Doktor hatası sebebiyle dava acmak istiyorum

[armaganmumine]

Sayın ilgili Avukat beyler ve bilgisine ilgisine ihtiyac duydugum abilerim

Konumuz saglıkla ilgili ve doktor hatası olan bir konu 29.11.2008 tarihinde 23 yasında olan kardesim arac ici trafik kazası gecırerek omurgasından kolundan ve basından darbe aldı kafa tası cökme fraktüsü yasadıgı icin ılk önce olması gereken ameliyat buydu ve sadece o amliyatı olarak ve oldukca basarılı gecerek 12 gün taksim ilk yardım hastanesinde yogun bakımda kaldıktan sonra servıse cıkma sevıyesinde iken (omurga omirlik) ameliyatı ve koldaki kırık ameilyatı ıle ılgılı olarak özel maltepe üniversitesi tıp fakültesi hastanesine hicbir saglık hizmetinden faydalanmadıgı icin (örnek:SSK ,BAGKUR,EMEKLİ SANDIGI) özel ücretli olmak kaydı ile yatırıldı sonrasında yaklasık 1 hafta sonrasında ameliyatları gerceklesti ve bizlere ameliyatın cok iyi derecede gectıgı söylendı ameliyat öncesı belden 1 karıs asagısına kadar olan hıslerı kayboldu göbek seviyesi civarlarına döndü ve kambur bır vazıyette olması ayrıca koldakı kırıgın gerektıgınden cok daha uzun bır zamanda hala kaynamamıs olması ve ortepedi degılde omurga ameliyatını yapan profesör ve uzman doktorların ilgisizligi dogrultusunda süphelendım ve ameliyat sonrası MR larını baska bır hastanede cektırdım ve 3 doktora gösterdım 3 ü de aynı konusmayı yaparak her ıkı yanı kol ve omurga omirlık amelıyatında büyük hataların oldugunu doktor kaynaklı oldugunu taktıkları bır ve üzeri civinin bosa gittigi taktıkları alanda zarar verdıklerı ıkıncı bır amelıyatın daha zor gecmesıne ve ileriye yönelik omirlikte kalıcı zarar verme felc durumunun yüzde oranının artması belkide tamamen felç kalmasına baglı durumlarınında söz konusu oldugu icin ve tekrar ameliyat olması gerektiginin kararını verdiler ben simdi bu sorumsuzlugun pesini bırakmak ıstemıyorum ve yaptıgım masrafların tamamen bosuna oldugu icin gerı talep etmek ayrıca maddı tazmınat davası ve ayrıca verdigi zarardan dolayıda manevi tazminat davasını acmak ıstıyorum ayrıca en bas sorumlusu olan söför hakkındada acıp acmama konusunda emin degılım o konu ıcınde görusmek ıstıyorum umarım konuyu ıyı bır sekılde anlatabilmisimdir özellikle bır avukatla görüsmek bilgilendirilmek ve dava acmak ıstıyorum basından sonuna konuyla ilgili herhangi bır hukuk durumuna düsebiliriz ne olur ne olmaz düsüncesiyle her taraftan en basındn berı evraklarımı birebir zamanında toplamıstım yani hertürlü kaynaga ve delillere mevcutuz konuyla ılgilenmenizi ve en kısa zamanda bilgilendirilmek istiyorum kisisel mevzularımdan dolayı fazla bır vaktim yok dolayısıyla ne kadar önce olursa okadar benim icin iyi cünkü suanda arayıs icindeyim ayrıca en önemlisi avukat beyin konuya yakın olması durum itibariyle cok daha iyi neticeler cıkarır dıye dusunuyorm umarım yanlıs düsünmüyorumdur tesekürlerimi sunuyorum simdiden..

[Av.Feyz Pazarbaşı]

Konu tıbbi ve teknik bir konu. Buna tıbbi malpraktis (doktorun sorumluluğu) diyoruz. Olayın açıklığa kavuşabilmesi için İl sağlık müdürlüğü ve İstanbul tabip odası nezdinde girişimde bulunarak kusuru tespit etmeye çalışmanızı tavsiye ederim. Ayrıca hata olduğuna dair teşhiste bulunan doktorlardan da yazılı şekilde hatalara ilişkin tespitlerini alabilirseniz bu sizin için ileride yararlı olacaktır. Şayet dava açmaya karar verirseniz mahkeme adli tıp raporu isteyerek konunun dr. hatası olup, olmadığını tespit ederek sonuca varacaktır.
Kazaya neden olan kişi hakkında da maddi, manevi tazminat talepli dava açmanızı öneririm. Belirttiğiniz üzere bu işlemleri AVUKATINIZ aracılığı ile yapmanız çok önemlidir.
Sitemize yaptığınız talebi yanlış anlamadıysam; Sitemizde herhangi bir avukat kesinlikle önerilmemektedir. Her avukat konunuzla ilgili hukuki yardımda bulunabileceğinden "kendine güvenen" ve konunu uzmanı avukat cümlelerinizi yerinde bulmuyorum.
Saygılar.

