-
Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
merhabalar.. Dogru konu başlığında değilsem özür dilerim.. Benim magdur oldugum konu güvenlik soruşturmasıyla alakalı. Dnz.K.Klıgına baglı işçi kadrosuna girmem icin sürdürülen güvenlik soruşturmamın olumsuz sonuçlandıgını bu gün ögendim. 2003 yılında TCK 404/2 mad. yargılandım ve 10 ay ceza aldım. Bu ceza para cezasına çevlip ardından 59.mad. göre ertlendendi. Sanırım bu caza yüzünden güzevlik soruşturmam olumsuz sonuclandı. Sizler daha iyi bilirsinizki işledigim suc eski tck ya göre. Yani aradan 8 yıl geçti ve esasen vaki olmamıs durumdadır. Ayrıca işledigim suc devlet memurları kanunundaki katalog suclarından değil. Benim şimdi ne yapmam gerekiyor_? yardımcı olursanız cok sevinirim.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Güvenlik soruşturmanızın olumsuz sonuçlandığını nasıl öğrendiniz? Size yazılı olarak bildirildi mi?
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
mektubun gönderildigini ögrendim. önümüzdeki hafta ici yazılı sekilde adresime ulasmıs olucak..
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
ordaki bayan personelden ögrendim..tam olarak olumsuz demesede onu demeye getirdi :(
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
İdarenin cevabının yazılı olarak tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içinde İdare Mahkemesine müracaatta bulunarak idari işlem için YD ve iptal talebinde bulunmanız gerekmektedir.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
cok teşekkür ederim.. birde bu iptal talebi icin dilekçe yeterli olucakmıdır_? yoksa bir avukat edinmem gerekirmi?
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Dava dilekçesi usulüne uygun olmalıdır. Bir avukatınızın olması veya bir avukattan yardım almanız sizin lehinize olur. Dilekçenizde hem YD hem de idari işlemin iptali talebinde bulunmalısınız.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
ve işte 5.5 aylık sancılı bekleyişin sonucunda hüsranla karsılaşmak ne acı. Az önce yazılı bildirim geldi ve sadece ''işe başlamanız için gerekli şartları taşımadıgınız anlaşılmıştır'' şeklinde yazmışlar.. Peki şimdi ben ömür kamuda çalışamayacakmıyım_? hani süresiz hak yoksunlugu yoktu? hadi adalet herzaman yerini bulurdu_? neden 8 yıldır hiç bir olaya karısmamak icin elimden geleni yaptım peki_? bumuydu mukafatı...neyse atık herseyde bir hayır varıdr.. Şimdi ben bu idari dava sonucunda olumlu sonuc alma olasılıgım nedir? sadece şahsi öngörünüzü merak ediyorum bu benim icin önemli.. yadımlarınız icin tesekkürler...
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Peki cezalandırıldığınız suçla ilgili denetiminiz oldu mu? Umarım tedavi olmuşsunuzdur.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
ozaman denetimli serbestlik kanunu yürürlükte deildi sanırım...tedavi olma konusuna gelince bulundugum duruma resmi olarak katkıda bulunması acısından söylediniz deilmi? hani kendi acımdan degerlendirmek gerekirse zaten tedaviye ihtiyacım yoktu..yani hic deilcek kadardı .. zaten o gün bu gündür de hiç bir şekilde bulaşmadım.. benimle birlikte bir kişi daha vardı o kararı temyize göndermişti ve ona denetimli sebestlik kararı cıkmıstı temyizden.. ben göndermemiştim.. sorun olurmu sizce_?
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Mahkemelerin ne karar vereceklerini bilemeyiz ancak bir avukat tutmanız veya bir avukattan yardım almanız sizin lehinize olur diye düşünüyorum. TSK işçi alımı şartlarını da inceleyiniz.
