Re: İnternet Üzerinden Satış yapmak
YAZILIMIN HUKUKSAL,VERGİSEL ve TEŞVİK BOYUTU*
Ercan ALPTÜRK-Yeminli Mali Müşavir-İSTANBUL YMM Odası-2209
I-GİRİŞ:
Çağımız bilgi teknolojilerinin egemen olduğu bir dönemi yaşamaktadır.Bu nedenle,bilgi toplumu kavramı yaşamın her alanında ağırlığını hissettirmeye başlamıştır.
Bilgi toplumuna ulaşmak için ise sadece teknoloji ve onun getirmiş olduğu teknik cihazlar
ve aksesuarlar yeterli değildir.İstenilen düzeyde başarıyı yaklayabilmek için iyi yetişmiş
işgücüne büyük ölçüde gereksinim duyulmaktadır.Cisco ve International Data Corporation
raporlarına göre ülkemizin network uzman açığı 2002 yılı için 12 bin,2003 yılı için ise 13
bin olarak tahmin edilmiştir. Fakat,söz konusu nitelikli işgücüne olan gereksinim tahminlerin üzerinde seyretmiştir.Genel olarak bakıldığında;şirketlerin bu konuda aradığı personelin networking,bilişim sistemleri ve yazılım geliştirme alanlarında yetişmiş olmasına dikkat edilmektedir.
Bilgisayarlarda kullanılacak yazılımlar bilgisayar dilinde “software” olarak tanım
lanmaktadır.Bilgisayar yazılımlarının finansal boyutu,hukuki niteliği, telif hakları yönün den durumu,vergisel boyutu ile birlikte yasal defterlerde muhasebe açısından izlenmesi,teşvik kap samında özellikleri bu yazımızın konusunu oluşturmaktadır.Teknolojide meydana gelen hızlı
değişim ve dönüşümler sonucunda yazılım sektöründe de hissedilir ölçüde değişikliklere tanık
olunmaktadır.Bu nedenle,çoğu zaman yasal düzenlemelerin bile teknolojik gelişimlerin geri-
sinde kalması nedeniyle yazılımla ilgili hukuki sorunlar da gün geçtikçe farklılık arzetmeye
başlamış,adeta her teknolojik değişim beraberinde yeni sorunları gündeme getirmektedir.
Yazılım,bilgisayarlardan yararlanarak iş yapma ve hizmet üretmenin anahtarını
elinde bulundurmaktadır.Yazılım,bir nevi kılavuz gibidir,bilgisayara hangi işi nasıl ve hangi
sürede ve beklenen amaçlar doğrultusunda yapması konusunda yön verir.Özü itibarıyle,yazı-
lım olmadan bilgisayarla iş yapmak veya bilgisayardan verimliliğe yönelik katma değer ya-
ratacak iş gerçekleştirmek mümkün değildir.Yazılım,kendi branşı açısından özel bir dildir
ve tüm olasılıkları bünyesinde toplayan teknik çalışmaların sonucunda ulaşılan bir üründür.
Yazılımlar genel olarak iki kategoride değerlendirilebilir.Birinci kategoride,iş
metodlarında kolaylık sağlayacak yazılımlar yer alırken,ikinci kategoride ise teknik sorunla-
ra çözüm bulan veya getiren yazılımlar mevcut bulunmaktadır.
Bugün için,artık bilgisayarların işletim yazılımı olmaksızın faaliyette bulunması
mümkün değildir.Bu nedenle,işletim sistemleri olarak tanımlanan bilgisayar yazılımlarının
oluşturulmasında önemli bir bilgi birikimine gereksinim duyulmaktadır.İşletim sistemleri,
dünya çapında büyük firmalar tarafından üretilmekte olan bilgisayar programları niteliğindedir.
II-HUKUK PENCERESİNDEN YAZILIM:
Yazılımın hukuksal boyutları irdelendiğinde karşımıza öncelikle bilgisayar yazılımlarının hukuki mahiyeti,telif hakkı-ihtira beratı kavramları çıkmaktadır.
