Şirket satın alan holding'in çağrı yapma zorunluluğu
Merhaba Arkadaşlar;
Çok uzatmadan kısaca anlatmaya çalışayım:
Bir holding halka açık bir şirketi satın aldı ve çağrı zorunluluğu doğduğu için SPK'ya başvurdu. SPK'da gerekli incelemelerini yapıp kanunlara göre belirlenen tarih aralığındaki fiyatlara göre ortalama fiyat oluşturdu. İlgili şirket fiyat'a itiraz etti. Sebebi ise baz alınan tarih'te 5 günlüğüne hissenin fiyatının yüksekte olduğu, o 5 günün baz alınmamasıydı. Tahmin edeceğiniz gibi SPK bu itirazı kanunlara aykırı olduğu için reddetti ve daha önceki fiyat üzerine holding'in çağrı yapmadığı günler için haftalık TL libor % 30 faiz vermesi gerektiğine karar verdi. Şimdi bu holding dün fiyatın tekrar gözden geçirilmesini talep ediyor hatta çağrının ertelemesini istiyor.
Görüldüğü üzere çağrı sürecini bilinçli olarak geciktirip yatırımcıların nezdinde olumsuz bir hava vermeye çalışıyor. Ben SPK'nın aşağıdaki kuralına istinaden aynen ifa davası açmak istiyorum. Nasıl bir yol izlemeliyim.
"
Kurulumuzca haklarında çağrı yükümlülüğü getirilen kişiler tarafından çağrıda bulunulmaması halinde, Kurulca uygulanacak müeyyideler ve çağrıdan yararlanacak pay sahiplerinin başvurabileceği kanuni yollar nelerdir?
Sermaye Piyasası Kanunu (SPKn)'nun 16/A maddesinin ilk fıkrasına göre,
Halka açık anonim ortaklıkların sermaye ve yönetiminde kontrolü sağlamak amacıyla pay sahiplerine çağrıda bulunarak hisse senedi toplama girişiminde bulunulmasına veya genel kurullarda oy hakkını kullanmak için vekalet istenmesinde veya ortaklığın pay dağılımının önemli ölçüde değişmesi sonucunu veren hisse senedi el değiştirmelerinde, sermaye artırımlarında, birleşme ve devirlerde, menkul kıymetlerin değerini etkileyebilecek önemli olay ve gelişmelerde Kurul, küçük pay sahiplerinin korunması ve kamunun aydınlatılmasını sağlamak amacıyla düzenlemeler yapar. "
Aynı şekilde SPKn. md. 22/i hükmünde de, " Halka açık anonim ortaklıkların genel kurullarında genel hükümler çerçevesinde vekaleten oy kullanılmasına ilişkin esasları belirlemek ve bu ortaklıklarda yönetim kontrolünün el değiştirmesine yol açacak oranda vekalet toplayan ya da pay iktisap edenlerin, diğer payları satın alma yükümlülüğüne ve azınlıktaki ortakların da kontrolü ele geçiren kişi veya gruba paylarını satma hakkına ilişkin düzenlemeleri yapmak " görev ve yetkisi Kurul'a tanınmıştır.
Kurul SPKn'nun kendisine vermiş olduğu bu yetkiye dayanarak, Seri: IV, No: 8 sayılı "Halka Açık Anonim Ortaklıkların Genel Kurullarında Vekaleten Oy Kullanılmasına, Çağrı Yoluyla Vekalet veya Hisse Senedi Toplanmasına İlişkin Esaslar Tebliği"ni yayımlamıştır. Anılan Tebliğin 17. maddesinde belirli şartların varlığı halinde ilgililere çağrı yoluyla hisse senedi toplanması yükümlülüğü getirilmiştir.
Ancak Seri: IV, No: 8 sayılı Tebliğ, zorunlu çağrı yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, yükümlülüğü yerine getirmeyenlere karşı herhangi bir müeyyide öngörmemektedir. SPKn.'nun 47/A maddesinde ise " Bu kanuna dayanılarak yapılan düzenlemelere, belirlenen standart ve formlara ve Kurulca alınacak genel ve özel nitelikteki kararlara aykırı hareket ettiği tespit edilen gerçek ve tüzel kişiler hakkında gerekçesi belirtilmek suretiyle Kurul tarafından 2 milyar liradan 10 milyar liraya kadar para cezası verilir. " hükmü yer almaktadır. Bu durumda zorunlu çağrı yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere karşı, Kurulumuzca SPKn. md. 47/A uyarınca, idari para cezası uygulanması kanunun bir gereğidir.
Öte yandan zorunlu çağrı yükümlülüğünün hedef ortaklık pay sahiplerine karşı kanundan doğan bir borç olarak niteliğinde olduğu, dolayısıyla çağrı yükümlülüğünün yerine getirilmemesinin aynı zamanda, çağrıda bulunacak kişi veya grubun borçlar hukuku anlamında temerrüde düşmesi anlamına geldiği, bu çerçevede hedef ortaklık pay sahiplerinin, çağrıda bulunacak kişi veya gruba karşı, BK md. 101 vd. hükümleri uyarınca anılan yükümlülüğün aynen ifasını talep hakkını haiz olduklarını belirtmek gerekir. Nitekim benzer olaylarda Kurulumuzca çağrıdan yararlanacak pay sahiplerine, çağrıda bulunma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere karşı BK md. 101 uyarınca aynen ifa davası açabilecekleri hususunda gerekli bilgilendirmeler yapılmıştır."
