Cevap: Miras Kalan Aile Evi
Ölen ve miras kalan yasal olarak karı - koca ise ve ev evlilik birliği içerisinde alınmış ise o ev ortaktır zaten.
Veraset ilamında yaşayan eşin miras payı (ölenin terekesi üzerinde) 1/4 tür.
Aşağıdaki açıklamayı dikkatle okuyunuz..
Öncelikle Aile Mahkemesine başvurularak eşlerden birinin ölümü nedeni ile yasal mal rejiminin tasfiyesi talep edilecek..
Mahkemenin vereceği karara göre ölenle yaşayan eş arasında sanki ikisi boşanıyormuş gibi malların paylaşımı yapılacak.
Bu paylaşım; mallar üzerindeki hisse oranları (daha sonra mahsuplaşmak üzere) kağıt üzerinde belirlenmek suretiyle de yapılabilir.
Bu paylaşım yapıldıktan sonra, ölenin payına düşen malları + kişisel malları + ana babasından kalacak malları + alacakları gibi menkul ve gayrimenkuller bir araya getirilir, buna TEREKE denir, Sulh Mahkemesinin verdiği veraset ilamındaki paylar üzerinden sağ kalan eş bu sefer de TEREKE üzerinden 1/4 pay sahibi olur.
Ölenin anne babası / ebe - dedesi gibi büyüklerinden kalan mal / miras gibi paylaşımlar yapılmamış ise, sağ kalan eş ileride bu paylaşımlar üzerinde hak sahibi olabileceği gibi, dilerse ölenin büyüklerinden kalan mirastaki payını alabilmek için ayrıca dava da açabilir.
1 Ocak 2002 tarihi itibariyle yasal mal rejimi olarak “edinilmiş mallara katılma rejimi” geçerlidir. Bu tarihten önce evlenmiş olsalar dahi, eşler bir sözleşme ile başka bir paylaşım oranı belirlememiş iseler, kanun gereği bu rejime tabi olmuşlardır. Edinilmiş mallara katılma rejimi, sadece boşanma ya da evliliğin iptali halinde değil, bir eşim ÖLÜMÜ halinde de uygulama alanı bulur.
Bir eşin ölümü halinde, terekede edinilmiş mallar varsa, ya da sağ kalan eşin edinilmiş malları varsa, iki tür tasfiye söz konusu olur. Birincisi, aile hukuku kaynaklı mal rejimi tasfiyesi,
ikincisi de, miras hukukundan doğan mirasın tasfiyesidir (tereke paylaşımı).
Her iki tasfiye arasında aşağıda belirtilen ortak yönler ve farklılıklar bulunmaktadır.
Ancak her iki talep eş zamanlı olarak ileri sürülebilirse de, mal rejiminin tasfiyesi, mirasın tasfiyesinden ÖNCELİKLİDİR. Bir başka ifadeyle, mirasın paylaşılması, mal rejimi tasfiyesinin sonucuna bağlı olacağından, mal rejiminin tasfiyesi ve katılma alacağının belirlenmesi, mirasın tasfiyesi için bekletici mesele oluşturur.
Yasal mal rejiminin tasfiyesi, EŞLERİN ÖLÜMÜ HALİNDE DE gündeme gelir. (MK.m.225/f.1).
Bu durumda, mal rejiminin tasfiyesi Aile Mahkemesi’nin, mirasın tasfiyesi ise Sulh Mahkemesi’nin görev alanına girer. Yani sizin belirttiğiniz veraset ilamındaki 1/4 pay bilgisi Sulh Mahkemesinin kararıdır. Henüz aile mahkemesinin mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili kararı ortada yok. Mal rejiminin tasfiyesi sonucu eşlerin Katılma Alacağı oranı,kural olarak (kanun gereği) 1/2 olup, bu oran sabittir.
Yasal mal rejiminin tasfiyesinden doğan KATILMA ALACAĞI HAKKI, parasal bir alacak hakkıdır. Yargıtay uygulaması gereği, eşin ölüm tarihinden itibaren 10 yıllık zaman aşımına tabidir.
Yasal mal rejiminin tasfiyesinde, kural olarak ölen eşin sadece „edinilmiş malları“ tasfiyeye dahildir.