Şunu öncelikle kabul etmek gerekir ki,bilgisayar yazılımlarının en önemli
özelliği “fikir eseri unsuru” olmasıdır.Ekonomik açıdan değerlendirildiğinde bilgisayar yazı-
lımlarının alım satıma ve kiralamaya konu olması nedeniyle fikir eseri özelliği ön plana geç-
mektedir.Hukuksal yönden yazılımla ilgili olarak ortaya çıkan bir başka konu da telif hakları
konusu olmaktadır.Bu açıdan konuyu değerlendirdiğimizde;bilgisayar yazılımları açısından telif veya patent haklarının gayri maddi haklar niteliğinde olduğu açık ve nettir.Fakat,burada
bir sorun çıkmaktadır ki,bilgisayar yazılımlarının hukuki mahiyetlerinin patent ya da telif hakkı olarak tanımlanmasında standart bir ölçünün bulunmadığıdır.Çünkü,bizzat yazılımların
kullanılış tarzları bile net ve kesin bir tanımlama olanağını ortadan kaldırabilmektedir.
Bilgisayar yazılımları yazılımı meydana getirenler tarafından kendi adlarına tescil edilmiş ve ihtira beratının alınmış olması halinde bilgisayar yazılımının üzerindeki tüm hakların devredilmesi söz konusu olacağından ihtira beratının (patent hakkı) da satılmış sayılacaktır.Bu durumda bilgisayar yazılımın ihtira hakkının sahibi yazılımı aynı şekilde veya değişiklikler yaparak satabilecek,kiralayarak değişik şekillerde kullanabilecektir.
III-YAZILIM SEKTÖRÜ TEŞVİK EDİLİYOR MU?
Ülkemizde yazılım ihracatı çok düşük düzeylerde olup üretimi de şu anda
gereksinimleri karşılayacak ölçüde değilidir.Dış ticaret verileri açısından yazılım üretimi bir mal üretimi olarak sayılmamakta,dolayısıyla yazılıma ilişkin dış satım değerleri söz konusu
mala ilişkin ihracat-ithalat bilgileri arasında yer almamaktadır.
Yazılım üretimi ve ihracatına ilişkin devlet yardımlarını sekiz başlık altında toplayabiliriz:
1.Uluslararası nitelikteki yurt içi ihtisas fuarları yardımı,
2.Yurt dışı fuar ve sergilere katılım yardımları,
3.Eğitim yardımı,
4.İstihdama yol açma yardımı,
5.AR-GE faaliyetlerinin desteklenmesi,
6.Pazar araştırması yardımı,
7.Yurt dışında ofis,mağaza,işletme ve marka tanıtımı yardımı,
8.Türk ürünlerinin yurt dışında markalaşması,tanıtımı ve tutunmasına yönelik destekleme.
Yazılım üretimine ilişkin yatırım teşviklerini ise dört başlık altında değerlendirmek mümkündür.
1.Kurumlar Vergisi muafiyeti:Bina,makine-teçhizat ve bilgisayar alım bedellerinin tamamı kurumlar vergisinden muaf tutulmaktadır.
2.Vergi,resim ve harç istisnası:Yatırım tamamlandıktan sonraki iki yıl içerisinde en az 10.000 ABD doları tutarında ihracat yapılması durumunda geçerli olmaktadır.
3.Gümrük vergisi muafiyeti:Yatırıma ilişkin olarak yapılan itahalatın gümrük vergisi ve fonlardan muaf tutulması olanağı sağlanmaktadır.
4.KDV istisnası:4369 Sayılı Kanunla bazı sektörler ile gelişmiş bölgeler dışında tüm yatırımlar KDV ‘den muaf tutulmakta olup,bilişim sektöründe muafiyet tüm bölgeleri kapsamaktadır.
Maliye Bakanligi’nca 17.07.2000 tarihinde yayımlanan 235 numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde bu konuda yatırım indirimi uygulamasına iliskin yeni düzenlemeler yapılmıştır. Maliye Bakanlığı’nca yapilan yeni düzenlemeye göre, yatırım tesvik belgesine baglanmis yatırımlarda, yatırım indiriminden yararlanabilecek iktisadi kiymetlerin kullanılabil mesi için gerekli olan ve belgeye ekli global listede yer alan bilgisayar programlari için yapı-lan harcamalar üzerinden yatırım indirimi hesaplanmasi mümkün olacaktir. Maliye Bakanlığı ’nın yaptığı bu son düzenleme yatırımların özendirilmesi için gelismis teknolojilerin kullanıla bilmesi yönünde önemli bir adim olarak değerlendirilebilir. Yatirim indiriminin hesabında dikkate alinacak bilgisayar programinin belirlenmesinde, yatirim indiriminden yararlanabile- cek diger iktisadi kıymetlerin kullanılabilmesi için gerekli olan ve ekli global listede yer alan sistem yazilimlari ve uygulama yazılımlarin tamamı dikkate alinabilecektir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, söz konusu bilgisayar programlarının lisansları ile birlikte temininin gerekli olmasidir. Aksi halde, yatırım konusunu olusturan bir yatırım harcamasından söz etmek mümkün olmayacaktir.
IV-YAZILIMIN VERGİSEL BOYUTU:
Gayri maddi haklardan sadece,yatırım indiriminden yararlanan iktisadi kıymetlerin kullanılabilmesi için gerekli olan bilgisayar programları yatırım indirimine konu olabilecektir.Bu nedenle,bilgisayar programlarının yatırım indiriminden yararlanabilmesi için;
programların kullanılacağı iktisadi kıymetlerin yatırım indiriminden yararlanması ve iktisadi kıymetlerin kullanılabilmesi için gerekli olması koşullarının eş zamanlı olarak sağlanmış olması gerekmektedir.
Bilgisayar yazılımlarının yasal defterlere yansıtılmasında firmalar açısından fiziki anlamda bir mal alımı söz konusu olmamakta,fakat gayrimaddi bir hak iktisabı söz konusu olmaktadır.Gayri maddi bir hakkın yasal defterlere yansıtılması ise ancak aktife alınması ile gerçekleşebilir.Dolayısıyla,aktife alınmasından anlaşılması gereken o iktisadi kıymetin iktisap edilmesi sonucunda yasal defterlere kaydedilmesidir.
Bilindiği üzere,bilgisayar yazılımları işletim sistemleri ve uygulama programlarından oluşmaktadır.Bilgisayar işletim sistemleri için firmalar tarafından ödenene
bedellerin tamamının kullanılmakta olduğu bilgisayar aksamının maliyet bedellerine dahil edi
lerek yasal defterlere intikal edilmesi uygun olacaktır.Bu durumda amortisman ve yeniden değerleme olanaklarından yararlanılabileceği de dikkate alınmalıdır.Bu durumda ulaştığımız
sonuç şudur ki işletim sistemlerinin ayrı olarak gayrimaddi haklar kapsamında yasal defterlere
intikal ettirilmesi mümkün olmayıp ayrıca doğrudan doğruya gider yazılması da söz konusu
değildir.Bilgisayar uygulama programları için ise durum farklılık arzetmektedir.Vergi Usul
Kanunu’nun 269’ncu maddesi hükmü çerçevesinde genel olarak bilgisayar yazılımlarının bir
gayrimaddi hak olarak maliyet bedeli ile değerlenmesi gerekmekte dolayısıyla yasal defterler-
de 269-Diğer Maddi Olmayan Varlıklar Hesabında izlenmesi sağlıklı görülmektedir.
Vergi Usul Kanunu(VUK)’nun 269’ncu maddesinde, işletmeye dahil bütün gayrimenkullerin maliyet bedelleri ile değerleneceği hükmü konulduktan sonra, bazı iktisadi kıymetlerin de gayrimenkuller gibi değerleneceği hükme bağlanmıştır. Bunun gibi; gayrimenkullerde maliyet bedeline girecek olan giderlerin neler olduğu Kanunun 270’ nci maddesinde, gayrimenkullerde maliyet bedelinin artması ise 272’ nci maddesinde düzenlenmiştir. Bu bakımdan, 269’ncu madde de, gayrimenkullerin maliyet bedeli ile değerleneceği hükmü getirilmekte ve nelerin gayrimenkul gibi değerleneceği düzenlendikten sonra izleyen maddelerde maliyet bedelinin tanımı yapılmakta ve bu bedeli artıran giderlerin ne olduğu açıklığa kavuşturulmaktadır.
VUK’nun 313.’ncü maddesinde belirtilen işletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle 269.’ncu madde gereğince gayrimenkul gibi değerlenen iktisadi kıymetler, yine mezkur Kanunun 315. ve 316.’ncı maddeleri uyarınca amortisman yoluyla gider yazılabilecektir. Bununla birlikte teknolojide, ekonomi ve ticari yaşamda meydana gelen gelişmeler karşısında VUK’nun 317’ nci maddesinde yer alan fevkalade amortisman hükümleri de uygulanabilecektir.
İşletim sistemi olmadan bilgisayar makinesi hiçbir anlam ifade etmemektedir. Bu nedenle bilgisayar makinesi piyasaya işletim sistemi ile birlikte arz edilmekte, dolayısıyla işletim sisteminin maliyeti bilgisayar makinesinin maliyetinin bir parçası durumuna gelmektedir. Bu durumda işletim sistemi bedelinin VUK’nun 269.’ncu maddesine göre bilgisayar makinesinin maliyetine dahil bir unsur olarak algılanması zorunlu olmakta; dolayısıyla VUK’nun 313, 315. ve 316’ ncı maddeleri uyarınca bilgisayar makinesi bedeli kapsamında amortismana tabi tutulması, VUK’nun mükerrer 298’ nci maddesine göre bilgisayar makinesi (işletim sistemi bedeli dahil) maliyeti ile bunlar üzerinden ayrılmış olan amortismanların yeniden değerlemeye tabi tutulması imkanı bulunmaktadır.
Uygulama programları,işletim sisteminde olduğu gibi bilgisayar makinesinin bilgisayar fonksiyonu icra etmesi için ön koşul niteliğinde değildir. İşletim sistemleri bilgisayar makinesini çalıştıran ana bilgisayar özelliğini kazandıran nitelikte olup bunların bedelleri makinenin maliyetinin kapsamında yer almaktadır. Bir başka deyişle işletim sistemi olmadan bilgisayar makinesi hiçbir şey ifade etmemektedir. Buna karşılık uygulama programları , normal olarak kullanılabilen bilgisayarlarda kullanılmak üzere özel amaçlara yönelik özel sipariş üzerine hazırlatılan ya da önceden hazırlanmış paket program niteliğindeki bilgisayar yazılımlarıdır Özel sipariş üzerine hazırlanarak sipariş verene devredilen uygulama programlarında programa ait tüm mülkiyet hakları sipariş verene ait olmaktadır. Disketi ile birlikte satılan paket uygulama programlarında ise her ne kadar disket satılmakta ise de gerçek anlamda programın mülkiyet hakkının satışından söz etmek mümkün değildir. Zira burada kullanıcıya programın bir kopyasından yararlanma hakkı, kısmen de bir takım değişiklikler yaparak geliştirebilme hakkı verilmektedir.Gayrimaddi hak niteliğinde olan uygulama programlarını, gayrimenkuller gibi değerlenerek aktifleştirilmesi ve VUK’nun 315. ve 316’ ncı maddelerindeki hükümler uyarınca da amortismana tabi tutulması gerekmektedir
Uygulama programları bilgisayarın kullanımına bağlı olarak çeşitli fonksiyonları yapabilecek programlar olup, bilgisayarları kullanabilmek için bu programlar zorunlu değildir (7) Bu programlar edinilme yollarına göre farklılıklar göstermektedir.Bilgisayar firmalarına özel sipariş üzerine yaptırılan uygulama programlarının tüm mülkiyet hakkı kullanıcıya geçmekte ve bu programlar için ödenen bedeller sonucunda gayrimaddi bir hak elde edilmektedir. Dolayısıyla bu programlara ödenen bedellerin amortisman yoluyla itfa edilmesi gerekmektedir.
