Sözleşmesi Biten Kiracılı Dairenin Satın Alınması

[muverrih35]

Merhabalar herkese. Sahibi olduğumuz evi satılığa çıkardık ve site içerisinde kiracılı bir daire satın aldık. Oturduğumuz ve satılığa çıkardığımız ev benim üzerime. Aldığımız ev ise eşimin üzerine. Evi kısa sürede sattığımızda ödemek üzere eşimizden dostumuzdan borç aldık. Satın aldığımız evde oturan kiracının kira sözleşmesi 1 Haziran'da bitti. Ev sahibi sözleşme süresi bitmeden 2-3 hafta önce durumu belirten ve tahliyenin istendiği ihtarnameyi noter vasıtasıyla kiracıya tebliğ etti. Biz de eve hemen geçmek istiyoruz. Hem evimizi hemen satıp borcumuzu ödemek hem de aldığımız evde yapılacak tadilatı bir an önce yapıp çocuk okula başlamadan evimize yerleşmek istiyoruz.
Bizim kiracıyla herhangi bir yazılı sözlü anlaşmamız yok. Telefonla görüştük sadece. Aylardır ev satılık olduğu halde halen tedbirini alıp ev araştırmamış. İşi ağırdan alıyor gibi.
Noterden bu evde kendimizin oturacağını ve tadilat yapmamız gerektiğini dolayısıyla 1 ay içerisinde evin tahliye edilmesi gerektiğini bildiren bir ihtarname göndereceğiz. Eğer kısa sürede evi boşaltmazsa maddi olarak oldukça zorlanacağım çünkü aldığım borcu şirket üzerinden günlük kredi çekerek ödedim. Aylık ciddi faiz ödemesi var. Gönderilecek ihtarnamede dikkat etmemiz gereken noktalar nelerdir?
Belirttiğim durumda iş kısa sürede çözülemezse ciddi maddi kayıplarım olacak. Çünkü evi alan kişi de bir an önce benim evi boşaltmamı isteyecektir.
Emlakçının biri evden çıkmazsa gider elektrik- suyu üzerine alırsın. Sonra da kapattırırsın. Evi tahliye etmek zorunda kalırlar diyor. Ama bu yöntemi çok da doğru bulmuyorum. Ama kiracı kötü niyetli davranırsa daha fazla zarar görmemek adına bunu yaparsam bunun bana yaptırımı olur mu olursa nasıl? Kiracı ile benim aramda bir sözleşme yok. İhtarname de göndereceğim hemen. Bu durumda aramızdaki durum nasıl olacak? Kira bedelinin de artması lazım. Önceki ev sahibi % 10 luk artış yazmış sözleşmeye. Bu beni de bağlar mı?
En güzeli kiracıyla anlaşmak biliyorum ama pek olumlu yanaşmıyor gibi. Ne tavsiye edersiniz. Sizden yardımlarınızı rica ediyorum. Şimdiden teşekkürler

[Av.Yusuf Selçuk Ateşkan]

Bir taşınmazı satın alan kişi eski malikin halefi sıfatıyla sözleşmeye taraf olur. Yani bu sözleşme yeni malik olan eşinizle kiracı arasında yapılmış gibi sayılır.

Kiracı-taşınmaz sahibi ilişkisinde kiracı zayıf taraf kabul edildiği için kanun kiracıyı koruyan hükümler içeriyor. Bu nedenle haklı neden olmadan ve doğru yolu izlemeden kiracıyı tahliye etmek zor.
Aşağıda "siz" diye bahsettiğim yeni malik olan eşiniz. Siz eşiniz adına işlem yapamazsınız. Eşiniz bizzat veya vekaletname vereceği avukat eliyle işlemleri yürütebilir.

1- Yeni malikin eski malikten farklı olarak tek hakkı var: Kendisinin, eşinin çocuklarının konut olarak ihtiyacı halinde, satın aldıktan sonra bir ay içinde yazılı olarak bildirmek koşulu ile 6 ay sonunda tahliye davası açabilir.
Ancak bu sizin işinize yaramıyor.
Zira en erken 6 ay önce tahliye davası açabiliyorsunuz ve tahliye davası da bir 6 ay daha sürebilir.
Tapu işlemi ne zaman yapıldı yazmamışsınız, belki tapu tarihi üzerinden bir ay geçti, geçmemiş olsa bile noterden çekeceğiniz ihtarın ulaşması bir ayın dolmasından sonraki bir tarihe isabet edebilir.