-
Görevlilik kararı
Merhaba. Aradan tam 4 ay geçti ve elime bir tebligat ulaştı. Davalı kurum görev itirazında bulunmuş ve mahkemede şunu yazmış : Olayda davacının işe başlatılmamasına yönelik tesis edilen dava konusu işlemin idarece kamu gücüne dayalı olarak tek yanlı irade beyanıyla tesis edildiği açık olup , bu işlemin hukuka uygun olup olmadığını denetlemek idari yargının görev alanına girmektedir. Açıklanan nedenlerle davalı idarenin görev itirazının reddine , 2247 sayılı uyuşmazlık mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi hakkında kanun uyarınca kararın taraflara tebliğinin... Dava yürütmeyi durdurma ve iptal davası. bu konu sizce yürütmeyi durdurma kararına artısı yada eksisi olurmu_? Şimdiden tşkrler
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Daha henüz davaya hangi mahkemenin bakacağı belli olmamış davalı kurum İdare Mahkemesine görev itirazında bulunmuş ve itirazı reddedilmiş ve bu karar taraflara tebliğ olunmuş. Davalı kurumun kararın kendilerine tebliğinden itibaren 15 gün içinde muhtemelen uyuşmazlık çıkarılmasını istemeye yetkili makama sunulmak üzere İdare Mahkemesine dilekçe verecektir. Bu dilekçenin bir örneği size tebliğ edilecek ve 7 günlük bir sürede cevabınızı vereceksiniz. İdare Mahkemesi bu dilekçe üzerine itirazı ret kararını kaldırarak görevsizlik kararı vermez ise yetkili makama sunulmak üzere kendisine verilen dilekçeyi, alınan cevabı ve görevsizlik itirazının reddine ilişkin kararını, dava dosyası muhtevasının onaylı örnekleriyle birlikte uyuşmazlık çıkarma isteminde bulunmaya yetkili makama gönderir. Yetkili makam, uyuşmazlık çıkarmaya yer olmadığı sonucuna varırsa istemin reddine karar verir. Bu karar, davacıya, davalıya ve İdare Mahkemesine hemen tebliğ olunur. Bu karara karşı hiç bir yargı merciine başvurulamaz. Bunun aksine olarak eğer yetkili makam uyuşmazlık çıkarılmasını gerekli bulursa, kendisine gönderilen dilekçe ve eklerini Uyuşmazlık Mahkemesine yollar ve ayrıca Uyuşmazlık Mahkemesine başvurduğunu İdare Mahkemesine hemen bildirir. Bu durumda İdare Mahkemesi davanın görülmesini geri bırakır.Bundan sonra davanın hangi mahkemede görüleceğine kararı Uyuşmazlık mahkemesi hakimleri verecektir. Yürütmeyi durdurma sonra düşünebileceğiniz bir konudur maalesef.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Anlıyorum. Sizce gectigimiz sene adli sicil kanunundaki kısmi iptal sayesinde, arşiv kaydımı sildirebilmem mümkünmüdür_? ve bu arşiv kaydımı sildirip idari dava dosyama eklemek gibi bi durum söz konusu olabilirmi_? olursa faydası olurmu sizce_?
