+ Konuyu Yanıtla
2 / 3 Sayfa İlkİlk 123 SonSon
11 den 20´e kadar toplam 30 ileti bulundu.

Konu: Şair Hukukçular

Şair Hukukçular Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #11
    Kayıt Tarihi
    Apr 2006
    Nerede
    yozgat, sorgun, Turkey.
    İletiler
    1
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    Tebrikler Hocam



    Hukuki NET Güncel Haber

    Şair Hukukçular konulu yargıtay kararı ara
    Şair Hukukçular konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #12
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    CEVDET KUDRET SOLOK

    İstanbul 1907 10 Temmuz 1992 İstanbul

    İstanbul da doğdu. 1933 te İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ni bitirdi. Meslek olarak edebiyat öğretmenliğini seçti. 1935 ile 1945 yılları arasında Kayseri Lisesi, Ankara Atatürk Lisesi, Ankara Devlet Konservatuarı nda yazın öğretmenliği yaptı. 1945 ten 1950 ye kadar Türkiye Ansiklopedisi nde çalıştı. Demokrat Parti seçimleri kazanınca bu görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Sol dergilerde yazması, üstelik de soyadının Solok olması dışlanmasına yetiyordu. İstanbul da ve Ankara da avukatlık yaptı. Bir süre Türk Dil Kurumu nda çalıştı. Okullar için yazdığı ders kitaplarını hep takma adlarla yayımlamak zorunda kaldı. Sonunda soyadını değiştirdi. Bir ara Bilgi Yayınevi nde çalıştı. 1970 de öğretim görevlisi olarak girdiği Siyasal Bilgiler Basın ve Yayın Yüksek Okulu ndan 1973 te emekli oldu. 1974 Türk Dil Kurumu Bilim Ödülü nü kazandı.
    Şiir Kitabı: Birinci Perde (1929).

    ON ÖLÜM ŞARKISI
    IX
    Şimdi sonu gelmez maviliklerde
    Yağmurlar ruhumu yıkamaktadır;
    Tenimin ruhumdan koptuğu yerde
    Bir gizli facia kanamaktadır.

    Acımı duyamaz oldu kimseler,
    Bana bir tahammül ver aklıselim
    İnsanlardan ayrı kaldığım yeter,
    Yetişir onları göremediğim!

    Yetişir yetişir yalnız yaşamak,
    Kimseler görmeden her yeri görmek;
    Yokluğu içimde her an taşımak,
    Ziyayı işitmek, sesleri görmek...

    Usandım buluttan, aydan, yıldızdan;
    Elverir yürümek samanyolunda;
    Usandım elinden ey dipsiz zaman,
    Ey sema, ey sonu gelmeyen kıta!

    Ağaçlar, özledim serin ve asil
    Gölgeniz altında uyuklamayı;
    Artık böyle her gün yakından değil,
    Uzaktan görmeyi özledim ayı.

    Ey dünya, cazibe kuvvetin nerde?
    Artık beni kurtar semadan kurtar;
    Sar beni sarmaşık, çek beni dere,
    Bana elinizi verin ağaçlar!


    GECE YARISI

    Dizilir ince ince, alnına bir soğuk ter!
    Gavur mahallesidir evimin yukarısı,
    Rüzgârın salladığı bir çan durmadan öter.

    Bu ses aynı şekilde uzayacak yarın da!
    Bazen bir ışık gezer, tamam gece yarısı,
    Karşıdaki bir evin pencere camlarında...

    Şimdi göz yaşlarımla karanlığı delerim;
    Bana hatırlatıyor uzun uzun her akşam
    Simsiyah servileri bembeyaz perdelerim!

    Korkudan, büzülürüm usulca bir kenara;
    Yatmak için yerimden azıcık kımıldasam,
    Gölgem bir hırsız gibi tırmanır duvarlara.


    YEDİKULE DE AKŞAM

    Güneş vurdu başını bir kale kemerine!
    Kuşlar yine bu akşam surlara otursunlar.
    Baksınlar şu kocaman mahalle üzerine

    Kızıl bir aydınlıkta şaşırıp kaldı bunlar;
    Ufak saksılar gibi görünüyor uzaktan
    Pencere camlarında kurutulan sabunlar...

    Mademki ayni yükü sürüyecek her zaman:
    Ne çıkar, çevirdiği dolabın kenarında
    Şu bostan beygirinin gözünü bağlamaktan?..

    Akşam Yedikule nin gezer sokaklarında:
    Kızıl bir şerit gibi yolların ucu yandı,
    Güneş, yardı başını bir kal a duvarında..

