Aynı olay ile ilgili olarak iptal davasında kısmen lehe olan ancak asılsız itham içeren bir karara Danıştay itirazı ve tazminat için tam yargı davası
Merhaba arkadaşlar,
ÖNCELİKLE; AVUKAT, HAKİM, STAJYER VE HUKUK ÖĞRENİMİ GÖREN ARKADAŞLARA 100 PUANLIK UZMANLIK SORUSU:
İdare Mahkemesinde hukuka aykırı verilmiş GÖREVİNDEN ÇEKİLMİŞ SAYMA(MÜSTAFİ) CEZASI nedeniyle açılan bir İPTAL DAVASI var.
İPTAL DAVASI tamamen hukuka uygun olarak olması gerektiği gibi olmamakla birlikte, ağırlıklı olarak kısmen lehe olan bir karar ile sonuçlanıyor. Bu karar şu şekilde "KONUSU KALMADIĞINDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞI". Yani YÖK itiraza cevap süresi olan 30 gün geçtikten sonra cezayı esastan incelemeden daha en başta usule aykırılık nedeniyle kaldırıyor. Ayrıntıya gerek duymadan devam edilecek olur ise; bu karar neticesinde bile hukuki olarak TAM YARGI davası açarak tazminat isteme hakkı var.
Burada sorun şu:
İlgili İPTAL DAVASI KARARINDA "KONUSU KALMADIĞINDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞI" DAVANIN AÇILMASINA YOL AÇTIĞINDAN DOLAYI YARGILAMA GİDERİNİN İDAREDEN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİ KARARI kıdemi düşük hakimler imzalarken sözde en kıdemli olan üçüncü kişi davanın aslında red edilmesi gerektiğini KARŞI OY ile şerh düşüyor(BAK BAK SEN. NELERDE BİLİRMİŞ EN KIDEMLİ HAKİMİMİZ). EN KIDEMLİ HAKİMİZİN REDDEDİLME İŞLEMİ DAYANAĞI İSE 2577 15/1-B MADDESİ: "İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmaması halinde davanın reddine karar verileceği hükmü(BU MEMLEKETTE KENDİNE İŞ BULAMAYAN S.B.F. VE İİBF MEZUNLARINI HAKİM YAPIYORLAR MI DESEK BİLEMEDİM. SEBEBİNİ BİRAZDAN AÇIKLAYACAĞIM).
Ayrıca bu en kocaman kıdemli hakim demiş ki:
"İdari davaya konu olabilecek idari işlemler, idare tarafından bir kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla tesis olunan zorunlu işlemlerdir. Bir idari işlemin kesin ve yürütülmesi zorunlu sayılabilmesi için ise, idari işlemin gerekli tüm idari prosedürü tamamlamış olması ve başkaca bir idari makamın onay ve iznine tabi olmaksızın hukuk düzeninde ve kişinin hukuki durumunda değişiklik yapabilmesi, yani idare edilenlerin hukukunu etkileyebilmesi gerekmektedir".
Yine bu en kocaman kıdemli hakim demiş ki:
YÖK Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği "İtiraz Süresi ve Yapılacak İşlem" başlıklı 48.maddesi ile, Yönetmelik uyarınca verilen disiplin cezalarına karşı itiraz yoluna 7 gün içerisinde başvurulmaması halinde disiplin cezalarının kesinleşeceğinin hükme bağlandığı, bu durum karşısında itiraz edilen bir disiplin cezasının itiraz hakkında karar verilmeden önce kesinleştiğinden, yani ortada ilgilinin hukuki durumunu değiştiren uygulanmaya hazır, tamamlanmış, nihai bir işlem niteliğinde disiplin cezasının varlığından bahsedilemeyeceği, ancak itiraz merciinin disiplin cezası nedeniyle disiplin kurulunca karar verilmeden önce disiplin cezası verilmesine ilişkin işlemin hukuki etkiler doğuran idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülebilir bir nitelik kazanamayacağı açıktır".