İzleyebileceğiniz iki hukuki yol kaldı:
2- Eski malik ile yaptığı sözleşme geçerli olduğu için, haziran ayı kirasını zam yapmadan yatırdıysa veya yatırmakta geciktiyse, eksik yatırılan veya yatırılmayan kısım için icra takibi yapabilirsiniz.
Kiracı 30 gün içinde takip tutarını ödemezse, tahliye davası açma hakkınız doğar.

3- Kira dönemi sonunda ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilirsiniz. 1 haziranda kira sözleşmesi yenilendiğine göre haziran ayı içinde bu davayı açmanız gerekiyor.


sonuç olarak üç durumda da noterden ihtar çekmenize gerek yok.
1- Yeni malik olarak ihtar çekseniz belki bir aylık süre doldu, dolmasa bile bir aylık süre dolmadan ihtar eline ulaşmayacak, ulaşsa bile satın alma tarihinizden altı ay sonra tahliye davası açabileceksiniz.
2- Ödenmeyen / eksik ödenen kira için noterden ihtar çekmenize gerek yok. İcra takibi zaten ihtar yerine geçer. İhtardan farklı olarak haciz yoluyla tahsil imkanı verir.
3- İhtiyaç nedeniyle tahliye davası açmak için de ihtar çekmenize gerek yok. Çekilecek ihtar sadece bir aylık dava açma süresini kira dönemi boyunca uzatır. Ama aceleniz olduğuna göre dava açmayı ertelemenize gerek yok.

Ben olsam (3) ile başlardım. Kiranın eksik ödenmesi halinde bir yandan da (2) ile ilgili işlem yapar, ciddi olduğumu gösterirdim.

[muverrih35]

Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim Yusuf Bey.
Eski malik ile kiracının sözleşmesi 1 Haziran'da bitiyordu. Ev sahibi 28 Nisan'da noter kanalıyla ihtarname çekerek sözleşmenin bittiğini ve süresinin uzatılmayacağını, evin tahliye dilmesini bildirdi. Bu ihtarname 30 Nisan'da kiracıya ulaşmış. Biz evi 11 Haziran'da eşimin üzerine aldık. Dün de eşim noterden ihtarname çekerek "Sözleşmenin bittiğini, yeni malik olarak evde bizim oturacağımızı ve 1 ay içerisinde evin tahliye edilmesini bildirdik. Bugün yarın tebliğ edilir. Dolayısıyla 1 aylık süreyi geçmedik. Tebliğ ulaşınca muhtemelen kiracı bizi arayacak. Eğer kısa vadede boşaltacağını söyler ve buna istinaden bir taahhütname imzalarsak zaten sorun yok. Ama süreyi uzatmaya yönelik davranırsa bu ay içerisinde dava açmayı düşünüyoruz.

Sizce eksik veya hatalı bir durumumuz var mıdır?

[muverrih35]

Öncelikle cevabınız için teşekkür ederim Yusuf Bey.
Eski malik ile kiracının sözleşmesi 1 Haziran'da bitiyordu. Ev sahibi 28 Nisan'da noter kanalıyla ihtarname çekerek sözleşmenin bittiğini ve süresinin uzatılmayacağını, evin tahliye dilmesini bildirdi. Bu ihtarname 30 Nisan'da kiracıya ulaşmış. Biz evi 11 Haziran'da eşimin üzerine aldık. Dün de eşim noterden ihtarname çekerek "Sözleşmenin bittiğini, yeni malik olarak evde bizim oturacağımızı ve 1 ay içerisinde evin tahliye edilmesini bildirdik. Bugün yarın tebliğ edilir. Dolayısıyla 1 aylık süreyi geçmedik. Tebliğ ulaşınca muhtemelen kiracı bizi arayacak. Eğer kısa vadede boşaltacağını söyler ve buna istinaden bir taahhütname imzalarsak zaten sorun yok. Ama süreyi uzatmaya yönelik davranırsa bu ay içerisinde dava açmayı düşünüyoruz.

Sizce eksik veya hatalı bir durumumuz var mıdır?

Bu bilgiler ışığında yardımlarınızı rica ediyorum.

[Av.Yusuf Selçuk Ateşkan]

Yukarıda da detaylı açıkladığım halde tam anlatamamışım.
Maalesef bazı kavramlar birbirine girmiş.

