaşını tamamlamamış” şeklinde iki ayrı dönem olarak ele alındığı görülmektedir. Buna göre bu bölümde “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklar ile “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı işlenen cinsel suçlar farklı kategoride mütalaa edilmiştir. TCY'nın 103/1-a maddesinde, “onbeş yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı her türlü cinsel davranış cinsel istismar olarak tanımlanmışken aynı maddenin b bendinde ise diğer çocuklar ifadesiyle “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklar kastedilerek bunlara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışların cinsel istismar suçunu oluşturabileceği kabul edilmiştir. Yasa koyucu bu maddede “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” olan çocuklara karşı rızalarıyla yapılan cinsel davranışları cinsel istismar suçu kapsamına almamış ve bu kategorideki çocukların rızalarına önem vermişken “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı yapılan her türlü cinsel davranışı rızaları olsa bile çocukların cinsel istismarı suçu kapsamına almıştır. TCY'nın 104. maddesinde de, cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunmayı şikâyete bağlı bir suç olarak düzenlemiştir. Bu nedenle çocuklara karşı cinsel amaçlı olarak işlenen kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının da iki kategoride ele alınması gerekmektedir: Birinci kategoride yer alan “onbeş yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı işlenen “cinsel amaçlı olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunda, çocukların rızalarının hukuken değer ifade etmediği konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. İkinci kategoride yer alan “onbeş yaşını bitirmiş olup ta onsekiz yaşını tamamlamamış” çocuklara karşı işlenen “cinsel amaçlı olarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunda çocukların rızalarının bu suç açısından 5237 sayılı TCY'nın 26/2. maddesi anlamında hukuka uygunluk nedeni oluşturup oluşturmadığı konusu tartışmalı olup esasen uyuşmazlığın esasını oluşturmaktadır.
Bu ikisini bize anlayacağımız bir şekilde açıklayabilirmisiniz lütfen anlayamadık hiçbirşey rica ediyoruz açıklarsanız seviniriz , şimdiden teşekkür ederiz.
NOT : Bu sevgilimin diğer forumlar için yazdığı bir konu içeriğidir burayada yazmak istedik.