Evlilik birliğinin temelden sarsılması
Merhaba,
Eşimle sosyal bir ortamda tanıştık. Birlikteliğimizin 6. ayında da daha önce bir evlilik geçirdiğimi ve kaldıramayacağını düşünürse ilişkimizi bitirebileceğimizi söyledim. Beni sevdiğini ve beni bir insan olarak gördüğünü, geçmişimin önemli olmadığını söyledi. Daha sonra eşimin ailesi ailemden beni istemeye geldiler ve söz-nişan ikisini birlikte yaptık. Bu zamana kadar eşimin anne ve babası ile aram iyiydi. Ancak, nişan sonrasında kayınvalidem ve kayınpederim annem ile ilgili hakaret düzeyinde konuşmalar yapmaya başladılar. Annemin akıl sağlığında problem olduğu, korkunç bir insan olduğu...vs Bu sözlere rağmen alttan almaya ve durumu yanlış anladıklarını söylemeye çalıştım.
Anne ve babalar arasındaki bu gerginlik nedeniyle eşim düğün yapmak istemedi. Kendi aramızda Nisan ayında nikahlandık. Bu süre zarfında eşim kimliğini, ikametgah adresini değiştirmedi. Kendi akrabalarına, anne-babasına da evlendiğimizi açıklamadı. Evliliğimizin 5. ayında evi terk edene kadar... Annesine benden boşanmak istediği gerekçesiyle bahsetmiş. Başta annesi dışında kimsenin bilmesini istemiyordu. Ancak, ben sosyal ortamlarda soyadı değişikliği yaparak bir şekilde geniş bir çevrenin öğrenmesi sağladım. Etik açıdan uygun görmediğim için... Saklamak güzel bir şey değil sonuçta.
Eşim problemin bende olduğuna dair ve buna istinaden bir psikolog ile anlaşarak iki seans bireysel olmak üzere katıldım. Seanslarda durumun kendi aramızda konuşarak çözüme ulaşabileceği, eşimin incir çekirdeğini doldurmayacak konuları problem yaptığı ortaya çıktı. Ancak, eşim artık beni sevmediğini ve bu evliliği bitirmek istediği üzerinde durdu. Psikoloğa göre eşimin son zamanlarda yaşadığı travma(babasının hapiste olması) ve bunun akabinde yaşadığı şok, kendi anne-babasının borçları, siyasi mevzulara son zamanlarda ağırlık vermesi onu yıpratmış. Sonuç olarak eşim dün dilekçe vermiş. Ben kesinlikle boşanmak istemiyorum. Eşimi seviyorum ve onun anne-babasının etkisinde kalarak, ayrıca son zamanlarda yaşadığı bunalımlı süreçten dolayı sağlıklı karar veremediğini düşünüyorum. Evlilik kararı kolay alınmıyor ve kolay da bitirilmemeli, emek verilmeli.
Gerekçe olarak aşağıdakilerden bahsetmiş (kısaca yazıyorum ve tırnak içindekiler benim yorumlarım);
- 14.04.14 tarihinde evlendik. Benim ilk eşimin ikinci evliliği. Çocuk yok vs. "Evlendik te kimsenin haberi yok. İkametgahını bile değiştirmedi"
- Eşim evlendikten sonra değişti. Kültürel ve anlayış farklılıkları ortaya çıktı. "Öyle bir şey yok. Zaten sosyal ortamda tanıştık. Evlenmeden önce nişanı bozalım diyorsam evlendikten sonra da boşanalım dedim bir kere. Ciddi anlamda söylenmiş bir şey değildi. Ne evi terk ettim ne de eşyalarımı toplayıp gittim."
