2577 sayılı idari yargılama usulü kanunun 10.ve 11.Madleri Uygulaması
Aralık 2013 de yapılan Okul Müdürlüğü ataması için milli eğitim müdürlüğüne itiraz ettim.İtirazım reddedilince bir üst makam olan valiliğe itiraz ettim.Vali yardımcısının yaptığı ön soruşturmada benim haklı olduğumu,ilgili kişiler hakkında usulsüz atama yaptırmak suretiyle üst makamları yanılttığı,evrakta sahtecilik,yalan beyan iddiaları ile soruşturma açılmasını valilik il idaresi kuruluna teklif etmiş.Ön araştırma sonucunu tarafıma tebliğ edilmedi.Uzun süre ses çıkmayınca bilgi edinme kanunu çerçevesi kapsamında yaptığım başvuru sonucu araştırma raporuna ulaşabildim.Atama ile ilgili herhangi bir şey olmayınca valiliğe dilekçe ile başvurdum.Konu ile ilgili soruşturma açıldığı soruşturmanın devam ettiğini ifade ettiler.12 Mart 2014 tarihinde ev adresime gelen cevapta soruşturma hazırlanan disiplin soruşturma raporunun değerlendirmek üzere milli eğitim müdürlüğüne gönderildiği yazıyordu.Ama atama işlemi ile ilgili red veya kabul olduğuna dair hiçbir ifade yoktu.Konu ile ilgili milli eğitim müdürlüğü tarafıma cevap vermeyince dilekçe ile valiliğe tekrar başvurdum.Disiplin soruşturması raporunun tarafıma verilmesini ve atama işleminin neden iptal edilmediğini ile ilgili dilekçeme istinaden 17 Nisan 2014 tarihinde disiplin soruşturma raporu nihayet tarafıma verildi.Bu konu ile ilgili birkaç sorum olacak.
1-Disiplin soruşturmasında müşteki olarak gözükmeme rağmen ifadem alınmadı.Alınması gerekmiyor muydu?
2-Milli Eğitim Müdürlüğü ve Valilik verdiğim dilekçelere Anayasamızın 74.maddesi gereği açık vermesi gerekirken hep kapalı,sonucun red veya kabul olduğuna dair bir cevap vermedi
3-Valilik ön soruşturma raporunda benim haklı olduğum tespit edilmesine rağmen,disiplin soruşturmasında ön araştırma raporu kaale alınmamıştır.Benim haksız olduğum,atama işleminin varsayımlar üzerine(kendileri de yönetmelik hükümlerinde atanan kişinin durumu ile ilgili hiçbir madde bulunmadığı kabul etmişler.Ama atama işlemi yapılmasaymış hak kaybına uğrayacakmış,o yüzden atamasını yapmışlar.)doğru olduğunu ifade etmişler.
4-17 Nisan 2014 tarihinde tarafıma büyük uğraşlarım sonucunda tebliğ edilen sonuca göre benim 17 Haziran 2014 tarihine kadar dava açmam lazım.
5-Görüştüğüm bazı avukatlar dava açma süremin ocakta bittiğini ifade ediyorlar.Bazıları 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 10.ve 11.Maddesinin(11.maddenin 3.fıkrası özellikle)kapsamında dava açabileceğimi belirtiyorlar.Kim haklı?
6-Valilik makamı 3 mart 2014 tarihinde disiplin soruşturmasını bitirmesine rağmen kararı tarafıma tebliğ etmemiş.İşi sürüncemede bırakmak için beni resmen uğraştırdılar.
2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 10.ve 11.Maddeleri
İdari makamların sükutu:
Madde 10 – 1. İlgililer, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari
makamlara başvurabilirler.
2. (Değişik: 10/6/1994 - 4001/5 md.) Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İlgililer altmış
günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine dava
açabilirler. Altmış günlük süre içinde idarece verilen cevap kesin değilse ilgili bu cevabı,isteminin reddi sayarak dava
açabileceği gibi, kesin cevabı da bekleyebilir. Bu takdirde dava açma süresi işlemez. Ancak, bekleme süresi başvuru
tarihinden itibaren altı ayı geçemez. Dava açılmaması veya davanın süreden reddi hallerinde, altmış günlük sürenin
bitmesinden sonra yetkili idari makamlarca cevap verilirse, cevabın tebliğinden itibaren altmış gün içinde dava açabilirler.
3. (Mülga: 10/6/1994 - 4001/5 md.)
Üst makamlara başvurma:
Madde 11 – 1. İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması değiştirilmesi
veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde
istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur.
2. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır.
3. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma
tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır.
maddeler bu kadar açık ama avukatların farklı farklı yorumlaması kafamı karıştırdı.
1-Disiplin soruşturmasında müşteki olarak gözükmeme rağmen ifadem alınmadı.Alınması gerekmiyor muydu?
2-Milli Eğitim Müdürlüğü ve Valilik verdiğim dilekçelere Anayasamızın 74.maddesi gereği açık vermesi gerekirken hep kapalı,sonucun red veya kabul olduğuna dair bir cevap vermedi
3-Valilik ön soruşturma raporunda benim haklı olduğum tespit edilmesine rağmen,disiplin soruşturmasında ön araştırma raporu kaale alınmamıştır.Benim haksız olduğum,atama işleminin varsayımlar üzerine(kendileri de yönetmelik hükümlerinde atanan kişinin durumu ile ilgili hiçbir madde bulunmadığı kabul etmişler.Ama atama işlemi yapılmasaymış hak kaybına uğrayacakmış,o yüzden atamasını yapmışlar.)doğru olduğunu ifade etmişler.
4-17 Nisan 2014 tarihinde tarafıma büyük uğraşlarım sonucunda tebliğ edilen sonuca göre benim 17 Haziran 2014 tarihine kadar dava açmam lazım.
5-Görüştüğüm bazı avukatlar dava açma süremin ocakta bittiğini ifade ediyorlar.Bazıları 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 10.ve 11.Maddesinin(11.maddenin 3.fıkrası özellikle)kapsamında dava açabileceğimi belirtiyorlar.Kim haklı?
6-Valilik makamı 3 mart 2014 tarihinde disiplin soruşturmasını bitirmesine rağmen kararı tarafıma tebliğ etmemiş.İşi sürüncemede bırakmak için beni resmen uğraştırdılar.
2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 10.ve 11.Maddeleri
İdari makamların sükutu:
Madde 10 – 1. İlgililer, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari
makamlara başvurabilirler.
2. (Değişik: 10/6/1994 - 4001/5 md.) Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İlgililer altmış
günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine dava
açabilirler. Altmış günlük süre içinde idarece verilen cevap kesin değilse ilgili bu cevabı,isteminin reddi sayarak dava
açabileceği gibi, kesin cevabı da bekleyebilir. Bu takdirde dava açma süresi işlemez. Ancak, bekleme süresi başvuru
tarihinden itibaren altı ayı geçemez. Dava açılmaması veya davanın süreden reddi hallerinde, altmış günlük sürenin
bitmesinden sonra yetkili idari makamlarca cevap verilirse, cevabın tebliğinden itibaren altmış gün içinde dava açabilirler.
3. (Mülga: 10/6/1994 - 4001/5 md.)
Üst makamlara başvurma:
Madde 11 – 1. İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması değiştirilmesi
veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde
istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur.
2. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır.
3. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma
tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır.
maddeler bu kadar açık ama avukatların farklı farklı yorumlaması kafamı karıştırdı.