    Bostan korkulukları sanki bir kahramandı,
    Kuşlara bahsederken büyük tasavvurundan!
    Sular olduğu yerde bir defa halkalandı:

    Akşam, attı kendini Yedikule surundan

  4. #13
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    ASAF HALET ÇELEBİ

    29 Aralık 1907 İstanbul 15 Ekim 1958 İstanbul

    Sekiz yıl Galatasaray Sultanisi nde ve Güzel Sanatlar Akademisi nde okudu. Adliye Meslek Mektebi ni bitirdi. Üsküdar Asliye Ceza Mahkemesi Zabıt Katipliği yaptı. Osmanlı Bankası nda, Devlet Denizyolları İdaresi nde çalıştı. Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünde kütüphane memuru iken Guraba Hastanesi nde öldü

    Fars edebiyatını iyi bilmesi nedeniyle bu edebiyatla ilgili çeviriler yaptı, gazel ve rubailer yazdı.

    Şiir Kitapları: He (1942), Lametif (1945), Om Mani Padme Hum (1953), Eşrefoğlu Divanı (1944), Divan Şiirinde İstanbul (1953).

    CÜNEYD

    bakanlar bana
    gövdemi gördüler
    ben başka yerdeyim

    gömenler beni
    gövdemi gömerler
    ben başka yerdeyim

    aç cübbeni cüneyd
    ne görüyorsun
    görünmeyeni

    cüneyd nerede
    cüneyd ne oldu

    sana bana olan
    ona da oldu

    kendi cübbesi altında
    cüneyd yok oldu


    MARA

    bilmemek bilmekten iyidir
    düşünmeden yaşayalım
    mara
    günü ve saatleri ne yapacaksın
    senelerin bile ehemmiyeti yoktur
    seni ne tanıdığım günleri hatırlarım
    ne seneleri
    yalnız seni hatırlarım
    ki benim gibi bir insansın
    tanımamak tanımaktan iyidir
    seni bir kere tanıdıktan sonra
    yaşamak acısını da tanıdım
    bu acıyı beraber tadalım
    mara

    başım omzunda iken sayıkladığıma bakma
    beni istediğin yere götür
    ikimiz de uykudayız
    ne uyanık

  5. #14
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    SITKI YIRCALI
    1908 Balıkesir 29 Aralık 1988 Ankara

    Ortaöğrenimini İstanbul Kabataş Lisesi nde tamamladı. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdikten sonra Paris te doktorasını verdi. Dönüşünde Balıkesir de avukatlığa başladı. Avukatlığın yanı sıra siyasetle ilgilendi. Demokrat Parti İl Başkanı olarak siyasal hayata atıldı. Balıkesir Milletvekili olarak TBMM ne girdi. Gümrük ve Tekel, İşletmeler, İktisat ve Ticaret, Basın-Yayın, Sanayi Bakanlıkları yaptı. (1946-1960) 27 Mayıs hareketinde bir süre Yassıada da tutuklu kaldı. Af yasasından sonra siyasal hayata yeniden dönüp Adalet Partisi nden Balıkesir Senatörü seçildi. İnsan Dergisinde yazılar yazdı. Özellikle dost dergisinde yayınlanan yazılarıyla tanındı.

    Şiir Kitapları: Kilitlenmiş Dünya (1959), Üçüncü Katın İnsanları (1959), Narlı Kahvede Deli Divane (1966).

    BAŞINI ALIP GİDEN DÜNYA

    Bir söğüt yeşili üstümüzde göğümsü
    Yeşil üstünde bir gök mavisi gönlümsü
    Bir yaprak koynunda saklı
    Bir dalda asılı
    Sanki yıldızlar çiçek çiçek
    Sanki ışıyıp söner bir telli böcek

    Bir ağaç gölgesinde bir havuz yosunsu
    Bir yeşile çocuklu ıslak kokusu
    Sesinde yaşayıp unutulmak korkusu
    En karanlık en serin diplerden gelip diri diri
    En sıcak en güneşli türküleri
    Yapraklara okuyan su

    Altımızda bir soğuk toprak gövemsi
    Başımızda bir ağaç gövdesi gecemsi
    İçimiz ışık ışık aydınlık
    Düşüncemiz ateşce kanımız korca yanık
    Zamanlar yitti böylece duygular yitti
    Böylece bir dünya başını alıp gitti


    YIĞINLARIN DÜŞÜ
    Geçen zaman, gelecek gün bu bir tarih
    düşü müdür nedir?
    Yüzlerce yüz, soluk soluğa beyaz, yanık
    Dirsek dirseğe, yumruk yumruğa yığınca kalabalık
    Bir yol kan tutup başlarını dönmesinler geri
    Can üstüne kıran kırana bir şenlik bir şenlik

