Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
Mesajın gönderildiği zaman, gönderen gibi bilgiler saklanır ancak mesajın içeriği saklanmaz. Ancak telefonu bir şekilde mahkeme / savcılık emri ile dinlemeye alınmışsa bu mesajlar operatörde kayıtlıdır.
Üstad halen işin teknik kısmı sizin mantığınıza yatmıyor diye yanlış bilgi vermekte ısrarcısınız.
Bunu kimden öğrendiniz,bu konuda sizi bilgilendiren makam neresiydi ?
Alıntı:
elcor rumuzlu üyeden alıntı
telefonda konuşmalar ve mesajlarla bana karşı tehdit ve küfürler vardı ama ben bunların hepsini telefonumdan sildim ama karşı taraf bir küfürlü mesajı silmemiş ve bunu ifadesinde yazdırmış.benim bu şahısla geçmişte yapmış olduğumuz mesajların içerikleri savcılık kararıyla görünür mü?ve telefon konuşmaları geçmişe dönük kayıt altına alınıyor mu?yardımcı olursanız sevinirim
Mesajların içeriğine operaratörden ulaşılabilir savcılık yazısı ile sizin iddianız hakaret,tehdit içerikli mesajlar ise gelen numaranın verilmesi durumunda o numaradan gelen mesajlar incelenir.Bunun için o numaranın özel olarak dinlenmesi izlenmesi gerekmemektedir.
Alıntı:
ELEKTRONİK HABERLEŞME KANUNU
MADDE 12 - (2) Kurum, işletmecilere sektörün ihtiyaçları, uluslararası düzenlemeler, teknolojide meydana gelen gelişmeler gibi hususları gözeterek aşağıdaki hususlar başta olmak üzere, mevzuat doğrultusunda yükümlülükler getirebilir.
f) Kuruma bilgi ve belge verilmesi.
(5) İşletmeciler, elektronik haberleşme sistemleri üzerinden millî güvenlikle ve 5397 ve 5651 sayılı kanunlar ve ilgili diğer kanunlarda getirilen düzenlemelerle ilgili taleplerin karşılanmasına yönelik teknik alt yapıyı, elektronik haberleşme sistemini hizmete sunmadan önce kurmakla yükümlüdür. Halen elektronik haberleşme hizmeti sunan işletmeciler de; söz konusu teknik alt yapıyı, Kurum tarafından belirlenecek süre içerisinde aynı şartlarla ve tüm harcamaları kendilerine ait olmak üzere kurmakla yükümlüdürler.
Alıntı:
28 Mayıs 2009 PERŞEMBE
Resmî Gazete
Sayı : 27241
YÖNETMELİK
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan:
ELEKTRONİK HABERLEŞME SEKTÖRÜNE İLİŞKİN
YETKİLENDİRME YÖNETMELİĞİ
İşletmecilerin hak ve yükümlülükleri
MADDE 19 –(1) İşletmeciler; Kurum düzenlemeleri, ilgili mevzuat ve Elektronik Haberleşme Hizmet, Şebeke ve Altyapılarının Tanım, Kapsam ve Sürelerinde öngörülen şartlara ve aşağıda yer alan kayıt, kural ve yükümlülüklere uygun olarak elektronik haberleşme hizmetini sunma hakkına sahiptir.
f) Trafik bilgilerinin muhafaza edilmesi: Erişim sağlayıcı olan veya telefon hizmeti sunan işletmeci, kullanıcı sayısı, kimlik bilgileri ve görüşme süreleri ile altyapısı üzerinden gerçekleşen görüşmelere ait trafik bilgilerini, bir yıl süreyle muhafaza etmekle yükümlüdür.
http://www.resmi-gazete.org/tarih/20090528-4.htm
GSM kayıtları 5 yıl saklanıyor !
Ergenekon davasıyla birleştirilen Danıştay saldırı ve bir cinayet davasıyla birlikte, Türkiye’deki GSM operatörlerinin iletişim kayıtlarını 5 yıl süreyle saklı tuttuğu ortaya çıktı. 'Peki bu durum yasal mı?' sorusuna Doç. Dr. Yılmaz Yazıcıoğlu yanıt verdi.