Yine bu en kocaman kıdemli hakim başka inciler de dökmüş ve demiş ki:
"itiraz sonucu beklenmeden davanın açıldığı, bu hale göre, mevzuat uyarınca davanın açıldığı tarih itibariyle disiplin kurulunca(YÖK'e itiraz nedeniyle YÖK Disiplin Kurulunca) karara bağlanmayan dava konusu disiplin cezasının, davacının hukuki durumunu değiştirir kesin ve yürütülmesi zorunlu bir idari işlem niteliği taşımadığı, YÖK Yüksek Disiplin Kurulu davacıya verilen GÖREVİNDEN ÇEKİLMİŞ SAYMA CEZASINI kaldırdığından, henüz kesinleşmeyen disiplin cezasının iptali istemiyle açılan davanın esasının incelenme olanağı bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
DAVANIN 2577 İYUK 15/1-B UYARINCA REDDİNE KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ GÖRÜŞÜMLE DAVA KONUSU HAKKINDAKİ ÇOĞUNLUK KARARINA KATILMIYORUM".
Bana göre aslında lehe olmakla birlikte "KONUSU KALMADIĞINDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞI" DAVANIN AÇILMASINA YOL AÇTIĞINDAN DOLAYI YARGILAMA GİDERİNİN İDAREDEN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİ KARARI bile eksik, adaletsiz ve HATALI BİR KARAR.
Öncelikle davacı dava dilekçesini veriyor. Mahkeme idareden bilgi belge istiyor. İdare bunu mahkemeye sunuyor ama mahkeme bu cevabı davacıya göndermeden bu dedikleri doğru mu idarenin demenden oturup karar veriyor.
Yine gerek mahkeme kararında ve gerekse karşı oy kullanan çok en kıdemli hakimimizin gerekçesinde disiplin cezası verilmesi nedeni bile cezanın verilme nedeni ile aynı değil. Demişler ki; davacının kampüs içerisinde izinsiz olarak yapılan eyleme ve basın açıklamasına katıldığı gerekçesiyle YÖK disiplin Yönetmeliği 9/m maddesi gereğince "verilen görev ve emirleri kasten yapmamak" eyleminde bulunduğundan bahisle kademe ilerlemesinin durdurulmasına fakat daha önce aynı madde ile ceza verildiğinden "Görevinden Çekilmiş Sayma" cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği....YÖK disiplin kuruluna itiraz ettiği....anlaşılmıştır demişler. Ancak disipline ilişkin olarak kişinin böyle bir kampüs içerisinde izinsiz olarak yapılan eyleme ve basın açıklamasına katıldığı şeklinde hiçbir yerde ifade yok ve ayrıca bunu kanıtlayacak bir durumları da yok. Yine Davacının bu yönde bir eylemi de kesinlikle yok.
Yine koca koca kıdemli hakim "idare edilenlerin hukukunu etkileyebilmesi gerekmektedir" demiş. YÖK Disiplin Kuruluna itiraz ettikten sonra Üniversite davacıyı YÖK Disiplin Kuruluna itiraz etmiş itirazın sonucunu bekleyelim diye görevde tutmaya devam etmiyor ve işten atıyor. Davacının maaşını kesiyor ve Davacı 6 ay boyunca YÖK disiplin Kurulu kararı verilmediğinden maaş alamıyor ve ödemelerini yapamıyor. Psikolojik durumlar ise bu işin cabası. SORUYORUM SİZE: İDARE EDİLENLERİN HUKUKUNU ETKİLEYEN ŞEY BU OLMAZ DA NE OLABİLİR?
Ayrıca YÖNETMELİK 48.MADDE İTİRAZ SÜRESİNİ 7 GÜN OLARAK BELİRTİYOR. KARAR VERME SÜRESİ İSE DOSYALAR ULAŞTIKTAN SONRA 30 GÜN. YÖK 85 GÜN SONRA YANİ KARAR HAKKI SÜRESİ OLAN 30 GÜNDEN TAM 55 GÜN SONRA KARAR VERİYOR VE KARAR YÖK TARAFINDAN VERİLDİKTEN 72 GÜN SONRA TARAFIMA TEBLİĞ EDİLİYOR.