    Bu bozgun zafer dönüşü mü nedir?
    Tarlalar döşenmiş bütün bütüne kan kırmızı gelincik
    Şehit gazi, kaçak esir, ya bir nişan ya bir dipçik
    Bir kez bir korku depreşmesin içlerinde deli deli
    Ölüm üstüne, bayram bayrama, bir şenlik, bir şenlik

    Bir kuraklık bir açlık göçü müdür nedir?
    Bahara yüklü kırların sevdası bir su incecik
    Yatağı ısınmadan yola düşmüş bir incecik gelincik
    Hayvanlar koşulur, araba haydanır, harman
    yine gelecek yıla vergi
    Ağaçlar donda mı, çiçekte mi? Bir donanma bir şenlik

    Bu ağlamaklı yakarış bir şeytan gülüşü müdür nedir?
    Bir ak aydınlık eser aramızda, bulutsu duruk duruk
    Bir acı karabasan göğsümüzü tadımsı buruk buruk
    Sonra bir sağır suskunluk esir eder duyguları, her şeyi
    Katılmış taşlarda bir kıvranma, bir şenlik bir şenlik


    TOPRAĞIN ÜŞÜMESİ

    Toprak damların üstünden
    Yürüyüp döndükleri duyulacak
    Daha bir yakın yıldızlar, daha bir parlak
    Ellerimiz uzanıp sanki bir tutacak
    Bulutlar hani kararıp gitmesinler.

    Toprak damların üstünden
    Gök kubbe daha çıplak daha sıcak
    Kırlara dağlara sulara çöküp işlemese
    Aydınlıkla bir olup yaylanın ak ayazı
    Ve içimize bir yeşil kuşku düşmese
    Ya da yağmur tasası dört mevsim

    Çoluk çocuk hani birlikte
    Sevişmemiz içimizin sıcaklığı
    Günü güneşi beklemeden yorgun yatağımızı
    Uyutup bir tatlı düşe, bir güzel ısıtacak

    Toprak damların üstünden
    Oba oba, ev ev, insan insan, gerçekler
    Daha üşütücü daha çıplak yalnızlık
    Gece gündüz uyanıp kalabalıkça
    Boşluğa insanca yürüse yollar
    Hani ocak ocak tüm bacalar tütse

    Uzanıp dere tepe el-ele verse dumanlar
    Bütün bir kimsesizlik silinip dağılacak
    Tarlalar tohuma işlenip sürülse hani
    Toprağın çözülüp geçecek üşümesi

  6. #15
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    HAMİT MACİT SELEKLER
    1909 Antakya 23 Ocak 1974 Ankara

    Ortaöğrenimini Konya Lisesi nde, yükseköğrenimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi nde tamamladıktan sonra yurdun bir çok yerinde Cumhuriyet Savcı Yardımcılığı, Cumhuriyet Savcılığı ve Yargıçlık görevlerinde bulundu. Adalet Bakanlığı bünyesinde Adalet Müfettişliği, Yargıtay Üyeliği, Yüksek Hakimler Kurulu üyeliği yaptı.

    Yurt güzellikleri, aşk sevinci ve aşk üzüntüleri gibi temaları işleyen şiirleriyle tanınır. İlk yazıları Konya da yayınlanan Babalık gazetesinde çıktı. Daha sonra Servet-i Fünun Uyanış, Varlık, Çığır gibi dergilerde genel olarak hece vezniyle bazen de aruzla yazdığı şiirlerle romantizmin sevilen temsilcisi oldu.

    Şiir Kitabı: Sulh ve Diğer Şiirler (1956)

    KAL
    Gün soldu, vakit geç, gitme bırak, kal,
    Omuzlarında şal, başında örtü,
    Odamda hülyalı bir akşam üstü,
    Gölgeler içinde renk ve dudak kal.

    Gidersen sana da kırılacak, kal,
    -Gönlüm ki, böyle bir gidene küstü -
    Ve deme buradan bir akşam üstü
    Giderken ardımdan hıçkırarak, kal!

    Madem, günlerimiz, sevgilim, kısa,
    Madem, dudakların yandığı lahza,
    İçin ruhumuzda bir özleyiş var,

    Kal, çizsin hülyamız mat ufkumuza
    Gümüşlü sabahlar, altın akşamlar,
    Soluk bir gül ıtrı gibiyken bahar...

    SULH

    İşte gün, dışarda serpilen ışık,
    Düşen ses, solan yüz ve birkaç sayı...
    Yüzün pençe pençe, saçın dağınık,
    Beyaz örtüsüyle kurdun masayı.

    #8220;Sofra hazır! Hava dalgalı ılık,
    Sesin andırıyor gergin bir yayı.
    Ve sen çok güzelsin sevgilim, artık
    Sildim başımdaki günlük tasayı.

