+ Konuyu Yanıtla
3 / 4 Sayfa İlkİlk 1234 SonSon
21 den 30´e kadar toplam 37 ileti bulundu.

Konu: Nişan Alan Eşek

Nişan Alan Eşek Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #21
    Kayıt Tarihi
    Sep 2004
    Nerede
    istanbul, Türkiye.
    İletiler
    769
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    BiZ YALNIZ DEĞİLİZ. Dünyanın bir başka ülkesinde de halkını yönetimini ağır biçimde eleştirenler var. Netekim ! bizde de sözüm ona halkına bir başka açıdan "eşek" diyen pamuk yazarımız Nobel ödülü sahibi olmuştu.

    Abbas kardeşimize gelince;

    Yukarıda bir yerlerde saydığı tüm iktidar partileri sağcı idi. Peki ne hayır gördük??? Özellikle son iktidar partisi neredeyse sansürü olağan hale getirmiş, herkesi dinlenme-izlenme korkusu sarmışken, 150 kişilik öğrenci gösterisine TÜBİTAK patentli biber gazı ile en ağır şekilde müdahale edilirken, iktidara karşı yükselen en ufak bir sese bile tahammül gösteremeyen, dini, demokrasiyi, devleti, hürriyetleri velhasıl herşeyi nalıncı keseri misali kendine yontarken siz neden bahsediyorsunuz Allah aşkına.

    MEVLANAYI ONA ANLATAMADIK

    Mart 2006, bir gün oğlum Claudio Halit “baba bu kitabı oku, çok seveceksin” dedi. Ne olduğunu sormadan “V.S. Naipaul” dedi, endişe ve şüphe ile bakarak “yoksa tanımıyor musun bu yazarı?” Bir şeyler gevelesem de V.S. Naipaul’u tanımadığımı anlamıştı ve bana yukarıdan bakarcasına gülümsemişti. Claudio Halit o zaman orta öğretimde 6. sınıf öğrencisi ve V.S Naipaul okuyorlardı. Nerede? Trinidad ve Tobago’da. Karahip Adalarının en sonuncusu, Venezuela’ya uçakla sadece 15 dakikalık mesafede, toplam nüfusu 1,3 milyon iki kardeş ada ülkesi. En büyük gelir kaynağı doğal gaz ve şeker kamışı. Tam bağımsızlığını İngiltere Krallığı’ndan 1972 yılında kazanmış, nüfusunun yarısı Afrika kıtası diğer yarısı Hint yarımadası ve Çin’den gelen göçmenlerden. Ülkenin resmi dini yok. Hinduizm, İslam, Budizm ve Katolik Hıristiyanlığı, eşit oranda ülkede yaşanan dinler. Trinidad ve Tobago halkı, Türkiye'nin futbol ile yatıp kalktığı gibi Cricket ile sevişir ve bu spor onların yaşamında çok önemlidir. Toplam nüfusu 1,3 milyon olan bu ülke Atletizm ve Cricket dallarında hatırı sayılır Dünya ve Olimpiyat şampiyonları (Hasely Crawford, Otto Bolton, Richard Thompson, Brian Lara) üretebilen ender ada ülkelerinden bir tanesi. Okuma ve yazma oranı gerçek oranda çok yüksek olmayan bu ülke bütün dünyaya bir şampiyon daha sunar. Ancak bu seferki şampiyon zekâ ve düşünme şampiyonudur. Dünyanın hatırı sayılır en büyük edebiyat ve literatüre ödülü olan 2001 Nobel Edebıyat ödülünü Trinidad’lı V.S Naipaul kazanır. Coğrafik olarak düşünürsek Trinidad ve Tobago, Bursa ilimizden daha küçük, nüfusu da aynı ilimizden daha azdır. Bütün dünya bu küçük adacıklar ülkesi yazarını kutlar ama her nedense İslam dünyası ve Türkiye’de bazı radikal dindar çevreler bu renkli yazara savaş açar ve kavgalı olmayı yeğler. Peki neden? Neden V.S Naipaul İslam dünyası ile ters düşer? Bunun cevabını ileriki satırlarda vereceğim, ancak öncesinde siz okurlara V.S Naipaul ya da kısa haliyle onu Trinidad’da çağırdıkları gibi VIDIA olarak analım.

    TRİNİDAD'LILARIN “PİÇ KURUSU”

