Gediz manifestosu
Darbenin her türlüsü kötüdür. Kime, neye, neden teşebbüs edildiğine veya yapıldığına bakmaksızın darbeyi kötülemek ve ona engel olmak gerçek demokrasi severlerin görevidir. Darbe, insan haklarını, hukuku, ayaklar altına alır. Demokrasi ve hukuk devleti ilkesi ortadan kalkar. Ülke ekonomisi durma noktasına gelir. Bu ve daha birçok sebepten ötürü darbeye sonuna kadar karşı çıktık... Bu yapının devlet kurumlarından temizlenmesi için de hükumetimizin aldığı kararlara da saygı duyduk.
Bilenler bilir. Asla fetö veya cemaat veya adı her neyse ondan olmadım. Her zaman da karşıyım bu yapılanmaya. Ancak ben Gediz Üniversitesi'nin bu yapıyla alakası olduğunu okula girdikten sonra öğrendim. Okulun veya öğrencilerin politik ve sosyal görüşü bizi ilgilendirmiyordu. Bizi tek ilgilendiren, Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde aldığımız eğitimdi. Okulumuzun KHK gereği kapatılmasından ötürü bizi, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesine verdiler. Kabul ediyoruz. Birçoğumuzun ÖSYM başarı puanı DEÜHF'ye yetmiyordu. Ama KHK gereği karar böyle olduğundan dolayı eyvallah demek zorunda kaldık. Bu sefer orada gelecekte meslektaşımız olacak olan arkadaşlar bağırmaya başladı ve bu geçişin adaletli olmadığını öne sürüp bizim onlardan bilgi ve zeka olarak daha aşağıda olduğumuzu ve bu yüzden bizi istemediklerini öne sürdüler. Sosyal paylaşım sitelerinde de bakıyorum, "Devletli" olan meslektaşlarımız hep : bu vakıflılar böyle, fetöcü değil misiniz, ohh iyi oldu, kıyamam bunlara vb. ifadeler kullanıyorlar. Sadece acıyorum böyle düşünenlere.
Biz Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde Prof Dr. Oğuz Atalay, Prof. Dr. Muhammet Özekes, Prof. Dr. Osman Berat Gürzumar, Prof. Dr. Hasan Petek, Prof. Dr. Yasin Sezer, Prof. Dr. Veli Özer Özbek, Prof. Dr. Yusuf Karakoç, Doç. Dr. Vural Seven, Topuzkanamış Hocalar ve daha adını sayamadığım her biri alanında Türkiye'nin sayılı hocalarından olan ve asistan hocaları bile Türkiye'nin ve hatta Avrupa'nın önde gelen üniversitelerinde eğitim almış insanların oluşturduğu muhteşem bir kadrodan muhteşem bir hukuk eğitimi aldık. Özellikle çoğu Dokuz Eylüllü arkadaşların kıymet bilmez bir şekilde, idealleri ve eğitim anlayışı yüzünden burun kıvırdığı ve hatta "istemiyoruz, bıktık" dedikleri Prof. Dr. Muhammet Özekes Ekolüyle yetiştik. Şimdi bizi aşağılayanlara da GÜHF öğrencileri olarak meydan okuyoruz. Hukuki bilgimizle hepinizi cebimizden çıkartırız. Hodri Meydan!
Bilenler bilir. Asla fetö veya cemaat veya adı her neyse ondan olmadım. Her zaman da karşıyım bu yapılanmaya. Ancak ben Gediz Üniversitesi'nin bu yapıyla alakası olduğunu okula girdikten sonra öğrendim. Okulun veya öğrencilerin politik ve sosyal görüşü bizi ilgilendirmiyordu. Bizi tek ilgilendiren, Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde aldığımız eğitimdi. Okulumuzun KHK gereği kapatılmasından ötürü bizi, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesine verdiler. Kabul ediyoruz. Birçoğumuzun ÖSYM başarı puanı DEÜHF'ye yetmiyordu. Ama KHK gereği karar böyle olduğundan dolayı eyvallah demek zorunda kaldık. Bu sefer orada gelecekte meslektaşımız olacak olan arkadaşlar bağırmaya başladı ve bu geçişin adaletli olmadığını öne sürüp bizim onlardan bilgi ve zeka olarak daha aşağıda olduğumuzu ve bu yüzden bizi istemediklerini öne sürdüler. Sosyal paylaşım sitelerinde de bakıyorum, "Devletli" olan meslektaşlarımız hep : bu vakıflılar böyle, fetöcü değil misiniz, ohh iyi oldu, kıyamam bunlara vb. ifadeler kullanıyorlar. Sadece acıyorum böyle düşünenlere.
Biz Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde Prof Dr. Oğuz Atalay, Prof. Dr. Muhammet Özekes, Prof. Dr. Osman Berat Gürzumar, Prof. Dr. Hasan Petek, Prof. Dr. Yasin Sezer, Prof. Dr. Veli Özer Özbek, Prof. Dr. Yusuf Karakoç, Doç. Dr. Vural Seven, Topuzkanamış Hocalar ve daha adını sayamadığım her biri alanında Türkiye'nin sayılı hocalarından olan ve asistan hocaları bile Türkiye'nin ve hatta Avrupa'nın önde gelen üniversitelerinde eğitim almış insanların oluşturduğu muhteşem bir kadrodan muhteşem bir hukuk eğitimi aldık. Özellikle çoğu Dokuz Eylüllü arkadaşların kıymet bilmez bir şekilde, idealleri ve eğitim anlayışı yüzünden burun kıvırdığı ve hatta "istemiyoruz, bıktık" dedikleri Prof. Dr. Muhammet Özekes Ekolüyle yetiştik. Şimdi bizi aşağılayanlara da GÜHF öğrencileri olarak meydan okuyoruz. Hukuki bilgimizle hepinizi cebimizden çıkartırız. Hodri Meydan!