    Bu anda uzakta, daha uzakta,
    Evde, su başında yahut sokakta
    Konuşan, sevişen ve hıçkıran var,

    Onların da kalbi böyle vurmakta,
    Onlar da seviyor ve bekliyorlar
    Ne zaman gelecek diye ilkbahar...

  7. #16
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    HAMİT MACİT SELEKLER
    1909 Antakya 23 Ocak 1974 Ankara

    Ortaöğrenimini Konya Lisesi nde, yükseköğrenimini Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi nde tamamladıktan sonra yurdun bir çok yerinde Cumhuriyet Savcı Yardımcılığı, Cumhuriyet Savcılığı ve Yargıçlık görevlerinde bulundu. Adalet Bakanlığı bünyesinde Adalet Müfettişliği, Yargıtay Üyeliği, Yüksek Hakimler Kurulu üyeliği yaptı.

    Yurt güzellikleri, aşk sevinci ve aşk üzüntüleri gibi temaları işleyen şiirleriyle tanınır. İlk yazıları Konya da yayınlanan Babalık gazetesinde çıktı. Daha sonra Servet-i Fünun Uyanış, Varlık, Çığır gibi dergilerde genel olarak hece vezniyle bazen de aruzla yazdığı şiirlerle romantizmin sevilen temsilcisi oldu.

    Şiir Kitabı: Sulh ve Diğer Şiirler (1956)


    KAL
    Gün soldu, vakit geç, gitme bırak, kal,
    Omuzlarında şal, başında örtü,
    Odamda hülyalı bir akşam üstü,
    Gölgeler içinde renk ve dudak kal.

    Gidersen sana da kırılacak, kal,
    -Gönlüm ki, böyle bir gidene küstü -
    Ve deme buradan bir akşam üstü
    Giderken ardımdan hıçkırarak, kal!

    Madem, günlerimiz, sevgilim, kısa,
    Madem, dudakların yandığı lahza,
    İçin ruhumuzda bir özleyiş var,

    Kal, çizsin hülyamız mat ufkumuza
    Gümüşlü sabahlar, altın akşamlar,
    Soluk bir gül ıtrı gibiyken bahar...


    SULH
    İşte gün, dışarda serpilen ışık,
    Düşen ses, solan yüz ve birkaç sayı...
    Yüzün pençe pençe, saçın dağınık,
    Beyaz örtüsüyle kurdun masayı.

    Sofra hazır! Hava dalgalı ılık,
    Sesin andırıyor gergin bir yayı.
    Ve sen çok güzelsin sevgilim, artık
    Sildim başımdaki günlük tasayı.

    Bu anda uzakta, daha uzakta,
    Evde, su başında yahut sokakta
    Konuşan, sevişen ve hıçkıran var,

    Onların da kalbi böyle vurmakta,
    Onlar da seviyor ve bekliyorlar
    Ne zaman gelecek diye ilkbahar...

  8. #17
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    AHMET MUHİP DIRANAS
    1909 Sinop 27 Haziran 1980 Ankara

    Ortaöğrenimini Ankara Erkek Lisesi nde tamamladı. Ankara Üniversitesi Hukuk, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü nde okudu. İstanbul da Güzel Sanatlar Akademisi Kitaplık Müdürlüğü yaptı. Resim ve Heykel Müzesi Müdür Yardımcılığı görevinde bulundu. 1938 de Halkevleri Kültür ve Sanat Yönetmenliği yaptı. Çocuk Esirgeme Kurumu, Anadolu Ajansı, Devlet Tiyatrosu, İş Bankası gibi kurumlarda yöneticilik yaptı.

    Şiirlerinde aşk, doğa mutluluk, gibi temaları işledi. Filme çekilen Fahriye Abla şiiriyle ünlendi. Tiyatro oyunları yazdı. Tevfik Fikret in şiirlerini günümüze uyarladı.

    Şiirlerinde biçim ustalığına özellikle önem verdi. Hece veznini duraksız kullanarak yeni ses olanaklarını denedi. Simgelerden geniş ölçüde yararlanan şiirleri iç sıkıntısı, yalnızlık, pişmanlık, kuşku, günah, sevgi temalarını işedi.
    Şiir Kitabı: Şiirler (1974)


    FAHRİYE ABLA
    Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar,
    Kapanırdı daha gün batmadan kapılar.
    Bu, afyon ruhu gibi baygın mahalleden,
    Hayalimde çizgi bir sen kalmışsın, sen!
    Hülyasında geniş aydınlığa gülen
    Gözlerin, dişlerin ve ak pak gerdanınla
    Ne güzel komşumuzdun sen, Fahriye Abla

