Sayın site sakinleri,

Şimdiden yardımlarınız için teşekkür ederim.

Bildiğiniz üzere, kamu görevlilerine sehven yapılan fazla ödemelerin geri alımında, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 22.12.1973 günlü, E:1968/8, K:1973/14 sayılı kararı uygulanmaktadır.

Buna istinaden elinizde güncel veya yakın zamanda sonuçlanmış Yargıtay kararlarına ihtiyacım var. Bu konularda oldukça tecrübesiz bir avukatla çalışmak durumunda kaldığımdan, biraz da aciliyetten bu kararlara ihtiyacım var. Belki de, alınan kararlar bu başlık altında toplanabilir ve böyece ihtiyacı olanlara da fayda olur. Ben diğer sitelerden bulduğum bir tanesini paylaşıyorum:

Anlayışınız, vaktiniz ve emeğiniz için şimdiden çok teşekkür ederim.

Sağlıklı ve adaletli günler dilerim.

Selamlar, Saygılar
b


T.C.
DANIŞTAY
İdari Dava Daireleri Kurulu

Esas No : 2003.477
Karar No : 2006.3355

Özeti : Davacının gerçek dışı beyanının neden olmadığı, ayrıca açık hatanın da bulunmadığı ödemelerin Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu Kararı ile belirlenen ilkeler uyarınca, idari dava açma süresi içerisinde geri istenilmesi mümkün iken, bu süreye uyulmaksızın yapılan ödemelerin tamamının istenilmesinde isabet görülmediği hakkında.

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) :…
Vekili : Av....
Karşı Taraf (Davalılar) : 1- Adalet Bakanlığı
2- Maliye Bakanlığı
İstemin Özeti : Danıştay Onbirinci Dairesinin 3.3.2003 günlü, E:2002.77, K:2003.1045 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması davacı tarafından istenilmektedir.

Davalı İdarelerin Savunmalarının Özeti: Danıştay Onbirinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Aylin Bayram'ın Düşüncesi : Temyiz isteminin kısmen kabulü ile davacıya fazladan ödenen tazminatın tahsili yolundaki 15.6.2001 günlü işlem yönünden Daire kararının bozulması, davanın diğer bölümlerine ilişkin olarak ise Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Mehmet Ali Samur'un Düşüncesi : Danıştay dava dairelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Danıştay Onbirinci Dairesince verilen kararın onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca gereği görüşüldü:

Dava, Uşak İli, Eşme İlçesi, Kapalı Cezaevi İnfaz ve Koruma Memuru olarak görev yapan davacıya ödenen Adalet Hizmetleri Tazminatının %56 olarak düzeltilmesine ilişkin işlemin, bu işlemin dayanağı olan Adalet Bakanlığı'nın 27.3.2001 günlü, 20804 sayılı işleminin ve eki III sayılı cetvelin ilgili kısmının, Aralık 2000 ila Mayıs 2001 döneminde davacıya fazladan ödenen 462.790.000.- lira tazminatın tahsili yolunda tesis edilen 15.6.2001 günlü, 2001/902 sayılı işlemin iptali ile 2000/Aralık tarihinden itibaren yoksun kaldığı öne sürülen parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.

Danıştay Onbirinci Dairesi 3.3.2003 günlü, E:2002/77, K:2003/1045 sayılı kararıyla; 657 sayılı Yasa'nın 152. maddesinin II. Tazminatlar bölümünde yer alan düzenleme ile verilen yetkiye dayanılarak 19.1.1998 günlü, 10548 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 2000 ve 2001 yılları için de geçerli olmak üzere adalet hizmetleri tazminatının düzenlendiği, buna göre; (III) sayılı cetvelin "Diğerlerinden" ayrımının alt başlık kısmında, 1-4. derece kadrolara atanmış olanlara %100, 5-9. dereceli kadrolardan aylık alanlara %56 oranında adalet hizmetleri tazminatının ödeneceğinin belirlendiği; lise mezunu olan davacının kazanılmış hak aylığı yönünden 14.11.2000 tarihli Alaşehir Adli Yargı Komisyon Kararı ile 4. derecenin 1. Kademesine yükseltildiği, ancak, Adalet Bakanlığında 1-4. dereceler arasında infaz ve koruma memuru kadrosu bulunmadığı için 5. dereceli kadroyu işgal ettiği, kendisine 2000/Aralık ayından 200l/Mayıs ayına kadar 4. derece üzerinden adalet hizmetleri tazminatının (% 100 oranıyla) ödendiği, daha sonra 27.3.2001 günlü, 20804 sayılı Adalet Bakanlığının genel düzenleyici nitelikteki işlemi ekinde yer alan III sayılı Cetvel uyarınca, davacıya 5. derece kadro için öngörülen % 56 oranında tazminat ödenmesi gerektiği belirtilerek fazladan ödenen tutarın geri istenildiğinin anlaşıldığı, 98/10548 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre infaz ve koruma memuru olan davacının kadro unvanı "diğerlerinden" başlıklı bölüm kapsamına girdiği ve bu bölümde % 100 oranında adalet hizmetleri tazminatının sadece 1-4. dereceli kadrolara atanmış personele ödeneceği, 5 ila 9. dereceli kadrolardan aylık alanlara ise % 56 oranında tazminat ödeneceği ve Adalet Bakanlığına 1. ila 4. dereceli infaz ve koruma memuru kadrosu tahsis edilmediği dikkate alındığında, davacının 1. ile 4. dereceli kadrolar için öngörülen tazminat oranından yararlanmasına olanak bulunmadığı, zira 98/10548 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında infaz ve koruma memurlarına ödenecek Adalet Hizmetleri Tazminatının aylık alınan dereceye göre değil, işgal edilen kadroya göre belirlendiği, dolayısıyla 4. dereceli cezaevi infaz ve koruma memuru unvanlı kadronun bulunmaması nedeniyle bu kadroya atanmamış olan davacıya 5. dereceli kadre için öngörülen oranda Adalet Hizmetleri Tazminatı ödenmesine ilişkin işlem ile bu işlemin dayanağını oluşturan 27.3.2001 günlü, 20804 sayılı Adalet Bakanlığı Genelgesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.