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Bu konuyu daha önce anlatmıştım. Arşiv kaydınızı 14 Nisan 2012'den sonra sildirebilirsiniz diye düşünüyorum. Arşiv kaydınızı sildirdikten sonra tabi ki idari dava dosyanıza ekleyebilirsiniz. Bu linki https://www.hukuki.net/showthread.php...ilinmesi/page2 inceleyiniz faydalı olur derim.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
beni aydınlattıgınız için teşekkür ederim.. Ben birde şunu anlayamadım. Henüz yürütmeyi durdurma kararı verilmemiş sanırım ve davalı idare görev itirazında bulunmuş. bu itirazı neden yapar_? davalı aleyhine bi karar çıkmış değil. ayrıca internetten benim durumumda olan onlarca dava konusunu okudum ve hepsi idare mahkemesinde sonuca bağlanmış. sizce genel amaç nedir_? idare mahkemesinde davayı kaybedebilme olasılğının yüksek olabileceğini düşünüp itiraz edilmiş olabilirmi_? hukukcu olmadıgım icin sacmalıyor olabilirim kusuruma bakmayın. şimdiden teşekkürler
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Daha önceki iletimi iyi incelerseniz sorularınızın cevabı orada var. Davalı idarenin yasal olarak mahkemeye görev itirazında bulunma hakkı var. Onlar elbette davanın askeri idare mahkemesinde görülmesi talebinde bulunacaklardır. İtiraz dilekçelerine iyi cevap yazın derim.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Daha önceki iletimi iyi incelerseniz sorularınızın cevabı orada var. Davalı idarenin yasal olarak mahkemeye görev itirazında bulunma hakkı var. Onlar elbette davanın askeri idare mahkemesinde görülmesi talebinde bulunacaklardır. İtiraz dilekçelerine iyi cevap yazın derim.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Tekrar merhaba. Yukarıda belirttiğiniz ''Davalı kurumun kararın kendilerine tebliğinden itibaren 15 gün içinde muhtemelen uyuşmazlık çıkarılmasını istemeye yetkili makama sunulmak üzere İdare Mahkemesine dilekçe verecektir. Bu dilekçenin bir örneği size tebliğ edilecek ve 7 günlük bir sürede cevabınızı vereceksiniz'' diye yazmıştınız. Mahkemenin ''Görevlilik'' kararı karşı tarafa 03/01/2012 tarihinde tebliğ edilmiş. o tarihten bu tarihe tam 27 gün geçti. benim merak ettiğim konu ise davalı kurum görevlilik kararı üzerine uyuşmazlık çıkarılmasını istemiş ise bana bu tarihe kadar tebligat gelmiş olması gerekmezmiydi sizce_? acaba davalı kurum uyuşmazlık çıkarılmasını istemiş fakat mahkeme henüz tarafıma tebliğ edilmesi için tebligatı göndermemiş olabilirmi _? veya karşı taraf görevlilik kararına karşı bir hamle yapmaktan vazgeçmiş olabilirmi acaba_? şimdiden teşekkürler..
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Dava dosyanızla ilgili neler olup bittiğini anlamak için en iyisi davanızın bulunduğu Mahkeme kalemine gidiniz ve dava dosyanızı inceleyerek dosyanızın akıbetini öğrenin derim.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Bu gün idare makhkemesi kalemi ile görüştüm ve bu gün itibariyle 36 gün geçmesine rağmen Görevlilik Kararı üzerine dava dosyasına herhangi bir itiraz dilekçesi yada herhangi bir evrak girişi yapılmamış. Yani davalı kurum görev uyuşmazlığı çıkarma isteminde bulunmamıs mı demek oluyor.?
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Kararın davalı idareye tebligatının geri dönüşü henüz olmamış ve dosyaya konmamıştır. Veya davalı idare karara itirazda bulunmayacaktır. Ancak bu düşük bir ihtimaldir unutmayınız.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Çok teşşekür ederim. Sanırım bahsettiğiniz o düşük ihtimal gerçekleşmiş durumda. Akşam üstü uyap'tan telefonuma tebligat gönderildi diye msj geldi bende tebligatın bana ulaşmasını beklemeden idare mahkemesine gidip gönderinin bi örnegini aldım. aynen şu sekilde yazıyor. '' ........ Asliye ceza mahkemesinden; - Mahkemenizin ../../2003 günlü E:2003/308 K:2003/310 sayılı kararın kesinleşme şehrini de içeren bir örneğinin istenilmesine ,
Davanın durumuna ve olayın niteliğine göre yürütümenin durdurulması isteminin ara kararı cevabı geldikten sonra incelenmesine 06/02/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. !!
Sanırım idare mahkemesi davayı görmeye başlamıs bulunuyor yanılıyormuyum ? sorudugum tüm sorulara eksiksiz cevap verip bana yardımcı olduğunuz için size çok teşekkür ederim.sanırım bundan sonra artık bir karar çıkacaktır diye umuyorum.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Çok teşşekür ederim. Sanırım bahsettiğiniz o düşük ihtimal gerçekleşmiş durumda. Akşam üstü uyap'tan telefonuma tebligat gönderildi diye msj geldi bende tebligatın bana ulaşmasını beklemeden idare mahkemesine gidip gönderinin bi örnegini aldım. aynen şu sekilde yazıyor. '' ........ Asliye ceza mahkemesinden; - Mahkemenizin ../../2003 günlü E:2003/308 K:2003/310 sayılı kararın kesinleşme şehrini de içeren bir örneğinin istenilmesine ,
Davanın durumuna ve olayın niteliğine göre yürütümenin durdurulması isteminin ara kararı cevabı geldikten sonra incelenmesine 06/02/2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. !!