    Evimiz kutu gibi küçücük bir evdi,
    Sarmaşıklarla balkonu örtülü bir evdi;
    Güneşin batmasına yakın saatlerde
    Yıkanırdı gölgesi kuytu bir derede,
    Yaz, kış yeşil bir saksı ıtır pencerede;
    Bahçende akasyalar açardı baharla.
    Ne şirin komşumuzdun sen, Fahriye Abla

    Önce upuzun, sonra kesik saçın vardı;
    Tenin buğdaysı, boyun bir başak kadardı.
    İçini gıcıklardı bütün erkeklerin
    Altın bileziklerle dolu bileklerin.
    Açılırdı rüzgârda kısa eteklerin;
    Açık saçık şarkılar söylerdin en fazla
    Ne çapkın komşumuzdun sen Fahriye Abla!

    Gönül verdin derlerdi bir delikanlıya,
    En sonunda varmışsın bir Erzincanlıya
    Bilmem hala bu ilk kocanda mısın,
    Hâlâ dağları karlı Erzincan ;da mısın?
    Bırak, geçmiş günleri gönlüm hatırlasın;
    Hatırada kalan şey değişmez zamanla.
    Ne vefalı komşumuzdun sen, Fahriye Abla!


    BÜYÜK OLSUN
    Ben büyük şarkıları severim; büyük olsun,
    Deniz gibi, gökyüzü gibi her şey ve mahzun.
    Seviyorsam seni aşk ölümsüzdür gönlümce,
    Aşıksam kadınım değil tanrıçasın, ece.
    Denizler yolculuğa çağırır durur da beni
    Gitmem düşünerek geri döneceğim günü.
    Ben büyük rüzgârları severim; büyük olsun
    Aşkım da, özlemim de hepsi, her şey ve mahzun.
    İnsan bir yanınca Kerem misali yanmalı,
    Uykudan bile mahşer gününde uyanmalı.

    KAR
    Kardır yağan üstümüze geceden
    Yağmurlu, karanlık bir düşünceden,
    Ormanın uğultusuyla birlikte
    Ve dörtnala, dümdüz bir mavilikte
    Kar yağıyor üstümüze, inceden.

    Sesin nerde kaldı, her günkü sesin,
    Unutulmuş güzel şarkılar için
    Bu kar gecesinde uzaktan, yoldan,
    Rüzgâr gibi ta eski Anadolu dan
    Sesin nerde kaldı? Kar içindesin!

    Ne sabahtır bu mavilik, ne akşam!
    Uyandırmayın beni, uyanamam.
    Kaybolmuş sevdiklerimiz aşkına,
    Yağsın kar üstümüze buram buram...

    Buğulandıkça yüzü her aynanın
    Beyaz dokusunda bu saf rüyanın
    Göğe uzanır- tek, tenha- bir kamış
    Sırf unutmak için, unutmak ey kış!
    Büyük yalnızlığını dünyanın.

  9. #18
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    AHMET MUHİP DIRANAS
    1909 Sinop 27 Haziran 1980 Ankara

    Ortaöğrenimini Ankara Erkek Lisesi nde tamamladı. Ankara Üniversitesi Hukuk, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü nde okudu. İstanbul da Güzel Sanatlar Akademisi Kitaplık Müdürlüğü yaptı. Resim ve Heykel Müzesi Müdür Yardımcılığı görevinde bulundu. 1938 de Halkevleri Kültür ve Sanat Yönetmenliği yaptı. Çocuk Esirgeme Kurumu, Anadolu Ajansı, Devlet Tiyatrosu, İş Bankası gibi kurumlarda yöneticilik yaptı.

    Şiirlerinde aşk, doğa mutluluk, gibi temaları işledi. Filme çekilen Fahriye Abla şiiriyle ünlendi. Tiyatro oyunları yazdı. Tevfik Fikret in şiirlerini günümüze uyarladı.

    Şiirlerinde biçim ustalığına özellikle önem verdi. Hece veznini duraksız kullanarak yeni ses olanaklarını denedi. Simgelerden geniş ölçüde yararlanan şiirleri iç sıkıntısı, yalnızlık, pişmanlık, kuşku, günah, sevgi temalarını işedi.
    Şiir Kitabı: Şiirler (1974)


    FAHRİYE ABLA
    Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar,
    Kapanırdı daha gün batmadan kapılar.
    Bu, afyon ruhu gibi baygın mahalleden,
    Hayalimde çizgi bir sen kalmışsın, sen!
    Hülyasında geniş aydınlığa gülen
    Gözlerin, dişlerin ve ak pak gerdanınla
    Ne güzel komşumuzdun sen, Fahriye Abla