Bazı bilgisayar firmaları belirli bir kitleye yönelik olarak uygulama programı hazırlayabilirler. Bu programlar belirli bir süreyle, ilgili firmalara kiralanabilir.Bu durumda belirtilen programlar için yapılan ödemeler kira geliri niteliğine olup, direkt gider yazılabilecektir. Ancak burada peşin ödenen giderler açısından dönemsellik ilkesinin dikkate alınmasının gerektiği de unutulmamalıdır.
V-KORSAN YAZILIMA KARŞI HUKUKSAL TEDBİRLERİN
DEĞERLENDİRİLMESİ:
Ülkemizde lisanssız yazılımla mücadelenin bayraktarlığını BSA-Business
Software Alliance olarak bilinen İş Yazılımcıları Birliği yürütmektedir.BSA,dünya çapında
yazılım ve internet endüstrisinin uluslararası pazarda hükümetler ve tüketiciler nezdindeki
sesidir.BSA,bilgisayar kullanıcılarını yazılım telif hakları konusunda eğitmekte,yeniliği teşvik eden ve ticaret fırsatlarını artıran kamu politikalarını desteklemekte,yazılım korsanlığıyla
mücadele etmektedir.
Korsan yazılımla mücadelenin yaratacağı olumlu etkiler yoğunlukla istihdam,
vergi gelirleri ve sektörel büyüme alanlarında görülmektedir.Yazılım korsanlığının azalması
ve yazılım sektörünün büyümesi birbirinden ayrılamayan iki unsurdur.Dolayısıyla,yazılım
korsanlığıyla yapılacak her mücadele sektörün büyümesine pozitif düzeyde katkıda bulunacaktır.
Bugün,dünyada yazılımlara doğrudan patent verilebilmesi ancak Japonya ve
ABD ‘de mümkün bulunmaktadır.Henüz ülkemiz açısından bu olanak bulunmamaktadır.
Fakat,yazılımların Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda 7 Haziran 1995 tarihinde yapılan deği-
şiklikle korunmasına olanak veren yasal düzenlemeler mevcut bulunmaktadır.Söz konusu yasal düzenleme çerçevesinde,bir firmanın hazırlamış olduğu yazılımın onun izni dışında kullanılması engellenirken,yazılım içerisinde yapılan ve buluş niteliğini taşıyan yeniliklerin kopya-
lanması ya da başka bir firma tarafından farklı bir yazılım içerisinde kullanılmasına imkan verilmektedir.Kopya kullanımı engellemek için ise telif hakkının alınması gerektiğinden bu
noktada yazılım firmalarının veya yazılımcıların lisans vererek yaptıkları buluşlardan gelir
elde edebilmeleri için patent alma zorunluluğu ortaya çıkmaktadır.
VI-SONUÇ:
Türkiye’de yazılım bir ürün olarak hakettiği değere ve kabule sahip değildir. Ayrıca,akademik araştırmaların dışında da yeteri kadar destek görmemektedir.Esas olarak,
Yazılım aslında tümüyle AR-GE çalışmalarının bir sonucudur,AR-GE’ye ayrılan bütçe olanakları çerçevesinde ancak yazılımın geliştirilmesi ve üretilmesi söz konusu olabilmektedir.
Türkiye gibi eğitilmiş ve yetişmiş beyin gücü bakımından önemli bir potansiyeli bulunan bir ülkede yazılım üretimi insanımız için önemli bir iş ve gelir kaynağı olabilir, olmalıdır. Ama ne yazık ki gerçek bundan çok uzaktır. Bilgi toplumunun ön koşullarından biri olması ve ülke mizin bu konudaki görünür potansiyeli nedenleriyle , yazılım sektörü son on yıldır üzerinde çok konuşulan , ama kararlı, bilinçli ve somut adımların atılmadığı, atılamadığı bir iş kolu olarak kalmıştır Türkiye’de yazılım sektörünün gelişebilmesi için teşvik edilmesi gereği, 80’li yılların ikinci yarısında gündeme gelmiş, sektöre ilk teşvikler 90’lı yılların başın da verilmeye başlanmıştır. Geleneksel sanayi teşvik yöntemlerinin yazılım sektörüne de açılması şeklinde uygulanan bir yaklaşımla yazılım sektöründe yalnızca sabit sermaye yatırımları desteklenmiştir. Bu teşvikler maalesef yeterince rağbet görmemiş ve bir kaç yazılım firması dışında pek kullanan olmamıştır. Çünkü yazılım endüstrisinde sabit sermaye yatırımlarının toplam yatırım içindeki payı çok düşüktür. Bu oran bilgisayar fiyatlarının göreceli olarak gün geçtikçe düşmesi nedeniyle daha da azalmaktadır. Bunun yanında yazılım sektörü üstün nitelikli, iyi eğitim görmüş ve tüm dünyada rahatlıkla iş bulabilen pahalı bir işgücü çalıştırmak zorundadır.
