Bir erkeðe karý gibi aðlama demek hakaret midir?

Bir erkeðe karý gibi aðlama demek hakaret midir?

Forumda sürekli aðlýyorum dert yanýyorum.
Çünkü toplumda dertli ve parasýz insaný yapayalnýz býrakýyorlar.
Ben de forum köþelerinde aðlamak zorunda kalýyorum.

Bir kiþi yorum yapmýþ...
Karý gibi aðlama vs vs. diyor.

Özür dile dediðimde ise
Hiç durma ver

edit: verki kendine güvenin gelsin az.

diye dalga geçiyor...

bir erkeðe karý gibi aðlama demek hakaret sayýlýr mý?

Belki kadýnlara yapýlmýþ bir hakaret olarak kabul edilebilir.

Yok artýk :DD

Hakaretin belli kalýplarý yoktur. Bir kiþi için hakaret olabilecek bir söz, bir baþka kiþi için hakaret sayýlmayabilir.
Sizin incinmenizi saðlayan sözlerden ise bu cümle, hakarettir.

TCK madde gerekçesi þu þekildedir:
MADDE 125.– Madde metninde hakaret suçu tanýmlanmýþtýr. Hakaret fiillerinin cezalandýrýlmasýyla korunan hukukî deðer, kiþilerin þeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarý, diðer fertler nezdindeki saygýnlýðýdýr.
Bu düzenlemede 765 sayýlý Türk Ceza Kanununda benimsenen hakaret ve sövme suçu ayýrýmý kaldýrýlmýþtýr.
Hakaret suçunun oluþabilmesi için, kiþiye somut bir fiil veya olgu isnat edilmelidir. Örneðin, kamu görevlisinin bir kiþiden bir iþ karþýlýðýnda belli bir miktar rüþvet aldýðý yönünde isnatta bulunulmasý durumunda hakaret söz konusudur. Kiþiye isnat olunan somut fiilin gerçek olup olmamasýnýn, hakaret suçunun oluþmasý bakýmýndan bir önemi yoktur. Ancak, iddia olunan hususun gerçek olduðunun ispat edildiði durumlarda, fail cezalandýrýlmayacaktýr.
Keza, kiþiye herhangi bir olayla irtibatlandýrmadan, soyut olarak yakýþtýrmalarda bulunulmasý hâlinde de, hakaret suçu oluþur. Kötü bir niteliði veya huyu ifade eden sözler, somut bir fiil veya olguyla irtibatlandýrýlmadýklarý hâlde, yine de hakaret suçunu oluþtururlar. Örneðin, bir kimseye “serseri”, “alçak”, “hayvan” denmesi hâlinde, somut fiil isnadý söz konusu deðildir. Ayný þekilde kiþiye soyut olarak “hýrsýz”, “rüþvetçi”, “sahtekâr”, “fahiþe” gibi yakýþtýrmalarda bulunulmasý hâlinde de hakaret suçu oluþmaktadýr. Kiþinin bedenî arýzasýný ifade etmekle veya kiþiye bir hastalýk izafe etmekle de hakaret suçu iþlenmiþ olur. Örneðin, kiþiye “kör”, “þaþý”, “topal”, “kambur”, “kel” vs. demekle; kiþiye “psikopat”, “frengili” veya “AÝDS’li” demekle, hakaret suçu iþlenmiþ olur.
Dikkat edilmelidir ki; davranýþýn kiþiyi küçük düþürmeye matuf olarak gerçekleþtirilmesi gerekir. Kiþiye onu toplum nazarýnda küçük düþürmek amacýna yönelik olarak belli bir siyasî kanaatin isnat edilmesi hâlinde de hakaret suçu oluþur. Örneðin, bir kiþiye “faþist”, “komünist” veya “mürteci” demekle, hakaret suçu iþlenmiþ olur. Bir kiþiye izafeten söylenen sözün veya bulunulan davranýþýn o kiþiyi küçük düþürücü nitelikte olup olmadýðýný tayin ederken, toplumda hâkim olan telâkkileri, örf ve âdetleri göz önünde bulundurmak gerekir.