    Evimiz kutu gibi küçücük bir evdi,
    Sarmaşıklarla balkonu örtülü bir evdi;
    Güneşin batmasına yakın saatlerde
    Yıkanırdı gölgesi kuytu bir derede,
    Yaz, kış yeşil bir saksı ıtır pencerede;
    Bahçende akasyalar açardı baharla.
    Ne şirin komşumuzdun sen, Fahriye Abla

    Önce upuzun, sonra kesik saçın vardı;
    Tenin buğdaysı, boyun bir başak kadardı.
    İçini gıcıklardı bütün erkeklerin
    Altın bileziklerle dolu bileklerin.
    Açılırdı rüzgârda kısa eteklerin;
    Açık saçık şarkılar söylerdin en fazla
    Ne çapkın komşumuzdun sen Fahriye Abla!

    Gönül verdin derlerdi bir delikanlıya,
    En sonunda varmışsın bir Erzincanlıya
    Bilmem hala bu ilk kocanda mısın,
    Hâlâ dağları karlı Erzincan da mısın?
    Bırak, geçmiş günleri gönlüm hatırlasın;
    Hatırada kalan şey değişmez zamanla.
    Ne vefalı komşumuzdun sen, Fahriye Abla!


    BÜYÜK OLSUN
    Ben büyük şarkıları severim; büyük olsun,
    Deniz gibi, gökyüzü gibi her şey ve mahzun.
    Seviyorsam seni aşk ölümsüzdür gönlümce,
    Aşıksam kadınım değil tanrıçasın, ece.
    Denizler yolculuğa çağırır durur da beni
    Gitmem düşünerek geri döneceğim günü.
    Ben büyük rüzgârları severim; büyük olsun
    Aşkım da, özlemim de hepsi, her şey ve mahzun.
    İnsan bir yanınca Kerem misali yanmalı,
    Uykudan bile mahşer gününde uyanmalı.

    KAR
    Kardır yağan üstümüze geceden
    Yağmurlu, karanlık bir düşünceden,
    Ormanın uğultusuyla birlikte
    Ve dörtnala, dümdüz bir mavilikte
    Kar yağıyor üstümüze, inceden.

    Sesin nerde kaldı, her günkü sesin,
    Unutulmuş güzel şarkılar için
    Bu kar gecesinde uzaktan, yoldan,
    Rüzgâr gibi ta eski Anadolu dan
    Sesin nerde kaldı? Kar içindesin!

    Ne sabahtır bu mavilik, ne akşam!
    Uyandırmayın beni, uyanamam.
    Kaybolmuş sevdiklerimiz aşkına,
    Yağsın kar üstümüze buram buram...

    Buğulandıkça yüzü her aynanın
    Beyaz dokusunda bu saf rüyanın
    Göğe uzanır- tek, tenha- bir kamış
    Sırf unutmak için, unutmak ey kış!
    Büyük yalnızlığını dünyanın.

  10. #19
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    ZİYA OSMAN SABA
    30 Mart 1910 İstanbul- 29 Ocak 1957 İstanbul

    Galatasaray Lisesi nde okurken şiir yazmaya başladı. Cumhuriyet Gazetesi Muhasebe Servisi nde çalışırken İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ni bitirdi. (1936) Muhasebecilik, Emlak Bankasında memurluk, Milli Eğitim Basımevi Düzeltme Şefliği yaptı. Geçirdiği kalp hastalığı nedeniyle Varlık Yayınevi ile ilgili işlerini evinden yönetti. Duygu yüklü şiirleriyle tanınır.

    Yedi Meşale topluluğunun en genç şairi olarak gazete ve dergilerde yazıları yayımlandı. Bu topluluğun şiir çalışmalarını yaşamının sonuna dek sürdüren tek üyesidir. Hece ve serbest vezinle yazdığı şiirlerinde çocukluk anıları, ölüm, alın yazısı gibi konuları inceledi.

    Şiir Kitapları: Sebil ve Güvercinler (1943), Nefes Almak(1957), Geçen Zaman-Nefes Almak (Bütün şiirleri, 1974)


    DİLEK
    Mesut olmuş görmek isterdim hepinizi.
    Her bahar gününde, dertliyi, ümitsizi.
    Terfi etmiş memur, sınıf geçmiş öğrenci,
    Kadını, erkeği, yaşlısı, genci.
    Bir bayram sevinciyle, kol kola sokaklarda.
    Su başlarında, ağaç altlarında, parklarda,
    Sevgililer, baş başa, muratlarına ermiş.
    Çocuklar, el ele, bir halka oluvermiş.
    Görmek isterdim camlardan, odalarda oturmuş,
    Radyoyu açmış, küçük sofrayı kurmuş.
    Yol, meydan, dere tepe, dağ, bayır, kır...
    Vapurlar, limanlarda, yola çıkmaya hazır.
    Gazinolar, plajlar, sinemalar açık.
    Her dilden bir şarkı, her dudakta bir ıslık
    Ne yoksul ahı, ne dul hıçkırığı, ne hasta iniltisi,
    Mesut olmuş görmek isterdim hepinizi!..