Bu nedenle, sabit sermaye yatırımını değil işletme sermayesini destekleyen teşvik yöntemlerinin daha etkili ve yararlı olacağı açıktır. Ama şimdiye kadar böylesi bir teşvik konu dahi edilmemiştir.
Ülkemizde bilgi teknolojisi ve yazılım sektörü yeni yeni gelişmektedir.Yazılım ,Türkiye bilgi teknolojisi pazarının yaklaşık %10’unu oluşturmaktadır. Türkiye içinde üretim yapmakta olan ulusal yazılım firmalarının yazılım pazarı içindeki payı en iyimser ifadeyle %25’tir. Bu firmalar bilgi teknolojisi sektörü vergi sıralamasındaki ilk firmalar arasında yer almaktadır. Bundan da görüleceği gibi devletimiz yazılım sektöründe sermaye birikimini sağlamak şöyle dursun, ulusal yazılım üreticilerini en ağır şekilde vergilendirerek gelişmesine engel olmaktadır. Bu sektördeki eleman ücretlerinin nerede ise Batı Avrupa ile kıyaslanabilir hale gelmesi sonucu yazılım üretimini Türkiye dışına kaydırmak daha ekonomik görünmeye başlamıştır. Bu durum Türkiye’nin bilgi çağı geleceği için önemli bir tehdittir.
Cevap: Re: İnternet Üzerinden Satış yapmak
Alıntı:
firegenius rumuzlu üyeden alıntı
Kusura bakmayın üst üste bir sürü mesaj oldu ancak internet üzerinde araştırma yaparken şöyle bir şey buldum:
Gelir vergisi kanunu:
Madde 18 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/40 md.)
(Değişik birinci fıkra: 11/8/1999 - 4444/4 md.)
Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar program-
cısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, maka-
le, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karika-
tür, fotoğraf, film, video band,radyo ve televizyon senorya ve oyunu gibi eser-
lerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve vide-
oda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri
ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve
temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden
müstesnadır.
Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi
karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.
Yukarıda yazılı kazançların arızi olarak elde edilmesi istisna hükmünün uy-
gulanmasına engel teşkil etmez.
Serbest meslek kazançları istisnasının,bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca
tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.
Yardımcı olabilir misiniz?
Alıntı:
selcukgulten rumuzlu üyeden alıntı
Bu madde doğru ve geçerli. Siz programı üretip bir şirkete satış ve diğer hakları verirseniz geçerli. Kendiniz sürekli ve ticarethane boyutunda satarsanız bir anlam taşımıyor.
Üstünden epey bir zaman geçmiş, ama ben de bu konuyla ilgili düşüncemi açıklamak istiyorum. Sayın Selçuk Gülten, maddeyi yanlış anladığınızı düşünüyorum. Metinde istisna için sayılan şartlar arasında "veya" ifadesi geçiyor, "ve" değil. Dolayısıyla, "bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve
temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat" diye belirtilen gelir türü, istisnanın sübutu için gerek şart değildir, sadece istisnanın ortaya çıkabileceği durumlardan birini gösterir.
Şimdi maddeyi Türkçe dilbilgisi kurallarına göre yakından inceleyelim:
--------------
Gelir vergisi kanunu:
Madde 18 - (Değişik: 4/12/1985 - 3239/40 md.)
(Değişik birinci fıkra: 11/8/1999 - 4444/4 md.)
Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar program-
cısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir, hikaye, roman, maka-
le, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karika-
tür, fotoğraf, film, video band,radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eser-
lerini gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve vide-
oda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri
ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve
temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden
müstesnadır.
Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi
karşılığında alınan bedel ve ücretler istisnaya dahildir.
Yukarıda yazılı kazançların arızi olarak elde edilmesi istisna hükmünün uy-
gulanmasına engel teşkil etmez.
Serbest meslek kazançları istisnasının,bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca
tevkif suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur.
----------------
Maddenin ilk cümlesi basitçe şu unsurlardan oluşuyor:
X kişilerin Y eserlerini Z suret(ler)iyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden müstesnadır.
X kişiler KİMDİR?
Müellif, mütercim, heykeltraş, hattat, ressam, bestekar, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçıları
Y eserleri NEDİR?
şiir, hikaye, roman, maka-
le, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karika-
tür, fotoğraf, film, video band,radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eser-
leri
Z suret(ler)i NASIL suretlerdir?
1- gazete, dergi, bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve vide-
oda yayınlamak
veya
2- kitap, CD, disket, resim, heykel ve nota halindeki eserleri
ile ihtira beratlarını satmak
veya
3- bunlar üzerindeki mevcut haklarını devir ve
temlik etmek
veya
4- (bunlar üzerindeki mevcut haklarını) kiralamak.
Yukarıdaki 4 suretten herhangi biri yerine gelirse cümlede koşulan istisna şartı gerçekleşmiş olacaktır.
Bu cümle, gazetecilikte 5N 1K kuralı olarak bilinen, ancak bir olayı "efradını cami, ağyarını mani" şekilde tasvir ve tavsif eden her türlü cümle için geçerli unsurlardan KİM, NE ve NASIL sorularına cevap veren unsurları taşımaktadır. NEREDE, NE ZAMAN, NİÇİN sorularına cevap vermediği için, her yerde, her zaman ve her şekilde geçerli olduğu anlaşılmaktadır.
Hukukçu değilim, ama bir akademisyenim ve bilimsel formasyonum var. Ben bu cümleyi böyle anlıyorum. Yanlışım varsa lütfen düzeltin.
Cevap: Re: İnternet Üzerinden Satış yapmak
yalnız burada şöyle bir ayrınyı var. satmak. satmak tabiri ile kanımca bunu bir kerelik başkasına vermek. burada kopyalar yaparak bir çok kez aynı ürürnü satarsanız bu mükellefiyeti gerektirir. ama ürettiğiniz ürürünü bir kez olarak satar iseniz mükellefiyet açmanız gerekmez tevkifat yolu ile vergilendirirlirsiniz. Başka başka programlar yapıp (tek kopya) satarsanız 100 lerce programda olsa mükellefiyet gerekmez tevkifata tabisinizdir. Ancak siz yaptığınız bir programın defalarca satışından bahsediyorsunizki bu mükellefiyet açmayı gerektirir. örnek olarak yazar kitap yazar ve yayın evine satar bu tevkifat yolu ile vergilendirirlir ve yazar mükellefiyet açmaz. ancak yayınevi bunu kopyalar ve satar ticari olarak vergilendirlir. yazar kopyalayıp satsa oda mükellef olacaktı kanun maddesi gereği.
Cevap: Re: İnternet Üzerinden Satış yapmak
Alıntı:
molyer rumuzlu üyeden alıntı
yalnız burada şöyle bir ayrınyı var. satmak. satmak tabiri ile kanımca bunu bir kerelik başkasına vermek. burada kopyalar yaparak bir çok kez aynı ürürnü satarsanız bu mükellefiyeti gerektirir. ama ürettiğiniz ürürünü bir kez olarak satar iseniz mükellefiyet açmanız gerekmez tevkifat yolu ile vergilendirirlirsiniz. Başka başka programlar yapıp (tek kopya) satarsanız 100 lerce programda olsa mükellefiyet gerekmez tevkifata tabisinizdir. Ancak siz yaptığınız bir programın defalarca satışından bahsediyorsunizki bu mükellefiyet açmayı gerektirir. örnek olarak yazar kitap yazar ve yayın evine satar bu tevkifat yolu ile vergilendirirlir ve yazar mükellefiyet açmaz. ancak yayınevi bunu kopyalar ve satar ticari olarak vergilendirlir. yazar kopyalayıp satsa oda mükellef olacaktı kanun maddesi gereği.
