+ Konuyu Yanıtla
1 den 2´e kadar toplam 2 ileti bulundu.

Konu: Gen Çalışmaları ve Etik

Gen Çalışmaları ve Etik Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Mar 2004
    Nerede
    İstanbul, Türkiye.
    İletiler
    3.492
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Gen Çalışmaları ve Etik

    Gen Çalışmaları ve Etik

    Genetik manipülasyonlar hastalıkların tanısından tedavisine, yeni besin kaynaklarının oluşturulmasından nesli tükenmekte olan hayvanların üretilmesine kadar uzanan geniş bir yelpazeye hizmet veren bir potansiyele sahiptir ve günümüzde yaşamın her alanında etkisini göstermektedir. Özellikle tıp, tarım-hayvancılık, gıda, kimya, enerji ve çevre endüstrileri gen teknolojisinden yoğun şekilde yararlanmaktadır. Ancak genetik manipülasyonlarla birlikte bir takım soru ve sorunlar da beraberinde tartışılmaya başlanmıştır. Bu bağlamda, yeni bilimsel ve teknik ilerlemelerin insanlığın yararına olacağına dair yaygın olan değer yargısının yerini, şimdilerde insanların şüpheci yaklaşımı almıştır.

    Gen Teknolojisinin İnsanlığa Sağladığı Katkılar
    Gen teknolojisinin tıp alanındaki uygulamaları öncelikle genetik tanı ile başlamıştır. Gen probları geliştirilerek DNA düzeyinde çalışılan ilk gen hemoglobin genidir. Bunu takiben talasemi, faktör IX eksikliği (hemofili B), faktör VIII eksikliği (hemofili A) ve antitrombin II eksikliğinin rutin genetik antenatal tanısı için problar geliştirilmiştir.

    Gen teknolojisi ile kalıtsal fetal hastalıkların tanısında da yeni boyutlar açılmıştır. Gen dizilerinde genetik hastalıklara neden olan mutasyonlar, günümüzde erişilen bilgi birikimi sayesinde prenatal ve presemptomatik dönemde tespit edilebilmektedir.

    Bazı antijenler, antibiyotikler, hormonlar, nöropeptidler ve aşıların üretimi bakterilerde klonlama yöntemi ile yapılmaktadır. İnsan genlerinin hepsi bakterilerde aynı etkinlikte klonlanamadığından, önce farelerle başlayan gen transferi çalışmaları, koyun ve sığır gibi daha büyük hayvanlarda sürdürülmüştür.

    Transgenik hayvan üretimindeki zorluklar ve verimliliğin devamlılığının sağlanamaması bilim adamlarını başka arayışlara yöneltmiştir. Bu çerçevede klonlama yöntemleri geliştirilmiş ve 1996’da Wilmuth ve arkadaşları tarafından ilk klon hayvan Dolly üretilmiştir. Klonlama çalışmalarına başlanılmasının sebebi, et veya süt kalitesi yüksek zirai hayvanların kopyalanarak çoğaltılması yanında; ilaç fabrikalarına dönüştürülmüş hayvanların çoğaltılabilmesidir. Gen teknolojisi kapsamında atılan bir diğer adım resmi olarak 1990’da başlatılan “insan genom projesi” (Human Genome Project-HUGO) çerçevesinde insanda bulunan tüm DNA dizisinin harf harf çözümlenmesidir.

    Bu projede ilk amaç, günümüzde tedavisi olmayan 3000’den fazla genetik hastalığa yatkınlığı belirlemek, ilgili genlerin yerlerini, yapılarını aydınlatarak tanı ve tedaviyi olanaklı kılmak, gereken genetik düzeltmeleri yapmaktır. Proje ile bazı kanser türleri, hemofili, multiple skleroz, kistik fibrozis gibi birçok hastalığın tanı ve tedavisi ile ilaçların geliştirilmesi mümkün olacaktır. Elde edilecek bilgiler insan sağlığı dışında, biyoarkeoloji, antropoloji, insan göçleri ve evrim süreci ile ilgili verilere ulaşmada, bunları değerlendirmede kullanılacaktır. Ayrıca tarım-hayvancılıkta verimin arttırılması, çeşitli hastalıklara, olumsuz çevre koşullarına dirençli türlerin geliştirilmesi mümkün olabilecektir. HUGO’nun sağladığı olanaklarla mikroorganizmalar daha iyi tanınacağı için hem insanda hastalık yapan özelliklerinin saptanması kolaylaşacak, hem de bu bilgiler endüstride enerji üretiminde, zehirli atıkların azaltılmasında, yenilenebilir kaynakların geliştirilmesinde kullanılacaktır. İnsanların dış görünüşlerindeki farklılıklara karşın DNA yapımızın %99,8’i ortaktır. DNA üzerindeki kişiden kişiye farklılıklar gösteren tüm bölgelerin tanımlanması, adli amaçlı kimliklendirme ve babalık davalarında kullanılabilecektir.

    Gen Teknolojisi Uygulamalarında Açığa Çıkan Etik Sorunlar
    Gen teknolojisi birçok alanda uygulama alanı bulmuş ve daha sağlıklı sonuçlar elde edilebilmesine karşın, bütün bu projeler günümüzde birçok soru ve problemleri beraberinde getirmiştir. Bu araştırmalar öncelikle gen kirliliği yaratmaktadır. Kullanılan araç, gereç, malzeme ve canlı organizmalar doğanın dengesinin bozulmasına, anormal görünümlü canlı oluşmasına yol açacak bir potansiyele sahiptir. Arkeolojik kazılarda elde edilen bazı DNA örneklerinden nesli tükenmiş canlıların yaratılabileceği; bunların insanların aleyhinde kullanılabileceği ve doğal dengenin bozulmasına yol açacağı düşünülmektedir. Genetik şifrenin çözülmesi halinde bunun kimler tarafından ve hangi amaçlarla kullanabileceği soruları tartışılmaktadır. Gen teknolojisinin savaşlarda biyolojik silah olarak kullanılabilme riski bulunmaktadır. Genetik kaynaklı hastalıkların önceden belirlenebilmesi ile bu hastalıklara yakalanma riskini taşıyan insanların deşifre edilmesinin sigorta şirketleri tarafından sigorta oranlarının yükseltilmesi ve/veya kişilerin işten mahrum bırakılması gibi nedenlerle yeni ayrımcılıklara neden olabileceği belirtilmektedir. Kalıtım materyalinin değiştirilmesi ile üstün insan yaratma çalışmaları ve/veya ağır işçi olarak çalıştırılan insan ve maymun arası yaratık üretme çalışmalarının olabileceği ifade edilmektedir.

    Gen teknolojisinin sağladığı olanaklardan ayrımcılık olarak kullanılabilecek bir diğer konu cinsiyet ayrımcılığıdır. Cinsiyet seçimi tıbben veya sosyoekonomik ve sosyokültürel nedenlerle yapılabilmektedir. Sosyoekonomik ve sosyokültürel nedenlerle cinsiyet ayrımı genellikle toplumda cinslerden birinin statüsünün daha yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, aile yapısı, üretim biçimi, bu üretimin gerektirdiği iş gücü özellikleri, yaşlılıkta çalışamama durumlarına ilişkin güvence gibi sorunlarda belirli bir cinsiyetin tercihine etkili olabilmektedir.

    Kalıtsal bir hastalığın genini taşıdığı belirlenen bir kişinin bunu önceden bilmesinin, kişinin yaşamını, yakın çevresiyle ilişkilerini nasıl etkileyeceği bilinememektedir. Umutsuz hastalara gen tedavisini kesin tedavi olarak sunan, bundan maddi kazanç sağlayanlar da olabilecektir. Birden çok genin etkisiyle oluşan hastalıkların gelecekte ortaya çıkıp çıkmayacağını önceden bilmek şu an için imkansızdır. Bir hastalığa neden olan geni taşıyan herkeste hastalık ortaya çıkmayabilir, hastalığın ortaya çıkmasında genlerin dışında etkili olan çevre, yaşam koşulları gibi etkenler de bulunmaktadır.

    Gen tedavisi ve klonlama pahalı bir tedavi yöntemidir. Bu nedenle toplumun tamamının standart sağlık kalitesinin yükseltilmesi yerine, sadece bir grup insanın bu tedaviden faydalanabilme şansı doğacaktır. Ayrıca somatik hücre gen tedavisinde, üreme hücrelerindeki gen defektleri tedavi edilememektedir. Ancak, bu hastalıktan etkilenen kişilerin yaşam süresi ve üreme kapasiteleri etkileneceğinden, defektli gen havuzu artabilecektir. Benzer soru ve sorunlar klonlama yöntemleri için de mevcuttur. Klonlama üzerine yapılan etik tartışmalarda bilim adamları iki gruba ayrılmaktadır.

