HD 04 Esas : 2002/011431 Karar: 2003/001847 Tarih: 26.02.2003
* KİŞİLİK HAKKINA SALDIRI
* MANEVİ TAZMİNAT
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nısfetle hüküm vereceği Medeni Kanun''''un 4. maddesinde belirtilmiştir.
(4721 s. MK. m. 4, 24, 25) (818 s. BK. m. 49)
Davacılar Hatice İ. ve Ali İ. vekili Avukat Oktay Kanbay tarafından, davalılar İsmail A. ve Mustafa T. aleyhine 28/08/2000 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 06/03/2002 günlü kararın Yargıtay''''ca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacıların temyiz itirazlarına gelince; dava, kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ; hüküm, taraflarca temyiz olunmuştur.
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir. Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nısfetle hüküm vereceği Medeni Kanun''''un 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu olan olayın oluş biçimine,davalıların ceza yargılaması sonucunda mahkum olmalarına, hayatın olağan akışı karşısında, davacıların kişilik değerlerinde yaşadıkları eksilme nedeniyle gördükleri zararın ağırlığına göre, takdir olunan manevi tazminat miktarı azdır. Yukarıda açıklanan ilkeler ve somut olay özellikleri gözetilerek, davacılar yararına daha yüksek bir düzeyde tazminat takdiri için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA ; davalıların temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 26.2.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak=Corpus
(C) 2000, Corpus, CD-Medya