Hakaret suçu, kiþi muhatap alýnarak iþlenebilir. Bu durumda huzurda hakaret söz konusudur.
Hakaret suçu, kiþinin gýyabýnda da iþlenebilir. Kiþiye hazýr bulunmadýðý bir ortamda veya doðrudan muttali olamayacaðý bir surette hakaret edilmesi durumunda, gýyapta hakaret söz konusudur. Ancak, gýyapta hakaretin cezalandýrýlabilmesi için, fiilin maðdurun gýyabýnda ve fakat en az üç kiþiyle ihtilat ederek iþlenmesi gerekir. Bu kiþilerin toplu veya daðýnýk olmalarýnýn suçun oluþumu üzerinde bir etkisi yoktur. Bir veya iki kiþiyle ihtilat ederek de maðdura hakaret edilebilir. Bu gibi durumlarda da esasýnda bir haksýzlýk gerçekleþmektedir. Ancak, izlenen suç siyaseti gereðince, gýyapta hakaretin cezalandýrýlabilmesi için, maðdurun gýyabýnda en az üç kiþiyle ihtilat edilerek, yani en az üç kiþi muhatap alýnarak hakaretin yapýlmasý þart olarak aranmýþtýr.
Maddenin ikinci fýkrasýnda, hakaretin maðduru muhatap alan sesli, yazýlý veya görüntülü bir mesajla yapýlmasý hâlinde, birinci fýkra hükmüne istinaden cezaya hükmedileceði kabul edilmiþtir. Buna göre, kiþiyi muhatap alan mektup, telgraf, telefon ve benzerî araçlarla yapýlan hakaret de, huzurda hakaret olarak cezalandýrýlmalýdýr.
Maddenin üçüncü fýkrasýnda, hakaret suçunun kamu görevlisine karþý görevinden dolayý iþlenmesi, bu suçun bir nitelikli hâli olarak kabul edilmiþtir. Keza, hakaret suçunun dinî, siyasî, sosyal, felsefi inanç, düþünce ve kanaatlerini açýklamasýndan, deðiþtirmesinden, yaymaya çalýþmasýndan, mensup olduðu dinin emir ve yasaklarýna uygun davranmasýndan dolayý ya da kiþinin mensup bulunduðu dine göre kutsal sayýlan deðerlerden bahisle iþlenmesi hâlinde, verilecek cezanýn bir yýldan az olamayacaðý hüküm altýna alýnmýþtýr.
Maddenin dördüncü fýkrasý hakaret suçunun alenen iþlenmesi, bu suçun bir nitelikli þekli olarak kabul edilmiþtir. Aleniyet için aranan temel ölçüt, fiilin, gerçekleþtiði koþullar itibarýyla belirli olmayan ve birden fazla kiþiler tarafýndan algýlanabilir olmasýdýr.
Keza, aleniyetin basýn ve yayýn yoluyla gerçekleþmesi durumunda artýrma oraný ayrýca düzenlenmektedir.
Maddenin son fýkrasýnda, kurul hâlinde çalýþan kamu görevlilerine görevlerinden dolayý hakaret edilmesi hâlinde, suçun kurulu oluþturan üyelere karþý iþlenmiþ sayýlacaðý hüküm altýna alýnmýþtýr.

Enterasan bir yorum. Laik yaklaþým yerine bell bir inanç refarans alýnarak hazýrlanmýþ izlenimi veriyor. Anlamadýðým nokta þu: Peki kutsal metinler baþka inanç mensubu insanlara karþý hakaret içerirse ne olacak? O metinleri okuyanlar hakkýnda davamý açýlacak?

Hiç zannetmiyorum. Benim hakimim, savcým bu kanunun kimin için hazýrlanmýþ olduðunu bilir. Yüzde 99 için deðil tabiiki.

Sýkýyorsa bir ateist dava açsýn, bize hakaret var diye.