Cevap: Re: Türk Seri Katilleri
Türkiye seri katil kavramına pek alışık değil. İzmir'de 3 gün içinde 3 kişinin öldürülmesi akıllarda seri cinayet kuşkusunu yarattı. Cinayet vakalarının aydınlatılması için soruşturma devam ederken, Türkiye'nin seri katilleri tekrar konuşulur oldu.
Türkiye'nin en çok cinayet işleyen seri katili Yavuz Yapıcıoğlu, yani "Tornavidalı Katil."
1994-2002 yılları arasında polis kayıtlarına göre 18, ailesine ve görgü tanıklarına göre 43 kişiyi öldürdü.
1992 ve 1995 yılları arasında Artvin'de yaşları 68 ile 95 arasında değişen 11 yaşlıyı "Bizim kısmetimizi yiyorlar" diyerek öldüren "Artvin Canavarı" Adnan Çolak. "Baltalı Katil" olarak da bilinen Çolak, öldürdüğü 6 kadına da tecavüz etti.
İşyerinde 31 bin 500 volt elektrik akımına kapılıp ağır yaralanan Süleyman Aktaş, bu olaydan sonra 5 kişiyi kafalarının çeşitli yerlerine ve gözlerine çiviler çakarak öldürdü.
Yakışıklı olduğu için "Bebek Yüz" diye çağrılan Ali Kaya. Adana'da kendi annesine tecavüz eden Zeynel Abidin Gümüş'ü, Alanya'da 5 kişiyi öldürdü.
Kayseri'deki ilk cinayetine 22 yaşındayken kardeşini boğarak başlayan "İnsan Avcısı" Hamdi Kayapınar. Mart 1998-Şubat 2001 arasında 6 kişiyi daha öldürdü.
Ekim 2000-Ocak 2001 arasında 5 kişiyi evinde çamaşır ipiyle boğarak öldüren 33 yaşındaki Orhan Aksoy, Türkiye'nin diğer bir seri katili.
İstanbul'un ilk seri katili ise Seyit Ahmet Demirci. Mayıs-Temmuz 1998 tarihleri arasında 3 mobilyacıyı dükkanlarının bodrum katında kafalarına kurşun sıkarak öldürdü.
İstanbul'da boğazlarını kestiği kurbanlarını su kuyusuna atan Özkan Zengin de, 2 ayda 4 kişiyi öldürdü.
http://www.cnnturk.com/2010/turkiye/...4.0/index.html
Cevap: Re: Türk Seri Katilleri
Seri katil zanlısı Bodrum'da yakalandı
İzmir'de üst üste üç gecede 3 kişinin öldürülmesi olayının faili olduğu ileri sürülen 'seri katil' şüphelisi bugün saat 05.30'da Muğla'nın Bodrum İlçesi'nde yakalandı. Şüpheli H.A.'nın yurt dışına kaçmayı planladığı ortaya çıktı.
İzmir Valisi Cahit Kıraç İzmir'deki 'seri katil' olduğu belirtilen şüpheli H.A.'nın, son kurban Mustafa Has'a ait telefonu bir bayiye satması ve 40'a yakın güvenlik kamerası görüntüsüyle tespit edildiğini açıkladı. Vali Kıraç akşam saat 23.00'de İzmir'den ayrılan zanlının 05.45'de operasyonla Bodrum'da gözaltına alındığını bildirdi.
İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz da izinleri kaldırıp 350 polis görevlendirdiklerini, ortada hiç bir görgü tanığının bulunmadığı için değişik bir taktik uyguladıklarını söyledi. Şüphelinin kendisini rahat hissedip hata yapmasını sağlamak için hayali bir robot resmi çizip dağıttıklarını söyleyen Yılmaz, ele geçirilen ipucundan bir otobüs firmasıyla Bodrum'a gittiğini belirlediklerini ve bir şube müdürü başta olmak üzere oluşturdukları özel ekibi hemen Bodrum'a gönderdiklerini anlattı.