- Eşime göre boşanmak için tek gerekçe şiddet uygulanması. "Eski evliliğimi fiziksel şiddet gördüğüm için bitirmiştim. Şiddet fiziksel olacak diye bir şey yok. Sözlü şiddet te var. Mesela eşim bana gerizekalı, deli, onursuz gibi laflar etti. Bunlar söylenebilecek şeyler değil. "
- Eşim erkek değilsin dedi. "Bana kadınlık yap biraz gibi laflar etmişti. Bunun ne kadar incittiğini anlaması için bir tartışma sırasında nasıl erkeksin sen dedim"
- Eşim beni sosyal ortamlarda saygınlığımı azaltacak hareketlerde bulundu. "Siyasi mevzular için oluşturdukları grup ile birkaç toplantılarına katılmıştım. Herhangi bir sözlü kötü davranışım olmadı"
- Ailemi her ziyaret edişimizde çok basit konuları problem yaptı. "Kayınvalidem her gittiğimde annem hakkında ileri geri konuştu. Yetmedi facebook üzerinden mesajlar attı. Neymiş bizim nişan fotoğrafında görünmek istemiyormuş. Annem yalap şalap börek yapmış nişanımızda. Annem korkunç biriymiş. Annem yemek yapmayı bilmez. Elinden ne geldiyse yapmış işte. Ayrıca, nişanımızı restoranda yaptık. Eve göre hazırlanmadık. Sadece yüzük takıldı evde. Hatta maddi durumları olmadığı için eve gelen misafirlerin takı takmalarını istemedim mahcup olmasınlar diye. Yüzükleri bile ben aldım. Bunları hiç problem etmedim. ancak, annem onlar için problem oldu."
- Kaç yaşında geldin anne baba parasıyla geçiniyorsun utanmıyor musun dedi. "Bu kelimeleri birebir yazdığı gibi söylememekle birlikte; Kendi ayaklarının üzerinde durmasını istemek kötü bir şey mi? 6 aydır evliyiz. Öncesinde de birlikte yaşadık. Toplam 3 yıllık birlikteliğimizde evi sadece benim maaşımla geçindirdik. Kendisi sadece su faturasını yatırıyordu. Bunu da problem yapmadım. Canın sağ olsun. Yeter ki mutlu olduğun işi yap dedim. Hatta PTT işletiyordu. Parasını çaldırdı kapatmadan önce. Anne-babası evlerine havuz, kümes yaptırırken borcu benim primim ile ödedik. Bu kadar şeye rağmen ben paraya önem veren biri oldum. Sineğe çektim. sinirinden diyor dedim."
- Gel birlikte bir ay kalalım dedi. Beni kadına karşı kötü davranmaya çağırdı. " Ne alakası var? Telefonda konuşurken ayrı evlerde olmasaydık, birlikte aynı çatı altında olup ta ortak karar alsaydık aynı şeyi yapar mıydın dedim. Bunu nasıl yazmış."
- İstanbul'da arkadaşlarında ya da Bursa'da kalıyor. "Evi terk ettikten sonra bir hafta annemlerde kaldım. Annem de bir süre benim yanımda kaldı yalnız olmayayım diye. İstanbul'da içki masalarında fotoğrafları var. Kendisi haftanın 4 günü orda. "
- Evi terk ettikten sonra iletişimimizi kestik. Birbirimizin nerde olduğumuzdan haberimiz yok. "İkide bir arıyor. Nerde olduğumu soruyor. Ben onun nerelerde olduğunu biliyorum. Mesajlar var. Daha dün mesaj attı sordu."
- Annesi senin bütün sülaleni yaşatmam. Seni de öldürürüm dedi. "Evi terk ettiği gece annemi aradı. Kızınızın durumu iyi değil. Gelin bakın dedi. Kadın paniklemiş bana bir şey yaptığını zannetmiş. Panikle bir şeyler söylemiş işte. Anne sonuçta. O senin karın. Nasıl böyle soğukkanlılıkla konuşabiliyorsun demiş.
Sonra da özür dilemiş annem. Benim hatırıma. Barışmışlar."
Daha iki madde vardı. Ama hatırlamıyorum. Henüz tebligat gelmedi. Ben boşanamazsınız kararı almak istiyorum. Terapistimiz de bunun zaten acele alınmış bir boşanma kararı olduğunu düşünüyor ve böyle bir yazı da verebilir. Seanslar ile ilişkiye ve bana bakış açısının değişebileceğini düşünüyor. Benim sorum şu; İtiraz dilekçesi hazırlayacağım. Hangi konuda nasıl vurgu yapmam gerekiyor? Şu anda çalışmadığım için avukat tutamıyorum. Barodan ücretsiz avukat talep edeceğim. Ancak, yine de tedbirli ve dikkatli olmak istiyorum.
