|
25/04/2024 Eski forum arşivi bölümü
Hukuksal Tartışmalar
Emekliliği hak ettiği gün İş akdi fesih |
mbas67 |
Kurumumuz Bir devlet kurumu ve şu an 13.000 civarı İşçi çalıştırıyor.
Devlet politikaları malum küçülmek istiyor. Hizmet satın alarak Yönetim zaafını gidermeye çalışıyor.
Hal böyle oluncada emekliğini hak eden çalışanları sırf emekliliği gelenleri ihbar öneli yaparak ve hak ettiği tüm parasal hakları teslim ederek İş akdini 4857 -17 maddesine göre fesh ediyor.
İşten atılan çalışanlar emekliliği hak ettiğinden SSK ya baş vurarak emekli maaşının bağlanmasını talep ediyor.
Biliyorum ki emeklilik maaşını almayı hak kazanmak bile bu toplumun şanslıları arasında yerini alıyor.
Ama mağdur etmediğini sanan Devlet(İşveren) sırf emekliliği hak etmek mağduriyeti ortadan kaldırıyorsa iyi valla.
9.Hukuk D." salt emeklilik fesih için geçerli bir neden olamaz.Emekliliğin geçerli bir neden teşkil edeceğine dair bir kurala yer verilmemiştir." E.2003/18257.K.2003/17985 T.27.10.2003
Tabiiki İşveren zararıda İhbar öneline ekliyerek
"Müessesemizin yeniden yapılanması,norm kadroya uygun bir sayıya ulaşarak rasyonelleşmesi , verimliliğin artırılması, maliyetin düşürülmesi" ve yıl içindeki zararınıda belirterek ve kuruma yaptığımız hizmetten dolayı teşekkür ederek İş akdini fesh ediyor.
Her meslek dalında İş akdini fesh yok bazı sanat dallarında mevcut.
Yani meslek dalı olarak kayırmaca var. madem zarar herkese eşit dağıtılmalı veya Siyasilerin yönetim bozukluğundan kaynaklanan zararın neden işçilerin üzerinde olduğunu anlamış değilim.Memuru yasa gereği atamazken ,zarardaki payı eşitken ,neden yaş gününde emekliliği hak eden işçi..Son çare işci çıkarma olması gerekirken bizde hala kolay bir çözüm olarak önüze sunuluyor.
Sendika yokmu duyar gibi oldum .Şu ana kadar bu konuda yasal girişimi yok.
Aslında mahkemeye verilirse sonuç alınır düşüncesindeyim. Bu uygulama eşitlik ilkesine uygun değil.
|
Av.Fırat Bayındır |
sayın mbas67,
işveren, iş akdini feshederken bu iradesini yazılı olarak yapmak ve işçiye tebliğ ettirmek durumundadır. Bu bildirimde feshin hangi tarihte geçerli olacağını da ayrıca belirtilir. Bu süre asgari olarak yasada yer almış olup, ferdi veya TİS ile artırılabilir. Yasada ya da sözleşmelerde belirlenen asgari bildirim sürelerinde önce de bu bildirim yapılabilir ama feshin geçerli olacağı tarih yine bellidir. Hukuken bir aykırılık söz konusu değildir. Ancak İşveren aynı zamanda size 27. m gereğince günde 2 satten az olmamak üzere iş arama izni vermek zorundadır. Bu izin işçi tarafından toplu olarak kullanılmak istenirse işçi bu isteğini işverene yazılı olarak bildirmek zorundadır. İşveren bu yasal yükümlülüğe uymaz ise o süreye ilişkin ücretini işçiye ayrıca ödemek zorundadır.
Şimdi :
1) Kamuda çalıştığınıza göre bu iznin verilip verilmediğini çeşitli belgelerle kanıtlamanız kolaydır. (puantaj, izin formu, çıkış kağıdı vs.)
2) İhbar öneli verilmek veya sizin örneğinizde olduğu gibi ihbar süresini de aşan bir önel verilmek surtiyle yapılan fesihlerdeki tehlikeye işaret etmiştim. Ve İŞE İADE İŞ BARIŞI forumunda, üzerinde tartıştığımız ve Prof.Dr. Can Tuncay' ın da katıldığı görüş;
Yasa metninde açık bir şekilde işe iade davası açılması fesih bildiriminden itibaren 1 aylık hak düşürücü süreye bağlanmış olduğundan, fesih bildiriminde belirlenen geçerlilik tarihinin değil ( bu süre 1 ayı aşan ihbar süresi olabileceği gibi daha uzun da olabilir), feshin işçiye tebliğ edildiği tarihi esas almaktadır.
Bu görüşün sakatlığı, yine İŞE İADE-İŞ BARIŞI forumunda açıklanmıştır.
Epeyce aramama rağmen bu konuyu enine boyuna tartışan bir makaleye veya kitaba raslamış değilim. Eğer bulur da bizimle paylaşırsanız sonsuz mutlu olurum.
Ancak BÖYLE BİR DURUMUN SİZİN AÇINIZDAN TEHLİKESİNE de işaret ettik. Her ihtimale karşı böyle bir iş akdi fesih bildirimi işverence size tebliğ edildiğinde, halen işyerinde çalışıyor olup olmamanıza bakmadan tebliğden itibaren 1 aylık hak düşürücü sürede işe iade davanızı açın. Henüz Yargıtayda yeni İş K. uygulaması yeni yerleşmekte ve bir takım aksamalar da bu süreçte kaçınılmaz olmaktadır. Doktrin görüşleri de elbette önemlidir ama pratikte önemli olan Yargıtayın uygulamasıdır. O nedenle sakın dava açma süresini kaçırmayın.
3) Yine sizi bekleyen bir başka tehlikeye emeklilik konusunda işaret etmiştik ve Yargıtay kararını da İş Hukuku İçtihatlar forumuna ekledik umarım okumuşsunuzdur.
Kolaylıklar ve sabır diliyorum. |
yyln |
Nerde o eski sendikalar desek mi? |
Av.Fırat Bayındır |
yargıtay uygulamasında salt emekliliğin hakedilmiş olması geçerli bir fesih nedeni olmasa da, yanlış hatırlamıyorsam, emekliliğin hakedilmiş olması gerekçesine dayanarak yapılan feshin ardından işçinin, İHBAR SÜRESİ DOLMADAN ve eğer ihbar tazminatı da peşin ödenmemişse, emeklilik için başvurması ve emekliliğe hak kazandığının kurumca tespit edilip maaş bağlama kararı verilmesiyle birlikte, hizmet akdini fesheden tarafın İŞÇİ olduğu yolunda kararlar var.
Böyle bir karar bulduğumda buraya aktaracağım.
bu nedenle, diğer işçi arkadaşlarınızı uyarın veihbar tazminatı peşin ödenmeden iş akdi feshedilenler emeklilik başvurusu yapmasınlar, doğrudan işe iade davası açsınlar. Zira emekliliği haketmişlerse eğer her zaman bu başvuruyu yapabilirler, aceleye gerek yok. |
Av.Fırat Bayındır |
quote: Hal böyle oluncada emekliğini hak eden çalışanları sırf emekliliği gelenleri ihbar öneli yaparak ve hak ettiği tüm parasal hakları teslim ederek İş akdini 4857 -17 maddesine göre fesh ediyor. |
burada sizi asıl bekleyen tehlike, eğer işveren iş akdi feshini ihbar öneli vererek yapıyorsa , iş akdinin feshine dair YAZILI bildirimi tebliğ aldığınız tarihten itibaren İş K. 20. maddeye göre 1 AYLIK SÜRE İÇİNDE İŞE İADE DAVASI açmazsanız bu hakkınızı kaybetme ihtimalidir.
Muhtemeldir ki çoğunuzun ihbar süresi kıdeminiz 3 yıldan fazla olduğu için 8 haftadır. Ve sakın ola ki işe iade davanızı ihbar süresinden sonra 1 ay içinde açabiliriz demeyin bu hakkınızı kaybedersiniz. Bu konuda yine bu forumda açılan İŞE İADE İŞ BARIŞI https://www.hukuki.net/showthread.php?3739 forumunda bazı açıklamalar ve Yargıtay kararı bulabilirsiniz. |
mbas67 |
Sayın Bayındır
Öncelıkle yanıtınız için teşekkürler..
Bizlerin ihbar süresi 10 hafta (sözleşmeyle kazanılan hak)
İşveren tarafı 6 ay önceden ihbar önelini yollayabiliyor.İmza atılmaması fazla bir şeyide değiştirmiyor. İmza atılmış gibi bürokratik işler yürüyor.
Tartışılması gereken bir kaç husus var ..
1-husus işveren yasal süreden önce ihbar yapması hukuki mi?
4857 -17 madde örneğin d) fıkrası "İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra," Yani işçiye ihbarı yaptıktan sonra 8 hafta sonra iş akdi fesh olması lazım gelirken 100 gün ,160 gün önceden yapılan ihbar önelinin iş verimine etkisinigöz ardı etsekte , hukuki yanını merak ediyorum.
Diğer bir konuda sözünü ettiğiniz yasal süre
Her ne kadar 4857 -20 maddesinde "tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir" gibi açık bir dille inbar önelinin yapıldığı tarih işaret ediliyorsada, Bu maddeyi tartışan çok prof. var
şöyleki ; Fesih gerçekleşmemişken açılacak davanın düşeceği ve bu sebeple konu edilen 1 ay ın fesihten sonra olması gerektiği falan.
Bu konuyla alakalı dökümanları tekrar araştırıp iki farklı görüşü aktarmaya çalışacağım.
|
Bugünün tarihi: 25/04/2024 03:58:11 |