    Vidia 1932 yılında Trinidad adasının Chaguanas beldesinde Hint Kökenli ana ve babadan doğmuş, 2001 yılında Nobel Edebiyat ve Literatür ödülüne “A House for Mr. Biswa” isimli romanı ile layık görüldü. Vidia Trinidad doğumlu olmasına rağmen Londra, İngiltere'yi vatan seçmiş ve İngiliz devleti tarafından seçkinlere verilen Sir unvanına layık görülmüş, şimdiki haliyle Sir. V.S. Naipaul dur. Sir Naipaul hem kendi doğduğu ülkede hem de dünyada kontraversi yaratan ya tam sevenleri ya da tam nefret edenleri olan bir yazardır. Sanıyorum bu renkli kişilikli olan bütün düşünürler için geçerli bir olgudur, bizde de Orhan Pamuk böyle bir yelpaze yaratmış olduğunu düşünüyorum. Neden kendi doğduğu ülkede hemşerilerinin yarısı Sir Naipaul'dan nefret eder? Bunu araştırdığımızda karşımıza çok enteresan bir senaryo çıkar. Trinidad ve Tobago, Karahip adalarının en sonuncusu ama doğal kaynakları ile en zengin ülkesidir. Yüksek rezervli doğal gaz kaynakları olmasına rağmen, özellikle büyük ada Trinidad in baş şehri Port of Spain’de yüzlerce hatta binlerce evsiz ve yoksul insan sokaklarda uyur ve çöplerden yemek devşirir. Bu kadar varlıklı bir ülkede böylesine bir gelir dağılımı eşitsizliği anlaşılır değil ve yine aynı ilde bütün dünyaya kafa tutulacak oranda suç oranı (adam kaçırma, öldürme ve uyuşturucu kullanımı) çok yüksektir, polis ile suç çeteleri anlaşmalıdır. Bu durumu yakından takip eden Sir Naipaul, bana göre biraz da pervasız olarak, bütün ülkesi hakkında ağır konuşur ve onları horlar beyanlarda bulunur ve yazılar yazar. Sir Naipaul haklı olduğu bir davada aşağılayıcı ve kolay yutulur türden olmayan sözcükler ile halkına saldırınca doğal olarak halkın içinden ona nefret uyanır. Herkes mi? Hayır, Trinidad ve Tobago (T&T) halkı ikiye bölünür bir kısmı ona hak verir öbür yarımı da onu vatan haini (Orhan Pamuk meselesi) olarak lanse eder. Sir Naipaul bu protestoları hak ediyor muydu? Bana göre evet. O bir simge ve halkını ağır dille horlamak yerine ve daha insani irdeleme ve eleştiriler yapabilirdi. Ancak renkli kişiliğinin olmasının önemi de burada. Sevilmeyeceğini, okşanmayacağını bilerek acı olanı acı bir dille söyleyebilmek cesaretini gösterebilmek büyük yazar ya da düşünür olmayı gerektirir. Sanıyorum bu tür çıkışlar, böyle renkli kişiliklere has bir durum olsa gerek.

    Trinidad’da kaldığım 5 yıl içerisinde hem öğrencilerimden hem de genel halktan iki taraflı görüşler aldım V.S Naipaul ya çok seviliyor ya da nefret ediliyor. Ancak bütün bu olan bitenlere aldanıp sakın benim düştüğüm hataya düşmeyesiniz. Bana göre Vidia çok yetenekli ve deha bir yazar. Ama yazılarını çok zevkle okumama rağmen, T&T halkı için sarf ettiği pervasız lafları kabul etmiyorum. Sir Vidia T&T de sevilir ve sevilmez ama, siz siz olun ki ona kendi vatanında ne seveninin ne de sevmeyeninin yanında ağır sözler söylemeyin, yani ağır eleştirmeyin çünkü her şeye rağmen Sir Vidia Trinidad’lı ve o Trinidad'lıların “piç kurusu”. Onlar o yakıştırmayı yaparlar ama yabancılara asla izin vermezler (ne yazık ki bizim Orhan Pamuk için biz böyle bir koruma yapmıyoruz). Sir V.S. Naipaul ile 2006 yılında Port of Spain’de tanıştım ve o günden beri kendisini tanırım ve elimden geldiğince eserlerini okurum, hele ilk kitaplarından “Miguel Street” herkesin okumasını tavsiye ederim. Komedi ile dramı beraberinde işleyen ve okuduğunuz zaman Port of Spain sokaklarını, okuduğunuz anda oradaymış gibi yaşayacağınıza garanti veririm. “An Area of Darkness” ve ona nobel ödülünü kazandıran “A House for Mr. Biswa” (kendi babasını anlatıyor) romanları mutlaka okunmalı. Okunmalı çünkü, Sir Naipaul sıradan bir yazar değil ve olaylara sıradan bakmıyor anlatımı sizlerde soru işareti uyandırıyor ve kendi kendinizi sorgulayabiliyorsunuz. Bir yazar bunu yapabilmeli, insanları kendi kendilerinden şüpheye düşürebilmeli, eğer hep olduğumuz yerde kalmak istiyorsak Sir Naipaul bize göre değil ve evet kovalım onu!

    KÜLTÜR YOBAZLARINA TESLİM OLUNDU

    Peki, bu kısa makaleyi neden yazma gereği duydum? Bir kaç hafta önce Hürriyet gazetesinde Sayın Soner Yalçın kalemi ile 28 Kasım 2010 tarihli “Bu da Benim Sakıncalı Listem” yazısını okudum. Bu yazıda Sayın Yalçın ustaca ve cesurca kültür yobazlarını Sir Naipaul üslubu ile eleştiriyor ve okurlarına pahası biçilemez bir bilgiyi sunuyor. Bu yazı özellikle Sir Naipaul ile ilgili. Dikkat ile okudum ve okurken hayretler içerisinde başımı iki elimin arasına koyup dakikalarca sıkıştırdım. Önce inkâr ettim olamaz dedim reddettim sonra yumuşadım ve çok utandım, çok geçmeden arkasından üzüntü duygularımı yaşadım, insanlık hali işte biraz sonra kızdım ve bağırdım eh en sonunda kendime geldim ve maalesef olayı kabullendim. İnsan psikolojisinin bütün ruh hallerini sırası ile yaşadım. Psikolojik Kinesiyolog olarak kendi kendime güldüm ve kendi kendimi tedavi ettim. 70 yıl daha yaşasaydım okuduklarıma inanmazdım, laik ve demokratik Türkiye böyle bir şey yapmaz diye düşünürdüm ama yapmışlar ve olmuş. Bir avuç çığırtkan kültür yobazı (sağcısı, solcusu, dincisi dinsizi umurumda değil kim oldukları) kolları sıvamışlar ve Türkiye’ye ihanet etmişler, ama daha kötüsü saf değiştirse de hala makul bir insan olduğunu düşündüğüm Kültür Bakanımız Ertuğrul Günay Bey bu işe “dur dememiş” ve maalesef o bir avuç kültür yobazına ülkemiz teslim olmuş ve pervasız da olsa dünya düşünürü V.S Naipaul’u Türkiye sınırlarına sokmamayı başarmışlar.

