Sıkı avukat kime denir?

Merhabalar;

Başlıktan anlaşılmadığı üzere hukukçu değilim. Başınızı ağrıtmadan hemen mevzuya geçiyorum; avukat olmak istiyorum.

"Lise son sınıf öğrencisiyim hukuk mu seçeyim muhasebe mi" gibi klişe bir olayım yok. Bilgisayar mühendisliği son sınıf öğrencisiyim. Herhangi bir kararsızlık içerisinde de değilim; kanaatim net; avukat olmak istiyorum. Avukatlar ne iş yapar, ne yer, ne içer, kaç para kazanır, sigortası var mı, kız verirler mi şeklinde sorularıma da cevap aramıyorum. Pek umrumda da değil. Yaşam koşulları ne olursa olsun avukat olmak istiyorum. Bu konuda anlaşalım, beni vazgeçirmeye çalışmayın, kalbinizi kırarım.

Sorularım şunlar;

1. Sıkı avukat kime denir?

2. Bir yandan çalışıp aynı zamanda hukuk fakültesini bitirme ihtimali nedir sizce? Kaç kişide kaç kişi bunu başarabilir mesela? Ya da ne bileyim ona benzer bir örnek verebilir misiniz?

3. Avukatlık stajını yaparken, başka bir deyişle stajer avukatken bir işte çalışmama şartnın olduğunu duydum. Aslı astarı var mı? Staj yapabilmek için işsizler ordusuna katılmak gerekli mi?

4. Devlet memurluğu (mühendis sıfatıyla) görevine devam etmekte olan bir kişi hukuk bürosu açabilir mi? Dava almak için devlet memuriyeti engel midir? Avukatlık mesleğini icra edebilmek için memuriyetten istifa etme şartı var mıdır?

Hani olmaz ama sizlerin de bana sorabileceğinizi düşündüğüm bazı sorulara peşinen cevap vermek istiyorum. (Bi dakka müsadenizle ben bi şunları aradan çıkarayım ayrıca soracağınız birşey varsa gene sorarsınız.)

- Madem avukat olacaktın ne diye gidip mühendislik okudun?

cevap: abi aslında hep avukat olmak istedim. ama çocukluk işte o zamanlar aklımız ermez. en iyi lise fen lisesi dediler, gittim. okul bitmeye yakın anladık ki ya mühendis ya doktor olacakmışız. bi de eczacılık varmış heralde. neyse mühendislik fakültesinin kapısında buldum kendimi.

- Şimdi noldu da hukuğa sardın?

cevap: katsayı olayı kalktı ya abi duymadın mı? artık alan dışı tercih yapabiliyoruz. öyle olmasa kendimi avuturdum mühendisliğe devam ederdim ama şimdi bu yol açıkken aklım hep burda kalacak. okumam lazım yani.

- Son sınıfta bilgisayar mühendisliğini mi bırakacaksın yani?

cevap: yok abi olur mu. burayı bitirince kpss'ye girecem. hem okuyup hem çalışabilmek sadece devlette mümkün. özel sektörde canımıza okuyorlar.

- Askerliği ne yapacan? Askerliği yapmadan iki lisans üst üste okuyamıyorsun.

cevap: bedelli çıkarsa bedelli yapacam. olmadı kısa dönem çıksın diye dua edecem.

- Ooo zenginsin yani..

cevap: yok be abi..

- Olm gidip bi şirkette filan çalışsana. Ne uğraşıyon memurlukla yok avukatlıkla falan. Avukat bilgisayar mühendisinden çok mu kazanıyor sanki? Hem bi 4 sene daha çekebilecen mi okumayı?

cevap: sevemedim abi mühendisliği. paraya ihtiyacım yok zaten. okumaya gelince sorun değil abi mevzu hukuk olduktan sonra okurum. istek, heves var yani içimde. hiç üniversite okumamış gibiyim sanki.

- Şimdi sen askerden döndükten sonra tekrar öss'ye hazırlanıp hukuk kazanabileceğini mi iddia ediyorsun?

cevap: kazanırım abi o sorun olmaz diye tahmin ediyorum. tabi yine şöyle bi bakmak lazım ama hallederim heralde. bi de abi sen niye avukat oldun? isteyerek mi avukat oldun yani yoksa savcı olacam diye başladın da olmadı mı?

-bi dakka lan bu kısımda ben sorucaktım sen cavaplayacaktın. sen istemiyon mu hakim/savcı olmak?

cevap: yok abi ben direk avukat olmak istiyom. ceza avukatı. sadece istediğim davalara bakmak istiyom bi de. dava seçen avukat olacam yani. ayrıca türk hukuk tarihinin en sıkı ceza avukatı olmak gibi iddialarda falan da bulunacam ama terslersin diye şeyapmıyom şimdilik.

