Merhabalar. Ben 1997 den 2002 yılına kadar SSK olarak çalıştım. 2002 yılında Ticari taksi sahibi oldum ve vergiye kayıt oldum ama bağkur a bildirim yapmadım. Halen taksimi işletiyorum. 2003 yılında bu yanada yine SSK lı olarak çalışmaktayım. Yanlız her yıl 1 ay işyeri ücretsiz izin veriyor.
Benim sorum şu; bağkura kaydım hiç yok. ileride emekli olacağım zaman bağkur sorun çıkarırmı?
eğer bağkur bana 2002 den beri borç çıkarırsa; ssk lı oldup,ğum zamanlardaki bağkur pirim borçlarını sildirebilirmiyim?
Bilindiği üzere, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı kanunla, sosyal güvenlik kurumlarına tabii geçen hizmetlerin statüsü yediden düzenlenmiştir.
Buna göre 506, 1479,2926 ve 5434 sayılı kanunlara tabii isteğe bağlı sigortalılık kaldırılmış, bunların yerine 01.10.2008 tarihinden geçerli olmak üzere tüm isteğe bağlı sigortalılıklar 5510 sayılı kanunun 4 üncü maddesinin “b” bendi kapsamına alınmıştır.
Ama, anılan düzenleme ile kanunun yürürlüğünden önce 506 sayılı kanuna tabii isteğe bağlı sigortalı olup primlerini düzenli olarak ödemeye devam ederek, SSK dan emekli olmak için aranan son 1260 gün primini tamamlamaya çalışan isteğe bağlı sigortalılar mağdur olmasın diye Kanunun Geçici 1inci maddesine;
Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortasına ilişkin bazı geçiş hükümleri
GEÇİCİ MADDE 1- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununa tâbi olanlar her türlü hak ve yükümlülükleri ile bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ve bu Kanunla mülga 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa tâbi olanlar her türlü hak ve yükümlülükleri ile bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tâbi olanlar her türlü hak ve yükümlülükleri ile bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c ) bendi kapsamında kabul edilir.
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışmaya başlayıp bu tarihten sonra aylık talebinde bulunanlardan, birinci fıkrada belirtilen sigortalılık hallerinden birden fazlasına tâbi olanlara yaşlılık aylığına hak kazanma şartlarından hangisinin uygulanacağı, en son sigortalı sayıldığı tarihten geriye doğru son yedi yıllık fiilî hizmet süresi içinde en fazla hizmetin geçtiği sigortalılık hali, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise son sigortalılık durumu esas alınarak belirlenir.
Şeklinde hüküm koyarak, kanunun yürürlüğünden önce 506 sayılı kanuna tabi olanların (85 inci maddeye göre isteğe bağlı sigortalılar da dahil) yaşlılık aylığı sigortası yönünden 5510 sayılı kanunun 4üncü maddesinin (a) bendi kapsamında kalmaları sağlanmıştır. Nitekim anılan geçici hükmün ikinci fıkrasında da, kanunun yürürlüğünden sonra tahsis talebinde bulunacaklara birinci fıkra hükümleri doğrultusunda uygulama yapılacağı açıkça belirtilmiştir.
Yukarıda açıkça belirtildiği üzere 5510 sayılı kanunun geçici 1 inci maddesinin ilk iki fıkrası uyarınca gerçekten de, bu yeni kanunun hiç kimsenin planladığı ve beklediği emeklilik tarihine ve süresine dokunmadığı kimsenin kazanılmış haklarına zarar vermediği ve herkesin beklediği ve planladığı tarihte emekli olabileceği sonucu çıkmaktadır.
AMA NE VAR Kİ!
Sosyal Güvenlik Kurumu 5510 sayılı kanunun yukarıda zikredilen geçici 1inci maddesine açıkça aykırı olan 2009/5 sayılı genelgesi ile binlerce isteğe bağlı sigortalısını mağdur etmektedir.
Bakınız 2009/5 sayılı genelgenin “isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin değerlendirilmesi”
Başlıklı 8 inci maddesinde ne deniyor!
“8.1- 01/10/2008 Tarihinden Sonra İsteğe Bağlı Sigortalılık Statüsü
5510 sayılı Kanunun 51 inci maddesi gereğince 01/10/2008 tarihinden itibaren ilk defa isteğe bağlı sigortalı olanlar ile 506, 1479 ve 2926 sayılı kanunlara tabi isteğe bağlı sigorta primi ödeyen sigortalıların 01/10/2008 tarihinden sonra isteğe bağlı sigorta primi ödenmiş süreleri malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulamasında 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılık süresi olarak kabul edilecektir.”
Görüldüğü gibi, bu genelge ile 506 sayılı kanuna tabii isteğe bağlıların 01.10.2008 tarihinden sonra yatırdığı primler resen bağkura yatırılmış primlerden sayılıyor. Oysa kanunun geçici 1. inci maddesinde ne deniyordu hatırlayalım;
Malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortasına ilişkin bazı geçiş hükümleri
GEÇİCİ MADDE 1- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununa tâbi olanlar her türlü hak ve yükümlülükleri ile bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında,
İşte herkesin anlayabileceği dille SGK nın kanuna açıkça aykırı bir genelgesi ile nasıl binlerce sigortalısının emeklilik süresini uzattığı açıkça anlatıldı.
Peki, emeklilik süresinin kanuna aykırı bu genelge ile nasıl uzatıldığına veya ne kadar süre uzatıldığına ilişkin örnek görmek isteyenler olabilir.
Hemen söyleyelim; bu kanun yürürlüğe girdiği tarihten önce 506 sayılı kanuna tabii isteğe bağlı sigortalı olupta bu kanunun yürürlüğünden 1 gün önce en geç 1259 gün sonra emekli olabilecek yani 3,5 yıl sonra emekli olabilecek kişiler, SGK nın kanuna aykırı bu genelgesi ile ancak 8.5 yıl sonra emekli olabileceklerdir.
Kayıpları sadece bu 5 yıl değil, aynı zamanda ssk dan değil de bağkurdan emekli olduklarından maaşları da düşük bağlanacaktır.
Bir de örnek verelim;
1947 doğumlu Ahmet 1983 te sigortalı işe başlamış olsun ve 180 günlük primi bulunsun.
1993-1999 tarihleri arasında da 6 yıllık bağ kur hizmeti olsun.
Bu kişinin 2006 yılı ocak ayından beri de SSK isteğe bağlı sigortalı olsun,
SGK nın kanuna aykırı genelgesi olmasıydı; bu kişi;
2006 yılı ocak ayından itibaren 1260 günü tamamladığı 01.07.2009 tarihinden itibaren SSK dan emekli aylığı almaya başlayacaktı. (5 ay sonra)
SGK nın kanuna aykırı genelgesi nedeniyle; bu kişi;
15 yıllık hizmeti doldurduğu 01.07.2014 yılından itibaren emekli olabilecektir. (5 yıl 5 ay sonra)
OYSA KURUM KAMUOYUNA VE GÖRSEL VE YAZILI BASIN ARAÇLARINA VERDİĞİ AÇIKLAMALARDA NE DİYOR?
Sonuç; belirtmek isterim ki SGK nın bu kanuna aykırı genelgesi biraz da ALİ TEZEL’in kamuoyuna yanlış bilgi vermesi ve yanlış yönlendirmesi ile olmuştur. Kendi sitesinden verdiği cevaplarda 5510 sayılı kanunun geçici 1 inci maddesini değerlendirmemiş, ve insanları 506 sayılı kanunun 85 inci maddesi uyarınca isteğe bağlı sigortalılıktan çıkmaya teşvik etmiştir. İnsanlar bu kişiye güvenip isteğe bağlılıklarına son vermişler tanıdıkları iş yerlerinden gerçeğe aykırı işçi olarak bildirilmeye tevessül etmişlerdir. Bu ise çok vahimdir,
Kurum şuan yasaya aykırı genelgesini uygulamaya koymuş, tahsis taleplerini geri çevirmeye başlamışlardır. Ama bu yanlışlık elbette yargıda düzeltilebilecektir. Ama Sayın Ali TEZEL’in yanlışının telafisi yok. Zira sistemden çıkarmaya teşvik ettiği kişiler yeniden sisteme dönecek olurlarsa artık eski statülerini kaybedecek doğrudan 5510 sayılı kanunun 4 üncü maddesinin “b” bendi kapsamına gireceklerdir ve bunda da bir yanlış söz konusu olmayacaktır.
İlgililere ve kamuoyu dikkatine özellikle SGK ya saygı ile sunulur.
Merhabalar. Ben 1997 den 2002 yılına kadar SSK olarak çalıştım. 2002 yılında Ticari taksi sahibi oldum ve vergiye kayıt oldum ama bağkur a bildirim yapmadım. Halen taksimi işletiyorum. 2003 yılında bu yanada yine SSK lı olarak çalışmaktayım. Yanlız her yıl 1 ay işyeri ücretsiz izin veriyor.
Benim sorum şu; bağkura kaydım hiç yok. ileride emekli olacağım zaman bağkur sorun çıkarırmı?
eğer bağkur bana 2002 den beri borç çıkarırsa; ssk lı oldup,ğum zamanlardaki bağkur pirim borçlarını sildirebilirmiyim?
4/b (Bağ-Kur) sigortalı olmayı gerektirecek, vergi kaydınızın ve faaliyetinizin olmasına rağmen, 1 Ekim 2008 tarihine kayıt ve tescilinizin yapılmaması nedeniyle, faaliyetinizin de hala sürdüğü için ilgili vergi dairesinden Kuruma aktarılacak bilgiler doğrultusunda, 4/b (Bağ-Kur) sigortalılık tescil ve kaydınız 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren yapılmış olacak...
Sosyal güvenlik sistemimizde çift sigortalılık halinin mümkün olmaması nedeniyle, 4/b sigortalılığınız (yani eski Bağ-kur) sigortalılığınız ilk sigortalılık veya baskın sigortalılık olarak dikkate alınıp, 4/a (SSK) sigortalılığınız kurum tarafından iptal edilecektir...
Tarafınıza herhangi bir uyarı gelmedi ise ya da kendi adına ve hesabına çalışan olarak tesciliniz 4/b sigortalılığı kapsamında yapılmadı ise, bir an önce vergi dairesindeki faaliyetinize son vermeniz ve bağ-kur sigortalılığınızı durmanız ilerideki emekliliğinize faydalı olacaktır.
Eğer 4/b Sigortalılığı kapsamında, yani Bağ-Kur kapsamında kalmak isterseniz de, 5510 Sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihe kadarki Bağ-Kur prim borçlarınız dikkate alınmayacak tescil ve kaydınız Kanun yürürlüğe girdiği tarih olan 1 Ekim 2008 den itibaren başlatılacaktır...
Yorumum babaniz hayatta oldugu icin size va abilerine henuz bir miras dusmuyor ama, dedenizin mirasdan mal kacirma icinde olmasi dolayisi ile babaniz...
Merhaba biz 3 kardeşiz. Babamız sağ. Dedem sağlığında (15 yıl kadar önce) oturduğumuz evin tapusunu kendi üzerinden, iki abimin üzerine yapmış. Satış...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı...
23-04-2024, 05:24:38 in Borçlar Hukuku