Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas No : 1996/7350
Karar No : 1996/8741
Tarih : 3.10.1996

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
· YAYIN YOLUYLA KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI
KARAR ÖZETİİ : Kişilik hakları saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini isteyebilir.
Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını sıfatını işgal ettikleri makam ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır miktarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olacak göstermelidir. Çünkü MK.4.md.kanunun takdir hakkı varlığı hususlarda hakim hak ve nisfetle hüküm vereceği belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır.
 
Taraflar arasındaki yayın yoluyla kişilik haklarına saldırıda bulunulmaktan doğan tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı 100.000.000 lira manevi tazminatın 22.9.1994 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine 22.9.1994 tarihli Zaman Gazetesinin "Kulis köşesinde yer alan davacının "Mahir Ç...'ın Bütün Eserleri adlı kitabını yayınladığı" yolundaki haberlerin gerçek olmadığının davacının sözü edilen kitapla ilgisinin bulunmadığının ve yazının b l bölümünün hukuka aykırı bulunduğunun aynı gazetenin 3. sahifesindeki "kulis" başlıklı köşe yazısında masraf davacılara ait olmak üzere yayınlanmasına ilişkin hükmün süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının temyizine gelince,
Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminata hükmedilmesini istiyebilir. Hakim manevi tazminatı miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Miktarı belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel hal ve şartların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstermelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nısfetle hüküm vereceği Medeni Kanunun 4. maddesinde belirtilmiştir. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin, duygusunun etkisine ulaşmak için. gerekli olan kadar olmalıdır.
Davaya konu olan bu işte yayının niteliğine göre takdir edilen manevi tazminat çok azdır, daha üst düzeyde tazminat takdiri için kararın bozulması gerekir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle ve oybirliği ile davacı yararına BOZULMASINA, davalıların temyiz itirazlarının ise ilk bentteki nedenlerle oyçokluğuyla reddine ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 3.10.1996 gününde karar verildi.
KARŞI OY AÇIKLAMASI
Davacı, dava dilekçesinde "karar özetinin (hükmün) en yüksek tirajlı üç gazeteden birinde yayınlanmasını istemiştir. Yerel mahkemece ''22.9.1994 tarihli Zaman Gazetesinin kulis köşesinde yer alan davacım Mahir C...'ın Bütün Eserleri adlı kitabını yayınladığı yolundaki haberlerin gerçek olmadığının davacının sözü edilen kitaplar ilgisi bulunmadığının ve yazının bu bölümünün hukuka aykırı bulunduğunun aynı Gazetenin 3. sahifesindeki kulis başlıklı köşe yazısında" yayınlanmasına karar verilmiştir.
HUMK.nun 74. maddesi uyarınca "hakim her iki tarafın iddia ve müdafaalarıyla mukayyet olup ondan fazlasına" karar veremez. BK.nun 49/2.maddesi gereğince ise manevi tazminat istenilmesi durumunda "hakim bu tazminatın ödenmesi yerine diğer bir tazmin sureti ikame veya ilave edebileceği gibi tecavüzü kınayan bir karar vermekle yetinebilir ve bu kararın basın yolu ile ilanına da hükmedebilir"
"BK. M.49/f.3'de, mahkeme kararının ilanının tecavüzün yer aldığı kitle iletişin aracında yapılacağı yolunda bir sınırlama yoktur. Bir gazetede yer alan ve manevi zarara yol açan yazının kınanmasına dair kararın başka bir gazetede yayınlanmasına da karar verilebilir. Bir gazetede yer alan tecavüzü kınayan kararı o gazetede ilan etmeye tecavüzden sorumlu gazete sahibinin mahkum edilmesi kanunda öngörülmemiştir. Fail, manevi tazminat olarak özür dilemeye mahkum edilemeyeceği gibi kınama kararnıı gazetesinde ilan etmeye de mecbur tutulamaz. Binaenaleyh İİK.m. 343 uyarınca hapisle zorlamada söz konusu olmaz" (Kemal Oğuzman-Turgut Öz, Borçlar Hukuku, Genel Hükümler, İst.1995/, s.658
Şu durum karşısında yerel mahkemece yalnızca tazminata (para ödenmesine) karar verilmiş olsaydı, bu karar özetinin davalı gazetede yayınına olanak vardır. Tazminatla beraber kınamaya da karar verildiğine göre kınamaya yönelik metnin davalı gazetede yayınlanması, usul ve yasaya aykırılık oluşturur. O nedenle davalıların temyizleri bu açıdan kabul edilerek yararlarına hükmün bozulması gerektiği inancıyla yüce çoğunluğun itirazların tümünün reddi kararına katılamıyorum. 3.10.1996
KARŞI OY AÇIKLAMASI
Sayın Erbay T...'ın karşı oy yazısında aşağıda yazılacak kısmı farklılık dışında aynen katılıyorum.
Mahkemece kınamaya karar verilmeksizin yalnızca tazminata karar verilmesi halinde de bu hususun aynı gazetede yayınlanmasına karar verilemez. Özel madde de bu hususta açık bir hüküm bulunmadığı gibi mahkemelerin infazı mümkün olmayan kararlar vermemeleri kuralı gereğide bu şekilde karar verilemez. Bu hususun da bozma sebebi yapılmasını düşündüğümden yüce çoğunluğun sair itirazların reddi kararına katılamıyorum.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler



YARGITAY KARARLARI :
İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini