Ergenekon Notları

[ayazoglum]

EROL EKŞİDEN ALINTIDIR

Anlaşıldı horasan birazda sana nasihat etsin...../..../..?
02-02-2009 22:04:46

OOOOOOOOOO ekşi kardeşim !

Aşı kampanyamıza hoşşgeldiniz. buyurun efendim!

Sizi şöyle alalım.


Aşılarımız yüzdeyüz abd labarotuvarlarında uzun araştırmalar sonucu üstün emek ve gayretle elde edilen anti sosyal ve anti bağımsızlık içeren f tipi bir ajandır.
Tamamen İslami teamüllere uygun helal olarak üretilmiştir.
coğrafyamızın bulaşıcı bağımsızlık hastalığına karşı üstün direnme gücü sağlayan bu aşının teknik özellikleri sonderece kusursuzdur.
Terkibi::
Bir doz islam
İki doz Hıristiyanlık
Üç doz siyonizm

Bir miktar kapitalizm
Bir miktar emperyalizm
Ve çok miktarda İslamın kullanılmayan ögeleri
beher ampul çok miktarda dolar içerir.


Endikasyonları:
Aşı vücuda girdikten kısa bir süre sonra bir miktar yüksek ateş yapar.
Hatta uzun bir süre hasta kendini tanıyamıyarak çevresindekileri telaşlandırabilmesine rağmen ateş yok olduğunda vücut artık bağımsızlık özgürlük demokrasi gibi şımartılmış virüslere karşı bağışıklık kazandığı gibi vatan millet bayrak gibi haslet içeren bakterileride duraganlaştırır.

Kontradikasiyonları:
Depresyon tehlikesi nedeniyle Dincilik sendromu içinde olanlara kesinlikle yapılmaz.

Kullanış tarzı.
Aç karına bir defada yüksek bir doz. Yeterlidir.

Yanetkileri:

karın ağrısı bulanık görme kabızlık paranoyak belirtiler..yoğun suçluluk duyguları.
Histerik ağlamalar.

Not:
Beklenmeyen durumlarda ulemaya başvurunuz.

ayazoglum

[deniz02]

Firari paşa birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu
http://www.internethaber.com/news_de...erstitial=true

Yarbay Dönmez Ergenekon'dan da tutuklandı
http://www.cnnturk.com/2009/turkiye/...5.0/index.html

MİT şeması açıklanmayacak
http://www.ntvmsnbc.com/news/474291.asp[B]

Ergenekon'un internet siteleri ( bu çok ilginç... )
http://www.zaman.com.tr/haber.do?hab...syonun-merkezi

Bu da Ergenekon'da Hava Durumu
http://www.internethaber.com/news_de...erstitial=true

***

Sayın horasan şimdi de bu forum adı altına toplamaya çalıştığım haber notlarına kızıyordur belki ama, kusura da bakmasın bunca habere yorum vs. yapamam! Yalnız, onca öldürülen insanlar ve bilhassa şu asit kuyuları hakkında ne düşünüyorlar, acaba!

İnsanlık adına...

( Başka bir forumda "insanlık adına"dan söz etmiş olduğunu görmüştüm de, ondan sordum, tabii ki yanıt vermek zorunda değildir!)

[horasan]

Sayın deniz02,

Yazık ki biz zavallı "koyun"lara dikte edilen "ot"larla ne sizler ne de bizler bir sonuca varamayız...

"Tutuklanan yarbay, meğer Sayın Başbakan'a "Askerlik yan gelip yatma yeri değildir!" dediği için dava açan ve kazanan muvazzaf subaylardan biriymişşşşş..."

Ben, bana gelen, yukarıdaki bir yaş "yonca"yı bile sizlerle paylaşmayı zul sayarken sizler kuru samanları önümüze yığıyorsunuz ve zekamızla alay ederek çok ayıp ediyorsunuz...

Sizler de ve bu siteyi takip eden bir çok üye de artık farkındaki içine serpiştirilen adli vakalar olsa da bu dava artık SİYASİ bir dava halini almıştır...

Siyasi görüşünüzü açık açık savununuz ve bizlerle tartışınız ama bu dava üzerine siyasi görüşünüzü inşa etmeyiniz...

YOKSA, BU DAVA İLE YAZIK Kİ SİYASİ GÖRÜŞLERİNİZİ DE FEDA ETMİŞ OLURSUNUZ...

Benden size bir rakip tavsiyesi...

[deniz02]

Merhaba Sayın horasan,

Size göre içi boş olan haberin; başkasına göre içi dolu olabilir. Size göre iyi olan, başkasına göre kötü olabilir. Size göre yanlış olan, bir başkasına göre de doğru olabilir. Bu örnekler çoğaltılabilir...

Bunları da hiç düşündünüz mü Sayın horasan?

Kötü iyinin , iyi de kötünün "aynas"ı değildir, diyebilir misiniz!

Soruma da kendim yanıt bulurum , zahmet etmeyin artık!

Saygılarımla,

[deniz02]

Bulunan bombaların kriminal incelemesi tamam
http://www.cnnturk.com/2009/turkiye/...4.0/index.html

"ERGENEKON'U SİZDEN ÖĞRENDİM''
http://www.internethaber.com/news_de...=177920&page=1

[monica]

Savcılar 'Komutanların adını ver, seni koruyalım' dedi
'Ergenekon' davasının dünkü duruşmasında PKK itirafçosı tutuklu sanık Abdülmüttalip Toncer, Savcı Pekgüzel ve Öz hakında şok suçlamalarda bulundu.
ERGENEKON'UN dünkü duruşmasında tutuklu sanık Abdülmüttalip Toncer, suçlamaları reddetti. 1990 yılınıda PKK'ya katıldığını,'Örgütün iç yüzünü, ne kadar gaddar olduklarını öğrendikten sonra ayrılmaya karar verdiğini söyleyen Toncer, 1993'de teslim olarak pişmanlık yasa'sından yarlandığını anlattı ve şok iddialarda bulundu:'JİTEM yok, JİTvar' iddiası "Babam Kütahya'da devlet memuruydu.Türkiye'de Kürt sorunu yoktur.
Öyle birşey olsa devlet neden babamı memur yapsın? DTP Milletvekili Hasip Kaplan, Kürt sorunu var'diyor. Olsaydı seni bu devlet köleleştirirdi, okutmazdı, cahil bırakırdı.
Avukat da Milletvekili de olamazdın. DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, Kürt düşmanı ve Mardin'de toprak ağası.
Köylerde binlerce insanı topraklarında çalıştırıyor.
Alaçakları para500 TL ise 100TL veriyor.
Okadar parası vardı, iki fabrika kursaydı da insanları çalıştırsaydı."

Tonçer, JİTEM'le faaliyetlere katıldığı yönündeki iddaların da doğru olmadığını savunarak, "JİTEM diye bir şey yok. Jandarma istibaratı kısa adıyla JİT var" dedi. 'Ergenekon' diye bir örgütten haberdar olmadığını da söyleyen Tonçer savunmasını şöyle devam etti:"Savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ve Zekeriya Öz bana, '10 yıl TSK ile PKK'ya karşı mücadele ettin.
TSK nın bölgede yaptığı kanun dışı olayları anlat,Komutanların ismini ver.
Seni ERGENEKON örgütüne katmayız' dedi.
ŞOK OLDUM. 'NASIL OLUR ONLAR BENİ KURTARDI DEDİM.
'Böyle şeylere tanık oldun mu?diye sordular.
'Seni koruruz' dediler.
Tekliflerini reddetiğim için Ergenekon soruşturmasına dahil edildim.
7/ ŞUBAT/2009, Vatan G.Z.Tsi Sayfa 14

SAVCI ZEKERİYA ÖZ HAKKINDA SUÇ DUYURUSUDUR!
DEDİM YA ÇOK KİBAR BEY, İYİ KARŞILADI BENİ, ELİMİ BİLE SIKTI, "BUYRUN OTURUN" DEDİ, OTURDUK. ÇAY İKRAM ETTİ. SU İKRAM ETTİ. ALDI SÖZÜ ELİNE:

- SİZ BAŞARILI BİR SUBAY MIŞSINIZ. ÇOK İYİ EĞİTİM VE BAŞARILI GÖREVLER YAPMIŞSINIZ. SİZİ HARCAMIŞLAR.
ARDI SIRA BİR SAVCI DAHA GELDİ, O DAHA DERİNDEN VURDU:
- SİZİ HARCAMIŞLAR ALBAYIM. O YIL GENERAL OLACAKMIŞSINIZ, YAPMAMIŞLAR.

GENE ASIL SAVCI:
- TUTUKLU SANIKLARDAN BİRİNDE BİR DOSYA ELE GEÇİRDİK AMA DOSYA SİLMİŞLER, ZOR KURTARDIK. ORADA SİZİNLE İLGİLİ BAZI ŞEYLER VAR. SİZ BİR TELEFON TESPİTİ YAPMIŞSINIZ. BU MEYDANA ÇIKINCA LEVENT PAŞAYI GÖREVDEN ALMIŞLAR, İSTİHBARAT KADROLARINI DAĞITMIŞLAR. AY IŞIĞI SARIKIZ, DUYMADINIZ MI HİÇ? SONRA FEVZİ PAŞA GELMİŞ, BÜTÜN TAYİNLERİ O YAPMIŞ.

- HAYIR SAVCI BEY. BU ANLATTIĞINIZ OLAYLAR HEM GAZİ PAŞA KİTABINDA HEM DE AKSİYON DERGİSİNDE YAYINLANDI. BUNLAR BİTMİŞ SORUŞTURMALAR. SONRA, LEVENT PAŞAYI GÖREVDEN ALAN ŞENER PAŞADIR, İSTİHBARATI TAYİN EDEN DE ŞENER PAŞADIR, FEVZİ PAŞA GENEL KOMUTANLIĞA ATANDIĞINDA BU TAYİNLER YAPILMIŞTI ZATEN. FEVZİ PAŞA SADECE ATİLA UĞUR ALBAYI KOCAELİ ALAY KOMUTANLIĞINDAN ALIP ÇANAKKALE EĞİTİM ALAYINA VERDİ. O ZATEN BANA YAPTIKLARI KÖTÜLÜKLERİN CEZASINI ÖBÜR DÜNYADA BULACAK. AYIŞIĞI SARIKIZI DUYMADIM. ŞU BANT KAYDI DEMİŞTİNİZ SAVCIM, ONDA NE VAR?

- O SİZİNLE İLGİLİ DEĞİL. VELİ KÜÇÜK, YALÇIN'IN EŞİNİ ARAYIP SİZE YAPILANLAR BİR İLGİSİ OLMADIĞINI SÖYLÜYOR, BUNU KAYDA ALMIŞ.

- VELİ KÜÇÜK'ÜN YALÇIN TANFER'LE DOĞRUDAN BİR İLİŞKİSİ OLAMAZ ZATEN, ÇÜNKÜ BEN KENDİLERİNİ ARAYIP OLAYI BİLDİRİNCE; " YALÇIN NAMUSSUZUN TEKİDİR, BİR YAKALASAM BEN HESAP SORACAĞIM" DEMİŞTİ. HATTA GENEL KOMUTANLIĞI ARAYIP BU OLAYLA BENİM BİR İLGİM OLMADIĞINI ANLATMAK İSTEMİŞTİ AMA TELEFONLA YETKİLİLERE ULAŞAMAMIŞ, BANA KENDİLERİ SÖYLEDİ.

- SİZİ BİR ÇOK POLİS İYİ TANIYOR, SİZİNLE GÖREV YAPANLAR DA VAR BURADA, SİZİ ÇOK SEVİYORLAR. EĞER BİR ŞEY BİLİYORSANIZ ANLATIN ALBAYIM. BAK SİZİ DE HARCAMIŞLAR, SİZ ANLATIN BİZ GEREĞİNİ YAPARIZ...

DALDIM GİTTİM ESKİ GÜNLERE. SAVCININ BU SÖZLERİ DERİNDEN VURMUŞTU BENİ.
" SİZİ HARCAMIŞLAR ALBAYIM", İNSAN BU SÖZÜ SÖYLER İKEN KARŞISINDAKİNİN NE ZOR BİR HAYAT YAŞADIĞINI NE SIKINTILAR ÇEKTİĞİNİ BİR DÜŞÜNÜR. SÖYLENECEK BÖYLE BİR SÖZÜN NE ANLAMDA SÖYLENDİĞİNİ ANLAMAYACAK KADAR DA TECRÜBESİZ BİR JANDARMA SUBAYI DEĞİLDİR O. BU TÜR SÖZLERİN MUHATABI DA DEĞİLDİR O. BU TÜR SÖZLERİN SÖYLENEBİLECEĞİ İNSAN DA DEĞİLDİR O. ŞU KISA DÜNYADA MİLLİ DEĞERLERİYLE ŞEREF VE NAMUSUNDAN BAŞKA KORUYACAK BİR ŞEYİ OLMAYAN İNSANLARA BU TÜR SÖZLER YÖNELTİLİRKEN İNSAN DİKKAT ETMELİ, KARŞISINDAKİNİ AŞAĞILAMAYA ÇALIŞTIĞININ FARKINA VARMALI, İNSANLARIN GURUR VE ONURUNU KIRACAK MAHİYETTE BİR SÖZÜ SÖYLEMEYE ÇALIŞIRKEN DİKKAT ETMELİ, BİZ İNSANIZ, ALLAH'IN KULUYUZ VE ALLAH'TAN BAŞKA KİMSEYE KULLUK ETMEYİZ, OLMADI SAYIN SAVCIM OLMADI, KIRDINIZ BENİ, ÜZDÜNÜZ BENİ, YARALADINIZ BENİ...

TAM ÇIKACAĞIM, GENE AYNI SÖZLER, BADEM BIYIKLI ÖTEKİ SAVCI DA KATILDI BU SÖZLERE, AYNI SÖZLERİ SÖYLEDİ;"SİZİ HARCAMIŞLAR ALBAYIM"!

AH KADER AH, HEP BİZE Mİ ŞU ÇİLEYİ ÇEKTİRECEKSİN, YETMEDİ Mİ ARTIK! DAYANMIYOR Kİ BU YÜREK, DAYANMIYOR, YETMEDİ Mİ ARTIK!

BEN BUNU SİZE NEDEN ANLATTIM?
BENİ POLİSLER TANIYOR, SAVCI TANIYOR, ORAYA GELDİĞİ BİLİYORLAR. YARIN KALKIP OLMADIK İŞLER YAPARLAR, ERDAL SARIZEYBEK GELDİ GİTTİ BÖYLE OLDU DERLER, BU BİZE AĞIR GELİR VE BİZ BÖYLE BİR ŞAİBENİN ALTINDAN KALKAMAYIZ, ÇOCUKLARIMIZA BU DURUMU ANLATAMAYIZ.

YA GAZİ PAŞA DUYARSA İSİMLİ KİTABI, ÇOCUKLARIM NEDEN EMEKLİYE KENDİ İSTEĞİMLE AYRILDIĞIMIN GERÇEĞİNİ BİLSİN DİYE YAZDIM. BU OLAYI DA BENİ NEDEN ERGENEKON'A ÇAĞIRDILAR, GERÇEĞİ SİZ BİLESİNİZ DİYE ANLATTIM.
BİZ ALNI AÇIK İNSANIZ, ŞAİBELER BİZE GÖRE DEĞİL.

SONUÇ:
1. SAVCI ZEKERİYA ÖZ BENİ TANIK SIFATIYLA ÇAĞIRMIŞ AMA İFADEMİ TUTANAĞA GEÇMEMİŞTİR. BU CMK'YA GÖRE YANLIŞTIR. ÇÜNKÜ SAVCI, TANIKTAN, SANIKLAR HAKKINDAKİ LEHİNE YA DA ALEYHİNE TÜM BEYANINI TUTANAĞA GEÇİRMEKLE SORUMLUDUR.

2. SAVCI, TANIĞA OLAYI ANLATIR VE BİLGİ VE GÖRGÜSÜNÜ SORAR. TANIĞIN ANLATIKLARINI KAYDA GEÇER. "ŞİMDİ KATİP EVE GİTMİŞTİR, YAZMASAK DA OLUR" GİBİSİNDEN İFADELERLE TUTANAK TUTULMASINDAN VAZGEÇİLEMEZ.

3. TANIK PSİKOLOJİK BASKI ALTINA ALINMAZ. "SİZİ HARCAMIŞLAR ALBAYIM" NE DEMEKTİR, NEDEN SÖYLENMİŞTİR, NE UMULMUŞTUR?

4. TANIĞA MASRAFLARI ÖDENİR; ANKARA-İSTANBUL-ANKARA GİDİŞ DÖNÜŞ BENZİN PARASI, YEMEK PARASI VE DİĞER ZAZURUİ MASRAFLAR. İSTANBUL 450 KİLOMETRE.

BİR LİTRE BENZİNLE ON KİLOMETRE GİTSENİZ, 45 LİTRE BENZİN YAPAR. 2 ÇARPI 45, 90 EDER. 4 MİLYON LİTRESİ, DEĞİLSE DE YARIN ZAM GELİR OLUR, 4 ÇARPI 90 , 360 YENİ LİRA EDER.

BİR GECE KONAKLAMA, EN AZ 200, YEMEKLER, 200, DERDİMİZDEN İÇTİK, İSTANBUL'DA BİR BALIK VE RAKI EDER 500, TOPLAM 1.260 YTL.

BUNA BİR DE 1.240 MANEVİ İŞKENCE BEDELİ EDER DÜZ HESAP 3.000 YTL.
BİR DE GEÇMİŞİN ACI OLAYLARINI HATIRLATTIĞI İÇİN 7.000 YTL MANEVİ ACI HATIRAT BEDELİ EDER 10.000 YTL.

SAVCI ZEKERİYA BEY,
LÜTFEN BANA 10 BİN YTL ÖDEYİNİZ YOKSA HAKKIMI HELAL ETMEM!

NE TRAJEDİ DEĞİL Mİ!

İŞTE ERGENEKON BU! ERGENEKON BİZİZ!

BİZİM ŞANLI TARİHİMİZ, GEÇMİŞİMİZ, DESTANIMIZ, BİZ ERGENEKON'UZ!
Haberin Tamamı: http://www.erdalsarizeybek.com.tr/es...estanidir.html

[sdt23]

Ergenekon'daki Tehlike

Şamil TAYYAR - 04 Şubat 2009

Şu anda ortada sadece bir iddianame var.
Genel siyaseti etkileme ihtimali hayli yüksek bir yerel seçim sürecine giriyoruz. Ağırlık noktamız siyasi gelişmeler olacak. O nedenle Ergenekon sürecini zorunlu haller dışında askıya almayı düşünüyorum.

Ancak, 12 Haziran 2007 günü başlayan Ergenekon soruşturmasının ulaştığı boyutu ve muhtemel tehlikeleri anlatmak, kısa bir özet yapmak elzem gözüküyor.

Şu anda ortada sadece bir iddianame var. İkinci ve üçüncü iddianame, henüz hazır değil. Her an operasyon beklentisi de mevcut. İlk iddianameye göre, 86 kişi sanık konumunda. Diğer iddianamelerin mahkemeye sunulmasından sonra sanık sayısı 100'ü geçebilir. Tutuklu sayısı ise şimdiden 70'e ulaştı.

Genel olarak sanıklar hükümeti ortadan kaldırmak, bu amaçla halkı isyana teşvik etmek ve kaos yaratacak eylem gerçekleştirmekle suçlanıyor. Danıştay cinayeti ve Cumhuriyet Gazetesi'nin bombalanması ise örgütün en ciddi eylemi olarak görülüyor.

Ele geçirilen bir hayli de mühimmat var. Özellikle İbrahim Şahin ve Yarbay Mustafa Dönmez'in ev veya ofislerinde çıktığı iddia edilen krokilerden sonra yeni cephanelikler ortaya çıkarıldı. Şu ana kadar bulunan el bombası sayısı 200'e yaklaştı. 55 ruhsatsız tabanca, yaklaşık 7 ton TNT patlayıcı, M-16 ağır silahlar, Kanas suikast silahları, binlerce mermi cephaneliğin önemli parçalarıdır.

Bu gelişmeler Türkiye'nin karanlık tarihiyle yüzleşme ve geçmişi hatırlayarak üzerine gitme kararlılığını doğurması bakımından önemli olmakla birlikte, Danıştay cinayeti dışındaki tüm karanlık kanlı eylemler tanık veya sanık ifadelerinde geçen bölümlerden ibarettir.

Yani "Ergenekon'un eylemi" olarak yer almıyor.

Suç listesi
Hazırlıkları devam eden iddianamelerde belki Üzeyir Garih, Necip Hablemitoğlu ve İbrahim Çiftçi cinayetleri ile Atabeyler, Vatanseverler ve Sauna Operasyonları Ergenekon'a dahil edilebilir. Belki bir kısmı dava dosyası dışında bırakılabilir.

Şemdinli olayları, Malatya'daki misyoner katliamı, Hrant Dink cinayeti ve Darbe günlükleri soruşturma kapsamında incelemeye alındı ama sürecin seyrinden Ergenekon'a eklenme ihtimali zayıf gözüküyor.

Operasyonlar sürerken gündeme gelen iki ayrı tartışma konusu, Ergenekon davasının kapsama alanını genişletti. İbrahim Şahin'le birlikte Susurluk, Arif Doğan, Levent Göktaş ve Levent Ersöz'le birlikte JİTEM bağlantıları daha sorgulanır oldu.

İtirafçı Abdülkadir Aygan'ın ifadeleri ise son 20 yıla yayılan, özellikle Doğu ve Güneydoğu'daki faili meçhul cinayetlerin mercek altına alınmasına yol açtı. 1993 yılında silahsız 33 erin şehit edildiği katliamla ilgili dosya dahi Ergenekon kapsamında değerlendirmeye alındı.

Hulusi Sayın (emekli korgeneral), Memduh Ünlütürk (emekli tümgeneral), İsmail Selen (emekli korgeneral), Adnan Ersöz (emekli orgeneral), Kemal Kayacan (eski Deniz Kuvvetleri Komutanı), Prof. Dr. Muammer Aksoy, Prof. Dr. Bahriye Üçok, Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı, Uğur Mumcu, Eşref Bitlis (eski Jandarma Genel Komutanı), Cem Ersever, Musa Anter, Tarık Ümit başta olmak üzere onlarca ismin 1990'lı yılların ilk yarısındaki karanlık ölümü, bu süreçte tartışmaya açıldı.

Tehlike anı
Ergenekon davasını bekleyen tehlike ise tam bu noktada başlıyor. Kritik soru şudur: Silivri'deki Ergenekon ne zaman işbaşı yaptı? Bir de Ergenekon şeması...

Mevcut belgelere göre, Ergenekon'un 1999 yılında kurulduğu varsayılıyorsa eski yıllara uzanan eylemlerle Ergenekon sanıkları arasında bağlantı kurmak imkansız hale gelir. Ergenekon bir "torba dava" olarak görülüyorsa birden fazla örgüt şemasının bulunmasını zorunlu kılar.

Veli Küçük, İbrahim Şahin, Sami Hoştan gibi bazı karakterlerin hem Ergenekon hem Susurluk sürecinde izlerine rastlanması, aynı örgüt şeması altında gösterilmelerine sağlam zemin oluşturmaz.

Çünkü Ergenekon ve Susurluk farklıdır. Bazı Susurlukçuların Ergenekon'da ortaya çıkması, sonraki yıllarda kurdukları ittifaktan kaynaklanmaktadır. Nitekim bazı Susurluk aktörleri, Ergenekon'un dışında kalmayı yeğlemiştir.

Eğer hem Ergenekon hem Susurluk yargılanacaksa tek torbada olmaz. Susurluk'la ilgili ayrı bir dosya açılmalıdır. Bir suç isnat ediliyorsa, Şahin ve Hoştan gibi ortak isimler iki dosyadan ayrı ayrı yargılanmalıdır.

Aynı şekilde JİTEM'in faaliyetleri (özellikle 1999 öncesi), Ergenekon'dan mutlaka ayrılmalı ve ayrı bir dosya açılmalıdır. JİTEM'i Ergenekon içinde yargılamaya kalkışmak sadece süreci zorlaştırır ve maksat hasıl olmaz. Veli Küçük gibi iki sahada da yer aldığı düşünülen isimler varsa onlar her dosyadan ayrı ayrı yargı önüne çıkarılmalıdır.

Darbe günlükleri de ayrı bir soruşturma konusu yapılmalıdır. 2003-2004 yıllarında kimi komutanların görevdeyken Sarıkız ve Ayışığı darbe planları hazırladığı iddiası Ergenekon içine yerleştirilirse arap saçına döner. Bu konuda bir siyasi irade varsa mecliste araştırma komisyonu kurulmalıdır.

Aksi istikamette mesafe alınır, Ergenekon'un eylem takvimi 1990'a kadar geriye çekilir, birbiriyle doğrudan bağlantılı olmayan eylemler birbirine eklemlenirse, Silivri'deki sanıklarla bu eylemler arasında bağlantı kurulamaz, Ergenekon binası tümden çöker.

