Alıntı:
şahin41 rumuzlu üyeden alıntı
Ilk hamilelik kürtajla sonuçlandırılırsa bir daha istensede hamile kalma durumu gerçekleşemiyor.
Tıp bu konuda böyle mi diyor? Yani ilk hamilelikte kürtaj yapılırsa bir daha çocuk sahibi olmak mümkün değil mi? Ben böyle olmadığını düşünüyorum. Araştırmak veya bir doktora sormak gerek.
Konuya gelince çocuk istismarı ile ilgili
TCK'da istismara uğrayan bireyin 15 yaşından büyük olması durumunda, mağdurun şikayeti üzerine suç sayılmakta, yaş farkının beşten büyük olması durumunda şikayet şartı aranmamaktadır.
Detaylandırırsak;
Çocuk yaşta hamilelikler, “cinsel istismar” kavramı içinde, Türk Ceza Kanunu’nun 103 üncü maddesi hükümleri kapsamında değerlendirilmektedir.
Çocukların cinsel istismarı, TCK’nın 103’üncü maddesinde ele alınmış, birinci fıkrada cinsel istismar suçunu işleyene verilecek ceza belirtildikten sonra, “a” ve “b” bentlerinde ise, cinsel istismarın ne olduğu açıklanmıştır.
Çocukların cinsel istismarı
Madde 103- (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismar deyiminden;
a) Onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
Anlaşılır.
(2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Madde metninde, cinsel istismara ilişkin çocuklar; “15 yaş öncesi” ve “15 yaş ile 18 yaş arası” olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. 18 yaş ve üstü ergin kişilere karşı işlenen fiiller için “cinsel saldırı” ifadesi kullanılmasına rağmen çocuklar açısından “cinsel istismar” ifadesi kullanılmıştır.
15 yaşını tamamlamamış ya da tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş çocuklar bakımından cinsel istismar suçunun oluşması için failin herhangi bir cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen (uyku, sarhoşluk, şok gibi) bir davranışta bulunması şartı aranmamış, 15-18 yaş arasında ise cinsel istismardan söz edebilmek için bu şart aranmıştır.
O halde cinsel istismar suçunun mağduru;
1- Onbeş yaşını tamamlamamış olan erkek veya kız çocukları,
2- Onbeş yaşını tamamlamış fakat maruz kaldığı fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan erkek veya kız çocukları,
3- Cebir, tehdit, hile ya da iradeyi etkileyen başka nedenlere dayı olarak cinsel davranışa muhatap olan, onbeş-onsekiz yaş arasında bulunan erkek veya kız çocukları
dır.
Mağdur, faille aynı cinsten olabileceği gibi farklı cinsten de olabilir.
Medeni Kanun gereği 18 yaşını tamamlamadan, örneğin 17 yaşında evlenme ile veya 15 yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir. Ancak TCK bakımından mağdur 18 yaşını bitirmemişse, evlenmiş olması ya da mahkemece ergin kılınmış olsa da, söz konusu eylemler TCK. 103 ve 104’üncü madde kapsamında değerlendirilmektedir.
Reşit olmayan (18 yaşını tamamlamayan), fakat 15 yaşını bitirmiş olan çocuklarla, cebir, tehdit ve hile olmaksızın (kendi rızasıyla) cinsel ilişkide bulunan kişinin, şikayet üzerine cezalandırılmasına ilişkin TCK’nın 104’üncü maddesi, Anayasa Mahkemesi’nin 23.11.2005 tarih ve 103/89 sayılı Kararı (RG:25 Şubat 2006/26091) ile iptal edilmiştir.