Ancak koca koca kıdemli hakimimiz ne demiş: "İTİRAZ SONUCU BEKLENMEDEN DAVANIN AÇILDIĞI". PARDON SAYIN KIDEMLİ HAKİM SEN HEM KARAR 30 GÜN DİYECEKSİN HEM DE YÖK DİSİPLİN KURULUNA İTİRAZDAN TAM 75 GÜN SONRA AÇILMIŞ BİR DAVADA, İTİRAZDAN TAM 85 GÜN SONRA ALINMIŞ VE İTİRAZDAN 137 GÜN SONRA YÖK YAZISI TEBLİĞ EDİLMİŞ DURUMDA "İTİRAZ SONUCU BEKLENMEDEN DAVANIN AÇILDIĞI" İFADESİNİ KULLANACAKSIN. PARDON DAVACI ÖLÜM DÖŞEĞİNE KADAR MI BEKLEMELİYDİ BU KARARI HII!
GÖRDÜĞÜNÜZ GİBİ HUKUK HİÇ BİR ŞEY AMA GUGUK HERŞEY OLMUŞ BU MEMLEKETTE.
HUKUK KİMLERİN ELİNE KALMIŞ GÜZEL ÜLKEMİN VATANDAŞLARI GÖR.
************************************************** **************************
Sevgili arkadaşlar,
şimdi 100 puanlık uzmanlık sorusu:
BU İPTAL DAVASI SONUCU VERİLEN ÇOĞUNLUK KARARI GÖRDÜĞÜNÜZ GİBİ DAVACIYA TAM YARGI DAVASI AÇARAK TAZMİNAT İSTEME HAKKI VERİYOR.
AMA BU İPTAL DAVASI KARARI; İPTAL DAVASI SONUCUNUN KARAR İÇERİĞİNDEKİ SAÇMA DURUMLAR(DAHA HAKİMLER DAVANIN KONUSUNU ANLAMADAN KARAR VERMİŞLER VE ORTADA OLMAYAN BİR SUÇ İLE İTHAM ETMİŞLER ÇÜNKÜ) NEDENİYLE DANIŞTAY NEZDİNE TAŞINMAK İSTENİYOR. HUKUKTA YAZILILIK İLKESİ GEREĞİ BÖYLE BİR İTHAM RESMİ OLARAK SÖZ KONUSU BİLE OLMAMASINA RAĞMEN HAKİM NASIL DAVACIYA İTHAMDA BULUNABİLİYOR? BU HAKİMLERİN TARAF TUTTUĞUNU GÖSTERMİYOR MU?
AYRICA DAYANAKLARI GEREKÇELERİ HİÇBİR SAĞLAM ZEMİNE DAYANMIYOR. ÇÜNKÜ HUKUKUN GENEL İLKELERİNDEN BİRİSİ "USULDE PARALELLİK İLKESİ"DİR. BU İLKEYE GÖRE CEZA HANGİ MAKAM VE YOLLARLA İZLENEREK VERİLDİYSE AYNI ŞEKİLDE GERİ ALINMASI GEREKİR. ANCAK ORTADA SADECE YÖK ÜST DİSİPLİN KURULU KARARI VAR. NE ÜNİVERSİTE NE DE HUKUKA AYKIRI CEZAYI VEREN OKUL BİRİMİ VERİLEN CEZANIN GERİ ALINDIĞINA DAİR RESMİ BİR YAZI YAZMIŞ DEĞİL.
SORU 1: 50 PUAN
****BU DURUMDA HEM İPTAL DAVASI SONUCU ÇIKAN KARAR NEDENİYLE TAZMİNAT İÇİN TAM YARGI DAVASI AÇIP HEM DE KISMEN LEHE OLSA DAHİ İPTAL DAVASI KARARINDAKİ MEVZUATA AYKIRI DURUMLAR AYNI ANDA DANIŞTAY DÜZEYİNE TAŞINABİLİR Mİ?******************
SORU 2: 50 PUAN
****CEVAP HAYIR İSE İZLENECEK YOL VE NEDENLERİ NELERDİR?****
Artık bu tür olaylar nedeniyle ülkedeki macun yargıdan ve yardakçılarından ve hukuktan iyice nefret eder ve tiksinir hale geldim.
ÖNCELİKLE; AVUKAT, HAKİM, STAJYER VE HUKUK ÖĞRENİMİ GÖREN ARKADAŞLARA 100 PUANLIK UZMANLIK SORUSU:
İdare Mahkemesinde hukuka aykırı verilmiş GÖREVİNDEN ÇEKİLMİŞ SAYMA(MÜSTAFİ) CEZASI nedeniyle açılan bir İPTAL DAVASI var.
İPTAL DAVASI tamamen hukuka uygun olarak olması gerektiği gibi olmamakla birlikte, ağırlıklı olarak kısmen lehe olan bir karar ile sonuçlanıyor. Bu karar şu şekilde "KONUSU KALMADIĞINDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞI". Yani YÖK itiraza cevap süresi olan 30 gün geçtikten sonra cezayı esastan incelemeden daha en başta usule aykırılık nedeniyle kaldırıyor. Ayrıntıya gerek duymadan devam edilecek olur ise; bu karar neticesinde bile hukuki olarak TAM YARGI davası açarak tazminat isteme hakkı var.
Burada sorun şu:
İlgili İPTAL DAVASI KARARINDA "KONUSU KALMADIĞINDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞI" DAVANIN AÇILMASINA YOL AÇTIĞINDAN DOLAYI YARGILAMA GİDERİNİN İDAREDEN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİ KARARI kıdemi düşük hakimler imzalarken sözde en kıdemli olan üçüncü kişi davanın aslında red edilmesi gerektiğini KARŞI OY ile şerh düşüyor(BAK BAK SEN. NELERDE BİLİRMİŞ EN KIDEMLİ HAKİMİMİZ). EN KIDEMLİ HAKİMİZİN REDDEDİLME İŞLEMİ DAYANAĞI İSE 2577 15/1-B MADDESİ: "İdari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmaması halinde davanın reddine karar verileceği hükmü(BU MEMLEKETTE KENDİNE İŞ BULAMAYAN S.B.F. VE İİBF MEZUNLARINI HAKİM YAPIYORLAR MI DESEK BİLEMEDİM. SEBEBİNİ BİRAZDAN AÇIKLAYACAĞIM).
Ayrıca bu en kocaman kıdemli hakim demiş ki:
"İdari davaya konu olabilecek idari işlemler, idare tarafından bir kamu hizmetinin yürütülmesi amacıyla tesis olunan zorunlu işlemlerdir. Bir idari işlemin kesin ve yürütülmesi zorunlu sayılabilmesi için ise, idari işlemin gerekli tüm idari prosedürü tamamlamış olması ve başkaca bir idari makamın onay ve iznine tabi olmaksızın hukuk düzeninde ve kişinin hukuki durumunda değişiklik yapabilmesi, yani idare edilenlerin hukukunu etkileyebilmesi gerekmektedir".
Yine bu en kocaman kıdemli hakim demiş ki:
YÖK Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği "İtiraz Süresi ve Yapılacak İşlem" başlıklı 48.maddesi ile, Yönetmelik uyarınca verilen disiplin cezalarına karşı itiraz yoluna 7 gün içerisinde başvurulmaması halinde disiplin cezalarının kesinleşeceğinin hükme bağlandığı, bu durum karşısında itiraz edilen bir disiplin cezasının itiraz hakkında karar verilmeden önce kesinleştiğinden, yani ortada ilgilinin hukuki durumunu değiştiren uygulanmaya hazır, tamamlanmış, nihai bir işlem niteliğinde disiplin cezasının varlığından bahsedilemeyeceği, ancak itiraz merciinin disiplin cezası nedeniyle disiplin kurulunca karar verilmeden önce disiplin cezası verilmesine ilişkin işlemin hukuki etkiler doğuran idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülebilir bir nitelik kazanamayacağı açıktır".