Ergenekon "torba dava" olmamalıdır. Yakın karanlık tarih tümüyle aydınlatılmak isteniyorsa; Ergenekon, Susurluk, JİTEM ve Sarıkız ayrı ayrı kendi bacaklarından tutulmalıdır.

İlle de "hepsi olsun" diyorsanız, miladınız 12 Eylül, yolunuz Marmaris olsun.

[sdt23]

(Adem Yavuz Arslan'ın yazısından...)

Bütün bu hengamede çok önemli bir konu; Karadayı'nın ses kaydı gürültüye gitti. Malum İ.Hakkı Karadayı'ya ait ses kaydı internete düşmüştü. Kayıtta, Karadayı'nın Erkan Mumcu'yu ve bazı vekilleri aradığı, meclise girmeyerek 367 tezine destek vermelerini istediği belirtiliyordu.

Parti liderine küfürlerin de yer aldığı kayıtta AK Parti'nin seçimden önde çıkması durumunda 'askerin müdahale etmesi gerektiği' söyleniyordu. Mumcu telefon konuşmasını teyit ederken Karadayı'da ' kayıttaki ses bana ait ama bazı bölümleri montaj' demişti. Fakat kasetin içeriği kadar sızdırılması da ilginç.

Özellikle de zamanlaması. Ankara kulislerine göre kasetin sızdırılması, Karadayı'nın Veli Küçük için kullandığı 'o adamı tanımam' sözüne bir cevap. Malum, Karadayı tutuklu bulunan Küçük Paşa için 'o adamı tanımam, hiç görmedim' demiş, Küçük de 'O adam değilim. Tuğg.Veli Küçük'üm' demişti.

İşte tam bu nokta da gündemsiz bir şekilde ortaya dökülen kaydın Karadayı'ya bir tepki olduğu belirtiliyor. Yine duyumlara göre bir kısmı yayınlanan ses kaydı orijinal de bir saatten fazla. Yayınlanmayan bölümlerinde de Erdoğan ve Gül'e hakaretler var.

Kayıtlar da 1 Temmuz'da yurtdışına kaçan, 5,5 ay sonra tebdili kıyafet hastanede yakalanan Tuğg. Levent Ersöz'ün arşivinden çıkmış. Yani gazetecileri, işadamlarını, siyasetçileri dinleyen ETÖ mensupları komutanları da dinlemişler. Üstelik bunları da arşivleyip günü gelince bir şekilde dolaşıma sokmuşlar. Tabi bu ses kaydının sızdırılmasının mesaj yönü de önemli. Acaba Levent Paşa'nın arşivlediği 2 bin 500 kayıtta başka neler vardı?

[Harun Gür]

(Adem Yavuz Arslan'ın yazısından...)

Haber içeriğine yorumdan önce "zarfa değil mazrufa bakmak" olmayacaksa, şu yazıyı yazanın da bir biyografisini çıkarsak. Nerelerde çalışmıştır? Hangi görevlerde bulunmuştur? Şu anda ne iş yapmaktadır? Bu yazı hangi yayın organında yayınlanmıştır?

Ergenekon soruşturmasında, bazı iddialara göre, malum tarikatın (pardon siz cemaat diyordunuz değil mi?:o ) ve Emniyet içerisinde yapılanmasının parmağı bulunmaktadır. İddialar böyle, doğru mudur, yanlış mıdır bilemem de, şu yazıyı yazan şahsın bu tarikatle bir ilgisi var mıdır sizce Sn. sdt23 ?

Selamlar,

[sdt23]

İddialar böyle, doğru mudur, yanlış mıdır bilemem de, şu yazıyı yazan şahsın bu tarikatle bir ilgisi var mıdır sizce Sn. sdt23 ?

Ben bu şahsın cemaatle ilgisi olup olmadığıyla değil, yorumun içeriğiyle ilgileniyorum. Sizi daha fazla üzmemek için "velev ki, cemaatten olsun" diyorum.

Veli Küçük-İsmail Hakkı Karadayı arasında son günlerdeki soğukluk tüm basın organlarına yansıdı. Bir bütün olarak değerlendirildiğinde yorum makul geliyor.