Suç Tasnii ve İftira

[temtesir]

Polis memuruyum,Şimdiden teşekkür ederim,2012 de görevli olduğum ilçede Askeri Mahkeme tarafından yakalaması olan bir şahsı yakalamama konusunda amirlerim tarafından talimat aldım,bende bu şekilde adli büroda görev yapamayacağımı belirttim, keza olası bir durumda ilk derece sorumlu ben olacaktım.Grup memuru olarak çalışmaya devam ettim.30.12.2012 tarihinde yakalama kararı olan şahıs hastanede kamu malına zarar verdi.Hastane çalışanları tarafından yapılan bildirimle hastaneye arkadaşlarımla birlikte gittik.Hastanede şahsın babası , savcı beyin izni var oğluma yılbaşına kadar izin verdi dedi.Bende savcı beyin bu konuda tasarufu olmayacağını ,yakalama kararının mahkemeden olduğunu kendisine belirttim.Şahsın babası bu kez amirimizin ve komiserimizin bilgisi olduğunu belirtti.Bende bu konuşmayı ses kaydına aldım.Bu olayla bana verilen kanunsuz ve konusu suç teşkil eden emri ispat ederim düşüncesiyle ,savcılığa başvurdum.Amirlerim hakkında hem adli hem idari soruşturma açıldı.İdari soruşturma onlara yönelik sonuçlanmış ve ben yaptığım bu şikayetle iftira ve suç tasnii yapmakla idaremizce meslekten ihraçla yargılanıyorum.Soruşturma dosyasını incelediğimde hasta doktoru ifadesinde olayı olduğu gibi anlatmış,yanımda bulunan arkadaşlarım şahsın babasının yaptığı ithamları doğrulamış.Yakalanması olan şahıs ifadesinde 12.12.2012 kadar İlçe emniyet amirliğinin de bulunduğu hükümet konağında işçi olarak çalıştığını beyan etmiş.Yakalama kararı da İlçe Emniyete 10.12.2012 de gelmiş, evraklarda bu sabit.Şahsın yakalanması da 30.12.2012 tarihidir.Benim korkum şuydu TCK 279. maddeye göre suçu bildirmemem de beni meslekten ihraçla yargılanmamı sağlayacaktı.Sizden istirhamım benim şikayetimin iftira ve suç tasnii konusunu oluşturup oluşturmadığı yönünde hukuki dayanaklarınızın neler olacağı, ben bu dayanaklarla disipilin kuruluna sözlü ifade vereceğim.Yardımlarınız için tekrardan teşekkür ederim.

- - - Updated - - -

Şikayet dilekçemi ve şahısların ifadelerini ekleyebilirim.Daha sağlıklı olması için ama özetle konu bu ...Yardımlarınız için teşekkür ederim.

[Sylar!]

Polis memuruyum,Şimdiden teşekkür ederim,2012 de görevli olduğum ilçede Askeri Mahkeme tarafından yakalaması olan bir şahsı yakalamama konusunda amirlerim tarafından talimat aldım,bende bu şekilde adli büroda görev yapamayacağımı belirttim, keza olası bir durumda ilk derece sorumlu ben olacaktım.Grup memuru olarak çalışmaya devam ettim.30.12.2012 tarihinde yakalama kararı olan şahıs hastanede kamu malına zarar verdi.Hastane çalışanları tarafından yapılan bildirimle hastaneye arkadaşlarımla birlikte gittik.Hastanede şahsın babası , savcı beyin izni var oğluma yılbaşına kadar izin verdi dedi.Bende savcı beyin bu konuda tasarufu olmayacağını ,yakalama kararının mahkemeden olduğunu kendisine belirttim.Şahsın babası bu kez amirimizin ve komiserimizin bilgisi olduğunu belirtti.Bende bu konuşmayı ses kaydına aldım.Bu olayla bana verilen kanunsuz ve konusu suç teşkil eden emri ispat ederim düşüncesiyle ,savcılığa başvurdum.Amirlerim hakkında hem adli hem idari soruşturma açıldı.İdari soruşturma onlara yönelik sonuçlanmış ve ben yaptığım bu şikayetle iftira ve suç tasnii yapmakla idaremizce meslekten ihraçla yargılanıyorum.Soruşturma dosyasını incelediğimde hasta doktoru ifadesinde olayı olduğu gibi anlatmış,yanımda bulunan arkadaşlarım şahsın babasının yaptığı ithamları doğrulamış.Yakalanması olan şahıs ifadesinde 12.12.2012 kadar İlçe emniyet amirliğinin de bulunduğu hükümet konağında işçi olarak çalıştığını beyan etmiş.Yakalama kararı da İlçe Emniyete 10.12.2012 de gelmiş, evraklarda bu sabit.Şahsın yakalanması da 30.12.2012 tarihidir.Benim korkum şuydu TCK 279. maddeye göre suçu bildirmemem de beni meslekten ihraçla yargılanmamı sağlayacaktı.Sizden istirhamım benim şikayetimin iftira ve suç tasnii konusunu oluşturup oluşturmadığı yönünde hukuki dayanaklarınızın neler olacağı, ben bu dayanaklarla disipilin kuruluna sözlü ifade vereceğim.Yardımlarınız için tekrardan teşekkür ederim.