Sanırım idare mahkemesi davayı görmeye başlamıs bulunuyor yanılıyormuyum ? sorudugum tüm sorulara eksiksiz cevap verip bana yardımcı olduğunuz için size çok teşekkür ederim.sanırım bundan sonra artık bir karar çıkacaktır diye umuyorum.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Evet anlattıklarınızdan davalı idare karara itirazda bulunmadığı ve İdare Mahkemesinin davayı başlattığı anlaşılmaktadır. Mahkeme bir arar karar almış. Mahkeme bu karara göre Asliye Ceza Mahkemesinden kesinleşmiş kararın bir örneğini getirtir ve YD ile ilgili karar verir. Umuyorum YD kararı lehinize olur.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Çok teşekkür ederim. Umarım dediğiniz gibi karar lehime olur. Birde bu 3.Yargı paketinde ömür boyu sabıkalılık kalkıyor diye bir düzenleme var ama sanırım henüz meclisten geçmiş değil. Benim suçumun kesinleşme tarihi 2003 yani 9 yıl geçmiş. bahsedilen düzenlemede 5 yıl geçtikten sonra arşiv kaydı dahil silinecek.Ayrıca geçtiğimiz sene içinde bildiğiniz üzere anayasa mahkemeside bu doğrultuda karar almıştı fakat yürürlülük tarihini (1) bir yıl ileri atmıştı yani nisan ayında yürürlüğe giriyor.Sizce bu düzenleme henüz meclisten geçmemiş olmasına rağmen ve anayasa mahkemesinin aldığı karar henüz yürürlüğe girmemiş olmasına rağmen mahkeme karar verirken bu düzenlemelerin kanunlaşacağını varsayıp ileride telafisi güç durumlara yol açacağı kanaatine varıp karar konusunda iyimser yaklaşması mümkün müdür sizce_?
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Kanun değişikliği 14 Nisan 2012 tarihine kadar yasalaşabilir sanıyorum. Yasa çıkmasa bile Anayasa Mahkemesi'nin kararı 14 Nisan 2012 tarihinde yürürlükte olacaktır. Bu nedenle 14 Nisan 2012 tarihinden sonra arşiv kaydınızı sildirebilirsiniz diye düşünüyorum.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Merhaba
Mart ayında ceza infaz koruma memuru asil olarak kazandım.Evraklarımı teslim ettim.Hakkımda 2002 yılında evrakta sahtecililkten hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği gerekçesiyle Hakimler Savcılıar Kanunun 114.md.(Arşiv araştırması olumlu olmak )uyarınca atamamın iptaline karar verildiğine dair yazı tebliğ edildi.Bilindiği üzere HAGB CMK 231 md açıklanmış olup HAGB kararlarının hiçbir hukuki sonuç doğurmayacağı belirtilmektedir.Ayrıca araştırma sonucu Daniştay 12.Dairesinin bir karaırnı buldum
Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi
ONİKİNCİ DAİRE 2008 4502 2007 2534 09/07/2008
KARAR METNİ
POLİS MEMURU İKEN, DOLANDIRICILIK SUÇUNDAN KESİNLEŞMİŞ MAHKUMİYETİ NEDENİYLE GÖREVİNE SON VERİLEN DAVACININ, SÖZKONUSU MAHKUMİYETİ HAKKINDA, HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASINA KARAR VERİLMESİ KARŞISINDA, ARTIK BU AŞAMADA MEMUR OLMA ŞARTINI YİTİRDİĞİNDEN SÖZ EDİLEMEYECEĞİ HK.<
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : ?