    BU TAVIR ONU TASDİK ETTİ

    İslami terbiyesi kıt, Mevlana Hazretlerinin tolerans felsefesinden kısmetlerini alamamış bir avuç kültür yobazının derdi nedir? Neden V.S Naipaul’u istememişlerdir? Maalesef cevabı şöyle, V.S Naipaul eserlerinin bir kısmını seyahat ve gezilerinden tuttuğu notlar, gözlem ve mülakatlarına dayanarak yazmış. Bu eserlerden bir tanesinde “Among The Believers: An Islamic Journey” kitabında Iran, Pakistan, Malezya ve Endonezya’ya 1979’da yaptığı beş aylık seyahatinden derlemelerini anlatmış, kitabı 1981’de yayınlanmış. O tarihten itibaren özellikle İran ve Pakistan kökenli radikaller (bazı haklı nedenleri olsa da) Sir Naipaul’e savaş açarlar ve eleştirirler. "Among The Believers: An Islamic Journey” kitabında Sir Naipaul da 1981’de yükselen İslam fundamentalizmini sezinler ve uyarıda bulunur ki; bugün dünyayı kasıp kavuran radikal Bin Ladinciler bunun en güzel yaşanan örneğidir. Sir Naipaul tıpkı kendi vatandaşları Trinidadlılara yaptığı gibi, İslam fundamentalizmi hakkında da ağır dil kullanır ve eleştirir. Kullandığı dil ağırdır, sözcükleri genelleme taşır ki ben de genellemelerini eleştiriyorum. Fundamentalizmi eleştirirken genelde İslam’ı eleştirmesi haksızlık ve yine PERVASIZLIK ama bu neyi değiştirir? Savaş açmayı mı? Toleranssızlığı mı? Hiç birini değil, bilakis ona takınılan bu tavır onun ne kadar haklı olduğunu dünya kamuoyuna açıkça ilan etmiyor mu? Yani onun yanlış yorumlu deyimi ile “İslam toleranssız bir dindir ve savunucuları da bunu yaşıyor” teşhisi, bu bir avuç kültür yobazı tarafından tasdik edilmiyor mu? V.S. Naipaul ve kültür yobazları ikisi de Mevlana'yı, Yunus Emre'yi ya bilinçli olarak görmüyorlar ya da göremiyorlar. Ancak kültür yobazları sayesinde elimize gecen tek ve büyük fırsat ile V.S Naipaul’a Mevlana'yı, Yunus Emre'yi anlatamadık. İslam dininin toleranssız bir din değil toleranslı bir din olduğu fırsatını kaçırdık, YAZIK. Üzgünüm! V.S Naipaul’a bunu anlatmak varken, adamın haklı olarak tespit ettiği Arap milliyetçiliği ve fundamentalist dinciliğin, değil o dört ülke, Türkiye gibi laik Cumhuriyet ülkesinde de yükselişte olduğunu ona ispatladık. YAZIK, Üzgünüm! Türkiye bütün dinleri kucaklayan laik bir Cumhuriyet’tir, demek yerine elbirliği ile yine bu adamı haklı çıkarıp İslam’ı tanımak istemeyen çevrelere kamuoyu önünde ülkemizi utandırdınız, YAZIK, Üzgünüm! Bu mu sizin kültür anlayışınız? Bu mu sizin İslam anlayışınız? Bu mu sizin edebiyat anlayışınız?

    Prof. Dr. Ergün Yurdadön
    Odatv.com



    Hukuki NET Güncel Haber

    Nişan Alan Eşek konulu yargıtay kararı ara
    Nişan Alan Eşek konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #22
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Adana, Seyhan, Turkey.
    İletiler
    2.930
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    Halka cahil diyen arkadaşların, 1950'den bu yana yanlış seçim yaptığını düşünüyorlar.

    Zaten 1950 öncesinde halkın önüne alternatif sunulmamıştı.

    Yani 1950 öncesinde halkımızın "yanlış" yapması bu şekilde önlenmişti (!).

    Bu sitede defalarca sordum ve cevabını alamadım.

    Halk yanlış seçim yapıyorsa, sizin önereceğiniz bir sistem var mı?

    Halk ne yapsın da doğruyu seçsin?

    Lüten bir öneri sunun..

    Bizim bildiğimiz demokraside halkın önüne sandık konuyor.

    Sizin bildiğiniz daha iyi bir öneri varsa, halkı küçümseyeceğinize önerinizi söyleyin.