    Klonlamayı savunanlar; hastalıkların tedavisi, organ nakli, tedavi amaçlı klonlama, çocuk sahibi olamayanlara bu imkanın verilmesi gibi konularda klonlamanın tüm sorunları ortadan kaldıracağını ifade etmektedir. Bundan başka, klonlama ile genleri değiştirilerek ortama uygun hale getirilen bitki ve hayvanlar çoğaltılarak açlık sorunu ortadan kaldırılabilecek, soyu tükenen hayvanların sayıları klonlama ile artırılabilecektir. Bu nedenle, klonlama üzerinde etik oluşturularak bu çalışmaların devam ettirilmesi gerektiğini savunuyorlar.

    Klonlamayı reddedenler ise; klonlama etiğinin oluşturulup yasalarla uyulması zorunlu hale getirilse dahi, bir çok çalışmanın önüne geçilemeyeceğini ve ortaya çıkacak felaketlerin engellenemeyeceğini ifade etmektedirler. Bu nedenle klonlama çalışmalarının kesinlikle yasaklanmasını, uluslararası kurumlar oluşturup, bilimsel çalışmaların sıkı gözetim altında tutulmasını ve büyük yaptırımlar getirilmesi gerektiğini savunuyorlar.

    Organ nakli problemi ortadan kaldırılmak istenirken, merkezi sinir sistemi çökertilmiş, bilinçsiz klonlar yani organ tarlalarının ortaya çıkabileceği, hastalıkların tedavisinde kullanılacak kök hücrelerin embriyolardan elde edildiği ve bir hastanın tedavisi için bir çok embriyoya zarar verileceği, klonlama ile çocuk sahibi olmanın insan psikolojisine zarar verebileceği belirtilmektedir. Ayrıca, hayvan ve bitki üretimi geleneksel yapıdan çıkarılıp, biyoteknoloji şirketlerinin güdümüne girdiğinde, bu alanda çalışan şirketlerin büyük bir tekel oluşturup dünyada ekonomik dengesizliklere yol açabilecekleri ifade edilmektedir. Bundan başka genetik olarak değiştirilmiş ürünlerin insan ve hayvan sağlığı üzerindeki etkilerinin tam olarak aydınlığa kavuşturulmamış olması, bu ürünlerin tüketilmesi halinde ileri dönemde ne gibi etkilere yol açacağı tartışmaları sürdürülmektedir. Klonlamanın gen havuzunun daralmasına yol açabileceği; böylelikle toplumlardaki genetik çeşitliliğin ortadan kalkabileceği ve toplumların ortama uyum sağlamalarının, evrimleşmelerinin engelleneceği endişeleri bulunmaktadır.

    Bütün bu nedenlerle genetik manupilasyonların özellikle insan sağlığında kullanılmasında birtakım sınırlandırmalara ihtiyaç duyularak çeşitli bildirgeler yayınlanmıştır. Ancak buna uyumda bazı zorluklarla karşılaşılmıştır. İnsan genetiği alanında yapılan çalışmalara sınırlandırmalar getirmek amacıyla uygulamaya koyulan kuralların en büyük ihlalinin üreme hücresi tedavisinde gerçekleştiği belirtilmektedir. Bu sınırlandırmalar içinde somatik hücre gen tedavisindeki gelişmeler kabul edilirken, DNA parçalarının üreme hücrelerine veya tedavi amacıyla fertilize ovaya aktarılması henüz bu konudaki bilgilerin muhtemel zararlı etkilerinin veya tedavinin yeni kuşaklara etkisinin bilinmemesi sebebiyle kabul edilememektedir. İnsan genom projesi ile elde edilen bilgilerin kullanılmasında “patent hakkı” sınırlandırmaları getirilmiştir. Fakat bunun ne derece etkili olacağı konusunda tartışmalar bulunmaktadır.

    Sonuç
    Günümüzde kamuoyunun merakla izlediği ve 2003 yılı nisan ayında tamamlanan “Genom Projesi”nin getirdikleri düşünüldüğünde bilim insanlarının yapacakları çalışmalarda yöneleceği tarafı belirlemenin hiç de zor olmadığı ifade edilmektedir.

    Tarihin her döneminde insanlığın yararı için ortaya konmuş buluşlar kötü amaçlar için kullanmıştır ve kullanılmaya da devam edecektir. Ancak bu gerekçe ile bilimsel çalışmaların durdurulması veya yasaklanması söz konusu olamaz. Bilimin insanlığın hizmetine sunduğu yenilikler yine bilimsel bir anlayış içinde değerlendirilip, temel etik değerlere uygunluğunun da test edilerek gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı ve bu çalışmalar toplum için bir avantaj haline dönüştürülmelidir.

    Bu makale Türkiye Klinikleri Tıp Etiği-Hukuku-Tarihi Dergisi’nin 14.cilt, 1.sayısında yayımlanmıştır. Makalenin orijinal haline

    http://tipetigi.turkiyeklinikleri.com adresinden ulaşılabilir.
    Dr. Ayşe SERİN,a Dr. Hüsniye DAĞ CANAN,a Dr. Behnan ALPERa
    aAdli Tıp AD, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi, ADANA



    Hukuki NET Güncel Haber

    Gen Çalışmaları ve Etik konulu yargıtay kararı ara
    Gen Çalışmaları ve Etik konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Salihli/Manisa
    İletiler
    7.141
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Re: Gen Çalışmaları ve Etik

    DNA Veri Bankası Kanun Tasarısı etik mi?

    Adli Tıp Uzmanları Derneği, halen TBMM’de bekleyen DNA Verileri ve Türkiye Milli DNA Veri Bankası Kanunu Tasarısında hukuk ve etik açıdan tartışma, belirsizlik yaratan pek çok noktanın yer aldığını açıkladı. Dernek yaptığı açıklamada şu konuların altını çizdi :
    " Bu tasarıda, konu DNA Bankası kurulması amacı dışına taşmış; kimlik tespiti veya adli amaçlarla DNA örneklerinin alınması ve analiz yapılması hususlarını da kapsayan kurallar ön görülmüştür. Böylece, yasa tasarısı içeriği Ceza Muhakemesi Kanunu’nun(CMK) 78- 81. maddelerinde tanımlanan unsurlar ile çelişki ve aykırılık oluşturacak tarzda geniş bir kapsamda tanımlanmış olup; CMK’nın ilgili maddelerinde ele alınmış hususların, söz konusu yasa ile hızla değiştirilmeye çalışıldığı izlenimi ortaya çıkmaktadır.
    Tasarının 6. maddesine göre, Banka izin vermedikçe ve Sağlık Bakanlığı da önermedikçe, sadece 3 laboratuar (Adli Tıp, Polis ve Jandarma Kriminal Laboratuarları) adli DNA incelemesi yapabilecektir. Bu laboratuarların her üçü de yürütmeye bağlıdır.
    Üniversite bünyelerindeki adli tıp, tıbbi biyoloji ve genetik laboratuarları tamamen devre dışı bırakılmıştır. 2547 sayılı YÖK Kanunu’nun 38/2. maddesi ile 2659 sayılı Adli Tıp Kurumu Kanunu’nun 31. maddesi uyarınca üniversiteler adli tıp olaylarında ve diğer konularda resmi bilirkişi olarak zikredilmiş olup; yasa tasarısı üniversitelerin bu yasal hak ve yetkilerini açıkça ihlal etmektedir.
    Bilimsel rekabeti önlediği gibi, şahısların hak arayabilme hürriyetlerine zarar verecektir. Bu düzenleme ile kişilerin, başka laboratuar incelemelerine göre kendilerini temize çıkarabilme olanakları olamayacaktır. Mahkemelerin bağımsız bilirkişi atamasına engel olacaktır.
    Banka Başkanının atamasının Başbakanca yapılacağı ön görülmüştür. Böylesine önemli bir kurumun siyasi erke bağlanması doğru değildir. Ayrıca, banka başkan ve başkan yardımcısında aranan akademik düzey için “bilim uzmanlığı”nın yeterli bulunması, kurumun güvenilirliği açısından uygun değildir.
    Konuyla ilgili çalışabilecek profesyoneller arasında, tıp fakültesi mezunlarına yer verilmemiş olması, sadece Fen Fakültesi ve Mühendislik Fakültesi mezunlarına yer verilmesi önemli bir eksikliktir.
    DNA Bankası konusu halen, dünyada hukuksal ve etik açıdan önemli bir tartışma konusu iken; CMK ile çelişen hususları ve insan hakları hukuku açısından riskleri ilgili akademik ve sivil platformlarda kapsamlı bir şekilde tartışılmadan, söz konusu tasarının alelacele yasalaştırılmaya çalışılması son derece önemli sakıncalar içermektedir. Bu tasarıda, hukuk ve etik açıdan tartışma veya belirsizlik yaratan pek çok nokta yer almaktadır.
    DNA Bankası oluşturulması amacı ile materyalin hangi tür kriminal olaylardan elde edileceği ve hangi amaçlarla kullanılacağı belirsizdir. Bu konuda yetkili kılınan üç laboratuarın (Adli Tıp, Polis ve Jandarma Kriminal Laboratuarları) yürütmeye bağlı olması ve ayrıca üniversitelerin devre dışı bırakılmış olması ciddi sakıncalar içermektedir.
    Uzmanlık Derneğimiz, DNA Verileri ve Türkiye Milli DNA Veri Bankası Kanunu Tasarısı hakkında; başta üniversitelerin ilgili birimleri (Adli Tıp Enstitüsü, Adli Tıp Anabilim Dalları, Tıbbi Biyoloji ve Genetik.., Ceza ve İnsan Hakları Hukuku Dalları) ve ilgili sivil toplum örgütleri (Türk Tabipleri Birliği, Türkiye Barolar Birliği, Adli Tıp Uzmanları Derneği başta olmak üzere ilgili uzmanlık dernekleri,..) olmak üzere tüm kamu ve sivil kurumların görüşü dikkate alınarak ve aceleye getirilmeksizin ele alınması gerektiğine; önemle dikkati çeker. "



    Kaynak: http://www.biyoetik.org.tr/haberler/genetik.htm

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

gen teknolojileri kullanım alanları

genetik ve etik

biyoteknoloji ve genetik muhendisligi uygulamalarindaki etik konular

genetik bilimde etik anlayış ile ilgili yapılan yoru

adli olaylarda gen muhendisliginin kullanimi

biyoteknoloji

gen teknolojisinin tıpta kullanım alanları

genetik bilimde etik

biyoteknoloji ve.genetik muhendisligi etik konulari

gen teknolojisi alaninda calismalar

tipta genetik muhendisligi ve etik

gen tedavisi etik boyutu

biyoteknoloji ve genetik muhendisliginde etik konular

Biyoteknoloji uygulamalari ve etik

biyoteknoloji ve genetik muhendisligi uygulamalarinda etik konular

genetik muhendisligi etik midir

gen teknolojileri

genetik calismalar ve etik acidan incelenmesi

http:www.hukuki.netshowthread.php29621-Gen-calismalari-ve-Etik

gen teknolojisi calisma alanlari

gen teknolojisinin kullanım alanları

Gen teknolojisi ve etiği ile ilgili bilimsel makaleler

gen teknolojileri tıpta kullanım alanları

gen teknolojisi kullanım alanları

biyoteknik etik durumu

Forum

Benzer Konular :

  1. Etik Değil,
    Komşumuz olan hakimle aramızda çekişme var. Yaşadığımız bir sorun yüzünden belediyeden memur göndermesini istedik. Gelen aracı görüp eşimle kapının...
    Yazan: aleydi Forum: Kamu Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 14-10-2020, 00:13:39
  2. Etik Kurul
    Merhaba Arkadaslar Sosyal Bilimler alanında akademisyenim ve docentlik basvurusu yaptim. Basvuru dosyalarımda 4 adet indexli diye belirttigim...
    Yazan: muiestyfa Forum: Kamu Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 23-11-2018, 13:16:25
  3. Etik
    Avukat seviyesinde de elbette çürük yumurtalar var. Bazı avukatların gözlemlediğim yöntemlerden biri, davaları mümkün olduğu kadar uzatmak ve...
    Yazan: sturkmen56 Forum: Hukuki Görüş ve Yorum
    Yanıt: 2
    Son İleti: 30-05-2010, 09:54:53
  4. Bu Savunma Etik mi?
    CEP TELEFONU GASPEDİLDİKTEN SONRA TRENDEN ATILAN DAHA SONRA HASTANEDE YAŞAMINI YİTİREN AHMET HAKAN CANIDEMİR İ KATLEDENLERİN AVUKATI YAPTIĞI...
    Yazan: zkeskin1 Forum: Ceza Muhakemesi Hukuku
    Yanıt: 9
    Son İleti: 27-03-2005, 23:24:42

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.