Eski malik ile kiracının sözleşmesi 1 Haziran'da bitiyordu. Ev sahibi 28 Nisan'da noter kanalıyla ihtarname çekerek sözleşmenin bittiğini ve süresinin uzatılmayacağını, evin tahliye dilmesini bildirdi. Bu ihtarname 30 Nisan'da kiracıya ulaşmış.

Malikin "kira sözleşmesi sona erdi." diyerek tahliye isteme hakkı yok. Dolayısıyla eski ev sahibinin ihtarı fuzuli olmuş.
Kiracı çıkmak istemedikçe kira sözleşmesi birer yıllık süreler ile kendiliğinden yenilenir. Ev sahibi, tahliye nedenlerinden biri varsa, tahliye davası açabilir.

Malikin kira dönemi sonunda "kendimin, eşimin veya çocuklarımın konut olarak ihtiyacı var." diyerek tahliye davası açma hakkı var.
Eski ev sahibiniz bu şekilde ihtar çekseydi de, yine fuzuli olacaktı. Çünkü evi sattı, ihtiyacında samimi değil.

İhtiyaca dayalı tahliye davası açmanın süresi kira döneminin bitişinden itibaren 1 ay. Yani haziran ayı içinde malik ihtiyaca dayalı tahliye davası açmalı. (Bunu da şu anki malik olan eşiniz yapacak.)

Biz evi 11 Haziran'da eşimin üzerine aldık. Dün de eşim noterden ihtarname çekerek "Sözleşmenin bittiğini, yeni malik olarak evde bizim oturacağımızı ve 1 ay içerisinde evin tahliye edilmesini bildirdik. Bugün yarın tebliğ edilir. Dolayısıyla 1 aylık süreyi geçmedik.

Burada kastedilen bir ay şu: Yeni malikin ihtiyacı olduğuna dair ihtarı kiracıya satın alma tarihinden itibaren bir ay içinde ulaşmalı.
Ulaşırsa, satın aldıktan 6 ay sonra ihtiyaç nedenine dayalı olarak tahliye davası açma hakkı var.

Yalnız sizin çektiğiniz ihtar bu şekilde değil, bir ay sonra tahliye talep etmişsiniz. Dolayısıyla fuzuli olmuş.
Kaldı ki, düzgün bir ihtar çekmiş olsaydınız dahi, bu size satın aldıktan altı ay sonra tahliye davası açma hakkı verecekti. Yani 11 aralıktan sonra.

Tebliğ ulaşınca muhtemelen kiracı bizi arayacak. Eğer kısa vadede boşaltacağını söyler ve buna istinaden bir taahhütname imzalarsak zaten sorun yok. Ama süreyi uzatmaya yönelik davranırsa bu ay içerisinde dava açmayı düşünüyoruz.

Sizce eksik veya hatalı bir durumumuz var mıdır?

Elbette, yeni malik, iki hakkından kendisine yarayanını kullanmalı. Her ikisinde de yeni malikin konut olarak ihtiyacı olmalı.

1- Malik olarak kira döneminin sona ermesini takip eden bir ay içinde (30 hazirana kadar)
2- Yeni malik olarak bir ay içinde kiracıya düzgün bir ihtar çekerek altı ay sonunda (11 aralık ve takip eden 30 gün içinde) tahliye davası açma hakkınız var.

Acil ihtiyacınız olduğuna göre birincisi size daha uygun.
İhtarınızın içeriği ifade ettiğiniz gibiyse, ikincisi bakımından dava açıldığında sorun çıkarabilir.

Dolayısıyla kiracı ile anlaşma olmazsa 30 haziran öncesinde tahliye davanızı açın ki, hak kaybınız olmasın.
(Satın aldıktan sonra bir ay içinde veya ihtarınız kiracıya ulaştıktan sonra bir ay içinde değil.)
Elbette ki, kiracı bu ihtarlarınızdan çekinir veya iyi niyetli şekilde sizinle uzlaşır o başka. Ancak direnen kötü niyetli kiracıya karşı 30 hazirana kadar dava açmazsanız, bir yıl daha açamayacaksınız.

Çünkü durumunuza uyan seçenek 1. si. İkinci durum için ihtarınız düzgün şekilde gönderilmemiş, ayrıca anladığım kadarıyla 11 aralık sizin için çok geç bir tarih.

Haklı olmak her zaman davayı kazanmak için yeterli değil. Davanın usulüne uygun olarak açılması da büyük önem taşıyor.

[muverrih35]

Cevabınız için teşekkür ederim Yusuf Bey. Önceki yazımda tarihlerin net olmadığını belirmiştiniz ona istinaden tekrar belirtme gereği duymuştum. İhtarnameyi çeken eski ev sahibi de bir avukat. Maalesef hem beni hem kiracıyı çok mağdur etti tavırlarıyla. Ama buna rağmen ev sahibinin evi satılığa çıkartması ve sözleşme bitmeden bir ay öncesinden ihtarname göndermesi üzerine biz satın aldıktan sonra süreyi geçirmeden hemen ihtarname gönderme mizin hukuki olarak bir karşılığının olması gerekir diye düşünüyorum. Haklı olmak davayı kazanmak için yeterli değil demişsiniz. Mevcut durumuma bakınca bu dediğiniz gibi görünüyor. Kanun her iki tarafı da korumalı yoksa Adalet sağlanamaz ve adil olunamaz. Yasalar ev sahibini çok çok zengin görüyor herhalde ki kiracıyı kollama gereği duyuyor. Halbuki kiracıdan daha fazla bir maddi mağduriyet ile karşı karşıyayım. Aldığım borçları ödemek için evimi satılığa çıkardım ama bu durumda nasıl satacağım? Satın alan kişi de benim bir an önce evden ayrılmamı isteyecektir. Yakın zamanda da eşim doğum yapacak. Evimiz varken kiraya mı çıkacağız? Mağduriyeti gideremeyen hukuk kuralları adaleti sağlayabilir mi? Sitemim size değil sisteme. Lütfen yanlış anlamayınız. Sanırım bir an önce davayı açmaktan başka bir şansım yok.
Tekrar tekrar ilginize teşekkür ederim.

[Fercai]

Cevabınız için teşekkür ederim Yusuf Bey. Önceki yazımda tarihlerin net olmadığını belirmiştiniz ona istinaden tekrar belirtme gereği duymuştum. İhtarnameyi çeken eski ev sahibi de bir avukat. Maalesef hem beni hem kiracıyı çok mağdur etti tavırlarıyla. Ama buna rağmen ev sahibinin evi satılığa çıkartması ve sözleşme bitmeden bir ay öncesinden ihtarname göndermesi üzerine biz satın aldıktan sonra süreyi geçirmeden hemen ihtarname gönderme mizin hukuki olarak bir karşılığının olması gerekir diye düşünüyorum. Haklı olmak davayı kazanmak için yeterli değil demişsiniz. Mevcut durumuma bakınca bu dediğiniz gibi görünüyor. Kanun her iki tarafı da korumalı yoksa Adalet sağlanamaz ve adil olunamaz. Yasalar ev sahibini çok çok zengin görüyor herhalde ki kiracıyı kollama gereği duyuyor. Halbuki kiracıdan daha fazla bir maddi mağduriyet ile karşı karşıyayım. Aldığım borçları ödemek için evimi satılığa çıkardım ama bu durumda nasıl satacağım? Satın alan kişi de benim bir an önce evden ayrılmamı isteyecektir. Yakın zamanda da eşim doğum yapacak. Evimiz varken kiraya mı çıkacağız? Mağduriyeti gideremeyen hukuk kuralları adaleti sağlayabilir mi? Sitemim size değil sisteme. Lütfen yanlış anlamayınız. Sanırım bir an önce davayı açmaktan başka bir şansım yok.
Tekrar tekrar ilginize teşekkür ederim.

Bu bencilce bir düşünce, bende bir mal sahibi olarak objektif baktığımda sistemin gayet adil olduğunu düşünüyorum hatta bi açıdan mesela noterden ihtar çekilmeksizin yen dönemin ilk 1 aylık süre içerisinde dava açma hakkıda kiracı aleyhine bir durum sayılır haber vermeksizin açılan dava sonucunda birde dava masrafları ödemek mecburiyetinde kalacak, bu kanunların dünyanın birçok ülkesinde neredeyse benzer şekilde olduğunu öğrendim kiracı açısından düşünün birisi gelecek hemen tahliye edin diyecek kısa sürede ev nereden bulsun iş okul adres değişikliği, böyle bir durumla karşılaşmamak için boş ev seçmek doğru tercih...Bir tavsiyede dava açmadan önce evinizi satmanız halinde hakime davanız daha inandırıcı gelir...

[muverrih35]

Bu bencilce bir düşünce, bende bir mal sahibi olarak objektif baktığımda sistemin gayet adil olduğunu düşünüyorum hatta bi açıdan mesela noterden ihtar çekilmeksizin yen dönemin ilk 1 aylık süre içerisinde dava açma hakkıda kiracı aleyhine bir durum sayılır haber vermeksizin açılan dava sonucunda birde dava masrafları ödemek mecburiyetinde kalacak, bu kanunların dünyanın birçok ülkesinde neredeyse benzer şekilde olduğunu öğrendim kiracı açısından düşünün birisi gelecek hemen tahliye edin diyecek kısa sürede ev nereden bulsun iş okul adres değişikliği, böyle bir durumla karşılaşmamak için boş ev seçmek doğru tercih...Bir tavsiyede dava açmadan önce evinizi satmanız halinde hakime davanız daha inandırıcı gelir...

Sayın Fercai, öncelikle beni bencillikle suçlamanıza hem üzüldüm hem şaşırdım. Birden bire dava açmak gibi bir durum söz konusu değil. Yukarıda durumu açıkladım ama tamamını okumadınız sanırım. Bu ev yılbaşından beri satılık ve kiracının sözleşmesi de 1 Haziran'da bitiyor. Kiracı evin satılacağını aylar öncesinden bilmekte yani. Ayrıca evi bakmaya biz Nisan ayında gittik. Kiracı bizim oturmak amacıyla evi alacağımızı sözlü olarak da biliyordu. Ev sahibi ile anlaşınca da sözleşme bitmeden önce ev sahibi Nisan ayı sonunda kendisine noter kanalı ile yazılı ihtar da bildirdi. Bakın tarafımdan yapılan sözlü beyan evi satın almadan önce 2 ay, eski ev sahibinin yaptığı yazılı beyan ise ev satılmadan 1 ay önce. Evi satın aldıktan sonra da biz yazılı ihtar gönderdik. Hatta ihtar göndermeden önce de kiracı ile telefonla tekrar görüştüm. Kendisi ile ara bulmaya çalıştım. Resmi sürenin geçmemesi adına noterden yazı göndereceğimi de beyan ettim. Yukarıda belirtiğim durumumu da anlattım. Temmuz sonuna kadar da çıkacak olursa kira talebim olmayacağını söyledim. Yani sürece benim dahil olduğum süre 3,5 ay. Hem de tam taşınılacak mevsim. Gayet de makul bir süre bence. Dolayısıyla bununla alakalı bir tedbir alması gerekmez miydi?
Bilmiyorum sizin durumunuzu ama ben mevcut evimi satarak üzerine de borç alarak oturmak amacıyla ev aldım. Evimi satıp borçlarımı ödemek istiyorum. Benim de çocuğum bu sene anaokuluna başlayacak, ayrıca eşim hamile ve yakın zamanda doğum yapacak. Aldığımız evin de tadilata ihtiyacı var. Yani maddi ve manevi olarak çok zor durumdayım.
Kiracı haklı da ben haklı değilsem gözünüzde ve bencilsem gözünüzde daha da söyleyecek sözüm yok size, vicdanınızla baş başa bırakmaktan başka.

[Fercai]

Sayın Fercai, öncelikle beni bencillikle suçlamanıza hem üzüldüm hem şaşırdım. Birden bire dava açmak gibi bir durum söz konusu değil. Yukarıda durumu açıkladım ama tamamını okumadınız sanırım. Bu ev yılbaşından beri satılık ve kiracının sözleşmesi de 1 Haziran'da bitiyor. Kiracı evin satılacağını aylar öncesinden bilmekte yani. Ayrıca evi bakmaya biz Nisan ayında gittik. Kiracı bizim oturmak amacıyla evi alacağımızı sözlü olarak da biliyordu. Ev sahibi ile anlaşınca da sözleşme bitmeden önce ev sahibi Nisan ayı sonunda kendisine noter kanalı ile yazılı ihtar da bildirdi. Bakın tarafımdan yapılan sözlü beyan evi satın almadan önce 2 ay, eski ev sahibinin yaptığı yazılı beyan ise ev satılmadan 1 ay önce. Evi satın aldıktan sonra da biz yazılı ihtar gönderdik. Hatta ihtar göndermeden önce de kiracı ile telefonla tekrar görüştüm. Kendisi ile ara bulmaya çalıştım. Resmi sürenin geçmemesi adına noterden yazı göndereceğimi de beyan ettim. Yukarıda belirtiğim durumumu da anlattım. Temmuz sonuna kadar da çıkacak olursa kira talebim olmayacağını söyledim. Yani sürece benim dahil olduğum süre 3,5 ay. Hem de tam taşınılacak mevsim. Gayet de makul bir süre bence. Dolayısıyla bununla alakalı bir tedbir alması gerekmez miydi?
Bilmiyorum sizin durumunuzu ama ben mevcut evimi satarak üzerine de borç alarak oturmak amacıyla ev aldım. Evimi satıp borçlarımı ödemek istiyorum. Benim de çocuğum bu sene anaokuluna başlayacak, ayrıca eşim hamile ve yakın zamanda doğum yapacak. Aldığımız evin de tadilata ihtiyacı var. Yani maddi ve manevi olarak çok zor durumdayım.
Kiracı haklı da ben haklı değilsem gözünüzde ve bencilsem gözünüzde daha da söyleyecek sözüm yok size, vicdanınızla baş başa bırakmaktan başka.

Bende kiracılardan çektim hayatım boyunca zor duruma düştüysem önce kendimi sorguladım kiracınız olsa o da bi sürü acındıracak şey söyler sonuçta herkes kendi açısından haklıdır...İlk mesajınızda yazdığınız şey evi eşimin üzerine aldık demeniz buda hukuğu aldatmaya çalıştığınız izlenimi verdi bunu yargılamıyorum kiracınızda benzer davranacaktır, fakat belirteyim tahliye davalarında tarafların eşlerinin de takbis sorgulaması yapıldığını gördüm tekrar söylüyorum sizi kasten kırmak yada yargılmak hakkımda yok haddimde değil verdiğim tavsiyeden anlayacınız üzere size yardımcıda olmaya çalışıyorum ama sonuçta karşımızdakininde hakkları var kim kazanırsa kazansın kazananın haklı kaybedeninde haksız olduğunu anlamına gerçekte gelmez, kiracınız bu olayda pasif siz risklere girip bir eylem gerçekleştirmişsiniz davanızın sonucunu mutlaka yazın özellikle merak ettiğim eşlerin üzerine kayıtle aynı ilçede ev varken kazanılıyormu dava bunu lütfen yazın iyi şanslar...

[Av.Yusuf Selçuk Ateşkan]

İhtiyaç nedeni ile tahliye davasında incelenen husus, ev sahibinin gerçekten böyle bir ihtiyacı olup olmadığıdır.
Yani kiracıyı çıkarıp kendisi veya çocuğu mu oturacak, yoksa kiracıyı çıkarıp başkasına mı kiralayacak?

Bir kişinin aynı ilçede, hatta mahallede yüzlerce evi olabilir.
Bunlardan birini mesken olarak kullanmak istiyorsa ve bunda samimi ise, "başka evi var" diye tahliye talebi reddedilmez.

Ev sahibi-kiracı ilişkilerindeki pek çok kavram kulaktan dolma bilgilerden kaynaklı olup birbiri ile karıştırılmaktadır.
Mesela, ev sahibi kira sözleşmesi sona erdi diye kiracıyı çıkaramaz, ancak kiracı 15 gün önce bildirirse kira dönemi sonunda çıkabilir.

"Aynı şehir veya belediye hudutları içinde kendisinin veya birlikte yaşadığı eşinin uhdesinde kayıtlı oturabileceği
meskeni bulunan kimse, kirada oturduğu yeri, malikin isteği üzerine tahliye etmeye mecburdur." hükmü mülga olan 6570 sayılı Kanunda kiracı için vardı.

Yani kiracının veya eşinin aynı şehir veya belediye içinde evi varsa bu kiracı için tahliyesi için haklı nedendi.

Ama ev sahibi için böyle bir şey yok.

Bir ev sahibi düşünün, aynı apartmanda 20 dairesi var, 20'sinde de kiracısı var. Eğer dediğiniz gibi olsaydı, kendi ihtiyacı olduğunda hiçbirini çıkaramazdı, çünkü her kiracı başka evi var savunması yapardı.

Önemli olan ev sahibi kiracıyı çıkarınca gerçekten konut olarak kullanacak mı, yoksa başkasına satmak/kiralamak için mi tahliyeyi istiyor?
Tahliye davasında bakılacak tek husus bu.