Yine bu en kocaman kıdemli hakim başka inciler de dökmüş ve demiş ki:
"itiraz sonucu beklenmeden davanın açıldığı, bu hale göre, mevzuat uyarınca davanın açıldığı tarih itibariyle disiplin kurulunca(YÖK'e itiraz nedeniyle YÖK Disiplin Kurulunca) karara bağlanmayan dava konusu disiplin cezasının, davacının hukuki durumunu değiştirir kesin ve yürütülmesi zorunlu bir idari işlem niteliği taşımadığı, YÖK Yüksek Disiplin Kurulu davacıya verilen GÖREVİNDEN ÇEKİLMİŞ SAYMA CEZASINI kaldırdığından, henüz kesinleşmeyen disiplin cezasının iptali istemiyle açılan davanın esasının incelenme olanağı bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
DAVANIN 2577 İYUK 15/1-B UYARINCA REDDİNE KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ GÖRÜŞÜMLE DAVA KONUSU HAKKINDAKİ ÇOĞUNLUK KARARINA KATILMIYORUM".
Bana göre aslında lehe olmakla birlikte "KONUSU KALMADIĞINDAN KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞI" DAVANIN AÇILMASINA YOL AÇTIĞINDAN DOLAYI YARGILAMA GİDERİNİN İDAREDEN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİ KARARI bile eksik, adaletsiz ve HATALI BİR KARAR.
Öncelikle davacı dava dilekçesini veriyor. Mahkeme idareden bilgi belge istiyor. İdare bunu mahkemeye sunuyor ama mahkeme bu cevabı davacıya göndermeden bu dedikleri doğru mu idarenin demenden oturup karar veriyor.
Yine gerek mahkeme kararında ve gerekse karşı oy kullanan çok en kıdemli hakimimizin gerekçesinde disiplin cezası verilmesi nedeni bile cezanın verilme nedeni ile aynı değil. Demişler ki; davacının kampüs içerisinde izinsiz olarak yapılan eyleme ve basın açıklamasına katıldığı gerekçesiyle YÖK disiplin Yönetmeliği 9/m maddesi gereğince "verilen görev ve emirleri kasten yapmamak" eyleminde bulunduğundan bahisle kademe ilerlemesinin durdurulmasına fakat daha önce aynı madde ile ceza verildiğinden "Görevinden Çekilmiş Sayma" cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği....YÖK disiplin kuruluna itiraz ettiği....anlaşılmıştır demişler. Ancak disipline ilişkin olarak kişinin böyle bir kampüs içerisinde izinsiz olarak yapılan eyleme ve basın açıklamasına katıldığı şeklinde hiçbir yerde ifade yok ve ayrıca bunu kanıtlayacak bir durumları da yok. Yine Davacının bu yönde bir eylemi de kesinlikle yok.
Yine koca koca kıdemli hakim "idare edilenlerin hukukunu etkileyebilmesi gerekmektedir" demiş. YÖK Disiplin Kuruluna itiraz ettikten sonra Üniversite davacıyı YÖK Disiplin Kuruluna itiraz etmiş itirazın sonucunu bekleyelim diye görevde tutmaya devam etmiyor ve işten atıyor. Davacının maaşını kesiyor ve Davacı 6 ay boyunca YÖK disiplin Kurulu kararı verilmediğinden maaş alamıyor ve ödemelerini yapamıyor. Psikolojik durumlar ise bu işin cabası. SORUYORUM SİZE: İDARE EDİLENLERİN HUKUKUNU ETKİLEYEN ŞEY BU OLMAZ DA NE OLABİLİR?
Ayrıca YÖNETMELİK 48.MADDE İTİRAZ SÜRESİNİ 7 GÜN OLARAK BELİRTİYOR. KARAR VERME SÜRESİ İSE DOSYALAR ULAŞTIKTAN SONRA 30 GÜN. YÖK 85 GÜN SONRA YANİ KARAR HAKKI SÜRESİ OLAN 30 GÜNDEN TAM 55 GÜN SONRA KARAR VERİYOR VE KARAR YÖK TARAFINDAN VERİLDİKTEN 72 GÜN SONRA TARAFIMA TEBLİĞ EDİLİYOR.