- Para bol gibi sende..

cevap: yok dedim ya abi..

Yazdıklarınızdan son derece kararlı, bilinçi ve azimli birisi olduğunuz açıkça ortada. Bence sizden çok sıkı bir avukat olur. Başarmanın ilk ve en önemli şartı azim. Bu da sizde fazlasıyla mevcut görünüyor. Başarılar dilerim.

Yorumunuz için teşekkürler ama 2. 3. ve 4. soruların cevabını da o kadar merak ediyorum ki..

Hukuk fakültesinde devam zorunluluğu yoksa dersi derste dinleyip öğrenmek çok yararlı olsa da dışarda sıkı çalışarak okulu bitirmek mümkün düzenli çalışılırsa çok zor olmayacağını düşünüyorum.Avukatlık stajı yaparken stajla ilgisiz bir işte çalışılamaz sigortalı bir işte de çalışılmıyor. Ben lisede iken 2 öğretmenimiz aynı zamanda avukatlık yapmakta idi bu konuda engel bür düzenleme varmı emin değilim.

Sayın Hakkarili Arzuhalci nin tam tersine kafası bayağı karışık bir üye profili gördüm ben.Ben derim ki paran varsa ustad yorma kafayı böyle şeylere.

Ama ustad samimiyetimle söylüyorum,yazının hepsini okudum.Çok güzel tıyatro yazar oynarsın bence.Yani kötü sanat değil sizi yakıştırdığım.Hani kendiniz sormuş kendiniz cevaplamıssınız ya,hayal gücü ve espri yeteneğinizinde olduğu açık.Benimki de nacizane bir öneri,artık hangisi olursa başarılar.

Teşekkür ederim Engin Bey. Anladığım kadarıyla staj yaptığım sürede devlet memurluğundan ayrılmak zorunda kalacağım. Ancak ruhsat aldıktan sonra yeniden memuriyete dönme imkanım var gibi görünüyor. Siz söyleyince hatırladım, ortaokulda okurken benim de bir öğretmenim hem öğretmenlik yapıp hem de avukatlık yapmaktaydı. Eğer hukuki bir düzenleme olmadıysa sanırım memuriyet mesleği icra etmeye engel değil.

Motive edici, cesaretlendirici sözleriniz için ayrıca teşekkür ediyorum. Gerek yüz yüze gerekse sanal ortamda danıştığım avukatların tavırları hep olumlu.

Müstakbel meslektaşlarım olan bilgisayar mühendislerine danıştığımda hemen hepsinin tavırları önce şaşkınlık sonra caydırmaya çalışma en sonunda da cesaret kırmaya çalışmak oldu. Ancak avukatlar hep destekleyici tavırlar sergilediler. En son yüzyüze konuştuğum bir avukata da bu durumu anlattım. Mühendisler vazgeçirmeye çalışıyor, avukatlar cesaretlendiriyor, kafam karıştı dedim. Aldığım cevap hem gülmeme hem de avukatların hazırcevaplığına hayran olmama neden oldu. "Sen zaten mühendissin, neden mühendisten akıl alıyorsun ki?" :)

Alıntı:

---

feyyar rumuzlu üyeden alıntı

Sayın Hakkarili Arzuhalci nin tam tersine kafası bayağı karışık bir üye profili gördüm ben.Ben derim ki paran varsa ustad yorma kafayı böyle şeylere.

Ama ustad samimiyetimle söylüyorum,yazının hepsini okudum.Çok güzel tıyatro yazar oynarsın bence.Yani kötü sanat değil sizi yakıştırdığım.Hani kendiniz sormuş kendiniz cevaplamıssınız ya,hayal gücü ve espri yeteneğinizinde olduğu açık.Benimki de nacizane bir öneri,artık hangisi olursa başarılar.

---

Param var demedim, paraya ihtiyacım yok dedim. İkisi birbirine benzer ama farklı şeyler.
Ne mühendisliği ne de hukuğu seçmemde maddi kaygılar yok. Zaten ikisi de zengin olunacak meslekler değil. Hukuk okumak istemekteki amacımsa bambaşka. Onu da anlatıp iyice ukalalaşabilirim. Neyse :)

Sözleriniz için sağolun. Kitap yazmakla meşgulum bi yandan.

Paranızın olduğu kanısına yazınızın bir cümlesinden varmadım.Genel olarak o kanıya vardım.Yani günümüzde biran önce okulunu bitirip bir iş başına geçmeye,bir an önce ekmek parası kazanmaya çabalayan insanlar coğunlukta olduğu için,bir an sizde onu bitirip,öbürüne başlarım,askerden gelince öss ye girerim felan demişsiniz ya.Anlatabildim sanırım dostum.İşallah vardır paranızda kafanıza göre birşeylere mecbur kalmadan içinize ne siniyorsa onu yaparsınız.