    Yoksa, söyleyemediğiniz şey halkı devreden çıkarmak mı?

  4. #23
    Kayıt Tarihi
    May 2009
    Nerede
    Hakkari
    İletiler
    3.333
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    Alıntı Av.Abbas Bilgili rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Halka cahil diyen arkadaşların, 1950'den bu yana yanlış seçim yaptığını düşünüyorlar.

    Zaten 1950 öncesinde halkın önüne alternatif sunulmamıştı.

    Yani 1950 öncesinde halkımızın "yanlış" yapması bu şekilde önlenmişti (!).

    Bu sitede defalarca sordum ve cevabını alamadım.

    Halk yanlış seçim yapıyorsa, sizin önereceğiniz bir sistem var mı?

    Halk ne yapsın da doğruyu seçsin?

    Lüten bir öneri sunun..

    Bizim bildiğimiz demokraside halkın önüne sandık konuyor.

    Sizin bildiğiniz daha iyi bir öneri varsa, halkı küçümseyeceğinize önerinizi söyleyin.

    Yoksa, söyleyemediğiniz şey halkı devreden çıkarmak mı?
    Sayın Bilgili,

    Bakınız şöyle bir önerim olacak;

    Katsayılı oy sistemine geçilebilir. Böyle bir şey dünyanın neresinde var diyeceksiniz ancak Türkiye'deki durum malesef bunu zorunlu kılmaktadır.

    ÖRNEK:
    Bir profesörün oy katsayısı: 1,000 (tam oy)
    Bir çobanın oy katsayısı: 0,001 (binde bir oy)

    Öğrenime ve meslek gruplarına göre diğerlerine de bir oy katsayısı tahsis edilebilir.

  5. #24
    Kayıt Tarihi
    Nov 2006
    Nerede
    izmir
    İletiler
    2.371
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek



    Sayın Av. Abbas Bilgili saygılarımla video sununa kadar izlemenizi tafsiye ederim.

    M.E.Sezen= Mustafa kemal Atatürk'ün izinden gitmektir sosyal, siyasi, iktisadi ve hukuki alanlarda onun ortaya koyduğu politikaları inceleyip güncel sorunlarda aynı istikameti takip etmeye çalışmaktır.

    Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919 da Samsun’a çıktığı gün üstlendiği görevin asıl ruhu, tam bağımsızlıktı. Tam bağımsızlık, malî, ekonomik, adlî, askerî ve bunlar gibi her konuda bağımsızlık ve özgürlük demekti. Bunların herhangi birinde, bağımsızlıktan yoksun olma milletin ve ülkenin gerçek anlamda tam bağımsızlıktan yoksun olması anlamına gelmektedir.

    Mustafa Kemal, milletinin, ülkesinin ve insanının yapısını (sosyal psikolojisini) bütünüyle kavramakla birlikte dünya şartlarını, bu şartları oluşturan milletlerarası ilişki ve çelişkileri iyi bilmekte idi. Milliyetçiydi, başını çektiği, teşkilatlandırdığı savaş Türk İstiklâl Savaşıydı.

    19 Mayıs1919 tarihinde başlatılan savaş, sadece “Ata Yurdu” denilen ülkeyi ele geçirmek, aralarında paylaşmak isteyen sömürgecilere karşı yürütülecek bir savaş değildi. Onlarla birlikte onların ülkedeki işbirlikçilerine, millî mücadele ve tam bağımsızlık savaşı boyunca bütün toplumsal, kültürel, ekonomik engellere ve bu engellerin güçlü kesim ve kişilerine karşı yürütülecek bir savaştı.
    Kaynak:Yrd. Doç Dr. Yaşar ÖZÜÇETİN

  6. #25
    Kayıt Tarihi
    Apr 2010
    Nerede
    istanbul
    İletiler
    451
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    Alıntı Hakkarili Arzuhalci rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Sayın Bilgili,

    Bakınız şöyle bir önerim olacak;

    Katsayılı oy sistemine geçilebilir. Böyle bir şey dünyanın neresinde var diyeceksiniz ancak Türkiye'deki durum malesef bunu zorunlu kılmaktadır.

    ÖRNEK:
    Bir profesörün oy katsayısı: 1,000 (tam oy)
    Bir çobanın oy katsayısı: 0,001 (binde bir oy)

    Öğrenime ve meslek gruplarına göre diğerlerine de bir oy katsayısı tahsis edilebilir.
    Sevgili Hakkarili arzuhalci beyefendi nasılsınız iyi misiniz? Saygılarımı sunuyorum ilk olarak size.Mehmet Emin Sezen beyefendi ile birlikte sürekli cahil oylarından bahsediyorsunuz ancak şimdi elimde ilginç bir istatistik var. İzmir ilimizde referandum seçimleriyle ilgili şöyle bir sonuç çıkmış.Nüfusun yüzde 6 sı okuma-yazma bilmiyor ,yüzde 41 i ilkokul,yüzde 5 i ortaokul,yüzde 19 u lise ve yüzde 10 u üniversite mezunu.Çanakkale ilinde yüzde 47 si ilkokul,yüzde 14 ü ortaokul,yüzde 13 ü lise ve yüzde 9 u üniversite mezunu.Edirne ve Muğla da da üniversite mezunu hemen hemen aynı oranda.Bu iller CHP nin kalesi sayılabilecek ve referandum da en yüksek hayır oylarının çıktığı yerler malumunuz.Bu durumda siz kendi kendinizle çelişkiye düşmüş olmuyor musunuz? Hani sadece cehalet evet derdi .AKP ye oy verirdi sadece.Ben seçmenin akıllısının da cahilinin de kendi yaşam tarzına en uygun bulduğu partiye oy verdiğini düşünüyorum.Gerisi hikaye.Bizler burada hangi yüzde aptal diye tartışmalar yaparken birşeyi unutmuşuz.Son referandum da sandığa gitmeyen yüzde 23 lük seçmeni.Hiç kimse onlara bişey demedi.Onlar neydi acaba