Vekili : Av. ?
Karşı Taraf : İçişleri Bakanlığı
İsteğin Özeti : Ankara 9. İdare Mahkemesince verilen 15.2.2007 tarih, E:2005/2571, K:2007/193 sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Savunmanın Özeti : Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : Mustafa Kuş
Düşüncesi : Davacı hakkında ceza kanunu yönünden lehe olan hükmün uygulanması kapsamında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair yeni Ceza Mahkemesi kararıyla birlikte ortaya çıkan hukuki durum karşısında, dava konusu işlemin hukuki dayanağının hukuken ortadan kalktığı ve işlemin sebep unsuru yönünden hukuka aykırı hale geldiği, davanın reddi yolunda verilen kararın bu nedenle bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : Nazmiye Kılıç
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince davacının duruşma isteği yerinde görülmeyerek dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden işin gereği düşünüldü:
Dava, polis memuru olan davacının, 657 sayılı Yasanın 48/A-5 ve 98. maddeleri uyarınca memuriyetine son verilmesine ilişkin 7.12.2005 tarihli işlemin iptali ve parasal hakkının yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
Ankara 9. İdare Mahkemesinin 15.2.2007 tarih, E:2005/2571, K:2007/193 sayılı kararıyla; davacının dolandırıcılık suçu nedeniyle hakkında verilen ertelenmiş olan 8 ay 20 gün mahkumiyet kararının Yargıtay 6. Ceza Dairesince onanarak kesinleştiği, davacının memuriyete alınma şartlarından birisini kaybettiği, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürmekte, İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun fiil tarihi itibariyle yürürlükte olan 48. maddesinde, Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak şartlar arasında; "taksirli suçlar ve aşağıda sayılan suçlar dışında tecil edilmiş hükümler hariç olmak üzere ağır hapis veya 6 aydan fazla hapis veyahut affa uğramış olsalar bile devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla, zimmet, ihtilas, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyet kırıcı suçtan veya istimal ve istihlak kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmi ihaleye ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma suçlarından dolayı mahkûm olmamak" şartına yer verilmiş; aynı Yasanın 98/b maddesinde, memurluğun sona ermesi nedenlerinden olarak "memurluğa alınma şartlarından her hangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurluk sırasında bu şartlardan her hangi birinin kaybedilmesi hali de düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, İnterpol Daire Başkanlığı emrinde polis memuru olarak görev yapmakta iken dolandırıcılık suçu nedeniyle Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde hakkında yapılan yargılama sonucunda dolandırıcılık suçundan 8 ya 20 gün ağır hapis cezasıyla cezalandırıldığı ve cezanın ertelenmesine karar verildiği, bu hükmün Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 21.10.2002 günlü ilamı ile onanarak kesinleştiğinin kararda yer alan 28.10.2005 günlü kesinleşme şerhinden anlaşılması üzerine 7.12.2005 günlü işlemle davacının memuriyetine son verildiği anlaşılmaktadır.
Daha sonra ceza kanunlarında yapılan değişik üzerine Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesince dava dosyası yeniden ele alınmış ve mahkumiyet hükmünün yeni hükümlere uyarlanması amacıyla 21.3.2008 günlü ek kararla yeniden bir değerlendirme yapılmış ve yapılan bu değerlendirmede davacının durumunun Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi kapsamında olduğu ve anılan maddede aranılan koşulların gerçekleşmiş olduğu sonucuna ulaşılarak sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedilmiştir.
Uyuşmazlıkta, davacı hakkında Caza Mahkemesi tarafından Türk Ceza Kanununun 7. maddesi ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 98 ve 101. madde hükümleri uyarınca lehe olan Kanun hükmünün uygulanması amacıyla yapılan uyarlama sonucunda "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kararının memur hukuku açısından 657 sayılı Yasanın 98/b maddesi bağlamında doğuracağı sonuçların ortaya konulması gerekmektedir.