Ancak koca koca kıdemli hakimimiz ne demiş: "İTİRAZ SONUCU BEKLENMEDEN DAVANIN AÇILDIĞI". PARDON SAYIN KIDEMLİ HAKİM SEN HEM KARAR 30 GÜN DİYECEKSİN HEM DE YÖK DİSİPLİN KURULUNA İTİRAZDAN TAM 75 GÜN SONRA AÇILMIŞ BİR DAVADA, İTİRAZDAN TAM 85 GÜN SONRA ALINMIŞ VE İTİRAZDAN 137 GÜN SONRA YÖK YAZISI TEBLİĞ EDİLMİŞ DURUMDA "İTİRAZ SONUCU BEKLENMEDEN DAVANIN AÇILDIĞI" İFADESİNİ KULLANACAKSIN. PARDON DAVACI ÖLÜM DÖŞEĞİNE KADAR MI BEKLEMELİYDİ BU KARARI HII!
GÖRDÜĞÜNÜZ GİBİ HUKUK HİÇ BİR ŞEY AMA GUGUK HERŞEY OLMUŞ BU MEMLEKETTE.
HUKUK KİMLERİN ELİNE KALMIŞ GÜZEL ÜLKEMİN VATANDAŞLARI GÖR.
************************************************** **************************
Sevgili arkadaşlar,
şimdi 100 puanlık uzmanlık sorusu:
BU İPTAL DAVASI SONUCU VERİLEN ÇOĞUNLUK KARARI GÖRDÜĞÜNÜZ GİBİ DAVACIYA TAM YARGI DAVASI AÇARAK TAZMİNAT İSTEME HAKKI VERİYOR.
AMA BU İPTAL DAVASI KARARI; İPTAL DAVASI SONUCUNUN KARAR İÇERİĞİNDEKİ SAÇMA DURUMLAR(DAHA HAKİMLER DAVANIN KONUSUNU ANLAMADAN KARAR VERMİŞLER VE ORTADA OLMAYAN BİR SUÇ İLE İTHAM ETMİŞLER ÇÜNKÜ) NEDENİYLE DANIŞTAY NEZDİNE TAŞINMAK İSTENİYOR. HUKUKTA YAZILILIK İLKESİ GEREĞİ BÖYLE BİR İTHAM RESMİ OLARAK SÖZ KONUSU BİLE OLMAMASINA RAĞMEN HAKİM NASIL DAVACIYA İTHAMDA BULUNABİLİYOR? BU HAKİMLERİN TARAF TUTTUĞUNU GÖSTERMİYOR MU?
AYRICA DAYANAKLARI GEREKÇELERİ HİÇBİR SAĞLAM ZEMİNE DAYANMIYOR. ÇÜNKÜ HUKUKUN GENEL İLKELERİNDEN BİRİSİ "USULDE PARALELLİK İLKESİ"DİR. BU İLKEYE GÖRE CEZA HANGİ MAKAM VE YOLLARLA İZLENEREK VERİLDİYSE AYNI ŞEKİLDE GERİ ALINMASI GEREKİR. ANCAK ORTADA SADECE YÖK ÜST DİSİPLİN KURULU KARARI VAR. NE ÜNİVERSİTE NE DE HUKUKA AYKIRI CEZAYI VEREN OKUL BİRİMİ VERİLEN CEZANIN GERİ ALINDIĞINA DAİR RESMİ BİR YAZI YAZMIŞ DEĞİL.
SORU 1: 50 PUAN
****BU DURUMDA HEM İPTAL DAVASI SONUCU ÇIKAN KARAR NEDENİYLE TAZMİNAT İÇİN TAM YARGI DAVASI AÇIP HEM DE KISMEN LEHE OLSA DAHİ İPTAL DAVASI KARARINDAKİ MEVZUATA AYKIRI DURUMLAR AYNI ANDA DANIŞTAY DÜZEYİNE TAŞINABİLİR Mİ?******************
SORU 2: 50 PUAN
****CEVAP HAYIR İSE İZLENECEK YOL VE NEDENLERİ NELERDİR?****
Artık bu tür olaylar nedeniyle ülkedeki macun yargıdan ve yardakçılarından ve hukuktan iyice nefret eder ve tiksinir hale geldim.