  7. #26
    Kayıt Tarihi
    Feb 2010
    Nerede
    İÇEL
    İletiler
    1.078
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    Alıntı Av.Abbas Bilgili rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Halka cahil diyen arkadaşların, 1950'den bu yana yanlış seçim yaptığını düşünüyorlar.

    Zaten 1950 öncesinde halkın önüne alternatif sunulmamıştı.

    Yani 1950 öncesinde halkımızın "yanlış" yapması bu şekilde önlenmişti (!).

    Bu sitede defalarca sordum ve cevabını alamadım.

    Halk yanlış seçim yapıyorsa, sizin önereceğiniz bir sistem var mı?

    Halk ne yapsın da doğruyu seçsin?

    Lüten bir öneri sunun..

    Bizim bildiğimiz demokraside halkın önüne sandık konuyor.

    Sizin bildiğiniz daha iyi bir öneri varsa, halkı küçümseyeceğinize önerinizi söyleyin.

    Yoksa, söyleyemediğiniz şey halkı devreden çıkarmak mı?
    Halkı devreden çıkaramazlar orası kesin.

    Şunu diyebilirler mesela Abbas bey,

    Üniversite mezunları,aydınlar,ekonomik durumu yerinde olanlar oy kullanacak sadece,diğer katagoriye girenler ise,

    sadece yerel seçimlerde oy kullanabilecekler.Hükümet ve milletvekili seçimlerine kullanamayacaklar.

    Tamda istedikleri çözüm işte bu.Belkide söyleyemiyorlardır,ben söylim dedim.

    Akıllarında,ve alıştıkları birşey daha varda onuda artık söylemek ve istemek suç oldu çok şükür.

    Bunlar aslında eğitimle alakalı,zaten eğitim seviyemiz yüksek diyen yok.

    Ama yine beğenmedikleri parti,eğitim yıllarını uzatıyor,hala planlar var.Yapılanları iyi değerlendirmek lazım.Ne kadar okul yapıldı,derste kaç kişi vardı,2002 den bu yana kaç kişiye düştü,bunları değerlendirmek lazım.

    Ben vermedim iki dönemdir,ancak elimizi vicdanımıza koymak lazım.

    Ayrıca,hükümetin gidip fakiri bulup erzak,kumanya veya kömür gibi malzemeleri dağıtmasını ben olumlu bile karşılıyorum.
    Elbette insan isterki muhtaç olmasınlar,hepten düzelsinde o kişilerde aş iş sahibi olsunlar ama,

    Bunun hemen demede olamayacağını herkeste biliyor bence.

    Neden,yediler bitirdiler bu güne kadar da ondan.Objektif ve tarafsız bakınca insan bazı şeylerin farkına varabiliyor.

    Taraflı bakana zaten anlatamazsınız hiç birşey.

    Onlara göre halk cahillikten eğitimle değil,,

    Kendi destekledikleri partiyi iktidara getirince kurtulur.O zaman da demezlermi yok öyle üç kuruşa bir simit.
    Konu feyyar tarafından (06-12-2010 Saat 11:55:14 ) de değiştirilmiştir.

  8. #27
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    Alıntı Av.Abbas Bilgili rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Halka cahil diyen arkadaşların, 1950'den bu yana yanlış seçim yaptığını düşünüyorlar.

    Zaten 1950 öncesinde halkın önüne alternatif sunulmamıştı.

    Yani 1950 öncesinde halkımızın "yanlış" yapması bu şekilde önlenmişti (!).

    Bu sitede defalarca sordum ve cevabını alamadım.

    Halk yanlış seçim yapıyorsa, sizin önereceğiniz bir sistem var mı?

    Halk ne yapsın da doğruyu seçsin?

    Lüten bir öneri sunun..

    Bizim bildiğimiz demokraside halkın önüne sandık konuyor.

    Sizin bildiğiniz daha iyi bir öneri varsa, halkı küçümseyeceğinize önerinizi söyleyin.

    Yoksa, söyleyemediğiniz şey halkı devreden çıkarmak mı?
    Abbas Bey ;

    Bu yazınızı muhtemelen kimse üzerine alınmadığından yanıtlamamıştır. Gerçi bir kişi sizi yanıtlayıp duruyor ama anlaşılan oda sizi doğal olarak tatmin etmiyor. Ben okumuyorum bile!! Sanırım sizde okumuyorsunuz arada kaynayıp gidiyor yazdıkları kendi kendine yazıyor yani.. Ama sizin sıkı destekçiniz... Neyse...

    O kadar çok takiye yapıyorsunuz ki neresini tutalım neresini düzeltelim yada neresine yanıt verelim belli değil.. Size sorulan hiç bir soruya yanıt vermeden o soruların bir yerlerini alıp tersini soruyorsunuz.