Şüpheli H.A.'nın bulunduğu yer saptanınca operasyonun yapıldığını kaydeden Emniyet Müdürü Yılmaz, cinayetlerde kullandığı tabanca, 13 mermi ve kurbanlardan aldığı cep telefonu ve ziynet eşyasının ele geçirildiğini söyledi.
H.A.'nın eşkalinin telefon sattığı bayinin ifadeleri ile güvenlik kameralarından belirlendiği kaydedildi. Bir lokantada garsonluk yapan H.A.'nın sabıkasının olmadığı belirtildi.
1983 ve Mardin doğumlu olan H.A.'nın cinayetlerde kullandığı sanılan 7.65 milimetre çapındaki tabanca ile kurbanlarından aldığı bazı eşya ele geçti. Üzerinde 4 bin euro para ve pasaport bulunan şüpheli H.A.'nın, Yunanistan'ın İstanköy (Kos) Adası üzerinden yurt dışına kaçmayı planladığı belirtildi. Sorgulanmak üzere Bodrum İlçe Emniyet Müdürülüğü'ne götürülen H.A.'nın işlemlerin ardından İzmir'e gönderildi.
KAÇMASIN DİYE PANSİYONUN ETRAFI KUŞATILDI
Bodrum'da kaldığı pansiyon saptanan şüpheli H.A.'nın buraya operasyon yapılması için mahkeme kararı biraz gecikince güvenlik güçleri kaçmasını önlemek için binanın çevresini kuşattı. Mahkemeden kararın alınmasının ardından da özel tim baskını gerçekleştirdi. Şüphelinin yanında pasaport ve paranın yanında 3 cep telefonu ve gerçekleştirdiği cinayetlerin haberleriyle ilgili gazete kupürleri de bulundu.
İLK İFADESİ
Katil zanlısının ilk ifadesinde “Paraya ihtiyacım vardı, onun için yaptım” diyerek cinayetlerin nedenini açıklamaya çalıştığı ifade edildi.
KARDEŞLERİ DE İZMİR'DE GÖZALTINDA
Polis, 'seri katil' olduğu iddia edilen H.A.'nın yakalanmasının ardından yakın çevresine yöneldi ve İzmir'de bulunan 3 kardeşi de gözaltına alındı. İzmir Emniyet Müdürlüğü Cinayet Bürosu'na götürülen kardeşleri ilk ifadelerinde, 'seri katil' olduğu ileri sürülen H.A.'yı bir süredir görmediklerini, olaylarla hiç bir ilgilerinin bulunmadığını söyledi.
ÖLDÜRÜLEN ESRA YAŞAR'IN BABASI: "EMNİYET BENİ VE AİLEMİ ÇOK İNCİTTİ"
DİRENMEDEN TESLİM OLDUPolise direnmeden teslim olan şüpheli H.A.'nın bavulundan, öldürdüğü kurbanlara ait bazı eşya ve kredi kartlarının da çıktığını belirtti.
İzmir'de garsonluk yaptığı belirtilen H.A.'nın psikolojinin bozuk olduğu, ifadesi alınırken bunun da dikkate alındığını açıklandı.
GAZETE KÜPÜRLERİNİ YANINDA TAŞIYORDU
İzmir'de bir restoranda garsonluk yaptığı belirlenen H.A.'nın bekar olduğu ve sabıkasının bulunmadığı ortaya çıktı.
Bodrum'da kaldığı pansiyon saptanan şüpheli H.A.'nın buraya operasyon yapılması için mahkeme kararı biraz gecikince güvenlik güçleri kaçmasını önlemek için binanın çevresini kuşattı. Mahkemeden kararın alınmasının ardından da özel tim baskını gerçekleştirdi. Şüphelinin yanında pasaport ve paranın yanında 3 cep telefonu ve gerçekleştirdiği cinayetlerin haberleriyle ilgili gazete kupürleri de bulundu.
SERİ KATİLİN GEÇMİŞİ
İzmir'deki üç kişinin öldürüldüğü ‘seri cinayet’ şüphelisi olarak yakalanan H.A.'nın ailesi Mardin Nusaybin'den 20 yıl önce şu anda oturdukları Balçova'ya göçtü.