Davacı, bu kararı temyiz etmekte ve 5. dereceli kadroda olmasına karşın 4. dereceden maaş aldığı, müktesebi olan dereceden tazminat ödenmesi gerektiği, fazla yapıldığı iddia edilen ödemelerin iptal davası açma süresi geçtikten sonra geri istenemeyeceği iddialarıyla bozulmasını istemektedir.

Temyize konu Danıştay Onbirinci Dairesi kararının dava konusu Genelge, davacıya ödenen tazminatın düzeltilmesi işlemi ve tazminat istemine ilişkin kısmında usul ve hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Davanın, davacıya fazla ödenen tazminat tutarının tahsili yolundaki 15.6.2001 günlü, 2001/902 sayılı işleme yönelik bölümüne gelince;

Dosyanın incelenmesinden; 26.11.2000 tarihinde 4. dereceye yükselen davacıya Aralık 2000 tarihinden itibaren 4. dereceli kadro karşılığı olan %100 oranında adalet hizmetleri tazminatının ödenmeye başlandığı, ancak infaz ve koruma memurları için 4. derece kadronun bulunmaması nedeniyle 5. derece üzerinden adalet hizmeti tazminatı verilmesi gerektiğinin fark edilmesi üzerine Haziran 2001 tarihinden itibaren bu hatanın düzeltilerek davacıya ödenen tazminatın %56 oranı olarak belirlendiği ve 15.6.2001 günlü işlemle de Aralık 2000 ila Mayıs 2001 arasında fazladan ödenmiş olan tazminat tutarının davacıdan istenildiği anlaşılmaktadır.

Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 22.12.1973 günlü, E: 1968/8, K: 1973/14 sayılı kararıyla, önceden sehven kanuna aykırı olarak yapılmış bir terfi veya intibak işleminin kanunsuzluğunun tespitinden sonra idarece geri alınması sonucu fazla ödenmiş bulunan aylık ve ücret farklarının ilk kanunsuz ödemenin yapıldığı tarihten başlamak üzere 90 günlük dava açma süresi içinde geri alınabileceği, idarenin sakat ve dolayısıyla hukuka aykırı işlemine idare edilenlerin gerçek dışı beyanı veya hilesi neden olmuşsa ya da geri alınan idari işlem yok denilebilecek kadar sakatlık taşımakta ise, hatalı işlemde idare edilenin kolayca anlayabileceği kadar açık bir hata bulunmakta ve idare bu konuda haberdar edilmemişse, memurun iyi niyetinden söz edilemeyeceği ve dolayısıyla bu işlemlere dayanılarak yapılan ödemelerin her zaman geri alınabileceği, ancak bu istisnalar dışındaki hatalı ödemelerin ancak ödemenin ilk yapıldığı günden itibaren dava açma süresi içerisinde istirdat edebileceği karara bağlanmıştır.

Bu durumda, olayda davacıya Aralık 2000 ile Mayıs 2001 tarihleri arasında yapılan ve ilgilinin hilesinin, gerçek dışı beyanının neden olmadığı, ayrıca açık hatanın da bulunmadığı ödemelerin yukarıda yer verilen Danıştay İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı ile belirlenen ilkeler uyarınca idari dava açma süresi içerisinde geri istenmesi mümkün iken, bu süreye uyulmaksızın yapılan ödemelerin tamamının istenilmesinde isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, Danıştay Onbirinci Dairesi'nin 3.3.2003 günlü, E-.2002/77, K:2003/1045 sayılı kararının istirdata ilişkin bölümünün BOZULMASINA, oyçokluğu ile, diğer bölümlerinin ise ONANMASINA oybirliğiyle, 28.12.2006 günü karar verildi.