    Halka cahil diyen ve bundan dolayı halkı küçümseyen kim ? Örneğin ben bu halkın içinden bir vatandaş değil miyim ? Halkımızın eğitimsiz olduğunu eğitimsiz bırakıldığını eğitimsiz kalmaları için gizlice uğraşıldığını söylemek bu tespiti yapmak mı halkı küçük görmek ? Yoksa bunun böyle kalmasını isteyerek kendi çıkarlarını sağlamak mı ayıp? Halkın gözünün içine baka baka yalan söyleyenlere kızmak mı ayıp? Halkın saf duygularıyla iyi niyetleriyle oynayanları eleştirmek mi ayıp? İşte siz burada takiye yapıp söylediklerimizin gerçek sahiplerini halk gibi göstermeye çalışıyorsunuz ve ayıp ediyorsunuz.

    Bu halk çok daha çok cahilken bir takım nedenlerin bileşkesi sonucuda Mustafa Kamal Atatürk'le birlikte kurtuluş savaşını vermiştir. O zaman bile halkın içine fitne fesat sokan çıkarcı sömürücüler olmuştur. Karşı olunan o bölümdür halk değil.

    Aslında duymazdan gelip yanıtlamadığınız ''hay Allah nereden anımsadı da yazdı bunu'' diye düşündüğünüz;

    Ceketimi koysam aday milletvekili seçtiririm;

    Ananıda al git;

    Bıraktığımız yerde otluyorsunuz ;

    diyen zihniyet halkı asıl küçümseyen eşek yerine koyan sömüren ve cahil kalmasına yol açan kesimdir. Hele siz bunu bir kabul edin yada fikrinizi söyleyin sonra neyin ne olduğunu konuşalım.. Yoksa her dediğimiz takiye arasında kaybolmaya mahkumdur...

  9. #28
    Kayıt Tarihi
    Feb 2010
    Nerede
    İÇEL
    İletiler
    1.078
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    [QUOTE=commodore1tr;394604]Abbas Bey ;

    Bu yazınızı muhtemelen kimse üzerine alınmadığından yanıtlamamıştır. Gerçi bir kişi sizi yanıtlayıp duruyor ama anlaşılan oda sizi doğal olarak tatmin etmiyor. Ben okumuyorum bile!! Sanırım sizde okumuyorsunuz arada kaynayıp gidiyor yazdıkları kendi kendine yazıyor yani.. Ama sizin sıkı destekçiniz... Neyse...

    Canınız sağolsun commodore1tr,okumayın,muhatap almayın önemli değil benim için.Evet Abbas beyin fikirlerine aynen katılıyorum.

    Ben sizi pür dikkat okuyorum ve dikkate alıyorum,muhatap da alırım siz beni alırsanız sorun olmaz benim için.

    Takıntım yok öyle,kibirli bir insan değilim.Kinde tutmam.Zaten belkide farkımız orda,

    Sizi dikkate alırım çünkü,ben insanların fikirlerine saygı duyarım.Benimkine duymayana duyarım.Aile terbiyem böyle benim,

    Neden küçümseyeyim ki insanları,düşüncelerinden dolayı,

    Yada bana uymayan düşüncesi olanları,gerek yok her seviyeden insanla muhattap olurum ben.

    Ayrıca size bir hatırlatmam gereken birşey var,farkındamısınız dünyanın en kolay işini yapıyorsunuz;

    İktidara,hükümete sallıyorsunuz.Bence birazda zoru deneyip gerçeklerle yüzyüze gelseniz hani diyorum.

  10. #29
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    istanbul, kadiköy, Türkiye.
    İletiler
    5.539
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    [QUOTE=feyyar;394622]
    Alıntı commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Abbas Bey ;

    Bu yazınızı muhtemelen kimse üzerine alınmadığından yanıtlamamıştır. Gerçi bir kişi sizi yanıtlayıp duruyor ama anlaşılan oda sizi doğal olarak tatmin etmiyor. Ben okumuyorum bile!! Sanırım sizde okumuyorsunuz arada kaynayıp gidiyor yazdıkları kendi kendine yazıyor yani.. Ama sizin sıkı destekçiniz... Neyse...

    Canınız sağolsun commodore1tr,okumayın,muhatap almayın önemli değil benim için.Evet Abbas beyin fikirlerine aynen katılıyorum.

    Ben sizi pür dikkat okuyorum ve dikkate alıyorum,muhatap da alırım siz beni alırsanız sorun olmaz benim için.

    Takıntım yok öyle,kibirli bir insan değilim.Kinde tutmam.Zaten belkide farkımız orda,

    Sizi dikkate alırım çünkü,ben insanların fikirlerine saygı duyarım.Benimkine duymayana duyarım.Aile terbiyem böyle benim,

    Neden küçümseyeyim ki insanları,düşüncelerinden dolayı,

    Yada bana uymayan düşüncesi olanları,gerek yok her seviyeden insanla muhattap olurum ben.

