Yaralanmalı Trafik Kazası-Hastanede Yanlış Teşhis

[dede.dede]

Merhaba değerli üyeler,

Yaklaşık 45 önce kardeşim Karaköy'de kafelerin olduğu dar sokaklardan birinde yürürken arkadan bir araç gelip çarpıyor. Araç sürücüsü iniyor arabadan, kardeşimi ve yanındaki arkadaşını arabasına bindirip Taksim İlkyardım Hastanesi Acil Servisine götürüyor. Burada röntgen çekiliyor, herhangi bir kırık saptanmadı deyip, ağrı kesici iğne yapıp 3 gün istirahat raporu verip gönderiyorlar. Bu arada hastane polisi kardeşime şikayetçi olup olmadığını soruyor, kardeşimde şikayetçi değilim diyor.

3 gün istirahatin ardından ağrılar geçmiyor ve ayak şişmeye başlıyor. Kazadan 10 gün sonra bir gece çok ağrısı olduğu için Bakırköy Sadi Konuk EAH Acil servisine gidiyoruz, olay öyküsünü anlattığımız halde röntgen çekip kırık yok deyip ağrı kesici iğne yapıp gönderiyorlar. Bundan bir kaç gün sonra Bezmi Alem hastanesi ortopedi polikliniğine gidiyoruz ve öyküyü anlattığımızda nihayet bu kez MR istiyorlar. MR sonucunda topukta kırık ve bacakta ince çatlaklar olduğu, içeride kanama olduğu, ayağın bu yüzden şiştiği ve morardığı sonucuna varılıyor. Ayak alçıya alınıyor, 15 gün sonrası için gün veriliyor.
15 gün sonra bu kez İstanbul’daki büyük tıp fakültelerinden birinin ortopedi ve travmatoloji bölüm başkanı olan Prof. Dr. Hoca'ya gidiyoruz, röntgen ve MR sonuçlarını inceleyip fiziki muayene yaptıktan sonra, topukta ve bacakta bir kaç kırık olduğunu, en az 8 hafta daha alçıda kalması gerektiğini, ilk anda kırıklar tespit edilemeyip ayağın üstüne bastığı için durumun daha da kötüye gittiğini, alçının ardından uzun bir fizik tedavi süreci gerekeceğini söylüyor.

Olaylar bundan sonra başlıyor. Fakülte‘de hasta girişini trafik kazası olarak yaptırmak istediğimizi söylüyoruz, hasta kabuldeki arkadaş, ilk müracaat ettiğiniz hastaneden kaza tutanağınızı getirin, girişinizi öyle yapabilirim diyor. Taksim İlk Yardım'a gidiyoruz, meğerki kaza tutanağı tutulmamış. Kardeşim şikayetçi değilim deyince karşı tarafın hiç bir bilgisi, sigorta poliçesi, ruhsatı, ehliyeti hatta ismi dahi alınmamış. Tek yazılan şey Genel Adli Muayene Raporu, oradaki ifade de şöyle: "Araç dışı trafik kazası sonuç: kırık saptanmadı, 3 gün istirahati uygundur."

Yanlış teşhis konulmasının yanı sıra bence hastane polisi de işini yanlış yapmış. Araç dışı da olsa yaralanmalı bir trafik kazası var, kazayı yapan hastanede fakat ne ifade ne de başka bir şey alınmıyor.

Kardeşim işine gidemiyor, günlerdir odasından çıkmıyor, doğru düzgün yemek dahi yemiyor. Genç bir kız, aylarca evde yatacak olması onu bunalıma soktu. Çektiği ağrılar da cabası.

Şuanda kardeşim şikayetçi olmak istiyor. Bu durumda nasıl bir yol izleyebiliriz? Kazayı yapan kişi ben yapmadım derse nasıl ispatlayabiliriz? Kazanın olduğu yerde kafelerin kamera kayıtları vardır ama 45 gün geçti silinmiş midir bilmiyoruz. Taksim ilk yardım hastanesinin kamera kayıtları olabilir ancak ondan bir şey ispatlayabilir miyiz? Kardeşimi aracı ile hastaneye getiriyor.
Ayrıca olaydan 20-25 gün sonra kırık olduğunu öğreniyoruz ve yaklaşık 45 gün sonra Prof. Dr. Hoca alçının 8 hafta daha kalması gerektiğini söylüyor. Bu durumun kaza ile ilintili olduğunu nasıl ispatlayabiliriz?

Kardeşimin bu duruma gelmesinde en büyük kusur sizce kimin?

Değerli görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim.

[coskun99]

yazın okunmuyor,tekrar yazman lazım

[dede.dede]

Yazı karakterleri düzeltildi.

[ufuklaw]

bahsettiğiniz hususlarda bir hukuki mücadeleye girecekseniz bunun profesyonel bir yardım alarak yürütülmesi lazım. esasında çok basit olay ihmaller zinciri çerçevesinde ileri noktalara taşınmış. en büyük kusur bunundur buna gidelim demek şu aşamada doğru olmaz. birden fazla kişinin birden fazla hukuki konuda sorumluluklarını ihmal ettiği anlaşılıyor