 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
Y A R G I T A Y
Onaltıncı Hukuk Dairesi
E. 1991/8540
K. 1991/3749
T. 11.3.1991
* KADASTRO TESBİTİ
* GÖREVSİZLİK KARARI
ÖZET : Görevsizlik kararları, karar düzeltmeye tabi olmadığından Yargıtay
kararının verildiği tarihte kesinleşmiş sayılır. Davacı taraf Yargıtay onama
kararının tebliğinden itibaren on gün içinde görevli mahkemeye başvurmalıdır.
Aksi takdirde dava açılmamış sayılır.
(1086 s. HUMK. m. 193)
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu
anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:
Tapulama sırasında 2991 parsel sayılı 20200, 4299, 4313, 4750, 4793 parsel
sayılı 49800, 31850, 46500 ve 33750 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar,
asliye hukuk mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malikhanesi
açık bırakılmak suretiyle tesbit edilmiştir. Asliye hukuk mahkemesinde davacı
Halil tarafından Hazine ve diğer davalılar aleyhine açılmış olan dava
tapulama mahkemesine devir edilmiştir. Mahkemece, çekişmeli 4750, 4793 sayılı
parselin Halil mirasçısı Mahmut, 2991 parselin 20200 metrekarelik bölümünün
Anakız, 2991 parselin 450 metrekarelik bölümü ile 4299 sayılı parselin
Hazine, 4313 sayılı parselin Hasan adına tapuya tesciline karar verilmiş;
hüküm, davacılar vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz
edilmiştir.
Davalı Hazine'nin dayanağını oluşturan tapu kayıtları 4753 sayılı Kanuna göre
oluşturulmuştur. Tapu kayıtlarının oluşturulduğu tarihe kadar 3402 sayılı
Kadastro Kanununun 46/1 ve 14. maddelerinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme
şartlarının davacılar yararına gerçekleştiği mahkemece toplanan ve doğru
olarak değerlendirilen delillerle saptandığından davalı Hazinenin temyiz
itirazları yerinde bulunmamaktadır.
Davacıların temyiz itirazlarına gelince; davacılar, Hazine adına oluşturulan
tapu kayıtlarının iptali için 1073 sayılı Kanun hükümleri uyarınca dava
açtıklarını, davanın 1617 sayılı Kanun yürürlüğe girmesinden önce açılmış
olması nedeniyle kayıt ve belgesiz olarak zilyetliğe dayanılarak kendilerine
her parsel için ayrı ayrı 100 dönüm miktarında arazi verilmesi gerektiğini
öne sürmüşlerdir. Davacılar tarafından Hazine aleyhine toprak mahkemesinde
açılan dava yönünden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; karar Yargıtay
tarafından onanmış, Yargıtay ilamı 1.10.1974 tarihinde davacılar vekiline
usulen tebliğ olunmuş, davacılar vekili tarafından 23.10.1974 tarihinde
görevli mahkemeye başvurularak dava yenilenmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri
Kanununun 440/III-3. maddesi uyarınca mahkemelerce verilen görevsizlik
kararlarının bozulmasına veya onanmasına ilişkin kararları hakkında karar
düzeltme yoluna gidilemez. Görevsizik kararları, karar düzeltmeye tabi
olmadığından, Yargıtay kararının verildiği tarihte kesinleşmiş sayılır. Hukuk
Usulü Muhakemeleri Kanununun 193. maddesi uyarınca davacı tarafın Yargıtay
onama kararının tebliğinden itibaren on gün içinde görevli mahkemeye
başvurması gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır. Dava konusu olayda
Yargıtay kararı 1.10.1974 tarihinde davacılar vekiline tebliğ edilmiş, on
günlük yasal süre geçtikten sonra görevli mahkemeye yenileme dilekçesi
verilmiştir. Bu nedenle asliye hukuk mahkemesinde görülen dava, önceki
davanın devamı sayılamaz. Asliye hukuk mahkemesine başvuru tarihinde 1617
sayılı Kanun yürürlüğe girdiğinden davacıların her parsel için yalnızca
zilyetliğe dayanarak her parselden ayrı ayrı 100'er dönüm miktarında
taşınmazı iktisap etmeleri mümkün değildir. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro
Kanununun miktar sınırlaması gözönünde tutularak hüküm kurulması isabetlidir.
Açıklanan nedenlerle, tarafların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının
reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün (ONANMASINA), 11.3.1991 gününde
oybirliğiyle karar verildi.
|