Çok uzatmadan kısaca anlatmaya çalışayım:
Bir holding halka açık bir şirketi satın aldı ve çağrı zorunluluğu doğduğu için SPK'ya başvurdu. SPK'da gerekli incelemelerini yapıp kanunlara göre belirlenen tarih aralığındaki fiyatlara göre ortalama fiyat oluşturdu. İlgili şirket fiyat'a itiraz etti. Sebebi ise baz alınan tarih'te 5 günlüğüne hissenin fiyatının yüksekte olduğu, o 5 günün baz alınmamasıydı. Tahmin edeceğiniz gibi SPK bu itirazı kanunlara aykırı olduğu için reddetti ve daha önceki fiyat üzerine holding'in çağrı yapmadığı günler için haftalık TL libor % 30 faiz vermesi gerektiğine karar verdi. Şimdi bu holding dün fiyatın tekrar gözden geçirilmesini talep ediyor hatta çağrının ertelemesini istiyor.
Görüldüğü üzere çağrı sürecini bilinçli olarak geciktirip yatırımcıların nezdinde olumsuz bir hava vermeye çalışıyor. Ben SPK'nın aşağıdaki kuralına istinaden aynen ifa davası açmak istiyorum. Nasıl bir yol izlemeliyim.
"
Kurulumuzca haklarında çağrı yükümlülüğü getirilen kişiler tarafından çağrıda bulunulmaması halinde, Kurulca uygulanacak müeyyideler ve çağrıdan yararlanacak pay sahiplerinin başvurabileceği kanuni yollar nelerdir?
Sermaye Piyasası Kanunu (SPKn)'nun 16/A maddesinin ilk fıkrasına göre,
Halka açık anonim ortaklıkların sermaye ve yönetiminde kontrolü sağlamak amacıyla pay sahiplerine çağrıda bulunarak hisse senedi toplama girişiminde bulunulmasına veya genel kurullarda oy hakkını kullanmak için vekalet istenmesinde veya ortaklığın pay dağılımının önemli ölçüde değişmesi sonucunu veren hisse senedi el değiştirmelerinde, sermaye artırımlarında, birleşme ve devirlerde, menkul kıymetlerin değerini etkileyebilecek önemli olay ve gelişmelerde Kurul, küçük pay sahiplerinin korunması ve kamunun aydınlatılmasını sağlamak amacıyla düzenlemeler yapar. "
Aynı şekilde SPKn. md. 22/i hükmünde de, " Halka açık anonim ortaklıkların genel kurullarında genel hükümler çerçevesinde vekaleten oy kullanılmasına ilişkin esasları belirlemek ve bu ortaklıklarda yönetim kontrolünün el değiştirmesine yol açacak oranda vekalet toplayan ya da pay iktisap edenlerin, diğer payları satın alma yükümlülüğüne ve azınlıktaki ortakların da kontrolü ele geçiren kişi veya gruba paylarını satma hakkına ilişkin düzenlemeleri yapmak " görev ve yetkisi Kurul'a tanınmıştır.
Kurul SPKn'nun kendisine vermiş olduğu bu yetkiye dayanarak, Seri: IV, No: 8 sayılı "Halka Açık Anonim Ortaklıkların Genel Kurullarında Vekaleten Oy Kullanılmasına, Çağrı Yoluyla Vekalet veya Hisse Senedi Toplanmasına İlişkin Esaslar Tebliği"ni yayımlamıştır. Anılan Tebliğin 17. maddesinde belirli şartların varlığı halinde ilgililere çağrı yoluyla hisse senedi toplanması yükümlülüğü getirilmiştir.
Ancak Seri: IV, No: 8 sayılı Tebliğ, zorunlu çağrı yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde, yükümlülüğü yerine getirmeyenlere karşı herhangi bir müeyyide öngörmemektedir. SPKn.'nun 47/A maddesinde ise " Bu kanuna dayanılarak yapılan düzenlemelere, belirlenen standart ve formlara ve Kurulca alınacak genel ve özel nitelikteki kararlara aykırı hareket ettiği tespit edilen gerçek ve tüzel kişiler hakkında gerekçesi belirtilmek suretiyle Kurul tarafından 2 milyar liradan 10 milyar liraya kadar para cezası verilir. " hükmü yer almaktadır. Bu durumda zorunlu çağrı yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere karşı, Kurulumuzca SPKn. md. 47/A uyarınca, idari para cezası uygulanması kanunun bir gereğidir.
Öte yandan zorunlu çağrı yükümlülüğünün hedef ortaklık pay sahiplerine karşı kanundan doğan bir borç olarak niteliğinde olduğu, dolayısıyla çağrı yükümlülüğünün yerine getirilmemesinin aynı zamanda, çağrıda bulunacak kişi veya grubun borçlar hukuku anlamında temerrüde düşmesi anlamına geldiği, bu çerçevede hedef ortaklık pay sahiplerinin, çağrıda bulunacak kişi veya gruba karşı, BK md. 101 vd. hükümleri uyarınca anılan yükümlülüğün aynen ifasını talep hakkını haiz olduklarını belirtmek gerekir. Nitekim benzer olaylarda Kurulumuzca çağrıdan yararlanacak pay sahiplerine, çağrıda bulunma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlere karşı BK md. 101 uyarınca aynen ifa davası açabilecekleri hususunda gerekli bilgilendirmeler yapılmıştır."