Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma(Çekişmeli)
Merhaba,
Eşimle 1999 yılından beri birlikteyiz ve 29.09.2005 yılında bu birlikteliğimizi evlilikle devam ettirme kararı aldık.
04.04.2006 yılında bir oğlumuz oldu.
Evlilik kararımıza ilk baştan beri karşı tavır sergileyen kayınpederim hem nikahımıza gelmeyerek bu kararımızı protesto etti hemde doğum ve sonrasında torunumuzu kabul etmedi ve kayınvalideyi dahi torununun yanına göndermedi.
Bu durum eşimin ailesinin yanına gitmesi sonucu (kayınvalidesinin torununa bakamadığını kendisinin orada rahat edemediğini söylemesi üzerine) görüşmeler başlamasıyla son buldu.
Her ikimizde çalıştığımız için (ikimizinde aile tarafı evlilikle ilgili herhangi bir destek ve yardımda bulunmadığından borçlarımızı ödemek ve yaşamımızı devam ettirebilmek adına)çocuğun bakımı bir süre sonra sorun olmaya başladı.Ev sahibimizin eşi kendisinin memnuniyetle bakabileceğini ve sorun olmayacağını belirtmesine rağmen eşim ısrarla ailesinin yanına gitmek istedi ve sadece izinli olduğu günlerde eşya değişimi ve kıyafet temizliği için eve gelmeye başladı.
10.03.2008 yılında oğlum ailesinin evinde yüksek ateş ve eklemlerinde şişlikler nedeniyle rahatsızlanıp önce özel hastane sonra devlet hastanesi ardından da Akdeniz Üniversitesinde yatırılmak suretiyle tedaviye alındı.3 ay Tıp fakültesinde yatarak değişik tedaviler ve ilaçlar denendi fakat durumunda kötüleşme başladığı için Ankara Hacettepe Hastanesine götürdük bu arada eşim 10.03.2008 tarihinde çalışmakta olduğu işyerinden ayrılmak zorunda kaldı.
Hacettepe de başlanan ve halen devam etmekte olan tedavi ile oğlum yaşamaya devam etmekte fakat rahatsızlığı nedeniyle özürlü raporu verilmesine karar verildi.
Bu raporla birlikte eşime özürlü bakım aylığı bağlandı.
Ben 31.12.2012 tarihinde maaş ödemesi yapılmaması nedeniyle işten ayrıldım fakat işverenim beni habersiz işe 3 gün gelmediğime dair tutanak tutup çıkışımı yapmış bu yüzden yaptığım bölge çalışma müdürlüğü ve işkur bölge müdürlüğü müracaatlarımdan ret kararı aldım ve hem maaş hemde işsizlik ödeneğinden mahrum bırakıldım.
Bu arada 25.10.2013 tarihinde yoklama kaçağı olarak askere alındım fakat yapılan katılım muayenesinde ileri derece göz bozukluğu nedeniyle askerliğe elverişsizdir raporu ile 15.11.2013 tarihinde terhis edildim.
Eve geldiğimde yıllardır evime gelmemiş kayınpederimin evde oluşu hem beni hem de onu şaşırttı ve tedirgin etti fakat saatin geç olması nedeniyle geceyi bizde geçirip sabah erken saatte evden ayrılmış.
Eşime neden gelmiş isteyince gelinebiliniyormuş bahanelere sığınmaya gerek yokmuş yani değilmi diye sorduğumda torununu ve kendisini merak edip özlediği için geldiğini söyledi? ki ben daha gideli 20 gün olmuştu?
Neyse ben askerden geldikten sonra iş aramaya başladım ve 27.12.2014 tarihinde girdiğim işyerinden maaş alamadığım için 27.03.2014 tarihinde ayrıldım.Halen daha iş aramaya ve başvurular yapmaya devam ediyorum bu arada da home ofis bir iş yapmaya devam ediyorum.
Bu durum eşimi nedensiz yere rahatsız etmeye ve son birkaç aydırda olmadık yere kavga çıkarmasına tartışma başlatmasına yol açtı ve son olarakta 21.07.2014 tarihinde gece sözlü hakaret ve fiziksel şiddete başvurup kavga çıkardı.Benden ne istediğini sorduğumda taksi çağır ben babmlara gidicem seninlede boşanıcam dedi ve çağırdım taksiye binip yanına oğlumu ve biraz kıyafet alıp ailesinin yanına gitti.
23.07.2014 tarihinde de dediği gibi boşanmak üzere nöbetçi aile mahkemesine dava açmış.
Hakkımdaki suçlamaları;
1-Davalıdan kaynaklanan kötü davranış bana şiddet,özürlü çocuğuma şiddet,darp etmesi nedenleriyle can güvenliği bakımından ayrı yaşamaktayız.Bu şiddetten,hakareten ve darptan dolayı babamların yanında kalmaktayım.
