 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C
Y A R G I T A Y
Ceza Genel Kurulu
E. 1991/6-223
K. 1991/240
T. 30.9.1991
* HIRSIZLIK
ÖZET : Sanık parayı mağdurun üzerinden çalmamış, kendisine teslim edilen
cüzdan içinden çalmıştır.
Bu oluşta, yankesicilik suretiyle hırsızlık suçunun "mağdurun üzerinden
alma" unsuru bulunmadığın- dan eylem, TCK.nun 491/3. maddesine uyan
hırsızlık suçunu oluşturur.
(765 s. TCK. m. 491/3)
Hırsızlık suçundan sanık Cemil'in, TCK.nun 492/7 ve 522. maddeleri uyarınca 8
ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin, (Dursunbey Asliye Ceza
Mahkemesi)nden verilen 14.12.1989 gün ve 119/182 sayılı hükmün sanık
tarafından temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay Altıncı Ceza Dairesi,
19.6.1990 gün ve 3754/5666 sayı ile;
"...Sair temyiz itarazları yerinde görülmemiştir. Ancak:
Oluşa ve dosya kapsamına göre eylemin TCK.nun 491/3. maddesine uyan suçu
oluşturduğu gözetilmeden yazılı, madde ile hükümlülüğüne karar verilmesi,
isabetsizliğinden" bozmuştur.
Yerel Mahkeme ise, 6.12.1990 gün ve 161/223 sayı ile;
"Sanığın mağdura karşı olan davranışları yankesiciliğe yöneliktir. Yoksa
aralarında herhangi nezaket ilişkisi veya herhangi nedenle birlikte olma gibi
TCK.nun 491/3. maddesinde öngörülen hal yoktur. Eylemi yankesicilik suretiyle
hırsızlık suçunu oluşturur" biçimindeki açıklamalarla önceki hükümde
direnmiştir.
Bu hüküm de sanık tarafından süresinde temyiz edildiğinden dosya, Yargıtay C.
Başsavcılığı'nın bozma istekli 20.6.1991 gün ve 910 sayılı tebliğnamesiyle
Birinci Başkanlığa gönderilmekle; Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği
konuşulup düşünüldü:
İncelenen dosyaya göre;
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık hırsızlık suçunun
niteliğine ilişkindir.
24.3.1943 gün ve 15/13 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında ve öğretide
yankesicilik; "El Çabukluğu ve maharetle ŞAHIS ÜZERİNDEN bir şeyin çalınması"
biçiminde tanımlanmıştır.
Bu tanımdan anlaşılacağı üzere yankesicilik suretiyle hırsızlık suçunun
oluşması için eylemin sadece el çabukluğu ve özel beceri ile işlenmesi
yeterli olmayıp çalınan şeyin MAĞDURUN ÜZERİNDEN alınması gerekmektedir.
İncelenen olayda, oğlundan aldığı para ile çarşıya gitmekte olan mağdurun
önüne çıkan sanığın "Ali İhsan'ın babası mısın? Oğluna 30 bin lira borcum
var" dedikten sonra bir adet 50 binlik verip üstünü istediği, mağdurun "kimin
verdiğini söyliyeyim?" diye sorması üzerine cebinden çıkardığı bir kağıda
adını yazma girişiminde bulunduğu ve bu kağıdın altına koymak için mağdurdan
cüzdanını isteyip aldığı, kalemi olmadığı için adını yazmadan "Bana kumaşçı
Osman derler" deyip uzaklaştığı, bilahare cüzdanını kontrol eden mağdurun
200.000 lirasının çalındığını fark edip peşine düştüğü, yakalandığında da bir
yanlışlık olmuş diyen sanıktan 30 bin lira eksiği ile parasını geri aldığı
saptanmıştır.
Görüldüğü gibi sanık parayı mağdurun üzerinden çalmamış kendisine teslim
edilen cüzdan içinden çalmıştır.
Bu oluşta, yankesicilik suretiyle hırsızlık suçunun "Mağdurun üzerinden alma"
unsuru bulunmadığından eylem TCK.nun 491/3. maddesine uyan hırsızlık suçunu
oluşturur.
Bu nedenle yerel mahkeme direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.
S o n u ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle Yerel Mahkeme direnme hükmünün istem
gibi (BOZULMASINA), 30.9.1991 günü oybirliğiyle karar verildi.
|