    PATİK YAP, KUNDURACI
    Patik yap, kunduracı, bol bol patik;
    Bebeler için, ilk adımı atacak,
    Çocuklar için, koşacak, oynayacak...
    Terzi abla, minimini elbiseler dik,
    Yazlık, kışlık, mevsimlik...
    Saçlarına kurdela,
    Bileklerine bilezik...
    Ama şu dünya hali, bin türlü kaza, bela
    Ama bunca hastalık, gıdasızlık, verem;
    Tabutçu, ölçünü büyük tut, büyük!
    Çocukların öldüğünü istemem...



    ÇOCUKLAR BAKIYORLAR
    Çocuklar bakıyorlar, gözlerinde mavilik,
    Bize bakıyorlar çocuklar, bir deri bir kemik.

    Çocuklar tutamıyorlar ellerinde oyuncakları,
    Çocuklar, koşamaz olmuş bacakları.

    Bakıyorlar her akşam elimize,
    Bir şey sormak ister gibi hepimize.

    Benizleri sapsarı, hasta.
    Çocuklar bedbaht bu yaşta.

    Kim getirip koymuş onları yanımıza:
    Bakıyorlar çizgi çizgi alnımıza.


    YETİŞİR
    Beni hatırladıkça
    Arasıra gönlümü al
    Sokakta görünce, gülümse
    Yanıma yaklaş,
    Az elin elimde kal.
    Evine misafir geleyim,
    Kahvemi sen pişir.
    Taze doldurulmuş sürahiden
    Bir bardak su ver
    Yetişir...

  11. #20
    Kayıt Tarihi
    Oct 2005
    Nerede
    Denizli, Turkey.
    İletiler
    29
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı

    ZİYA OSMAN SABA
    30 Mart 1910 İstanbul- 29 Ocak 1957 İstanbul

    Galatasaray Lisesi nde okurken şiir yazmaya başladı. Cumhuriyet Gazetesi Muhasebe Servisi nde çalışırken İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ni bitirdi. (1936) Muhasebecilik, Emlak Bankasında memurluk, Milli Eğitim Basımevi Düzeltme Şefliği yaptı. Geçirdiği kalp hastalığı nedeniyle Varlık Yayınevi ile ilgili işlerini evinden yönetti. Duygu yüklü şiirleriyle tanınır.

    Yedi Meşale topluluğunun en genç şairi olarak gazete ve dergilerde yazıları yayımlandı. Bu topluluğun şiir çalışmalarını yaşamının sonuna dek sürdüren tek üyesidir. Hece ve serbest vezinle yazdığı şiirlerinde çocukluk anıları, ölüm, alın yazısı gibi konuları inceledi.

    Şiir Kitapları: Sebil ve Güvercinler (1943), Nefes Almak(1957), Geçen Zaman-Nefes Almak (Bütün şiirleri, 1974)


    DİLEK
    Mesut olmuş görmek isterdim hepinizi.
    Her bahar gününde, dertliyi, ümitsizi.
    Terfi etmiş memur, sınıf geçmiş öğrenci,
    Kadını, erkeği, yaşlısı, genci.
    Bir bayram sevinciyle, kol kola sokaklarda.
    Su başlarında, ağaç altlarında, parklarda,
    Sevgililer, baş başa, muratlarına ermiş.
    Çocuklar, el ele, bir halka oluvermiş.
    Görmek isterdim camlardan, odalarda oturmuş,
    Radyoyu açmış, küçük sofrayı kurmuş.
    Yol, meydan, dere tepe, dağ, bayır, kır...
    Vapurlar, limanlarda, yola çıkmaya hazır.
    Gazinolar, plajlar, sinemalar açık.
    Her dilden bir şarkı, her dudakta bir ıslık
    Ne yoksul ahı, ne dul hıçkırığı, ne hasta iniltisi,
    Mesut olmuş görmek isterdim hepinizi!..


    PATİK YAP, KUNDURACI
    Patik yap, kunduracı, bol bol patik;
    Bebeler için, ilk adımı atacak,
    Çocuklar için, koşacak, oynayacak...
    Terzi abla, minimini elbiseler dik,
    Yazlık, kışlık, mevsimlik...
    Saçlarına kurdela,
    Bileklerine bilezik...
    Ama şu dünya hali, bin türlü kaza, bela
    Ama bunca hastalık, gıdasızlık, verem;
    Tabutçu, ölçünü büyük tut, büyük!
    Çocukların öldüğünü istemem...