2-Davalı sorumsuz,bir işte sabır etmez çalışmaşmaz,girer çıkar bizlere iş keser,özürlü çocuğuma darp edip çocuğa şefkat göstereceği yerde yüzüne karşı aşağılar,özürlü,geri zekalı der.Bende aynı durumdayım ve anne olarak çocuğumun velayetini istiyorum ve çocuğum için #300 TL nafakası başlanmasını ve sadece çocuğmun ve kendimin şahsi eşyalarımızın bizlere iade edilmesine karar verilmesini talep ediyorum.
3-Benim sosyal bir güvencem ve gelirim olmadığından tüm masrafların davalıya yüklenilmesi kaydı ile boşanmak istiyorum şeklindedir.
Öncelikle ben boşanmak ve aile birliğimin bozulmasını istemiyorum.Tarafıma yapılan suçlamalar hakkında nasıl bir delil ve şahit göstermem gerekir?
Tensip tutanağına göre (İlgili mahkemenin kaleminden elden aldım)
Buna göre;
1-Dava dilekçesinin HMK'nun119/b-c-ç-ğ-h bentlerinde düzenlenen zorunlu unsurları içerdiğinden kabülüne;
2-Davanın Boşanma(Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma(Çekişmeli))davası olarak yürütülmesine,
3-Davanın yazılı yargılama usulüne göre yürütülmesine,
4-Davacı tarafa HMK'nın 121 ve 318. maddesi gereğince tüm delillerini bildirmesine,2 haftalık süre verilmesine,bu süre içinde ibraz edilmediği,gerekli bilgilerin bildirilmediği taktirde bu eksikliklerin ancak HMK'nın 140/5 maddesi gereğince ön incelemede tamamlayabilecekleri aksi taktirde bu delillerden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına,ihtarın tensip zaptının tebliğ suretiyle yapılmış sayılmasına,
5-Davalı tarafa HMK'nın 121,129 ve 317 maddelerine uygun şekilde cevap dilekçesi vermesine,tüm delillerini bildirmesi dava ile ilgili elinde bulunan tüm belge örneklerini cevap dilekçesine eklemesi,tanık bildirecek ise tanıklarınaçık isim ve adreslerinin bildirilmesi,tanıkların hangi konuda beyanda bulunacakları,hangi konuda bilgi sahibi oldukları hususlarının açıklanması,başka yerden getirilecek belge ve dosyaların celbi için gerekli masrafların vezne birimine yatırılması hususlarında 2 haftalık süre verilmesine....
11-Tarafların UYAP'tan aile nufüs kayıt tablolarının çıkartılmasına,
12-Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının araştırılması için ilgili kolluk birimine ayrı ayrı yazı yazılmasına,masrafın gider avansından karşılanmasına,
13-TMK 169 maddesi gereğince tarafların müşterek çocuğu olan Toprak Deniz Bozkurt için ileride yeniden değerlendirilmek üzere aylık #250 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren her ay davalıdan alınıp davacı anneye tedbiren verilmesine,
14-Davacının davalı evinde/adresindeki kişisel eşyalarının kolluk aracılığı ile kendisine teslimine,
15-Davacının Adli Yardım Talebinini Geçici Olarak Kabulü ile,Adli yardım talebine esas ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgelerini ibraz etmesi için 2 haftalık kesin süre verilmesine,aksi taktirde Adli Yardım Talebinin Reddine karar verileceğinin ihtarına,
16-Dilekçeler aşamasının tamamlanmasından sonra,ön inceleme aşamasında HMK 138.maddesi gereğince dava şartları ve ilk itirazların dosya üzerinden değerlendirilmesi sonucu nihai karar verilemez ise ön inceleme aşamasının duruşmalı yapılarak,duruşma gününün bilahare belirlenmesine ve belirlenen günün taraflara tebliğine,masrafların gider avansından karşılanmasına,tens,p zaptının birlikte imza altına alınmasına,tensiben karar verildi.01.08.2014 demektedir.
Davalı taraf olarak davanın boşanma ile sonuçlanmaması için nasıl bir yol izlemem gerekir hangi belge ve delilleri göstermeliyim?
Bu arada evlilik süremiz boyunca hem tedavi hem de masrafları karşılamak adına çeşitli bankalardan kredi,kredi kartı kullanımı ve senetle alışveriş yaptım ve zamanında ödeme yapamadığımdan dolayı icra aşamasına gelmiş 2 banka 1 şirket davam bulunmakta ayrıca işsiz geçirdiğim yaklaşık 1 yıllık süre içinde arkadaşlarımdan aldığım nakit borçlarda bulunmakta :(
Şimdiden yardım ve yönlendirmede bulunanlara teşekkür ederim.