Ergenekon davasıyla birleştirilen Danıştay saldırısı davasıyla ilgili soruşturmanın genişletilmesi ve Bakırköy'deki bir cinayet soruşturması sırasında, Türkiye'de cep telefonu kullanıcılarının tüm iletişim kayıtlarının 5 yıl boyunca saklı tutulduğu ortaya çıktı.
İki olayda da geçmişe yönelik kayıtlar mahkemeye gönderilirken, GSM operatörlerinin tuttuğu bu teknik takip bilgilerin, gerektiğinde soruşturma ve davalarda kullanıldığı görüldü.
Türkiye’de daha önce, istihbarat birimleri, mahkemelere başvurarak 3'er aylık dönemlere ilişkin kayıtları alabiliyordu.
Kişisel iletişim bilgilerinin ( iletişim a. 1. Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon. 2. tek. Telefon, telgraf, televizyon, radyo vb. araçlardan yararlanarak yürütülen bilgi alışverişi, bildirişim, haberleşme, muhabere, komünikasyon: �Basın mensupları bağlı oldukları yayın kuruluşları ile iletişim hâlindeydiler.� -N. Eray.
Güncel Türkçe Sözlük ) kayıt altına alınmasını önleyecek kanun tasarısı ise, 3 yıldır Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülmeyi bekliyor.
Cep telefonları şirketlerinin müşterilerinin özel bilgilerini bellirli sürelerde saklaması dünyada da tartışılan bir konu. İngiltere'de telefon operatörleri, müşteri bilgilerini 1 yıl süreyle saklayabiliyor. İtalya'da 5, Amerika Birleşik Devletleri’nde ise bu süre 2 yıl ile sınırlı.
SUÇ İŞLİYORLAR!
Ceza hukukçusu Doç. Dr. Yılmaz Yazıcıoğlu, konuya NTV’ye değerlendirdi:
Cep telefonu operatörleri kanunen bu kayıtları ne kadar süreyle saklayabilir? Türkiye'de bunun sınırılarını belirleyen yasal bir düzenleme var mı?
Öncekliklie iki hususu ayırmak gerekiyor.
Bizim hukukumuzda ancak belirli şartlar dahilinde haberleşme gizliliğine müdahale edilebilir; yani haberleşme bilgileri kayıt altına alınabilir. Anayasaımızın öngördüğü ana prensipler çerçevesinde,
Ceza Muhakamesi Kanunu’nun 135. ve devam maddeleri buna izin veriyor ve buna ilişkin de bir yönetmelik var.
Ya da, 2005 yılında yapılan bir değişiklikle, MİT, polise ve jandarmaya, istihbarat amaçlı önleme dinlemesi yapma ve kayıt altına alma imkanı verildi; ama her zaman hakim kararı var.
Ancak burada, bilgileri GSM firmalarının kayıt altına almasından söz ediyoruz. Dünyada bazı hukuk mevzuatları bunu düzenliyor ve belirli bir süreyle saklama-kulanmaya imkan veriliyor.
Ceza Kanunu’nun 33. ve devamında özel hayatın gizliğii var ve kişisel konuşmaların kayda alınması suç.
Bu kayıtların saklanması suçla mücade için gerçekten gerekli mi? Bir tarafta da kişi hak ve özgürlükleri var. Nasıl bir düzenleme olmalı ki suistimal edilmesin?
Öncelikle işlenen suçları ortaya çıkarmak bakımından kayıt altına alınamasında fayda var ancak herkes istediği zaman ulaşamamalı. Devletin adli birimlerinin, mahkemelerin ve savcıların, yasal koşullarla ulaşmaları önemli ve faydalı.
Bu konuya hukuki mevzuat getirilmeli. Bugün için operatörler ‘ben de kayıt yok’ da diyebilirler. Ya da var diyebilirler. Onları kısıtlayan hukuki düzenleme yok. Saklama zarureti getirecek bir düzenlemeye ihtiyaç var.
Her gün telekulak iddialarını konuşuyoruz. Kamuoyunda bu konun suistimal edildiğine dair bir kanı ve endişe var. Şimdi cep telefonlarının tüm iletişim kayıtlarının tutulması yasal hale bile gelse, bu muhtemelen bir endişe yaratacak. Somut olarak nasıl bir tedbir alınmalı ki bu iş kişi hak ve özgürlüklerini tehdit eder noktaya gelmesin?
Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 12. maddesinin 2. bendi, bunu yasal birimlerin müdahale etmesi için, operatörlere sağlama zorunluluğu getiriyor.
Burada mesele, hukuki düzenlemeler; suç işlendiyse suç sonrası ne şekilde dinlenebileceğini ya da suç öncesi durumla ilgili. Ama bunların dışındaki kayıt almalar hukuka aykırı. Kamu görevlileri yapıyorsa görevlerini kötüye kullanıyorlar, özel operatörler yapıyorsa da suç işliyorlar demektir. Bu konuyla ilgili en kısa zamanda bir düzenleme yapılmalı.[/quote]
http://www.ntvmsnbc.com/id/24997881/
Alıntı:
GSM şirketleri, “görüşme kayıtları geriye dönük 5 yıl saklanıyor” yönündeki haberle ilgili olarak “Muhatap TİB” dedi. TİB Başkanı Şimşek de, “Yönetmeliğe göre, GSM operatörleri kayıtları 1 yıl saklar. 1 yıldan fazla saklarsa da cezası yok. Her şey mevzuata uygun” diye konuştu
Cep telefonu operatörlerinin kimin kimi aradığını gösteren görüşme kayıtlarını geriye dönük 5 yıl süreyle saklaması haberi tartışma yarattı. Vodafone ve Avea, konunun muhatabının TİB olduğunu bildirdi. Turkcell ise, iletişimin tespitinin 23 Temmuz 2006’dan itibaren TİB’de olduğunu, bu yüzden ilgili sürecin operatörlerin dışında işletildiğini bildirdi.
Milliyet’e konuşan Telekomünikasyon İletişim Başkanı (TİB) Fethi Şimşek ise GSM operatörlerinin cep telefonu kayıtlarını, ilgili yönetmeliğin sadece 1 yıl saklanmasına izin vermesine rağmen 5 yıl süreyle sakladıkları yönündeki haberleri yalanladı. Şimşek, “Mevzuat, GSM firmasını, 1 yıl süreyle kayıtları saklaması konusunda yükümlü tutuyor. Firmanın kayıtları 1 yıldan fazla süreyle saklaması ise mevzuatta cezai yaptırıma bağlanmamış. Mevzuat, ‘en az 1 yıl’ diyor. Her şey mevzuata uygun” dedi.
Vatan gazetesinin önceki gün ve dün yayımladığı haberlerde, GSM firmalarının 5 yıl süreyle, görüşmelere ilişkin tüm bilgileri sakladıkları, bu konuda 28 Mayıs 2009’da yayımlanan Elektronik Haberleşme Sektörüne İlişkin Yetkilendirme Yönetmeliği’nin ise bilgilerin sadece 1 yıl süreyle saklanmasına izin verdiği iddiaları yer aldı.
Yönetmeliğin, 19. maddesinin “f” bendinde, “Erişim sağlayıcı olan veya telefon hizmeti sunan işletmeci, kullanıcı sayısı, kimlik bilgileri ve görüşme süreleri ile altyapısı üzerinden gerçekleşen görüşmelere ait trafik bilgilerini, 1 yıl süreyle muhafaza etmekle yükümlüdür” ifadesi yer alıyor.
Şimşek ise yönetmelikteki hükmün yanlış yorumlandığını söyledi. Şimşek, “ Yönetmelik, GSM firmalarına 1 yıl süreyle kayıtları saklama yükümlülüğü getiriyor. 1 yıldan sonra, GSM firması elindeki bilgileri ortadan kaldırmalı gibi bir durum yok. Bu konu cezai yaptırıma bağlanmamış.” dedi.
‘1 yıl en az saklama süresi’
Yasadaki ‘1 yıl’ ifadesinin, kayıtların en az saklanması gereken süreyi ifade ettiğini belirten Şimşek “ Yasaya göre, müşteri ile GSM firması arasında fatura konusunda dava açılırsa mahkeme, TİB’den kayıtları istiyor. TİB de bunları alıp mahkemeye gönderiyor. Kayıtların asıl saklanmasının amacı da budur” diye konuştu.