Teşekkürler.
Eşimle sosyal bir ortamda tanıştık. Birlikteliğimizin 6. ayında da daha önce bir evlilik geçirdiğimi ve kaldıramayacağını düşünürse ilişkimizi bitirebileceğimizi söyledim. Beni sevdiğini ve beni bir insan olarak gördüğünü, geçmişimin önemli olmadığını söyledi. Daha sonra eşimin ailesi ailemden beni istemeye geldiler ve söz-nişan ikisini birlikte yaptık. Bu zamana kadar eşimin anne ve babası ile aram iyiydi. Ancak, nişan sonrasında kayınvalidem ve kayınpederim annem ile ilgili hakaret düzeyinde konuşmalar yapmaya başladılar. Annemin akıl sağlığında problem olduğu, korkunç bir insan olduğu...vs Bu sözlere rağmen alttan almaya ve durumu yanlış anladıklarını söylemeye çalıştım.
Anne ve babalar arasındaki bu gerginlik nedeniyle eşim düğün yapmak istemedi. Kendi aramızda Nisan ayında nikahlandık. Bu süre zarfında eşim kimliğini, ikametgah adresini değiştirmedi. Kendi akrabalarına, anne-babasına da evlendiğimizi açıklamadı. Evliliğimizin 5. ayında evi terk edene kadar... Annesine benden boşanmak istediği gerekçesiyle bahsetmiş. Başta annesi dışında kimsenin bilmesini istemiyordu. Ancak, ben sosyal ortamlarda soyadı değişikliği yaparak bir şekilde geniş bir çevrenin öğrenmesi sağladım. Etik açıdan uygun görmediğim için... Saklamak güzel bir şey değil sonuçta.
Eşim problemin bende olduğuna dair ve buna istinaden bir psikolog ile anlaşarak iki seans bireysel olmak üzere katıldım. Seanslarda durumun kendi aramızda konuşarak çözüme ulaşabileceği, eşimin incir çekirdeğini doldurmayacak konuları problem yaptığı ortaya çıktı. Ancak, eşim artık beni sevmediğini ve bu evliliği bitirmek istediği üzerinde durdu. Psikoloğa göre eşimin son zamanlarda yaşadığı travma(babasının hapiste olması) ve bunun akabinde yaşadığı şok, kendi anne-babasının borçları, siyasi mevzulara son zamanlarda ağırlık vermesi onu yıpratmış. Sonuç olarak eşim dün dilekçe vermiş. Ben kesinlikle boşanmak istemiyorum. Eşimi seviyorum ve onun anne-babasının etkisinde kalarak, ayrıca son zamanlarda yaşadığı bunalımlı süreçten dolayı sağlıklı karar veremediğini düşünüyorum. Evlilik kararı kolay alınmıyor ve kolay da bitirilmemeli, emek verilmeli.
Gerekçe olarak aşağıdakilerden bahsetmiş (kısaca yazıyorum ve tırnak içindekiler benim yorumlarım);
- 14.04.14 tarihinde evlendik. Benim ilk eşimin ikinci evliliği. Çocuk yok vs. "Evlendik te kimsenin haberi yok. İkametgahını bile değiştirmedi"
- Eşim evlendikten sonra değişti. Kültürel ve anlayış farklılıkları ortaya çıktı. "Öyle bir şey yok. Zaten sosyal ortamda tanıştık. Evlenmeden önce nişanı bozalım diyorsam evlendikten sonra da boşanalım dedim bir kere. Ciddi anlamda söylenmiş bir şey değildi. Ne evi terk ettim ne de eşyalarımı toplayıp gittim."