    Ayrıca size bir hatırlatmam gereken birşey var,farkındamısınız dünyanın en kolay işini yapıyorsunuz;

    İktidara,hükümete sallıyorsunuz.Bence birazda zoru deneyip gerçeklerle yüzyüze gelseniz hani diyorum.
    Sayın Feyyar ;

    Sizin yazılarınızı sadece göz atarak geçmemin okumamamın nedeni son derece açık. İdefiks yaklaşımı hiç sevmem, tek taraftan bakarak çarpıtmayı ve daha kötüsü hiç bir şey dememeyi sevmem, o yüzden iletilerinize göz atmakla yetiniyorum sadece bana ne bir fikir ne değişik bir düşünce açısı nede bilgi veriyor. Zaten yazdıklarınızın çoğuda ters...

    Dünyanın en kolay işinin iktidara hükümete sallamak! olduğunu yazmışsınız ki bu bile sizin düşünce olarak nerelerde olduğunuzu gösterir.

    Siteler oluşup ilk devletler kurulmaya başladığından beri dünyanın en zor işi ''iktidar'' hakkında konuşmak olmuştur. Bu kapalı toplumlarda yada belirli gruplaşmalarda da böyledir. Hele hele bizde ki gibi gitgide faşizme kayan polis devleti olma yolunda çok hızlı ilerlemeye çalışan iktidarlarda çok daha zor ve tehlikelidir.

    Bakınız Abbas bey nasıl kendisine sorulan soruları yanıtlamaktan imtina ediyor. İktidar a yönelik konuşmamak için . Sorular ''zurnanın zırt dediği yerden de ondan susuyor'' Çünkü yanıt herkesçe malum ama bu yanıtı verebilmek hem yürek ister hemde hükümet aleyhine kelam etmeyi gerektirir. Öyle yüzeysel ''polisi kınıyorum'' demekle bu işler olmaz.

    AKP yi öven bir yazı yazmışsınız onada göz attım . Ne kadarı doğru ne kadarı yanlış bilemem ama unutmayın ki iktidarlar ''görevlerini yaptı'' diye övülmez ''yapmadı'' diye eleştirilir. Yada yaptıkları hatalardan eleştirilir. Yaklaşık sekiz senedir iktidarda olupta hiç bir iyi şey yapmamak elbette mümkün değildir. Önemli olan diğer yaptıkları yapmak istedikleri ülkeyi getirdikleri durumdur.

    Örneğin hiç bir gelişmiş ülkede ''Habur Kepazeliği'' yaşanmaz. Bunu yaşatan iktidar gelmemek üzere gider. Ama bizde pişkinlik hat safhada olduğundan gürültüye gitti...

    Örneğin hiç bir iktidarın başındaki kişi ''Ben onu hiç tanımıyorum, dolayısıylada görüşmedim'' dedikten sonra onunla görüştüğü konuştuğu çarşaf çarşaf fotoğraflarla ispatlanıp üstüne üstlük tüm yasaları hiçe sayarcasına hatta tam anlamıyla''yasadışı özelleştirme'' yaptığı ortaya çıkarsa orada durmaz... Ofer başka ülkede olsa onu yapan iktidarın başı hapiste olurdu uzun yıllar...

    Örneğin hiç bir iktidarın başında ki kişi uluslararası kırmızı bültene düşmüş ülkesincede terörist kabul edilmiş birisi için çıkıpta ''ben ona kefilim'' diyemez... Derse normalde gider... El kadı olayını unutmamak lazım....

    Örneğin hiç bir iktidarın başı '' bana bir trilyonu var diyen birisi şimdi ergenekondan içerde '' cümlesini kuramaz ... Bu alenen tehtittir. Daha da acısı bu davanın tamamen siyasi olduğunun en büyük ispatıdır.

    Toplantı ve gösteri yürüyüşü ve seyahat özgürlüğü engelleyen hükümet dünyanın hiç bir gelişmiş ülkesinde iş başında kalamaz. Polisin vahşice saldırılarını savunan hükümet olamaz bu faşizmdir.

    Ülke kanunları ve anayasa toplumsal uzlaşı yerine kendi çıkarları doğrultusunda hiç bir yerde değiştirilemez. Hükümete bağlı yargı polis asker sistemi kurulamaz.

    Daha çok yazılır da yeter ...

  11. #30
    Kayıt Tarihi
    Feb 2010
    Nerede
    İÇEL
    İletiler
    1.078
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Nişan Alan Eşek

    Sayın Commodore1tr,

    Hükümetler yaptıklarıyla övülmez,haklısınız yapmadıklarıyla eleştirilir.Ama az birazda yapılan güzel şeyler olmadımı.Sayıpta uzatmaya gerek yok.

    Habur kepezeliğini bende içime sindiremiyorum açık söylemek gerekirse.Orada yinede bir büyük sorunu çözme cesareti vardı bence,taraflardan bir tanesi olayın içine etti.

    Bir başbakan görüşmedim dediği kişiyle,görüştüğü çıkmışsa ispatlanmışsa,hemen istifa etmelidir.Ama işte benim itiraz ettiğim şey Türkiye'de ne zaman oldu ki şimdi olsun.Sadece Bu hükümetin zaafı değil ki bu.Genel siyasetcilerimizin sorunu.

    Bir milyar doları var diyen şimdi ergenekondan içerde dedi evet,kanım dondu.Ancak Başbakan dediklerini yapan hakim savcılarmı var orası beni düşündürüyor.Öyle diyen biri suçsussa neden içerde,bu sözünden dolayıysa ben daha siyasetle uyraşmayacağım.Bence orada demek istediği,bana iftira atanlar bakın ne suçlarla itham ediliyorlar dır.Ben onu anladım.Ama söylemek istediğini yanlış anlatıyor.