Eşimle 1999 yılından beri birlikteyiz ve 29.09.2005 yılında bu birlikteliğimizi evlilikle devam ettirme kararı aldık.
04.04.2006 yılında bir oğlumuz oldu.
Evlilik kararımıza ilk baştan beri karşı tavır sergileyen kayınpederim hem nikahımıza gelmeyerek bu kararımızı protesto etti hemde doğum ve sonrasında torunumuzu kabul etmedi ve kayınvalideyi dahi torununun yanına göndermedi.
Bu durum eşimin ailesinin yanına gitmesi sonucu (kayınvalidesinin torununa bakamadığını kendisinin orada rahat edemediğini söylemesi üzerine) görüşmeler başlamasıyla son buldu.
Her ikimizde çalıştığımız için (ikimizinde aile tarafı evlilikle ilgili herhangi bir destek ve yardımda bulunmadığından borçlarımızı ödemek ve yaşamımızı devam ettirebilmek adına)çocuğun bakımı bir süre sonra sorun olmaya başladı.Ev sahibimizin eşi kendisinin memnuniyetle bakabileceğini ve sorun olmayacağını belirtmesine rağmen eşim ısrarla ailesinin yanına gitmek istedi ve sadece izinli olduğu günlerde eşya değişimi ve kıyafet temizliği için eve gelmeye başladı.
10.03.2008 yılında oğlum ailesinin evinde yüksek ateş ve eklemlerinde şişlikler nedeniyle rahatsızlanıp önce özel hastane sonra devlet hastanesi ardından da Akdeniz Üniversitesinde yatırılmak suretiyle tedaviye alındı.3 ay Tıp fakültesinde yatarak değişik tedaviler ve ilaçlar denendi fakat durumunda kötüleşme başladığı için Ankara Hacettepe Hastanesine götürdük bu arada eşim 10.03.2008 tarihinde çalışmakta olduğu işyerinden ayrılmak zorunda kaldı.
Hacettepe de başlanan ve halen devam etmekte olan tedavi ile oğlum yaşamaya devam etmekte fakat rahatsızlığı nedeniyle özürlü raporu verilmesine karar verildi.
Bu raporla birlikte eşime özürlü bakım aylığı bağlandı.
Ben 31.12.2012 tarihinde maaş ödemesi yapılmaması nedeniyle işten ayrıldım fakat işverenim beni habersiz işe 3 gün gelmediğime dair tutanak tutup çıkışımı yapmış bu yüzden yaptığım bölge çalışma müdürlüğü ve işkur bölge müdürlüğü müracaatlarımdan ret kararı aldım ve hem maaş hemde işsizlik ödeneğinden mahrum bırakıldım.
Bu arada 25.10.2013 tarihinde yoklama kaçağı olarak askere alındım fakat yapılan katılım muayenesinde ileri derece göz bozukluğu nedeniyle askerliğe elverişsizdir raporu ile 15.11.2013 tarihinde terhis edildim.
Eve geldiğimde yıllardır evime gelmemiş kayınpederimin evde oluşu hem beni hem de onu şaşırttı ve tedirgin etti fakat saatin geç olması nedeniyle geceyi bizde geçirip sabah erken saatte evden ayrılmış.
Eşime neden gelmiş isteyince gelinebiliniyormuş bahanelere sığınmaya gerek yokmuş yani değilmi diye sorduğumda torununu ve kendisini merak edip özlediği için geldiğini söyledi? ki ben daha gideli 20 gün olmuştu?
Neyse ben askerden geldikten sonra iş aramaya başladım ve 27.12.2014 tarihinde girdiğim işyerinden maaş alamadığım için 27.03.2014 tarihinde ayrıldım.Halen daha iş aramaya ve başvurular yapmaya devam ediyorum bu arada da home ofis bir iş yapmaya devam ediyorum.
Bu durum eşimi nedensiz yere rahatsız etmeye ve son birkaç aydırda olmadık yere kavga çıkarmasına tartışma başlatmasına yol açtı ve son olarakta 21.07.2014 tarihinde gece sözlü hakaret ve fiziksel şiddete başvurup kavga çıkardı.Benden ne istediğini sorduğumda taksi çağır ben babmlara gidicem seninlede boşanıcam dedi ve çağırdım taksiye binip yanına oğlumu ve biraz kıyafet alıp ailesinin yanına gitti.
23.07.2014 tarihinde de dediği gibi boşanmak üzere nöbetçi aile mahkemesine dava açmış.
Hakkımdaki suçlamaları;
1-Davalıdan kaynaklanan kötü davranış bana şiddet,özürlü çocuğuma şiddet,darp etmesi nedenleriyle can güvenliği bakımından ayrı yaşamaktayız.Bu şiddetten,hakareten ve darptan dolayı babamların yanında kalmaktayım.