- Eşime göre boşanmak için tek gerekçe şiddet uygulanması. "Eski evliliğimi fiziksel şiddet gördüğüm için bitirmiştim. Şiddet fiziksel olacak diye bir şey yok. Sözlü şiddet te var. Mesela eşim bana gerizekalı, deli, onursuz gibi laflar etti. Bunlar söylenebilecek şeyler değil. "
- Eşim erkek değilsin dedi. "Bana kadınlık yap biraz gibi laflar etmişti. Bunun ne kadar incittiğini anlaması için bir tartışma sırasında nasıl erkeksin sen dedim"
- Eşim beni sosyal ortamlarda saygınlığımı azaltacak hareketlerde bulundu. "Siyasi mevzular için oluşturdukları grup ile birkaç toplantılarına katılmıştım. Herhangi bir sözlü kötü davranışım olmadı"
- Ailemi her ziyaret edişimizde çok basit konuları problem yaptı. "Kayınvalidem her gittiğimde annem hakkında ileri geri konuştu. Yetmedi facebook üzerinden mesajlar attı. Neymiş bizim nişan fotoğrafında görünmek istemiyormuş. Annem yalap şalap börek yapmış nişanımızda. Annem korkunç biriymiş. Annem yemek yapmayı bilmez. Elinden ne geldiyse yapmış işte. Ayrıca, nişanımızı restoranda yaptık. Eve göre hazırlanmadık. Sadece yüzük takıldı evde. Hatta maddi durumları olmadığı için eve gelen misafirlerin takı takmalarını istemedim mahcup olmasınlar diye. Yüzükleri bile ben aldım. Bunları hiç problem etmedim. ancak, annem onlar için problem oldu."
- Kaç yaşında geldin anne baba parasıyla geçiniyorsun utanmıyor musun dedi. "Bu kelimeleri birebir yazdığı gibi söylememekle birlikte; Kendi ayaklarının üzerinde durmasını istemek kötü bir şey mi? 6 aydır evliyiz. Öncesinde de birlikte yaşadık. Toplam 3 yıllık birlikteliğimizde evi sadece benim maaşımla geçindirdik. Kendisi sadece su faturasını yatırıyordu. Bunu da problem yapmadım. Canın sağ olsun. Yeter ki mutlu olduğun işi yap dedim. Hatta PTT işletiyordu. Parasını çaldırdı kapatmadan önce. Anne-babası evlerine havuz, kümes yaptırırken borcu benim primim ile ödedik. Bu kadar şeye rağmen ben paraya önem veren biri oldum. Sineğe çektim. sinirinden diyor dedim."
- Gel birlikte bir ay kalalım dedi. Beni kadına karşı kötü davranmaya çağırdı. " Ne alakası var? Telefonda konuşurken ayrı evlerde olmasaydık, birlikte aynı çatı altında olup ta ortak karar alsaydık aynı şeyi yapar mıydın dedim. Bunu nasıl yazmış."
- İstanbul'da arkadaşlarında ya da Bursa'da kalıyor. "Evi terk ettikten sonra bir hafta annemlerde kaldım. Annem de bir süre benim yanımda kaldı yalnız olmayayım diye. İstanbul'da içki masalarında fotoğrafları var. Kendisi haftanın 4 günü orda. "
- Evi terk ettikten sonra iletişimimizi kestik. Birbirimizin nerde olduğumuzdan haberimiz yok. "İkide bir arıyor. Nerde olduğumu soruyor. Ben onun nerelerde olduğunu biliyorum. Mesajlar var. Daha dün mesaj attı sordu."
- Annesi senin bütün sülaleni yaşatmam. Seni de öldürürüm dedi. "Evi terk ettiği gece annemi aradı. Kızınızın durumu iyi değil. Gelin bakın dedi. Kadın paniklemiş bana bir şey yaptığını zannetmiş. Panikle bir şeyler söylemiş işte. Anne sonuçta. O senin karın. Nasıl böyle soğukkanlılıkla konuşabiliyorsun demiş.
Sonra da özür dilemiş annem. Benim hatırıma. Barışmışlar."
Daha iki madde vardı. Ama hatırlamıyorum. Henüz tebligat gelmedi. Ben boşanamazsınız kararı almak istiyorum. Terapistimiz de bunun zaten acele alınmış bir boşanma kararı olduğunu düşünüyor ve böyle bir yazı da verebilir. Seanslar ile ilişkiye ve bana bakış açısının değişebileceğini düşünüyor. Benim sorum şu; İtiraz dilekçesi hazırlayacağım. Hangi konuda nasıl vurgu yapmam gerekiyor? Şu anda çalışmadığım için avukat tutamıyorum. Barodan ücretsiz avukat talep edeceğim. Ancak, yine de tedbirli ve dikkatli olmak istiyorum.
Teşekkürler.