Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
Y A R G I T A Y
Yedinci Hukuk Dairesi

	E.	1990/7340
	K.	1991/7643
	T.	24.5.1991

*  KADASTRO TESBİTİ

ÖZET : Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve
 henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara yönelik davalar hakkında o taşınmaz
 için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona
 ereceğinden, dava dosyalarının doğrudan doğruya kadastro mahkemesine
 aktarılması gerekir.

(766 s. Tapulama K. m. 13, 61)  (3402 s. Kadastro K. m. 5, 27)

Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün
 Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için gerekli
 masraf yatırılmadığından duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak
 üzerinde yapılmasına karar verildi, tetkik raporu ve dosyadaki kağıtlar
 okundu, gereği görüşüldü:

Kadastro sırasında dava konusu parsel tapu kaydına, kazandırıcı zamanaşımı
 zilyetliğine dayanılarak davalı taraf adına tesbit edilmiştir. İtirazları
 komisyonca reddedilen Salih ve paydaşları ayrı tapu kaydına dayanarak dava
 açmışlardır. Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın gösterilen
 payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm,
 davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Tesbit tarihinde yürürlükte bulunan 766 sayılı Tapulama Kanununun 13 ve 61.
 maddelerinde ve bu kanunu yürürlükten kaldıran geçici 4.maddesi hükmünce
 olayda uygulama olanağı bulunan 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5 ve 27.
 maddelerinde mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili
 ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara yönelik davalar hakkında o
 taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihde bu mahkemelerin
 görevinin sona ereceği ve dava dosyalarının kadastro mahkemesine doğrudan
 doğruya aktarılacağı, kadastro hakiminin devredilen bu dava dosyaları ile
 konusu taşınmaz hakkında düzenlenen kadastro tutanaklarını birleştirerek askı
 ilanlarının yaptırılması ve bu davada işin içine girilebilme koşulu olan askı
 ilan süresinin bitmesinden sonra davaya kaldığı yerden bu kanunda öngörülen
 usul ve esas dairesinde devam olunacağı bildirilmiştir. Olayda, Salih ve
 paydaşları tarafından tapulama tesbitinden önce asliye hukuk mahkemesinde
 davalı Ovacı (Kumsayık) Köyü tüzel kişiliği hakkında tapulu taşınmazlarına
 elatmanın önlenmesi isteği ile açılan 952/326 esas sayılı dava dosyası
 görevsizlik kararı ile 13.7.1965 tarihinde tapulama mahkemesine
 aktarılmıştır. Bu davanın konusu olan taşınmazın tapulama sırasında ayrı ayrı
 parseller olarak ayrı ayrı kişiler adına ve değişik hukuki sebeplere dayalı
 olarak tesbitlerinin yapıldığı belirlenmiştir. Yasaya aykırı bir biçimde
 tesbit tutanaklarının malikhanelerinin doldurulmuş olması anılan yasa
 hükümlerinin uygulanmasını diğer bir deyişle o tutanakların aktarılan dava
 dosyası ile birleştirilmesini engellemez. Diğer yandan; bu davanın varlığı
 aktarılan davanın tarafları dışındaki kişiler lehine yapılan tesbitlerin
 kesinleşmesini dahi önler. O halde; bu durumda mahkemece tesbitten önce
 asliye hukuk mahkemesinde açılan 952/326 esas numarasında kayıtlı iken
 görevsizlik kararı ile Tapulama Mahkemesine aktarıldığı ve Lüleburgaz
 Tapulama Mahkemesi'nin 975/15 esasında kayıtlı ve görülmekte bulunduğu
 belirlenen Salih ve paydaşlarının tapu kaydına dayalı olarak Ovacık Köyü
 Tüzel Kişiliği hakkında açtıkları elatmanın önlenmesi davasının kapsamı
 belirlenerek konusu taşınmazlar hakkında düzenlenen tapulama tutanakları ve
 davalı ise dava dosyaları 3402 sayılı Kadastro Kanununun 27/3. maddesi
 hükmünce bu dava ile birleştirilmeli, tapulama sırasında lehine tesbit
 yapılan kişi ile bu tesbite itiraz eden ya da komisyon kararına karşı dava
 açan kişilerinde aktarılan davanın tarafları yanında bu davanın doğal tarafı
 sayılacağı gözönünde tutularak yapılmamış ise askı ilanları yapıldıktan sonra
 taraf oluşturulmalı, ondan sonra iddia ve savunma ve buna ait deliller
 belirlenmeli, birleşik harita yaptırılmalı ve gereken araştırma, inceleme
 uygulama yapılmalı, davacı tarafın dayandığı tapu kaydının hukuki değerini
 koruyup korumadığı tartışılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
 Mahkemece bu yönler gözardı edilmiştir. Bu yönlerden yanılgıya düşülerek
 yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Bu nedenle; yerinde görülen
 temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 24.5.1991 gününde
 oybirliği ile karar verildi.


    
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Suçlar] Dolandırıcılık mı hukuki ihtilaf mı 
  • 25.04.2024 13:09
  • [Alacak tahsil] Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı süresi başlangıcı 
  • 23.04.2024 00:24
  • [Mirasçılık] Abilerim babamı sokağa atıyor. Dedem tapuyu abilerimin üzerine yapmış. 
  • 22.04.2024 06:30
  • [Boşanma davaları] Vasi ataması hk. 
  • 18.04.2024 09:43
  • Beraat sonrası yurtdışı çıkış yasağı kaldırma sorunu 
  • 16.04.2024 15:18


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini