IP adres mağduruyum. Bilişim Avukatları yorumlarınızı bekliyorum

[enigma37]

X bir vatandaşın sahibinden.com hesabına girilmiş ve bir laptop satışı için ilan verilmiş ayrıca ön plana çıkarmak için doping uygulanarak 120 tl civarında bir para çekilmiş. Bu kişi olayı fark edince suç duyurusunda bulunuyor ip adresi araştırılıyor ve ip adresi benim ev internet adresim çıkıyor. Konuyla hiçbir alakam yok. İfadeye çağrılıyorum ve ifademde şahsı tanımadığımı bu hesapta hangi banka veya internet bankacılığı vasıtasıyla işlem yapıldıysa bunun tespit edilmesini ve gerçek suçlunun o kişi olduğunu söyledim. Ayrıca internet şirketinden o tarihlerde bilgisayarımdan girilen internet adreslerinin dökümünü savcılık aracılığı ile tespit edilmesine izin verdim ve tespit edilmesi halinde ben de şikayetçi oldum.

2 gündür bu olayı düşünüyorum hiç benim alakası olmayan bir olaydan mağdur ediliyorum. Bu olayla alakam olmadığını nasıl kanıtlayabilirim bunları düşünüyorum.

Bu olay nasıl sonuçlanır ve avukat tutmam gerekir mi ? Eğer gerekirse bu kişi bilişim avukatı mı olmalı ? Başka neler tavsiye edersiniz?

[aykutk34k]

Merhaba;
Yaşamış olduğunuz olaya üzüldüm, IP adresi sonuç olarak sizi gösterdiği için asıl fail' e ulaşılamamış ve bulunan şahıs olarak sizin ifadeniz alınmış. Siz konuyu doğal olarak reddetmişsiniz ve ifadenizi vermişsiniz.
Konu henüz soruşturma aşamasında olduğu için kovuşturma başlatılır mı başlatılmaz mı bilinmez fakat IP adresi tek başına delil olarak kullanılamaz ile ilgili yargıtay kararları mevcutken bazı soruşturma savcıları bu benim için önemli değil deyip kovuşturma talep edebiliyor ve bu genelde de kabul edilip kovuşturma açılıyor (Genel olarak) . Takipsizlik verilme ihtimali de var elbette ama hazırlıklı olmanız gereken konu kovuşturma süreci.
Suç geçmişiniz, sosyal yaşantınız vs bunlar dolandırıcılık olaylarında önemli konular, hakkınız da kuvvetli şüphe denilerek kovuşturma talep edilebilir.

Sizin kurduğunuz cümleye istianden " X bir vatandaşın sahibinden.com hesabına girilmiş ve bir laptop satışı için ilan verilmiş ayrıca ön plana çıkarmak için doping uygulanarak 120 tl civarında bir para çekilmiş "

Fakat; Söyleyeceklerimi yanlış anlamayınız, eğer bu olayın altından siz çıkarsanız savcılık talimatlı veya mahkeme sürecinde ki mahkeme başkanlığı talimatlı delil incelemelerinde siz çıkarsanız ceza almanız kaçınılmaz bir durum.
Sahibinden üzerinden yapılan işlemlerde yapılan işlemlerin tüm detayına hakimsiniz, bu nasıl olabiliyor ? Size ifade esnasında suçlama ile ilgili bu kadar detaylı bilgi verilmez, şu şöyle, bu böyle , şuradan buraya geçmiş vs diye size soruşturma gizliliği açısından bilgi verilmez.
Sadece böyle bir olay var ne diyorsunuz, varsa farklı bir sanık / tanık / müşteki vs bunları tanıyıp tanımadığınız sorulur. Sizden eğer savcılık makamı ifade aldıysa yine aynı şekilde bilgi verilmez detayına kadar.
Umarım altından siz çıkmazsınız, dolandırıcılık aldı başını gidiyor ülkemiz de, umarım sizin açınızdan bu durum hakkaniyetli bir çözüme ulaşır.
Avukat konusuna gelince, evet bilişim veya ceza avukatı ile anlaşmanızı kesinlikle tavsiye ederim. Özellikle bilişim avukatı aramanızı ve anlaşmanızı tavsiye ederim, bilişim konularında yetkin bir avukat savunmasını etkin bir şekilde yapacaktır konuya daha hakim olduğundan dolayı.
Elbette ceza avukatı da ilgilenebilir fakat alan uzmanlığı gereği bilişim avukatı ile anlaşmanızı tavsiye ederim.

[enigma37]

Aykut Bey ben devlet memuruyum hiçbir suç geçmişim yok .Olayla en ufak bir alakam yok. Karakolda ifade verdim ve görevli memur , mağdur olan kişinin ifadesinin tamamını bana okudu. Tüm detayları da ben oradan öğrendim. Bu bilgilerin verilmeyeceğini ben sizden öğreniyorum.

[thecybersecurity]

Bu yargıtay kararı da bence çok gereksiz. IP adresi tek başına kesin ve net delildir ve suçun işlendiği adresi gösterir. Genel takdir de böyledir.
Bu şartlarda "bu kişinin internetine kim nasıl girmiş" sorusu sorulmalı. Ya şifresi alındı ya da ortada bir yetkisiz erişim vakası var. İkisinin de tespiti mümkündür

Bilişim suçlarının en sevdiğim yanı da bu. Çünkü ikrar vs gerekli değildir zaten SANIK ayan beyan ortaya çıkarılabilir.
Kişi kendisi bu suçu işlemediğini iddia ediyorsa telekomdan o gün bu internete bağlanan cihazların MAC bilgileri alınır. O cihaz sanıkta bulunursa direkt olarak suçlanabilir.
Modem üzerinden de keza bu tarz bilgiler alınabiliyor. Cihaz eğer kayıt tutuyorsa incelenmesinde fayda olabileceğini düşünüyorum.

[frmax]

Bu yargıtay kararı da bence çok gereksiz. IP adresi tek başına kesin ve net delildir ve suçun işlendiği adresi gösterir. Genel takdir de böyledir.
Bu şartlarda "bu kişinin internetine kim nasıl girmiş" sorusu sorulmalı. Ya şifresi alındı ya da ortada bir yetkisiz erişim vakası var. İkisinin de tespiti mümkündür

Bilişim suçlarının en sevdiğim yanı da bu. Çünkü ikrar vs gerekli değildir zaten SANIK ayan beyan ortaya çıkarılabilir.
Kişi kendisi bu suçu işlemediğini iddia ediyorsa telekomdan o gün bu internete bağlanan cihazların MAC bilgileri alınır. O cihaz sanıkta bulunursa direkt olarak suçlanabilir.
Modem üzerinden de keza bu tarz bilgiler alınabiliyor. Cihaz eğer kayıt tutuyorsa incelenmesinde fayda olabileceğini düşünüyorum.

Size hem katildigim nokta var hem katilmadigim nokta var.

1- Zamaninda internet servis saglayicida calistigim icin bunu biliyorum isp den iki sekilde ip talep ediyorlar ya soruce ip yani su ip ile bana gelinmis ki budurumda ayni ip birden fazla kisiye tahsis edildigi icin birden fazla isim ve adres savciliga veriliyor, kovusturma asamasinda savci uzerlerine gidiyor ifade aliyor falan diye bu birden fazla kisiden saece birinin uzerine kaliyor.

bunu soyle dusunun arca ile birine carpildi o kisi oldu kamera kaydi var ama plakanin son numarasi cikmamis 34ABC012? gorunuyor kamerada.

2- IP ve port gelebiliyor bu durumda tam olarak o ipden kim girdi goruluyor. siz zaten trafigime bakin demesenizde zaten trafik kayitlarindan cikti bu bilgi, yani sizin arabaniz ile birine carpildi ve olduruldu bu kesin ama sofor belli degil.

burada katilmadigim nokta Servis saglayici mac adresini goremez yani sizin internetinize kim eristi bu sizin sorumlulugunuzdadir. nasil ki arac kiralama firmalari araci kiraladiklari kisilerin kaydini tutuyor eger internetinizden baskasi erisecekse bu durumda kayir yukumlulugunuz olur. ornegin bir otele yaa universiteye gittiniz size cirek internet vermezler o internete baglaninca once sms kimli yada baska bir sekilde kendinizi dogrulatir sonra internet verirler.

[thecybersecurity]

Kesinlikle, ben de size bazı noktalarda katılıyorum.
Fakat bu suçu bir taksirle adam öldürme suçuyla bir tutmamız çokta denk olmayacaktır.
Çünkü bilişim suçları çok komplike, teknik ve rasyonel suçlardır.
Bir Siber Güvenlik Uzmanı olarak yorumum, bilişim davalarında çok yönlü ve çok ayrıntılı düşünülmesi yönündedir.


Farklı bir örnekten yola çıkalım.

Bir takma adla bir siteye yetkisiz erişim saldırısı düzenleniyor. 5651 sayılı kanuna göre 2 sene yer ve erişim sağlayıcıları (bunlara oteller gibi herkese açık ağ bağlantısı sunan yerler dahil) bu kayıtları tuttu fakat resen yapılan bir çalışma 4 sene sonra başladı ve bir IP adresi tespit edilemedi.
Tesadüfi olarak siz de binlerce kişi bu takma adı kullandığınız için gözaltına alındınız ve hatta oradaki memur yasaklı hareketlerle size zorla kolluk ifadesinde kabul ettirdi diyelim ve iddianameniz de yazıldı kovuşturma başladı. Olayı daha da derinleştirelim.

1. Bu durumda en ana delil ortada yok. Kısacası birinci derece olayın somut şekilde yapıldığını ispatlayacak delil yok. Bu durumda zaten ikrarınız yetersiz çünkü soyut delile yapılan ikrar delil değeri taşımaz. Neticede bu web sitesine dumanla bağlanmıyorsunuz bir IP adresi mutlaka erişim sağlayıcı ve ISP'ye işlenmiş olmalı (MAC adresi de sanırım 2020'den sonra tutulmaya başlandı diye biliyorum ama emin değilim) öyle değil mi ?
2. Sizin cihazınızda bu siteye yetkisiz erişim yapıldığına dair geçmiş kaydı bulunmalı ki o da bu durumda bulunamıyor. Bu delil bile birinci derece sayılamaz çünkü sadece "web sitesine girdim" demesi de yetersiz. "Normal bir vatandaş gibi girdım kardeşim yani nasıl suçlarsın bundan dolayı beni?" diyebilirler
3. Bu takma adların telif hakkı yok. Herkes kullanıp suç yıkmaya çalışabilir ve bu çok yaşanıyor. Önemli olan, bu takma adla yapılan işlemin aynı kişiye %100 olarak bağlı olduğunu göstermek.

Aynı senaryoyu sosyal medyada anonim yorum yapan biri için de uyarlayabilirsiniz farklı çeşitlerde de uyarlayabilirsiniz.
IP, MAC ve benzeri bilgileri içeren trafik kayıtları yer ve erişim sağlayıcı tarafından alınmadan iddianame dahi yazılmamalıdır.

Fakat Türkiye'de bilişim konusunda yetkin savcılarımız maalesef çok yaygın olmadığı için bir takma adla bir kişiyi en ufak şekilde (kesinlik dahi belirtmeden) birleştirdikleri anda "yüksek şüphe" nedeniyle iddianame yazıyorlar.
Elinde ne IP adresi, ne trafik kaydı, ne MAC adresi var...

"IP adresi gizleme" vesaire gibi konularda da VPN ve Proxy şirketleriyle irtibata geçildiğinde o trafik verilerini size veriyorlar. Hatta telekom firmalarından daha ayrıntılı bilgiler bile verebiliyorlar

Buradan da savcılardan ve hakimlerden ricam, lütfen bilişim davalarında takma ad, ekran görüntüsü ve benzeri delilleri ikincil delil olarak değerlendirin.
Değiştirilemez deliller olmadan kişileri mağdur etmeyin rica ediyorum. Çünkü bilişim davalarının %80-90'ı böyle maalesef ki...
Bilişim suçlarında %100 emin olmadan hüküm vermek sanık, müşteki ve mağdurların hepsinin mağdur statüsüne düşmesine neden olabilir.

İkinci durumda, çoklu IP dediğiniz olay CGNAT denen bir teknolojiye tekabül ediyor. CGNAT, bir IP adresinin birden fazla kullanıcıya verilmesi teknolojisidir. Bunun da nedeni IPv4 adlı IP teknolojisinin artık daha fazla IP adresi üretememe yani kapasitesinin artık dolması anlamına geliyor. Bu hem hukuki hem de sosyal mağduriyetlere neden olabiliyor.

original.jpg
Resim : CGNAT çalışma mantığı

Bir IP adresinden 50 kişi çıktığını varsaysak dahi CGNAT cihazları artık kayıt tutabiliyor. Hatta DHCPD ve DNS Cache üzerinden bile tespit edilebilir. Kısacası orada da maalesef ki artık kaçış yok

NOT : Yazdıklarım bir tavsiye değil mesleki bilgilerimdir zira ben bir avukat değilim ve tavsiye verebilecek hukuki bilgiye sahip değilim. Teşekkürler.

[admin]

Sayın Siber Güvenlik Uzmanı thecybersecurity, değerli bilgiler için çok teşekkür ederiz. Söylediklerinize tamamen katılıyorum ancak hakim ve savcıların sadece ip adresini sormaları hala en sık yapılan hatalardan.

En azından suçun işlendiği saat dilimindeki ip adreslerini sormaları çok önemli. Gün içinde o ip adresinden bağlanan herkes şüpheli sıfatı ile soruşturulmamalı. Bu hem yargılamanın uzamasına neden olur hem de çok sayıda kişiyi sanık yapar. Oysa belirttiğiniz gibi Ceza mahkemesi hakimleri kesin ve net deli olmadan ceza vermemelidir. Şüpheden sanık yararlanır kuralı çok eski bir Ceza hukuku ilkesidir.

Saygılar.

[thecybersecurity]

Sayın Siber Güvenlik Uzmanı thecybersecurity, değerli bilgiler için çok teşekkür ederiz. Söylediklerinize tamamen katılıyorum ancak hakim ve savcıların sadece ip adresini sormaları hala en sık yapılan hatalardan.

En azından suçun işlendiği saat dilimindeki ip adreslerini sormaları çok önemli. Gün içinde o ip adresinden bağlanan herkes şüpheli sıfatı ile soruşturulmamalı. Bu hem yargılamanın uzamasına neden olur hem de çok sayıda kişiyi sanık yapar. Oysa belirttiğiniz gibi Ceza mahkemesi hakimleri kesin ve net deli olmadan ceza vermemelidir. Şüpheden sanık yararlanır kuralı çok eski bir Ceza hukuku ilkesidir.

Saygılar.

Merhabalar,

Kesinlikle katılıyorum. IP adresinin yanında zaten trafik verisi olarak belirttiğim bilgi de bunu nitelendiriyordu.

Trafik verisinde (erişim sağlayıcı tarafından tutulur) olayın işlendiği saat saniyesine kadar yazılıyor. Örnek bir trafik verisi vermem gerekirse,

192.168.2.20 - - [28/Jul/2006:10:27:10 -0300] "GET /cgi-bin/try/ HTTP/1.0" 200 3395
127.0.0.1 - - [28/Jul/2006:10:22:04 -0300] "GET / HTTP/1.0" 200 2216


Bu kayıtta web sitesine bağlanılan IP adresi, tarihi ve saati ile beraber başarılı bir giriş yaptığı (200 kodu başarılı bir girişi temsil eder) açıkça görülmektedir.
Eğer bu siteye bu kişinin bağlanamadığı veya 404, 400, 502, 500 ve benzeri hatalar aldığı görülürse BU SİTEYE BAĞLANAMADIĞI açıkça görülmelidir.

NOT : BU VERİLER 5651 SAYILI KANUNA GÖRE DE İMZALANMALI VE DOSYANIN BÜTÜNLÜĞÜ HASH OLARAK İMZALANARAK BİR KOPYASI KAYDEDİLMELİDİR VE 2 SENE SAKLANMALIDIR. YOKSA DOSYANIN DEĞİŞTİRİLEBİLECEĞİ NEDENİYLE HAKİM TARAFINDAN "DEĞİŞTİRİLEBİLİR, KESİN VE NET OLMAYAN BİR VERİ" KARARI VERİLEBİLİR ZATEN DE ÖYLEDİR VE KARAR DOĞALDIR. BURASI ÇOK AMA ÇOK ÖNEMLİ.

Ayrıca soruşturma ve gözaltı evreleri (varsa) en az 2 sene içerisinde başlamalıdır zira 2 sene sonra başlaması demek hem delil kaybı hem de eğer bir delil sunulsa dahi 5651 sayılı kanuna açık muhalefet anlamına gelebilecektir. Çünkü 5651 sayılı kanun bu verilerin en fazla 2 sene tutulması gerektiğini söylemektedir. Yani deliller 2 sene içerisinde elde edilmeli ve delillerin elde ediliş tarihine kadar da yazılmalıdır.

Örneğin iddianame şöyle olmalı :

"X kişisinin P internet servis sağlayıcısı abonesi olarak kullandığı 127.0.0.1 IP adresinden xx/yy/zzzz 12:00:00 tarihinde Y sitesine 200 koduyla başarılı bir erişim yapılmış ve Z dosyasına bilgiler girilmiştir. Bu deliller ise xx/yy/zzzz 15:45:00 saatinde elde edilmiş ve delillerin elde edilmesi yönteminin 5651 sayılı kanuna muhalefet etmediği değerlendirilmiştir. Ayrıca dosyanın mağdur veya müşteki tarafından değiştirilmediğinin anlaşılması için hash testi yapılmış ve sonuçlarına göre dosyanın değiştirilmediği, kanuna uygun bir biçimde imzalanarak saklandığı değerlendirilmiştir."

Zaten bu olaylarda da bilirkişi raporu %100 olur diye düşünüyorum. Yoksa zaten problem vardır
Savcı beyler de bu rapor olmadan iddianame yazıyorlarsa bence o olayda da problem vardır...
IP adresi yok, trafik verisi yok sadece bir ekran görüntüsü ile (genelde böyle oluyor) nasıl bir şüphe yani sormak isterim bunu.

Trafik Kaydı Örneği Kaynağı : https://www.ossec.net/docs/log_sampl...he/apache.html



Bu arada, CGNAT sorunu da IPv6'ya geçiş ile çözülebilir fakat internet servis sağlayıcılarımız... umarım bir savcı bunu okur :D

Olay şöyle, IPv4 üretilirken bu kadar çok cihazın (buzdolabının dahi) internete bağlanacağını düşünememişler ve bu nedenle 4,294,967,296 adet IP ile sınırlamışlar. Bu IP adresleri 3 Temmuz 2011 itibarıyla tükendi. Evet o kadar çok IP adresi aldık ki bu sayıyı tükettik. Bu nedenle, IPv6 teknolojisi ve hatta IPv8 teknolojisi üretildi. IPv6 şu an bizi ilgilendiriyor. Kendisi ile 340 trilyon trilyon trilyon yani 2 üzeri 128 tane IP üretebiliyoruz. Bu kadar IP adresiyle tüm evrene IP atayabiliriz böyle düşünün

IPv4 adresleri tüketildiği için CGNAT adlı bir sistem ile bir IP adresini çok kişinin kullanması mümkün kılındı. Yani bir cihaz ve bir IP üzerinden 50 ila 200 kişi geçiyor. Bu hem sosyal hem de hukuki sorunlara neden oluyor.

IPv4 adres : 127.0.0.1
IPv6 adres: 2001:db8::8a2e:370:7334

şeklindedir. Kişi, 10 Mbps'e kadar (işin kurnazlığı da burada başlıyor) internet alıyor. Şu an Türkiye'de çoğu operatör IPv4 adresleri (aksini istemediğiniz sürece vermiyorlar ve hatta bazı operatörler hiç vermiyor) kullandığı için ve CGNAT adlı cihaza bağlandığı için o hızı asla alamıyor çünkü bir hattan 50-200 kişi geçiyor ve burada herkese eşit şekilde dağıtılmayabiliyor. Örneğin, bir kişi indirme yaparken 199 kişi CGNAT üzerinde verilen internetin yarısını ancak kullanabiliyorlar .

Kişi tüketici hakları mahkemesine başvurduğunda da operatörler "biz 10Mbps'e kadar dedik o kadar verebileceğimizi söylemedik" diyorlar ve mağdur, mağdur olduğuyla kalıyor üstüne mahkeme masraflarını da mağdura ödetip daha da çok mağdur edebiliyorlar. Halbuki kullanıcı sözleşmesinde, hat zayıflaması (evet internet iletilirken bir oranda kayba uğrar bu da elektrik ile ilgilidir ve modem arayüzünde dB cinsinde bu zayıflama değeri yazar), CGNAT ve benzeri tüm cihazlar hesaba katılarak ve bu veriler şeffaf bir şekilde gösterilerek "X adresine Y kadar hız verilebilir" denmesi lazım.

Fakat bu sorunların hepsi IPv6 ile %80 oranında çözülebilir. Ayrıca hukuki işlemleri de özellikle bilişim hukukunda iki kat hatta bence beş kat hızlandırabilir. Bu konuda işlemler hem hukuki tabanda hem de operatörler tabanında hızlandırılmalıdır. İNTERNET ARTIK BİR TEMEL İHTİYAÇTIR. Bu unutulmamalıdır. BTK bu konuda sözde çalışıyoruz diyor fakat biz hala netice göremiyoruz...

IPv4 Adresleri Tükendi BTK Açıklaması : https://www.cumhuriyet.com.tr/haber/...tukendi-220402

Saygılar ve iyi günler dilerim.

NOT : Yazdıklarım bir tavsiye değil mesleki bilgilerimdir zira ben bir avukat değilim ve tavsiye verebilecek hukuki bilgiye sahip değilim. Teşekkürler.

[frmax]

Merhabalar,
Trafik verisinde (erişim sağlayıcı tarafından tutulur) olayın işlendiği saat saniyesine kadar yazılıyor. Örnek bir trafik verisi vermem gerekirse,

192.168.2.20 - - [28/Jul/2006:10:27:10 -0300] "GET /cgi-bin/try/ HTTP/1.0" 200 3395
127.0.0.1 - - [28/Jul/2006:10:22:04 -0300] "GET / HTTP/1.0" 200 2216

bu gosterdiginiz yer saglayici tarafindan tutulur erisim saglayici daha cok soyle tutar

Abonenin adı-soyadı@Hizmet alınan servis sağlayıcı | Abonenin IP numarası | Özel Port | Gerçek IP | Gerçek port başlangıç | Gerçek port bitiş | Trafik başlama tarihi [Gün-ay-yıl-saat-dakika-saniye] | Trafik süre [Bağlantının ne kadar devam ettiği, saniye cinsinden] | Hedef IP | Hedef port | App protokol [Bir uygulama için bağlantı kurulduysa burada uygulamanın adı, bir internet sitesine bağlantı gerçekleştirildiyse sitenin adresi yazıyor. Örnek: WhatsApp ya da medyascope.com] | Network protokol | İndirilen miktar [İndirilen verinin byte cinsinden miktarı] | Yüklenen miktar [Gönderilen verinin byte cinsinden miktarı] | Bağlantı PVC | Oturum ID | SSG IP | NAT cihaz | DPI cihaz | Termination cause | Packet type | Direction

NOT : BU VERİLER 5651 SAYILI KANUNA GÖRE DE İMZALANMALI VE DOSYANIN BÜTÜNLÜĞÜ HASH OLARAK İMZALANARAK BİR KOPYASI KAYDEDİLMELİDİR VE 2 SENE SAKLANMALIDIR. YOKSA DOSYANIN DEĞİŞTİRİLEBİLECEĞİ NEDENİYLE HAKİM TARAFINDAN "DEĞİŞTİRİLEBİLİR, KESİN VE NET OLMAYAN BİR VERİ" KARARI VERİLEBİLİR ZATEN DE ÖYLEDİR VE KARAR DOĞALDIR. BURASI ÇOK AMA ÇOK ÖNEMLİ.

veri eger erisim saglayicidan geldi ise her erisim saglayici tum trafigi dediginiz gibi kayit ediyor.

Bu arada, CGNAT sorunu da IPv6'ya geçiş ile çözülebilir fakat internet servis sağlayıcılarımız... umarım bir savcı bunu okur :D

CGNAT tarafi bir sorun teskit etmeyecektir yeterki erisim saglayiciya yeterli detayli veri verilsin, trafik basla amve bitis saati burada en hayati kisim kaynak port numarasi olursa da nokta atisi bulunur.

[thecybersecurity]

bu gosterdiginiz yer saglayici tarafindan tutulur erisim saglayici daha cok soyle tutar

Abonenin adı-soyadı@Hizmet alınan servis sağlayıcı | Abonenin IP numarası | Özel Port | Gerçek IP | Gerçek port başlangıç | Gerçek port bitiş | Trafik başlama tarihi [Gün-ay-yıl-saat-dakika-saniye] | Trafik süre [Bağlantının ne kadar devam ettiği, saniye cinsinden] | Hedef IP | Hedef port | App protokol [Bir uygulama için bağlantı kurulduysa burada uygulamanın adı, bir internet sitesine bağlantı gerçekleştirildiyse sitenin adresi yazıyor. Örnek: WhatsApp ya da medyascope.com] | Network protokol | İndirilen miktar [İndirilen verinin byte cinsinden miktarı] | Yüklenen miktar [Gönderilen verinin byte cinsinden miktarı] | Bağlantı PVC | Oturum ID | SSG IP | NAT cihaz | DPI cihaz | Termination cause | Packet type | Direction

veri eger erisim saglayicidan geldi ise her erisim saglayici tum trafigi dediginiz gibi kayit ediyor.



CGNAT tarafi bir sorun teskit etmeyecektir yeterki erisim saglayiciya yeterli detayli veri verilsin, trafik basla amve bitis saati burada en hayati kisim kaynak port numarasi olursa da nokta atisi bulunur.

Kesinlikle, CGNAT sosyal olarak bir problem. Çünkü internet kişinin evine gelirken çift cihazdan geçmiş oluyor (bir sürü cihazdan geçiyor ama örnek veriyorum) ve bu da hukuku ve sosyal alanı çok ama çok yavaşlatıyor kişilerin tespitiydi, portun tespitiydi ve adresin tespitiydi derken zaten 6 ay geçiyor. Genelde bilişim davaları 1 senede çözülüyor ama... Her şeyden önce Tüketici Hakları Mahkemelerinin işlerini zorlaştırıyor maalesef ki... Bu nedenle onu yazmıştım bir eleştiri yaptım yani kendi çapımda...

Veri, hem yer sağlayıcıdan hem de erişim sağlayıcıdan alınmalı ki tutarlılık gözetilebilsin. Nereden bilecek sayın hakim yer sağlayıcının veya erişim sağlayıcının veriyi değiştirip kişiyi suçlamadığını ? Belki de içeride biri bu adama kumpas kuruyor ki olabilir ki bu imkansız değil. Bu diyarlarda neler yaşandı hukukçularımız bizden daha iyi biliyor.
İddianame de de "erişim sağlayıcı ile yer sağlayıcı verilerinin tutarlı olduğu değerlendirilmiştir" diye yazılabilir ve yazılmalıdır da.
Zaten yer sağlayıcı da erişim sağlayıcı da bu verileri en çok iki sene kaydedip imzalamakla ve 2 sene içerisinde talep edildiğinde verileri paylaşmakla mükellef durumda.

Türkçelerini çok iyi bilmiyorum sanırım ISS erişim sağlayıcı fakat hosting yer sağlayıcı olarak değerlendiriliyor olmalı.
İkisinde de gerçi 5651 sayılı kanuna göre iki sene tutuyor fakat yönetmelikleri evet değişiyor.

Dediğim her iki taraf için de geçerli. Mutlaka her yer sağlayıcısından hem de erişim sağlayıcısından veriler gelmelidir.

NOT : Yazdıklarım bir tavsiye değil mesleki bilgilerimdir zira ben bir avukat değilim ve tavsiye verebilecek hukuki bilgiye sahip değilim. Teşekkürler.