Kitap yazdığnıza sevindim,konusunuda merak ediyorum.Azılı bir katili savunan ve en ufak delilleri bile lehde kullanan ve sucu işlediği halde delil yetersizliğinden serbest kalan gibi bir şey mi?.Yada bir kıza tecavüz eden ama yeterli delilleri olmadı için sokakta gezen bir namussuzu,ırz düşmanını,bir gün büronda otururken püronu içerken ufak bir delil bulup onu genişletip ve suçu ispatlayıp idama götürmek mi?.Tam sizlik..:)

Alıntı:

---

feyyar rumuzlu üyeden alıntı

Paranızın olduğu kanısına yazınızın bir cümlesinden varmadım.Genel olarak o kanıya vardım.Yani günümüzde biran önce okulunu bitirip bir iş başına geçmeye,bir an önce ekmek parası kazanmaya çabalayan insanlar coğunlukta olduğu için,bir an sizde onu bitirip,öbürüne başlarım,askerden gelince öss ye girerim felan demişsiniz ya.Anlatabildim sanırım dostum.İşallah vardır paranızda kafanıza göre birşeylere mecbur kalmadan içinize ne siniyorsa onu yaparsınız.

Kitap yazdığnıza sevindim,konusunuda merak ediyorum.Azılı bir katili savunan ve en ufak delilleri bile lehde kullanan ve sucu işlediği halde delil yetersizliğinden serbest kalan gibi bir şey mi?.Yada bir kıza tecavüz eden ama yeterli delilleri olmadı için sokakta gezen bir namussuzu,ırz düşmanını,bir gün büronda otururken püronu içerken ufak bir delil bulup onu genişletip ve suçu ispatlayıp idama götürmek mi?.Tam sizlik..:)

---

Şahsi ihtiyaçlarım için paraya ihtiyacım yok diyebilirim ancak hukuk okurken öğrenciliğimi finanse edebilmek için çalışmam gerek elbette. Kişisel bir istek olduğuna göre bunun maddi yükünü başkasına yıkamam. Acele etmemin nedeni de burası Türkiye sonuçta, eğitim sistemi de yaz-boz tahtası malum. Bi değişiklik olur yine alan dışı tercihler hayal olur. Elimi çabuk tutmam gerek.

Kitabın konusu polisiye-dedektiflik falan değil. :) bilim-kurgu/drama. Bu alanda pek fazla başarılı yazarımız yok maalesef. O alana da bi el atıp iyice haddimi aşayım dedim. Sizin söylediğiniz kurgular sıradışı da olsa zaten hali hazırda yaşanabilecek ve yaşanmakta olan şeyler. (bakınız: italya'daki Amanda Knox davası mesela). İnsanları zaten yaşadıkları sıkıcı kurgulara hapsetmenin, aciz acılarıyla yeniden yüzleştirmeye çalışmanın insafsızlık olduğuna inanıyorum.

Alıntı:

---

cobanaldatan rumuzlu üyeden alıntı

Kitabın konusu polisiye-dedektiflik falan değil. :) bilim-kurgu/drama. Bu alanda pek fazla başarılı yazarımız yok maalesef. O alana da bi el atıp iyice haddimi aşayım dedim. Sizin söylediğiniz kurgular sıradışı da olsa zaten hali hazırda yaşanabilecek ve yaşanmakta olan şeyler. (bakınız: italya'daki Amanda Knox davası mesela). İnsanları zaten yaşadıkları sıkıcı kurgulara hapsetmenin, aciz acılarıyla yeniden yüzleştirmeye çalışmanın insafsızlık olduğuna inanıyorum.

---

Dünyayı kurtaran avukat veya oğlu gibi mi :DD

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

Dünyayı kurtaran avukat veya oğlu gibi mi :DD

---

Niye kurtarıyoruz ya bu b..'tan dünyayı :D

Tam tersine dünyanın içine eden iyi kalpli kötü adam başkarakter.

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

Dünyayı kurtaran avukat veya oğlu gibi mi :DD

---

Yok abi o şöyleydi ya;:DD

Yıl 2055... Dünyayı Kurtaran Adam'a yenilen Uga (Burak Sergen), intikamını almak için dünyaya gelir ve bir zamanlar onu alt eden adamın oğlu Zaldabar'ı (Mehmet Ali Erbil) kaçırır. Uga, Zaldabar'ın bir ikiz kardeşi olduğunu bilmemektedir.

