Aynı iş yerinde çalışan eşlerin 15 yıl 3600 gün şartı ile tazminat alarak işten ayrılmaları durumu
Merhaba,
Yardımlarınızı rica edeceğim konuyla ilgili durumu daha iyi aktarabilmek adına biraz uzunca bir metin yazdım, öncelikle özür dilerim.
Eşim ve ben özel bir şirketin farklı departmanlarında çalışmaktayız. Eşim 7 yıldır ofis müdürü olarak, ben 6 yıldır proje müdürü çalışıyorum. Çalıştığımız şirket yaklaşık 8 yıl önce kuruldu. Patronumuz önceki iş yerinde birlikte çalıştığımız iş arkadaşımız. İşe girerken evliydik yani iş yerinde tanışıp evlenmedik.
Zaman ilerledikçe patronumuzla olan dostluğumuz azaldı. Son 3 yıldır sıklıkla mobbing uygulamalarına maruz kalsak da sabredip çalışmaya devam ettik. Mobbing uygulamalarının gerekçesi işlerimizi yapmamamız, eksik yapmamız yada saygıda kusur işlememiz nedeniyle değil. Tamamen egoyla ilgili bir durum.
Eşim yeni doğum yaptı ve 3 aydır doğum izninde. Ofis müdürü olması nedeniyle yerini dolduracak başka bir personel olmadığından evden home ofis çalışmaya devam ediyor. Bu süre içinde hem SGK'dan hem de home ofis çalışması nedeniyle şirketten maaşını düzenli olarak alıyor.
Benim sorumlu olduğum işlerle eşimin işleri arasında bir bağlantı bulunmuyor. Sorumluluklarımı başka bir proje müdürüne bir gün içerisinde çok rahat devredebilecek durumdayım.
Eşim doğum iznindeyken işler aksamasın diye home ofis çalışıp fedakarlık göstermesine rağmen patronun telefon yoluyla sürekli mobbing uygulamalarına maruz kalmaya başladı. Akşamları eve geldiğimde eşimi kucağında çocukla ağlarken görmek artık sabrımı taşırdı. Eşim de ben de bu iş yerinde yiyecek ekmeğimizin kalmadığına kanaat getirmiş durumdayız.
Mobbing uygulamalarını işten ayrılma gerekçesi olarak gösterip tazminat talep edebiliriz ancak bizim açımızdan bu yaklaşımın çok efektif olmadığını düşünüyoruz. (ispat, şahit vb parametreleri toplamak çok mümkün değil)
Eşim 1994 yılından beri sigortalı ve 5700 civarı prim günü var. Ben 1996 yılından beri sigortalıyım ve 5800 civarı prim günüm var.
Bu noktada fikirlerinize ve tecrübelerinize ihtiyacımız var.
Eşim de ben de 15 yıl 3600 gün şartı ile, 1475 sayılı iş kanununun 14. maddesi gereğince tazminatımızı alarak emeklilik yaşını beklemek üzere işten ayrılmak istiyoruz. SGK'dan tazminat alabilir yazısını ve işten ayrılma dilekçesini noter kanalıyla gönderip 3-5 iş günü içerisinde tazminatlarımızın ödenmesini talep edeceğiz.
Bu noktada kafamıza takılan detaylar;
Eşim ve benim aynı tarihte yada birkaç gün arayla işten ayrılma talebimizi noter kanalıyla şirkete iletmemizin bizim aleyhimizde bir sonuç doğurup doğurmayacağı, yada şirketin bu şekilde işten ayrılmamızdan dolayı mahkemeye başvurabilecek doneler edinip edinmeyeceği ihtimalinin varlığı.
Aslında etik olarak arzumuz ve niyetimiz, 1-2 hafta önceden patronla bir ön görüşme yapıp kendisini bilgilendirmek zor durumda bırakmamak.
Ancak ne yazık ki patronumuzun şu anki fıtratı bu yaklaşıma çok müsait değil. Hemen karşı atak yapıp olmadık oyunlar ve işler yapabilecek kapasitede olması bizim etik ve iyi niyetli yaklaşma isteğimize mani oluyor.
Sonuç olarak planımız Haziran ayı başında aynı tarihte yada birkaç gün/hafta arayla tazminat talep ederek emeklilik yaşını beklemek üzere işten ayrılmak.
Patronumuz "Karı koca aynı tarihlerde işten ayrılıyorlar, şirketi zor durumda bırakıyorlar, bunlar hangi kaynaktan geçimlerini sağlayacaklar, niyetleri aslında tazminatlarını alıp başka bir iş yerinde çalışmak" gibi bir sonuca vararak;
- Aynı anda işten ayrılmaları usulsüz ve etik değil diyerek ve bunu gerekçe göstererek mahkemeye gidebilir mi?
- Bu planımız sizce bir sorun teşkil eder mi?
- Patronun fıtratı ve yaklaşımı her ne olursa olsun iyi niyetli ve etik davranıp 1-2 hafta önceden bilgi vermeli miyiz?
- Zarar görmeyecek şekilde başka nasıl bir yol izlememizi tavsiye edersiniz?
Yardımlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim.
Saygılarımla,
Yardımlarınızı rica edeceğim konuyla ilgili durumu daha iyi aktarabilmek adına biraz uzunca bir metin yazdım, öncelikle özür dilerim.
Eşim ve ben özel bir şirketin farklı departmanlarında çalışmaktayız. Eşim 7 yıldır ofis müdürü olarak, ben 6 yıldır proje müdürü çalışıyorum. Çalıştığımız şirket yaklaşık 8 yıl önce kuruldu. Patronumuz önceki iş yerinde birlikte çalıştığımız iş arkadaşımız. İşe girerken evliydik yani iş yerinde tanışıp evlenmedik.
Zaman ilerledikçe patronumuzla olan dostluğumuz azaldı. Son 3 yıldır sıklıkla mobbing uygulamalarına maruz kalsak da sabredip çalışmaya devam ettik. Mobbing uygulamalarının gerekçesi işlerimizi yapmamamız, eksik yapmamız yada saygıda kusur işlememiz nedeniyle değil. Tamamen egoyla ilgili bir durum.
Eşim yeni doğum yaptı ve 3 aydır doğum izninde. Ofis müdürü olması nedeniyle yerini dolduracak başka bir personel olmadığından evden home ofis çalışmaya devam ediyor. Bu süre içinde hem SGK'dan hem de home ofis çalışması nedeniyle şirketten maaşını düzenli olarak alıyor.
Benim sorumlu olduğum işlerle eşimin işleri arasında bir bağlantı bulunmuyor. Sorumluluklarımı başka bir proje müdürüne bir gün içerisinde çok rahat devredebilecek durumdayım.
Eşim doğum iznindeyken işler aksamasın diye home ofis çalışıp fedakarlık göstermesine rağmen patronun telefon yoluyla sürekli mobbing uygulamalarına maruz kalmaya başladı. Akşamları eve geldiğimde eşimi kucağında çocukla ağlarken görmek artık sabrımı taşırdı. Eşim de ben de bu iş yerinde yiyecek ekmeğimizin kalmadığına kanaat getirmiş durumdayız.
Mobbing uygulamalarını işten ayrılma gerekçesi olarak gösterip tazminat talep edebiliriz ancak bizim açımızdan bu yaklaşımın çok efektif olmadığını düşünüyoruz. (ispat, şahit vb parametreleri toplamak çok mümkün değil)
Eşim 1994 yılından beri sigortalı ve 5700 civarı prim günü var. Ben 1996 yılından beri sigortalıyım ve 5800 civarı prim günüm var.
Bu noktada fikirlerinize ve tecrübelerinize ihtiyacımız var.
Eşim de ben de 15 yıl 3600 gün şartı ile, 1475 sayılı iş kanununun 14. maddesi gereğince tazminatımızı alarak emeklilik yaşını beklemek üzere işten ayrılmak istiyoruz. SGK'dan tazminat alabilir yazısını ve işten ayrılma dilekçesini noter kanalıyla gönderip 3-5 iş günü içerisinde tazminatlarımızın ödenmesini talep edeceğiz.
Bu noktada kafamıza takılan detaylar;
Eşim ve benim aynı tarihte yada birkaç gün arayla işten ayrılma talebimizi noter kanalıyla şirkete iletmemizin bizim aleyhimizde bir sonuç doğurup doğurmayacağı, yada şirketin bu şekilde işten ayrılmamızdan dolayı mahkemeye başvurabilecek doneler edinip edinmeyeceği ihtimalinin varlığı.
Aslında etik olarak arzumuz ve niyetimiz, 1-2 hafta önceden patronla bir ön görüşme yapıp kendisini bilgilendirmek zor durumda bırakmamak.
Ancak ne yazık ki patronumuzun şu anki fıtratı bu yaklaşıma çok müsait değil. Hemen karşı atak yapıp olmadık oyunlar ve işler yapabilecek kapasitede olması bizim etik ve iyi niyetli yaklaşma isteğimize mani oluyor.
Sonuç olarak planımız Haziran ayı başında aynı tarihte yada birkaç gün/hafta arayla tazminat talep ederek emeklilik yaşını beklemek üzere işten ayrılmak.
Patronumuz "Karı koca aynı tarihlerde işten ayrılıyorlar, şirketi zor durumda bırakıyorlar, bunlar hangi kaynaktan geçimlerini sağlayacaklar, niyetleri aslında tazminatlarını alıp başka bir iş yerinde çalışmak" gibi bir sonuca vararak;
- Aynı anda işten ayrılmaları usulsüz ve etik değil diyerek ve bunu gerekçe göstererek mahkemeye gidebilir mi?
- Bu planımız sizce bir sorun teşkil eder mi?
- Patronun fıtratı ve yaklaşımı her ne olursa olsun iyi niyetli ve etik davranıp 1-2 hafta önceden bilgi vermeli miyiz?
- Zarar görmeyecek şekilde başka nasıl bir yol izlememizi tavsiye edersiniz?
Yardımlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim.
Saygılarımla,