Baba S.A. inşaatlarda çalışarak ailesinin geçimini sağlarken anne S.A.'nın evden fazla çıkmadığı, Türkçeyi pek konuşamadığı belirtildi. Anne ve babanın yaklaşık 1.5 ay önce bazı işleri için memleketleri Nusaybin'e gittikleri kaydedildi. Ailenin H.A.'dan başka T.A. (25), A.A. (19) ve A.A.(16) yaşında üç çocuğu daha bulunuyor.
Ailenin en büyük çocuğu olan ve çevrede ‘psikolojik sorunları olan biri’ diye bilinen H.A.'nın sabıkasının bulunmadığı, İzmir, Çeşme, Bodrum'da garsonluk yaparak hayatını kazandığı da belirtildi.
ESRA YAŞAR'I ÖLDÜRÜP BERBERE GİTMİŞ
DHA muhabirleri, yaşadığı semtte yaptıkları araştırmada H.A.'nın cumartesi gece yarısı bankacı Esra Yaşar'ı öldürdükten sonra, pazar günü akşam saat 19.30 sıralarında ikinci cinayeti işlediği yere yakın olan bir kuaföre gidip uzun olan saçlarını kestirdiğini belirledi.
Burada erkek kuaförü Abdurrahman Kuktay'a acelele traş olan H.A. aynı gece ikinci cinayeti işledi ve üniversiteli Ayşe Selen Ayla'yı öldürdü. Kuaför Abdurrahman Kuktay, “Telaşlı bir şekilde geldi. Koltuğa oturdu üzerinde siyah mont vardı. Ancak montunu çıkarmak istemedi. Kendisi terli ve telaşlıydı. 15 dakika eçinde sadece uzun olan saçlarını kestirdi. Ücretini ödeyip acele ayrıldı” dedi.
Çevrede oturanlar da H.A.'nın psikolojik sorunları olan biri görünmekle birlikte ailenin diğer fertlerinin ‘Kendi halinde iyi insanlar’ olduğunu söylemekle yetindi.
İKİNCİ KURBANINDAN 500 METRE UZAKTA OTURUYOR
Seri cinayet şüphelisi H.A., Balçova Korutürk Mahallesi Meşe Sokak 3 numaralı dört katlı apartmanın en üst katında oturuyor.
H.A.'nın evi, cumartesi gece yarısından sonra bankacı Esra Yaşar'ı öldürdüğü Çağdaş Caddesi, pazar gecesi ikinci kurbanı Ayşe Selin Ayla'yı katlettiği Tayfun Sokak'a yaklaşık 500 metre uzaklıkta bulunuyor.
Hafta sonundan buyana kabus gibi günler geçiren, genç kızların, kadınların sokağa çıkmaya korktuğu İzmir'de seri cinayet şüphelisi H.A.'nın yakalandığı haberi herkese rahat nefes aldırdı. İzmirliler Emniyet Müdürlüğü'nü telefonla arayıp teşekkür etti.
http://www.milliyet.com.tr/cep-telef...ult.htm?PAGE=1
Cevap: Re: Türk Seri Katilleri
SERİ KATİL KONUŞTU
Katil zanlısı "Yakalanmasaydım eski sevgilimi de öldürecektim" dediği öğrenildi.
http://www.haberbaz.com/haberbaz_loa...m-yoksa/508577
Cevap: Re: Türk Seri Katilleri
Bırakın seri katili, polisiye romanımız bile yoktur
Murat Bardakçı - 03 Mayıs 2010 Pazartesi
mbardakci@htgazete.com.tr
ÇOK zamandır söylediğim ve maalesef acı olan bir hakikattir: Bizde basının ve okur-yazar kesimin önde gelen isimlerinin çoğu Batı dillerini gayet iyi bilirler, oraların kültürüne âşinadırlar. Ama iş bu taraflara, yani kendi kültürümüze gelince, işte orada sınıfta kalırlar.
Zaten, yabancı bir dili iyi seviyede bilmek, o dilin ait olduğu kültüre hâkimiyeti de gerektirir. Meselâ, Fransızca’yı Fransız kültürüne âşina olmadan konuşanlarla Paris’teki Cezayirli taksi şoförlerinin, İngilizce’yi iyi bilen ama İngiliz kültüründen haberdar olmayanlarla da Londra’daki Hintli tezgâhtarların bilgi seviyeleri arasında pek bir fark yok gibidir.
Yabancı dili o dilin konuşulduğu memleketin kültürüyle beraber öğrenmiş olan yazarlarımız var olmasına vardır fakat iş buranın kültürüne gelince, demin de söyledim, maalesef kalakalırlar! Hele, yabancı kültüre sahip olmayı Batı’nın sadece filimlerini ve romanlarını bilmekten ibaret zannedenlerin Türkiye’de meydana gelmiş bir hadiseyi o filimlerdeki ve romanlardaki kavramlar ile yorumlamaya kalkışmaları yok mu, aman Allah!
FİLİMLERİN İLHAMI
Böyle yorumların ve benzetmelerin son örneklerini, İzmir’de üç kadının katledilmesi hadisesinde gördük. Kadınların canını alıp çaldığı cep telefonunu satarken yakalanan sapık, “seri katil” ilân edildi. Gazetelerde “Türkiye ’nin ve dünyanın en meşhur seri katilleri” listeleri yayınlandı, bazı anlı-şanlı yazarlar da İzmir’deki hadiseyi Amerika’da meydana gelen seri cinayetler çerçevesinde yorumladılar. Oraların seri katilleri ile İzmir’deki katil arasında benzerlikler kuruldu, bu olayları konu alan Amerikan filimleri ve diziler anlatıldı ve üç kadının katili, “seri katil” haline getiriliverdi!
Ama, konunun çok önemli bir ayrıntısı farkedilmedi: İzmir’deki cinayetlerin bir “seri cinayet” olmadığı...
“Seri katil” ve “seri cinayet” kavramları sadece Türkiye’de değil, Doğu dünyasında da hiçbir zaman varolmamıştır ve yoktur. Tarih boyunca çok sayıda kişinin canını almış ve adları “Osmaniye”, “Rize” yahut “Salacak Canavarı” gibi cinayetleri işledikleri yerlerin isimleriyle beraber anılan bir hayli katilimiz vardır ama bu kişiler sadece çok kişiyi öldürmüş katillerdir ve “seri katil” olmakla bir alâkaları bulunmaz.
Seri katil, cinayetlerini oyun oynarcasına inceden inceden planlayan ve bu işi bir maksat için yapan kişidir. Bu maksat şöhret olmaktan yahut kendisi gibi hastaların meydana getirdiği bir hayran kitlesi yaratmaktan tutun, yakalanmasından sonra hikâyesini satarak para kazanma hevesine kadar uzanabilir. Ama ortada mutlaka nakış gibi işlenerek hazırlanmış bir plan ve bir amaç vardır.
CİNNET GELENEĞİ
Bizde ise, ardarda işlenen cinayetlerde böyle ayrıntılar bulamazsınız. Cinayetlerin sebebi cinsellik, para yahut katilin psikolojik durumunun yarattığı âni hiddetler veya cinnettir ama bunların hiçbiri plan çerçevesinde ve zevk alınarak yapılan seri cinayetler değildir.
Türkiye’de, üstelik sadece seri katil değil, bir “cinayet edebiyatı” ve “polisiye roman” geleneği de yoktur. Edebi eserlerimizde geçen öldürme hadiseleri, romanın kurgusu içerisindeki sıradan olaylardan ibarettir; temeli sadece cinayete ve o cinayetin çözümüne dayanan tek-tük eserler de şunun şurasında zaten 15-20 seneliktir.
Dolayısıyla, bir psikopatın işlediği cinayetleri Amerikan filimlerinden örneklerle “seri cinayet” şeklinde yorumlamaya kalkışmak, gelecekle ilgili hayallerini başka toplumları ve kültürleri taklid temelinde kuran gençlere lüzumsuz ve tehlikeli ilhamlar vermekten başka bir işe yaramaz.
____________
ABD özentisi de bir yana bu ne ( L) tarhana turşusu sayın Bardakçı :alala