Dünyayı Kurtaran Adam (Cüneyt Arkın) da kaçırılan oğlunun ardından uzaya çıkmış, yollara düşmüş, uzayın derinliklerinde kaybolmuştur.

Aradan yıllar geçer, bu arada uzaya giden ilk Türk Gökmen (Burak Hakkı) uzayda kaybolmuştur ve ondan haber alınamamaktadır. Dünyada kalan ve astronot olarak yetiştirilen Dünyayı Kurtaran Adam'ın diğer oğlu Kartal (Mehmet Ali Erbil) Gökmen'i bulmak için görvlendirilir ve onu bulmak için uzaya gider.

Gökmen'i arayan Kartal, uzun aramalardan sonra tesadüfen Lunatika adlı gezegende babası Dünyayı Kurtaran Adam'ı ve Gökmen'i bulur.Gökmen ve arkadaşları bu gezegende saklanmaktadır.

Lunatika denen gezegende hem uzayda kaybolmuş olan Gökmen'i hem de babası Dünyayı Kurtaran Adam'ı bulan Kartal'ı sıra dışı olaylar ve maceralar beklemektedir.

Kötü ve acımasız bir uzaylı olan Uga tarafından kaçırılan ve kötü bir adam olarak yetiştirilen Zaldabar ile dünyada kalan ve astronot olarak yetiştirilen ikiz kardeşi Kartal uzayda karşılaşacaktır.:DD:DD

Sıkı:
Cimri. (TDK)

Bu durumda "Sıkı Avukat" = "Cimri Avukat" oluyor da demek mümkün.

Alıntı:

---

senoleker rumuzlu üyeden alıntı

Sıkı:
Cimri. (TDK)

Bu durumda "Sıkı Avukat" = "Cimri Avukat" oluyor da demek mümkün.

---

aydınlatıcı bilgi için teşekkürler

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

Dünyayı kurtaran avukat veya oğlu gibi mi :DD

---

Engin Bey çok güzel bir şekilde konuyu tamamlamış gibi geldi bana. Saygılar...

Sıkı avukat kime denir bunu bilmiyorum ama .. hertürlü işinizi halederiz deyipte mahkeme boyunca azını açmayan avukat karar okundugunda da lehimize cıkan karara hiç bişiy diyemeyen avukata denmez herhalde

Alıntı:

---

blupanel rumuzlu üyeden alıntı

Sıkı avukat kime denir bunu bilmiyorum ama .. hertürlü işinizi halederiz deyipte mahkeme boyunca azını açmayan avukat karar okundugunda da lehimize cıkan karara hiç bişiy diyemeyen avukata denmez herhalde

---

Türk hukuk sistemi YAZILI sistemdir. Amerikan hukuku ise sözlü. Yani ne denilecekse yazılı olarak dilekçede anlatılır, duruşmada ise gerek varsa özet geçilir. Onun için avukatım konuşmuyor diye bir eleştiriyi kabul etmek mümkün değil. Ayrıca karar okunurken kimse konuşmaz. Adı üstünde KARAR verilmiştir. Not: Lehimize demişsiniz, lehe çıktığında sevinilir, aleyhe çıktığında sizin gibi üzülünür. Sanırım karıştırdınız.

Bu müvekkiller çok,amerikan filmi seyrediyor.:)Sanıyorlar ki ,Türkiyede yargı bu şekilde işliyor.Konuşsan ne olacak, bu konuşmalar iki cümleyle tutanağa geçiyor.Ceza davasında konuşulabilir.Hukuk davasında belgeler konuşur.Bu nedenle ,boşu boşuna avukat neden konuşsun,önemli gördüğü hususları tutanağa yazdırır. Hakim zaten , dosyaların ağırlığından ,kafası duman olmuş:),anlattıkların kafasında kalır mı?MAKİNA DEĞİL, Hakim ........Harddisk gibi herşeyi kaydetsin.......IZDIRAP dolu bir meslek........Hakimleri SEVERİM......:) Bazen beni çok kızdırıyorlar ama.........neyse.......

@litigation pardon evet lehimize derken aleyhimize demek istemiştim.

@sonyaka34 Müvekiler amerikan filmi seyrediyor derken .. avukatlarda dava süresince o iş tamam o işi ayarladım , bagladım vs gibi cümleler kuruyor mahkeme günü geldiginde aleyhimize karar çıktıgında bide bir temize götürelim demesi beni cıldırtıyor yani her avukat müvekillini düzgün savunamıyor anlatmak istedigim bu

İşi ayarladım ,bağladım HEP PALAVRADIR.Bunlara inanmayın.Hukukta kesinlik yoktur.Avukat ,kesin olarak bu dava kazanılır DİYORSA ,O BİR MÜNECCİMDİR.ONUN KESİN CİNLERİ VAR:)