- - - Updated - - -

Şikayet dilekçemi ve şahısların ifadelerini ekleyebilirim.Daha sağlıklı olması için ama özetle konu bu ...Yardımlarınız için teşekkür ederim.

Konusu suc teskil edem emri uygulamamak ile dogrusunu yapmissiniz. Ancak sonra ki gelisen kisim tamamen hukuk disi bence (avukat yada hukukcu degilim). Sadece basit bir mantik yürütün. Sahis amir yada komiserin degilde basbakan yada icisleri bakaninin bilgisi oldugunu falan söylese, siz gidip savciliga sikayet eder miydiniz? Farzedelim ki ettiniz, hakkinizda iftira ve suc tasnii davasi acilmaz miydi? Sahsin babasinin söyledigi söze binaen siz 3. sahislari sikayet edemezsiniz. Sikayet hakkiniz vardir ama kural su dur ki "müfteri iftirasiniz ispatla yükümlüdür". Ve siz sadece "o sunu dedi, bu onu dedi" diyerek insanlari suclarsaniz, onlarda savunma hakkini kullanir ve bu durum olusur.

Su an ortada 2 olay var. Birincisi onlarin sadece sizin ve sahsin babasinin sözlerine (ki yasal olmayan yollardan elde edilmis delil) bianen yapilmis ve altyapisi "0" olan suc duyurusu. Ve sizin hakkinizda, altyapisi sizin sayenizde %100 olusturulmus iftira ve suc tasnii. Hem adli hemde idari olarak kendinizi aklamaniz cok ama cok zor olacak...

[temtesir]

Konusu suc teskil edem emri uygulamamak ile dogrusunu yapmissiniz. Ancak sonra ki gelisen kisim tamamen hukuk disi bence (avukat yada hukukcu degilim). Sadece basit bir mantik yürütün. Sahis amir yada komiserin degilde basbakan yada icisleri bakaninin bilgisi oldugunu falan söylese, siz gidip savciliga sikayet eder miydiniz? Farzedelim ki ettiniz, hakkinizda iftira ve suc tasnii davasi acilmaz miydi? Sahsin babasinin söyledigi söze binaen siz 3. sahislari sikayet edemezsiniz. Sikayet hakkiniz vardir ama kural su dur ki "müfteri iftirasiniz ispatla yükümlüdür". Ve siz sadece "o sunu dedi, bu onu dedi" diyerek insanlari suclarsaniz, onlarda savunma hakkini kullanir ve bu durum olusur.

Su an ortada 2 olay var. Birincisi onlarin sadece sizin ve sahsin babasinin sözlerine (ki yasal olmayan yollardan elde edilmis delil) bianen yapilmis ve altyapisi "0" olan suc duyurusu. Ve sizin hakkinizda, altyapisi sizin sayenizde %100 olusturulmus iftira ve suc tasnii. Hem adli hemde idari olarak kendinizi aklamaniz cok ama cok zor olacak...

OLayların seyri aslında tam olarak böyle değil, daha önce meskun mahalde silah atma olayı ile ilgili bir polis memuruna işlem yapıldı.Polis memuru ellerinde attılğına dair delil olmadığından idare hakkında suç duyurusunda bulundu.Bu yakalanması olan şahısın babası idare lehine olaydan 3 gün sonra çıkıp şahit oldu.Bu şahitlik neticesinde onun oğluna iltimas geçildi.Burada önemli olan şudur şahsın yalakalnma kararı 10.12.2012 de emniyete geliyor.Emniyet binası hükümet konağının içinde...Yakalanması olan şahıs savcılıkta verdiği ifadesinde 12.12.2012 gününe kadar hükümet konağında işçi olarak çaıştığını beyan ediyor.Hastane doktorunun ifadesinde de bizim bir amirimizle geçen konuşmasını söyle belirtiyor.Şahıs ilçede bilinen tehlikeli biri bana zarar vermesinden korkuyorum.Amir ise ''ben çocuğu ve ailesini tanırım,bizim polis lojmanlarının kaloriferini yakar, ben onlarla konuşurum'' demektedir. Yani yakalanması olan şahsı tanıdığını söylemektedir.Öyle ise yakalanma kararı 2 gün önce gelmiş birini ailecek tanıdığını söylerken ,hükümet konagında görüp niçin almamıştır.Aynı şahsın diğer polislerin ifadesiyle önceden de alınıp işlem yapılmadn serbest bırakıldığıdır.Yine şahısı askerlik şubesine polis tarafından götürülürken şahıs '' beni boşuna aldınız yine serbest bırakacaksınız, babam amir beyin masasına yumruğu geçen aldığınızda vurdu ,benide serbest bıraktınız'' demektedir.Ayrıca aynı gün şahısın babasının Polis Merkezine gelerek'' biz böylemi anlaştık, hani almayacaktınız '' sözlü beyanlarının olduğunu polisler söylemektedir...