    ÇOCUKLAR BAKIYORLAR
    Çocuklar bakıyorlar, gözlerinde mavilik,
    Bize bakıyorlar çocuklar, bir deri bir kemik.

    Çocuklar tutamıyorlar ellerinde oyuncakları,
    Çocuklar, koşamaz olmuş bacakları.

    Bakıyorlar her akşam elimize,
    Bir şey sormak ister gibi hepimize.

    Benizleri sapsarı, hasta.
    Çocuklar bedbaht bu yaşta.

    Kim getirip koymuş onları yanımıza:
    Bakıyorlar çizgi çizgi alnımıza.

    YETİŞİR
    Beni hatırladıkça
    Arasıra gönlümü al
    Sokakta görünce, gülümse
    Yanıma yaklaş,
    Az elin elimde kal.
    Evine misafir geleyim,
    Kahvemi sen pişir.
    Taze doldurulmuş sürahiden
    Bir bardak su ver
    Yetişir...

+ Konuyu Yanıtla
2 / 3 Sayfa İlkİlk 123 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

https:www.hukuki.netshowthread.php8692-sair-Hukukcularpage3

hukukçu edebiyatçılar

hukukcu sairlerhukukçulardan edebiyat hukukcu bir sairhastane bırak geçmiş günleri gönlüm hatırlasınOdada yıgın yıgın gölgenin salkımları ne demekcamlarda yanan korun duser icime esi ne demekiskender fikret akdoraböyle yalçın dağlarda sessiz dolaşanlar kim burada hangi edebi sanat kullanmistir lametif kim yazmıstrorhan seyfi orhon guzelsin incesin tatlisin sensin siirköyler ufka dizilen şairi kimtahsin nahit siir mi istedniz siirihukukcu edebiyatcilartrabzonda doğmuş şair hukukçularusuraklı kardeşler
Forum

Benzer Konular :

  1. Şair Hasan Sancakın Hukuk Mücadelesi 8. Yılına Girdi!..
    ŞAİR HASAN SANCAK’IN HUKUK MÜCADELESİ, 8. YILINA GİRDİ!.. YENİ ADALET BAKANIMIZ BEKİR BOZDAĞ, YARGITAY 11. (ON BİRİNCİ) HUKUK DAİRESİ BAŞKAN...
    Yazan: REKLAM YAZARI Forum: Fikri/Sınai Haklar
    Yanıt: 0
    Son İleti: 05-01-2014, 18:37:23
  2. Şair Hasan Sancaktan Şadiye Turhana Şiirli Övgü! ..
    Şair Hasan Sancak’tan Şadiye Turhan’a Şiirli Övgü! .. Alaçamlı Halk Şairi,Reklam Yazarı,Eğitimci, ve Gazeteci Hasan Sancak (56) Samsun’un Alaçam...
    Yazan: REKLAM YAZARI Forum: Üyelerimizin Şiirleri
    Yanıt: 0
    Son İleti: 10-08-2012, 09:52:41
  3. Reklam Yazarı Şair Hasan Sancak Kafiyeli Konuşturuyor!..
    Reklam Yazarı Şair Hasan Sancak Kafiyeli Konuşturuyor!.. Kafiyeli Konuşmak İster misiniz? HAYDİ!..HEP BİRLİKTE KAFİYELİ KONUŞALIM!.. ...
    Yazan: REKLAM YAZARI Forum: Kültür - Sanat - Edebiyat
    Yanıt: 0
    Son İleti: 10-08-2012, 09:40:17
  4. Şair Hasan Sancak’tan Şadiye Turhan’a Şiirli Övgü! ..
    Şair Hasan Sancak’tan Şadiye Turhan’a Şiirli Övgü! .. Alaçamlı Halk Şairi,Reklam Yazarı,Eğitimci, ve Gazeteci Hasan Sancak (56) Samsun’un Alaçam...
    Yazan: REKLAM YAZARI Forum: Kültür - Sanat - Edebiyat
    Yanıt: 0
    Son İleti: 20-07-2012, 21:05:42
  5. Şair ve yazarlar
    Hep düşünürüm neden bir şairin,bir roman yazarının gördüklerini bizde göremiyoruz.Bir şairin şiirlerinde doğayı anlatışı.denizi anlatışı,aşık olduğu...
    Yazan: feyyar Forum: Yaşam - Sohbet - Forum Oyunları
    Yanıt: 1
    Son İleti: 06-03-2010, 13:48:12

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.