[armaganmumine]

Her avukat konunuzla ilgili hukuki yardımda bulunabileceğinden "kendine güvenen" ve konunu uzmanı avukat cümlelerinizi yerinde bulmuyorum.
Saygılar.

bahsi gecen satırı düzelttım belki anlatmak ıstedıgımı anlatamamısımdır kusuruma bakmayın ama anlatmak ıstedıgım kısım yanı cok sıte gezdım bircok avukat beyın ve hanımın vizyonunu uzmanlık alanlarını izledım fakat hicbırınde saglık uzmanlık alanında gözukmuyordu bu sebeple onu ima etmek ıstemıstım bırde farkına vardım kı en önemli olan saglıgımızın hıcbır yerde ılk sırada olması gerekırken hıcbır sırada göremiyor olmamdı
ama buda bana bir azim getirdı ve okumaya karar verdim avukat olmayı hedefliyorum okumanın yası yoktur ben daha 25 yasındayım avukatlıga bas koycam adım armagan özkaya burayada yazıyorum saglık konusunda en üst düzeyde konulara ılklere ımza atıcam allah ömür ve saglık verdıgı sürece cünkü ben cok cektım basıma gelenlerden sonra kardesım ıcın verdıgım ugras esnasında farkettımkı saglık bu ülkede sıfır sevıyede yasım daha genc cokta gec kalmıs sayılmam sanırım kendıme belırledıgım hedeflere hep ulasmısımdır umarım bu hedefımede benı yazım hakkında uyardıgın ıcın ayrıca tesekkürlerımı sunarım ve saygılarımla

[unbelievable]

• DOKTOR HATASI SONUCU UĞRANILAN ZARARIN TAZMİNİ DAVASI ( Yüksek Sağlık Şurası Raporunun Bağlayıcı Olmaması )
• TAZMİNAT TALEBİ ( Yanlış Tedavi Sonucu Uğranılan Zarar İçin - Yüksek Sağlık Şurası Raporunun Bağlayıcı Olmaması )
• YANLIŞ TEDAVİ SONUCU UĞRANILAN ZARARIN TAZMİNİ DAVASI ( Yüksek Sağlık Şurası Raporunun Bağlayıcı Olmaması )
• YÜKSEK SAĞLIK ŞURASI RAPORUNUN BAĞLAYICI OLMAMASI ( Yanlış Tedavi Sonucu Uğranılan Zararın Tazmini Davasında )
• RESMİ BİLİRKİŞİ NİTELİĞİNİN BULUNMAMASI ( Yanlış Tedavi Sonucu Uğranılan Zarar İçin Açılan Tazminat Davasında Yüksek Sağlık Şurasının )
• VEKALET SÖZLEŞMESİ VE VEKİLİN ÖZEN BORCU ( Doktorun Yanlış Tedavisi Sonucu Uğranıldığı İddia Edilen Zarar İçin Tazminat Talebi )
818/m.390/2,321/1
1086/m.276/2,286
1412/m.66/3
ÖZET : Dava, koltuk altındaki kütlenin alınması amacıyla davalı doktor tarafından yapılan ameliyat sırasında kütlenin alınmasıyla birlikte sinirlerin de kesilmesi sonucu sol kolun felç olması nedenine dayanan maddi-manevi tazminat davasıdır. Mahkemece, Yüksek Sağlık Şurasından alınan rapora dayanılarak davalının kusursuz olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmişse de; Yüksek Sağlık Şurası hukuk davalarında resmi bilirkişi olmayıp, hukuk davalarında mahkemelerin Yüksek Sağlık Şurası raporlarına itibar etme zorunlulukları yoktur.

DAVA : Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, koltuk altındaki şişlik nedeniyle yapılan tetkikleri sonunda damar kökenli bir tümör cinsi olan hemanjiyom teşhisi konulduğunu ve ameliyatla ve kütlenin alınması gerektiğinin bildirilmesi üzerine 13.11.1999 tarihinde davalı doktor tarafından ameliyat edildiğini, ameliyattan önce böyle bir ihtimalden hiç bahsedilmemiş olmasına rağmen, davalı doktorun hata ve kusuru nedeniyle, ameliyat sırasında sol kolundaki sinirlerin kesilmesi sonucu sol kolunun felç olduğunu, ameliyat sonrası davalının, kolunun tedavisi için yeni bir operasyon yapılmasının mümkün olmadığını belirterek fizik tedavi önerdiğini, ancak daha sonra sinir ekleme olabileceğini öğrenmesi üzerine 12.04.1999'da başka bir doktora sinir ekleme operasyonu yaptırdığını, ancak, geç kalınmış olması nedeniyle ikinci ameliyatın başarısız olduğunu ileri sürerek 26.000.000.000 TL. maddi 6.000.000.000 TL. manevi tazminatın tahsilini istemiştir.

Davalı, ameliyat öncesi MR raporlarında atardamar ve toplardamar sorunlarından bahsedilse de sinir tutulumundan bahsedilmediğini, ameliyat sırasında davacı eşinin sinir kesilmesine muvafakat ettiğini, sinir kesilmesinin bir hata olmayıp tıbbi bir zorunluluk olduğunu ve sinir ekleme operasyonunun, başarı şansı çok düşük bir ameliyat olması ve hastanın birinci ameliyatta bu işleme tabi tutulması için 3-4 saatlik narkoza daha ihtiyacı olup hastanın buna dayanamayacağını düşündüğünü savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, Yüksek Sağlık Şurasından alınan rapora dayanılarak davalının kusursuz olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, koltuk altındaki kütlenin alınması amacıyla davalı doktor tarafından yapılan ameliyat sırasında kütlenin alınmasıyla birlikte sinirlerin de kesilmesi sonucu sol kolun felç olması nedenine dayanan maddi-manevi tazminat davasıdır. Taraflar arasındaki ilişki vekalet aktidir. Vekil, vekalet görevine konu iş görürken yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin, eylemlerin ve davranışlarının özenli olmayışından doğan zararlardan sorumludur. Vekil ( BK m. 390/2 ) işçi gibi özenle davranmak zorunda olup hafif kusurundan dahi sorumludur ( BK m. 321/1 ) O nedenle vekil konumunda olan ve davacıyı tedavi eden doktorun bilim ve teknolojinin getirdiği bütün imkanları kullanmak suretiyle özen borcunu yerine getirmesi gerekir. Hükme dayanak alınan Yüksek Sağlık Şurası Raporu ""Hemanjiyom vakalarındaki ameliyatların çok kanamalı olduğu ve kanamanın durdurulması için damarların bağlanması gerektiği, yapılan tedavinin doğru olduğu, eğer ameliyat edilmezse, 10 cm'lik bir hemanjiyom'un giderek büyüyeceği ve bulunduğu yere baskı yapacağı, zamanla da sinirin kendiliğinden atrofiye uğrayacağı, ameliyat sırasında çıkarılan 6 cm'lik sinir kesisinin tamiri olamayacağından, ikinci ameliyatın gecikmesinin söz konusu olmadığı cihetlerle Prof. Dr. Murat Kayabalı'nın kusursuz olduğuna"" ibareleri ile davalıya atfı kabil kusur bulunmadığını bildirmiş ise de, bunun gerekçeleri tam ve doyurucu değildir. Şura'nın bahsettiği, tümör alınmazsa giderek büyüyeceği ve bulunduğu yere baskı yaparak zamanla siniri atrafiye edeceği ihtimali kabul edilebilir bir gerekçe olamaz. Hasta mevcut durumda iken 3-5 yıl sonra gelebileceği konum ihtimaline göre kusur verilemez. Kaldı ki, Yüksek Sağlık Şurası 11.04.1928 gün ve 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına dair Kanunun 75. maddesindeki açık hüküm nedeniyle, CMUK'nun 66/3. maddesi anlamında kendisine başvurulması zorunlu olan bir bilirkişi durumunda ise de, hukuk davalarında HUMK 276/2 maddesinde öngörülen nitelikte, resmi bilirkişi değildir. Mahkeme Yüksek Sağlık Şurasına başvurup başvurmamakta serbesttir ve onun raporuyla bağlı bulunmamaktadır ( HUMK m. 286 ). Eş söyleyişle, hukuk davalarında, mahkemelerin Yüksek Sağlık Şurası raporlarına itibar etme zorunlulukları yoktur.

Mahkemece yapılacak iş, Yüksek Sağlık Şurası raporu ile ameliyat öncesi ve sonrası tüm gözlem raporları, tetkik sonuçları, ameliyat raporu buna ilişkin MR, tahlil sonuçları vs. ile birlikte Adli Tıp'a, gerektiğinde hastanın da bizzat sevki suretiyle davalıya atfı kabil bir kusur bulunup bulunmadığı konusunda gerekçeli, dayanaklarını gösterir, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınmalı ve ortaya çıkacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.10.2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.

[armaganmumine]

yani sonuc davacı taraf kazandımı davayı buarada bu davaya sızmı gırdınız acaba ben bu konuda hem bılgı edınme amaclı aynı zamandada degerlı bır avukat büyüğümüzle tanısmıs olmak konuyu yakından konusmak ve davayı acmak ıcın görusmek ıstıyordum acaba bana bu isteklerım konusunda yardımcı olmak isteyen varmı lütfen yardım

[litigation]

Hiçbir avukat sizin işinize talip olmaz. Siz gidip bulacaksınız, rica edeceksiniz. Uygun görürlerse davanızı alacaklar.

[Av.Emrah Yavuzcan]

yani sonuc davacı taraf kazandımı davayı buarada bu davaya sızmı gırdınız acaba ben bu konuda hem bılgı edınme amaclı aynı zamandada degerlı bır avukat büyüğümüzle tanısmıs olmak konuyu yakından konusmak ve davayı acmak ıcın görusmek ıstıyordum acaba bana bu isteklerım konusunda yardımcı olmak isteyen varmı lütfen yardım

Hukuki Net'e yeni kayıt olmak isteyenlere, kayıt sözleşmesinde belirtildiği üzere şu hususları hatırlatmak isteriz:
Hukuki Net; Hukukçu ve Hukuk severlerin, hukuki bilgi paylaşım platformudur. Bu itibarla 'özel meselelerinizi danışımak' , 'Tek bir soru' sormak veya 'avukat aramak' için kaydolmayınız. Hukuki bilgi paylaşmak isteyenler; Bu site tüm kaynakları ile tamamen sizler için tasarlanmıştır.

Bu forum sitesinde verilen bilgiler, hukuki mütalaa veya hukuksal öneri şeklinde olmayıp, bilgilendirme amaçlıdır. İşbu sitede verilen bilgiler dolayısıyla Hukuki.Net yönetici veya üyeleri hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Hukuki bir sorununuz veya davanız mevcut ise zaman kaybetmeden avukatınıza danışınız.

[teknik_er]

Sayın ilgili Avukat beyler ve bilgisine ilgisine ihtiyac duydugum abilerim

Konumuz saglıkla ilgili ve doktor hatası olan bir konu 29.11.2008 tarihinde 23 yasında olan kardesim arac ici trafik kazası gecırerek omurgasından kolundan ve basından darbe aldı kafa tası cökme fraktüsü yasadıgı icin ılk önce olması gereken ameliyat buydu ve sadece o amliyatı olarak ve oldukca basarılı gecerek 12 gün taksim ilk yardım hastanesinde yogun bakımda kaldıktan sonra servıse cıkma sevıyesinde iken (omurga omirlik) ameliyatı ve koldaki kırık ameilyatı ıle ılgılı olarak özel maltepe üniversitesi tıp fakültesi hastanesine hicbir saglık hizmetinden faydalanmadıgı icin (örnek:SSK ,BAGKUR,EMEKLİ SANDIGI) özel ücretli olmak kaydı ile yatırıldı sonrasında yaklasık 1 hafta sonrasında ameliyatları gerceklesti ve bizlere ameliyatın cok iyi derecede gectıgı söylendı ameliyat öncesı belden 1 karıs asagısına kadar olan hıslerı kayboldu göbek seviyesi civarlarına döndü ve kambur bır vazıyette olması ayrıca koldakı kırıgın gerektıgınden cok daha uzun bır zamanda hala kaynamamıs olması ve ortepedi degılde omurga ameliyatını yapan profesör ve uzman doktorların ilgisizligi dogrultusunda süphelendım ve ameliyat sonrası MR larını baska bır hastanede cektırdım ve 3 doktora gösterdım 3 ü de aynı konusmayı yaparak her ıkı yanı kol ve omurga omirlık amelıyatında büyük hataların oldugunu doktor kaynaklı oldugunu taktıkları bır ve üzeri civinin bosa gittigi taktıkları alanda zarar verdıklerı ıkıncı bır amelıyatın daha zor gecmesıne ve ileriye yönelik omirlikte kalıcı zarar verme felc durumunun yüzde oranının artması belkide tamamen felç kalmasına baglı durumlarınında söz konusu oldugu icin ve tekrar ameliyat olması gerektiginin kararını verdiler ben simdi bu sorumsuzlugun pesini bırakmak ıstemıyorum ve yaptıgım masrafların tamamen bosuna oldugu icin gerı talep etmek ayrıca maddı tazmınat davası ve ayrıca verdigi zarardan dolayıda manevi tazminat davasını acmak ıstıyorum ayrıca en bas sorumlusu olan söför hakkındada acıp acmama konusunda emin degılım o konu ıcınde görusmek ıstıyorum umarım konuyu ıyı bır sekılde anlatabilmisimdir özellikle bır avukatla görüsmek bilgilendirilmek ve dava acmak ıstıyorum basından sonuna konuyla ilgili herhangi bır hukuk durumuna düsebiliriz ne olur ne olmaz düsüncesiyle her taraftan en basındn berı evraklarımı birebir zamanında toplamıstım yani hertürlü kaynaga ve delillere mevcutuz konuyla ılgilenmenizi ve en kısa zamanda bilgilendirilmek istiyorum kisisel mevzularımdan dolayı fazla bır vaktim yok dolayısıyla ne kadar önce olursa okadar benim icin iyi cünkü suanda arayıs icindeyim ayrıca en önemlisi avukat beyin konuya yakın olması durum itibariyle cok daha iyi neticeler cıkarır dıye dusunuyorm umarım yanlıs düsünmüyorumdur tesekürlerimi sunuyorum simdiden..

Sayın arkadaşım öncelikle yaşadığınız elim olsylar nedeniyle geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.Anlattığınıza göre elinizde film vb belgeleriniz mevcut.Ayrıca mr çekimlerinde hataların olduğunu, 3 ayrı doktorun hataları doğruladığının bahsini yapıyorsunuz.

Buradan yola çıkarak,

benim düşünceme göre iki şıkkta dava açma seçeneğin var

1-Davanı doktorun görevinden dolayı hizmet kusuru olarak görüyorsan yani bu hata doktorun kişisel kusuruna dayalı değil, hastane hizmetinden kaynaklı oluşmuş bir hata diyorsan davanı direkt olarak ö.m.ü.tıp.fakültesini davalı gösterip idare mahkemesine dava açmalısın.

dava açmadan önce; olay başlangıcından 1 yılı geçirmemek kaydıyla davalı idareden zararının tazminini istemelisin, 60 gün süresinde olumsuz bir cevap alırsan veya hiç cevap alamazsan, ayrıca 60 günlük dava açma süren başlıyor bu süre içinde idareyi (üniversite hastanesini) davalı gösterip davanı açıyorsun.

idare mahkemelerine dava açarken, çalışanlar(doktor vb) davalı olarak gösterilemezler.

Ayrıca ceza davası açmak istiyorsan 6 ayı geçmeden ilgili ceza mahkemesine kişiler hakkında dava açmalısın.

2- Davanı hastanenin değilde, yalnızca doktorların salt kişisel kusuruna dayalı görüyorsan o zaman davanı doktor aleyhine adli yargıda açmalısın yani doktoru davalı gösterip değerine göre asliye veya sulh hukuk mahkemelerinde davanı açabiliyorsun bununla ilgili hukuki nette sağlık hukuku kısmında ilgili konularda yargıtay kararlarıda mevcuttur.

doktor ile hasta arasında vekalet sözleşmelerinde adli yargıda dava açma süresi 5 yıldır

3-Davanı yanlış mahkemede açarsan, özellikle idari yargıda süre çok önemlidir.davan reddedilir ve hatta dava açma süresini kaçırırsan haklı olsanda davayı kaybedebilirsin

tekrar geçmiş olsun...

[tarkanaslan]

Aynı sorunla bende karşı karşıyayım.
Gerçi bilmiyorum çok mu duygusal davranıyorum ama;

Babamı hastaneye kaldırmadan önce gidilen doktor idrar yolları enfeksiyonu dedi.Bol süt içecek ve de eve gidince sıcak suya otursun dedi ve ağrıalrı içinde ağrı kesici iğne yaptı.

Ertesi gün ağrılardan dolayıo dayanılamayarak gidilen acilde mide delinmesi dedi ve acilen ameliyeta alındı.

Ve şu an hala yoğun bakımda..

Ben idrar yolları enfeksiyonu diyen doktor ile ilgili nasıl bir işlem yapabilirim...

[Av.Emrah Yavuzcan]

Öncelikla Allah şifa versin diyelim,

Doktorun tazminat sorumluluğundan bahsedilebilmesi için doktorun kusuru, meydana getirmiş olduğu zarar ve illiyet bağının kesilmemiş olması gerekiyor. Öncelikle kusurunun mevcut olup olmadığı belirlenmelidir. Bunun için avukatınıza danışıp, durumun tespit edilmesini talep edebilirsiniz.