2-Davalı sorumsuz,bir işte sabır etmez çalışmaşmaz,girer çıkar bizlere iş keser,özürlü çocuğuma darp edip çocuğa şefkat göstereceği yerde yüzüne karşı aşağılar,özürlü,geri zekalı der.Bende aynı durumdayım ve anne olarak çocuğumun velayetini istiyorum ve çocuğum için #300 TL nafakası başlanmasını ve sadece çocuğmun ve kendimin şahsi eşyalarımızın bizlere iade edilmesine karar verilmesini talep ediyorum.
3-Benim sosyal bir güvencem ve gelirim olmadığından tüm masrafların davalıya yüklenilmesi kaydı ile boşanmak istiyorum şeklindedir.
Öncelikle ben boşanmak ve aile birliğimin bozulmasını istemiyorum.Tarafıma yapılan suçlamalar hakkında nasıl bir delil ve şahit göstermem gerekir?
Tensip tutanağına göre (İlgili mahkemenin kaleminden elden aldım)
Buna göre;
1-Dava dilekçesinin HMK'nun119/b-c-ç-ğ-h bentlerinde düzenlenen zorunlu unsurları içerdiğinden kabülüne;
2-Davanın Boşanma(Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma(Çekişmeli))davası olarak yürütülmesine,
3-Davanın yazılı yargılama usulüne göre yürütülmesine,
4-Davacı tarafa HMK'nın 121 ve 318. maddesi gereğince tüm delillerini bildirmesine,2 haftalık süre verilmesine,bu süre içinde ibraz edilmediği,gerekli bilgilerin bildirilmediği taktirde bu eksikliklerin ancak HMK'nın 140/5 maddesi gereğince ön incelemede tamamlayabilecekleri aksi taktirde bu delillerden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına,ihtarın tensip zaptının tebliğ suretiyle yapılmış sayılmasına,
5-Davalı tarafa HMK'nın 121,129 ve 317 maddelerine uygun şekilde cevap dilekçesi vermesine,tüm delillerini bildirmesi dava ile ilgili elinde bulunan tüm belge örneklerini cevap dilekçesine eklemesi,tanık bildirecek ise tanıklarınaçık isim ve adreslerinin bildirilmesi,tanıkların hangi konuda beyanda bulunacakları,hangi konuda bilgi sahibi oldukları hususlarının açıklanması,başka yerden getirilecek belge ve dosyaların celbi için gerekli masrafların vezne birimine yatırılması hususlarında 2 haftalık süre verilmesine....
11-Tarafların UYAP'tan aile nufüs kayıt tablolarının çıkartılmasına,
12-Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarının araştırılması için ilgili kolluk birimine ayrı ayrı yazı yazılmasına,masrafın gider avansından karşılanmasına,
13-TMK 169 maddesi gereğince tarafların müşterek çocuğu olan Toprak Deniz Bozkurt için ileride yeniden değerlendirilmek üzere aylık #250 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren her ay davalıdan alınıp davacı anneye tedbiren verilmesine,
14-Davacının davalı evinde/adresindeki kişisel eşyalarının kolluk aracılığı ile kendisine teslimine,
15-Davacının Adli Yardım Talebinini Geçici Olarak Kabulü ile,Adli yardım talebine esas ve yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgelerini ibraz etmesi için 2 haftalık kesin süre verilmesine,aksi taktirde Adli Yardım Talebinin Reddine karar verileceğinin ihtarına,
16-Dilekçeler aşamasının tamamlanmasından sonra,ön inceleme aşamasında HMK 138.maddesi gereğince dava şartları ve ilk itirazların dosya üzerinden değerlendirilmesi sonucu nihai karar verilemez ise ön inceleme aşamasının duruşmalı yapılarak,duruşma gününün bilahare belirlenmesine ve belirlenen günün taraflara tebliğine,masrafların gider avansından karşılanmasına,tens,p zaptının birlikte imza altına alınmasına,tensiben karar verildi.01.08.2014 demektedir.
Davalı taraf olarak davanın boşanma ile sonuçlanmaması için nasıl bir yol izlemem gerekir hangi belge ve delilleri göstermeliyim?
Bu arada evlilik süremiz boyunca hem tedavi hem de masrafları karşılamak adına çeşitli bankalardan kredi,kredi kartı kullanımı ve senetle alışveriş yaptım ve zamanında ödeme yapamadığımdan dolayı icra aşamasına gelmiş 2 banka 1 şirket davam bulunmakta ayrıca işsiz geçirdiğim yaklaşık 1 yıllık süre içinde arkadaşlarımdan aldığım nakit borçlarda bulunmakta :(
Şimdiden yardım ve yönlendirmede bulunanlara teşekkür ederim.