Sağol. Bende aynı senin gibi düşünüyorum. Arkadaşın yukarıda ki yorumu tek başına pek bir anlam taşımıyor. Vergi hukukunda yorum Vergi Usul Kanunu Madde 3 te açıklanmıştır. Bunlardan birisi Lafzi yorumdur. Kanunun metni, kullanılan sözcükler, dilgisi kuralları içerisindeki yeri dikkate alınarak yorum yapılır. Ancak bu tek başına yeterli değildir. Diğer yorum yöntemlerini de dikkate almak gerekir. Vergisel konularda hukuk yanı sıra ekonomi ve muhasebe de bilmek gerekir.
Cevap: İnternet Üzerinden Satış yapmak
Herkese Merhaba;
Benim de bir sorum var Cevap yazarsanız cok sevinirim. internetten el emegi ile yapılan hediyelik esyalar satmak istiyorum. ve Promosyon olarak urunu alan kisinin bir arkadasına para gondermek istiyorum.Ornek verirsek; 150 TL ye bir esya satıp, 50 TL sini onerdigi arkadasına gondermek istiyorum. Yalnız arkadasının da o urunu daha onceden almıs olması kosuluyla bu kampanyayı yapmak istiyorum. Boylece urunu cazip gosterip daha fazla satıs yapmak istiyorum. Bunun yasal duzenlemesi ve vergilendirilmesi nasıl olur. İlginize simdiden tesekkurler. Saygılarımla
Cevap: İnternet Üzerinden Satış yapmak
Satmak istediğiniz mal yukarıda tartışılan Gelir Vergisi Kanunu 18 maddede sayılan mallardan mı?
Cevap: İnternet Üzerinden Satış yapmak
Alıntı:
litigation rumuzlu üyeden alıntı
Satmak istediğiniz mal yukarıda tartışılan Gelir Vergisi Kanunu 18 maddede sayılan mallardan mı?
El yapımı ahsap urunler ve yine el yapımı dantel, orgu kazak vs gibi seyler. Tabii bunları yapan kisilerin dukkanı yok tamamen kendi urunleri. Biri emekli ahsap yapıyor biri de ev hanımı dikis nakıs yapıyor. İlginize tesekkurler.Bu konuda beni bilgilendirseniz sevinirim.
Saygı ve sevgilerimle
Cevap: İnternet Üzerinden Satış yapmak
Gerçek usulde ticari kazançtan vergilendirilirsiniz. Bir mali müşavir tutun. Çünkü size lazım olacak
Cevap: İnternet Üzerinden Satış yapmak
Ben küçük çiftçiyim.Zirai kazançlarım Basit veya Gerçek Usulde vergilendirilmemi gerektirmeyecek küçüklükte.
Çiftçi Kayıt Sistemine kayıtlıyım.
Buğday veya benzeri tahıl satışlarımı (takribi 7-8 bin tl) Ticaret Borsası üzerinden yapılan stopaj kesintileriyle yapıyorum.
Ayrıca bir zeytin fidanlığımda hobi olarak ürettiğim lale ve nergis (fulya) soğanlarım var..
Bu soğanların bir kısmını bitki sitelerinde internet yoluyla satmak istiyorum.
Satışlarım sadece haziran-temmuz ayında olacak,yani süreklilik arzetmeyecektir.Satacağım soğan miktarı takribi 1000 tl.dır.
Benim bu çiçek soğanı satışlarımdan Maliye nezdinde karşılaşacağım bir risk var mıdır?
Yanıtlarınız için teşekkür ederim şimdiden.
Cevap: İnternet Üzerinden Satış yapmak
benim anladığım siz internet sitesine ilan vereceksiniz. rakamda dediğiniz gibiyse sıkıntı olmaz