 |
T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
Esas no : 1994/229
Karar no : 1994/275
Tarih : 07.11.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Silahlı çetenin üyesi olmak suçundan sanıklar Abbas Çelik, Şeyhmus Arslan, Levent Kayadağ ve Hakan Gündüz'ün beraatlerine ilişkin İstanbul 2 nolu Devlet Güvenlik Mahkemesince 8.10.1993 gün ve 184/201 sayı ile verilen kararın C.savcısı tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesince 31.5.1994 gün ve 1318-3006 sayı ile;
(Sanıklar Abbas Çelik, Şeyhmus Arslan, Levent Kaydağ ve Hakan Gündüz haklarında toplanan kanıtların hükümlülüklerine yeter nitelik ve derecede bulunmadığı kabul edilmiş, bu sanıkların örgüte girmek için yola çıkmış olmaları her an vazgeçebilecekleri ihzari hareket niteliğinde olduğundan yüklenen suçun yasal unsurları ile oluşmadığından, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün onanmasına) oyçokluğuyla karar verilmiştir.
KARAR : Yargıtay C.Başsavcılığı ise 18.7.1994 gün ve 9578 sayı ile; karşı oy yazısı doğrultusunda; (silahlı çete PKK.nın amacını benimseyen sanıkların bu amacın gerçekleştirilmesi bakımından, örgütün şehirdeki bir kısım eylemlerinde yer aldıkları, henüz açık kimliği belirlenemeyen "gözlük" kod adlı örgüt sorumlusu tarafından kendilerine kod adları verildiği, eylemlerini dağ kadrosuna katılarak devam ettirmek için örgütün İstanbul Fatih'teki evinde diğer örgüt mensupları ile toplandıkları, burada kaldıkları 5-10 günlük süre içinde, örgüt yayın organlarını okumak suretiyle siyasi eğitim faaliyetinde bulundukları, daha sonra örgütün sağladığı parasal destekle toplu olarak örgütün Diyarbakır'daki evine geldikleri, burada on gün kadar kalıp, toparlanmalarından sonra dağa gidiş için hareket ettikleri ve Diyarbakır Kulp çıkışında yakalandıkları, sanıkların birbirini doğrulayan hazırlık ifadeleri tutanaklar, yer göstermeler sonucu saptanan Fatih'teki örgüt evi ile evde ele geçirilen örgüt yayınları, koliler halinde ki ilaçlar ve tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından, konumları ve süreklilik gösteren fiilleri itibari ile sanıkların silahlı çete niteliğindeki örgütün sair effradı oldukları kabul edilmelidir.) açıklamasıyla itiraz etmiştir.
Dosya Yargıtay 1. Başkanlığına gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR : İncelenen dosyaya göre:
Özel Daire çoğunluğu ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlık, sanıkların üzerlerine yüklenen suçun yasal unsurlarını oluşup, oluşmadığı hususundadır.
İstanbul'da değişik fakültelere kayıtlarını yaptıran ve okumaya başlayan sanıklar Şeyhmus Arslan, Levent Kayadağ, Hakan Gündüz ile bir iş yerinde çalışmakta olan Abbas Çelik'in, PKK.örgütü mensupları tarafından siyasi eğilimleri belirlenmiş, PKK. örgütüne sempati ile baktıkları saptandıktan sonra, kendilerine Markist-Leninist felsefeyi öğreten kitaplar verilerek, öncelikle bu doğrultuda bilinçlendirilmişler, ardından PKK. örgütünün yurt dışında bastırarak, yurda soktuğu yayın organlarını okumaları sağlanarak, kendilerine siyasi ve ideolojik bilinç verilmiştir. Daha sonra sanıkların, PKK.örgütü tarafından İstanbul'da gerçekleştirilen illegal kitle eylemlerine katılmaları sağlanmış, böylece cesaretleri geliştirilmiştir. Bilahare, deşirre olmalarını sağlamak için kendilerine kod adları verilmiş, yeterince siyasi eğitim aldıkları kanısına varıldığından, askeri eğitim almaları için otobüs biletleri alınıp, masrafları karşılanarak Diyarbakır'a gitmeleri sağlanmış, burada örgüt evinde on gün kadar kalan sanıkların birlikte kırsal alana gitmek üzere Diyarbakır Kulp otobüsüyle hareket ettikleri sırada, Diyarbakır çıkışında yapılan trafik kontrolünde kuşku üzerine yakalandıkları anlaşılmıştır.
İlligal örgütsel faaliyet aşama, aşama gelişir. Önce sempatizanlar saptanır, ardından bunlara siyasi ve ideolojik bilinç verilir, daha sonra kitle eylemlerine katılmaları sağlanarak cesaretleri geliştirilir. Bilahare kod adı verilerek gizlilikleri sağlanır. Son aşama ise dağ kodrosuna aktarılarak askeri eğitim almaları ve ileri aşama ise TCK.nın 1325. maddesine uyan eylemlerin yapılmasıdır.
Sanıkların eğilimleri belirlenmiş, PKK. sempatizanı oldukları anlaşıldıktan sonra siyasi bilinç verilmiş, daha sonra kentsel eylemlere katılmaları sağlanarak cesaretleri ölçülmüş ve kod adları verilerek illegal hale getirilmişlerdir. Bundan sonraki aşamada dağ kadrosuna katılarak askeri eğitim almaları yoluna gidilmesidir. Sanıkların açıklanan bu eylemleri silahlı çete niteliğinde olan PKK.nın sair efradı olduklarını ortaya çıkarmaktadır. Bu itibarla itirazın kabülüne karar verilmelidir.
Karşı oy kullanan kurul üyesi O.Tavil; Özel Daire bozma kararının haklı nedenlere dayandığı ileri sürmüştür.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne Özel Daire onama kararı kaldırılarak, Yerel Mahkeme hükmünün BOZULMASINA 7.11.1994 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.