    Polisin davranışı,resmen orantısız güçtür.Hatta daha fazlasıdır.Bjk-Bursa macında neden olayları engelleyemediler.Çünkü o olayı pek kimse sormaz,ama başbakana saldırıları veya neyse işte engelleyemezlerse ne olacağını biliyorlar.Çok üzüldüm bu olaylara.O feci şekilde dövülen arkadaşı tv lerden görünce içim yandı duyarlı bir vatandaş olarak.İçişleri Bakanlığı soruşturma başlattı.Her ne sebeple orada olurlarsa olsunlar polisin yaptığını kimse savunamaz.Pankart açabilirler,slogan atabilirler.Ancak iddialara görede zorla salona girmeye çalışmakta olmaz,yumurta atmayıda ben pek protestodan saymıyorum söylemeliyim.Ama dediğim gibi polis her yönden hatalı.Kabul edelim ki biz protestolarıda abartıyoruz,her zaman bir provekatör çıkıyor aramızdan.Sizin üzerinize biri yumurta atsa ne yaparsınız.Hukukinet üyelerine bir davet veriyor farzedelim,bir mekanda katılan üyeler,ellerinde kokteyl sohbet,şamata,a sen commodore1tr misin,a sen Engin Oğuz beyefendimisin,hani bizde atıştıkya bende size elimdeki kokteyli döküyorum,(Hayatta dökmemde,azalır çünkü.kafayı bulmam lazım) ne yaparsınız.

    Evet yargı kesinlikle hükümete bağlı olmamalı,zaten hayır dedim bende sırf bunun için referandumda.Ama diğerleri,Tsk olsun,Emniyet olsun bunlar zaten bağlı çok zamandır,yapacak birşey yok.Zaten bağlı olması lazım bunların.Berebar çalışmaları lazım.

    Hiç darbe görmedim,babamdan duyuyorum anlatıyor,iyi birşey olduğunu söyleyen yok.Bazen gerekiyor olması diyenler çıkıyor.hayret ediyorum.O konularda hoşuma giden girişimler yapılıyor itiraf etmeliyim.Babam koyu CHP li,onunlada bu konuları çokca tartışıyoruz.Bazı şeylere ikna edemiyorum,oda yapılan güzel şeyleri görmek istemiyor,hep kötü şeylere takılıp kalıyor.Malum korkular.Yaşım 33 bayağı bir seçim gördüm,yerel,genel.Hoşuma gidene veriyorum.Babam kızıyor,ideolojin yok senin yazık diyor,ne yapayım bende böyleyim.Elimden geldiği kadar objektif olmaya çalışıyorum.

    Neyse uzar gider,konuşulacak çok şey var.Sahi hukukinet üyelere bir davet versede içkili,üyeler yüz yüze tanışma fırsatı bulsalar.Kaynakmı,ayarlasınlar bir mekan,üyeler katılımda bulunurlar.
    Konu feyyar tarafından (08-12-2010 Saat 22:45:48 ) de değiştirilmiştir.

+ Konuyu Yanıtla
3 / 4 Sayfa İlkİlk 1234 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

nişan alan eşek

Forum

Benzer Konular :

  1. [Suçlar] Eşek gibi bakarsın demek suç mudur?
    Merhaba, Ben 2019 yılının mayıs ayında twitter üzerinden yapılan bir paylaşımın altına cümlemin içinde sadece ''eşşek gibi'' (eşşek gibi bakarsın)...
    Yazan: Mehmet Mersin Forum: Ceza Hukuku
    Yanıt: 4
    Son İleti: 23-01-2021, 14:54:12
  2. Ölü Eşek Piyangosu ve Tüketici Hakları
    Sık anlatılan bir fıkra vardır, izninizle önce fıkrayı anlatıp sonra soruma geçeyim: Girişimci genç bir çocuk bir köylüye ait yaşlı eşeğe talip...
    Yazan: magnumXL Forum: Tüketici Hakları
    Yanıt: 2
    Son İleti: 11-12-2010, 20:53:43
  3. Akıllı Eşek
    Tabiat konusunda uzman bir profösör kırlarda gezinirken Bir kuyuya yatay bir dolap bağlandığını bu dolaba bir eşeğin bağlandığını görür. Eşek kuyunun...
    Yazan: marica Forum: Mizah - Eğlence
    Yanıt: 3
    Son İleti: 18-09-2010, 23:32:50
  4. Eşek sürücüsü 220 promil alkollü çıktı
    Eşek sürücüsü, 2.20 promil alkollü çıktı 2 Haziran 2008 /DHA (HÜRRİYET) Eskişehir’in Mihalıççık İlçesi’ne bağlı Dinek Köyü’nde aşırı...
    Yazan: Av.Abbas Bilgili Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 0
    Son İleti: 03-06-2008, 00:12:13
  5. Canlı bomba eşek karakolda patladı
    Aşağıdaki haber 15.08.2006 günkü gazetelerde yer almıştır. Haber metni şu şekildedir; "PPK'lı teröristler şimdi de eşekleri canlı bomba olarak...
    Yazan: Av.Abbas Bilgili Forum: Hayvan Hakları
    Yanıt: 3
    Son İleti: 18-02-2008, 22:41:52

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.