Ölümlü Trafik Kazasında Asliye Ceza Mahkemesinin Kararına İtiraz Nereye ne şekilde yapılır?

[tugbak]

Merhaba arkadaşlar. Forumda yeniyim. Umarım bana yardımcı olabilecek avukat arkadaşlar çıkacaktır. 23.10.2013 tarihinde İzmit Real alış veriş merkezinin tam önünde meydana gelen trafik kazasında babamı kaybettim. Babam kendi aracını dörtlülerini yakarak E-5 üzerinde parkediyor ve bariyerden atlayıp eşiyle birlikte karşıya geçmek isterken gelen bir minibüs babama çarpıyor. Eşinin dediğine göre " hemen arkamdaydı ve o arabayı ben gördüğümde en az 100-150 metre kadar ilerideydi ve sadece ışıkları görünüodu. hangi ara nasıl bir hızla gelip de tam bi iki adım arkamdaki insana çarptı anlayamadım" vs şeklinde. Nitekim babam vefaat etti ve asli suçlu seçildi yaya geçidi yok diye. Fakat sanığın ifadesi ise ;" ben 40-45 ile seyrediyordum ve o kişi bariyerden atlayıp önüme düştü ve ben onu görmedim çarpmışım sonradan fark ettim???!" hem bariyerden atlayıp önüme çıktı vs diyor hem de çarptıktan sonra farkettim tarzında belli belirsiz laflar ediyor.

Şimdi size soruyorum. 40 ile bir insana çarparsanız (bir dolmuş minibüsü düşünün Karsan) o minibüsün ön kaportası içine geçip, çarpılan kişinin kafa izi camda tamamen çıkıp, plaka yerinden sökülüp de bir de üzerine radyatör patlar mı? Üstelik o kişiye çarpıp 24 mt sonra durup bir de bir o kadar metre de o kişiyi fırlatabilir mi o hız?

İŞTE O ARABA



Ve bugün elimize verilen mahkeme kararı... Umarım net çıkar. İkinci sayfa linke tıklanınca görülebiliyor.



http://imageshack.com/a/img824/4903/uhze.jpg

Her ne kadar benim babammmcım hatalı davranmış olsa da o kişi 30 luk yolda hız limitini aşıp ölüme sebebiyet verdi. Bunun cezası para cezası olamaz. Buna kesinlikle itiraz etmek istiyorum ve nasıl bir yol izleyeceğimi bilmiyorum. Avukat temyize gidicez dedi. Yargıtay'a gidiyor sanırım dilekçeler. Veya Anayasa Mahkemesi falan mı bilmiyorum. Lütfen bana bir yol gösterin. Ayrıca tazminat davaları ile ilgili de bir bilgimiz yok. Ne kadar çok açarsak o kadar zararımıza olurmuş. Çünkü hakimin belli bir miktara kadar reddetme yetkisi oluyormuş ve biz bu reddedilen kısmın yüzde bilmem kaçını karşı tarafa avukat vekalet ücreti olarak ödemek durumunda kalıyormuşuz... Ve en önemli şeylerden birisi de AİHM bu gibi davalara bakmıyor mu? Sadece kişi ile devlet arasındaki davalarla mı ilgileniyor. Yargıtay'dan da olumlu bir sonuç çıkmaz ise AİHM' ne bu davayı taşıyamaz mıyım? Sırasıyla izlemem gereken yol nedir acaba? Lütfen acil yardım bekliyorum...!!!

[Av.Engin Oğuz]

Allah sabır versin babanıza rahmet etsin. Avukatınız varmış ya zaten siz niye düşünüyorsunuz bunları?

[tugbak]

Çünkü biraz gevşek davranılıyor gibi hissediyorum sanki, bilemiyorum. Veya babam için bir şeyler yapmak istiyorum, daha çok ondan. İlk duruşmada savunmasını beğenmedim, zaten ikinci duruşmada dava bu sonuca ulaştı. Yani çıkıp da kimse demedi ki " Evet, bu insan yaya yolu olmayan bi yoldan geçmeye çalıştı, buna itiraz yok. Ancak, hız limiti 30 olan bir yan yolda ve her ne kadar yasak olsa da yayalar tarafından sık sık kullanılan bu yolda yaşanan kazada bir can gitti. Suçlu veya suçsuz, sonuçta bir cana mal oldu ve bunun cezası belirlenen para ile ölçülemez!" Böyle bir savunma yapmak çok mu zordu yoksa ben mi saçmalıyorum? :S

[Jilet]

Allah rahmet eylesin.
Tali kusurlu sanığa genelde para cezası verilir. Lehine olan hükümler uygulanır. Asli kusurlu ehliyetsiz alkollü vs olsaydı durum elbette değişirdi.
Karara karşı 11/02/2014 tarihinden itibaren 7 gün içerisinde süre tutum dilekçesi verilmeli, süre geçerse yapacak birşey yok.