5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun "Zaman bakımından uygulama" başlıklı 7. maddesinde, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemeyeceği ve güvenlik tedbiri uygulanamayacağı, işlendikten sonra yürürlüğe giren kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı da kimsenin cezalandırılamayacağı ve hakkında güvenlik tedbiri uygulanamayacağı, böyle bir ceza veya güvenlik tedbiri hükmolunmuşsa infazın ve kanuni neticelerin kendiliğinden kalkacağı belirtilmiş; suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümlerinin farklı olması durumunda ise, failin lehine olan kanun hükmünün uygulanıp infaz olunacağı kurala bağlanmıştır.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun "Hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması" başlıklı 231. maddesine 6.12.2006 tarih ve 5560 sayılı Yasa ile eklenen ve 23.1.2008 tarih ve 5728 sayılı Yasa ile değişik 5. fıkrada Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise; mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. ...Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder. düzenlemesi yer almıştır.
Bakılan davanın konusunu oluşturan göreve son işleminin dayanağının Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 8.6.2000 tarih, E:1999/281, K:2000/158 sayılı mahkumiyet kararı olması nedeniyle söz konusu kararın hukuki varlığını ve geçerliliğini sürdürmesi önem arzetmektedir.
Davacının görevine son verilmesi işleminin hukuka uygunluğunun denetlendiği yargılama sürecinde ortaya çıkan ve uyuşmazlığın esasına etki edebilecek nitelikte bulunan durumların resen göz önüne alınacağı tartışmasızdır.
Uyuşmazlık bu açıdan değerlendirildiğinde; davacı hakkında mahkumiyet kararını veren Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmede; davacının durumunun Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesi kapsamında olduğu ve bu maddede aranılan koşulların gerçekleşmiş olduğu sonucuna ulaşılarak sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedilmesi karşısında, hükmün sanık hakkında hukuki sonuç doğurmayacağının da anılan maddede açıkça belirtilmiş olması nedeniyle davacının memuriyetine engel bir mahkumiyet hükmünün bulunduğundan söz etme olanağı kalmamıştır.
Devlet memurlarının 657 sayılı Yasanın 98/b maddesi uyarınca görevlerine son verilmesi işleminin sebep unsurunu 48. maddede sayılan ve memuriyete engel kabul edilen bir suçtan mahkumiyet ve bu mahkumiyete ilişkin kesinleşmiş bir mahkeme kararı oluşturmaktadır.
Her ne kadar dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibariyle, bahsedilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair hüküm tesis edilmemiş ve işlemin tesis edildiği aşamada bu anlamda bir hukuka aykırılık bulunmamakta ise de; ceza kanunu yönünden lehe olan hükmün uygulanması kapsamında verilen yeni kararla birlikte ortaya çıkan ve yukarıda özetlenen yeni hukuki durum karşısında, dava konusu işlemin dayanağının hukuken ortadan kalktığı ve işlemin sebep unsuru yönünden hukuka aykırı hale geldiği sonucuna varılmıştır.
Bu durumda davacının memuriyetine engel olacak nitelikte bir suçtan mahkum olduğundan söz edilemeyeceğinden, dava konusu göreve son işleminin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında bu aşamada ve bu nedenle hukuki isabet görülmemiştir.
Bunun yanı sıra idarelerin hukuka aykırı işlemlerinden kaynaklanan zararları tazmin etmeleri Anayasanın 125. maddesi uyarınca zorunda olmakla birlikte; Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 8.6.2000 tarih, E:1999/281, K:2000/158 sayılı mahkumiyet kararının kesinleşmesi üzerine tesis edilen dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibariyle hukuka uygun olduğu, ceza yasalarında yapılan değişiklik üzerine lehe hükmün uygulanması kapsamında Ağır Ceza Mahkemesince verilen 21.3.2008 tarihli ek karar dolayısıyla ortaya çıkan yeni hukuki durum nedeniyle göreve son işleminin dayanaksız kaldığı, dolayısıyla davacının açıkta geçirdiği sürelere ilişkin olarak idarenin tazminat sorumluluğunu gerektirecek bir durumun bulunmadığı da açıktır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Ankara 9. İdare Mahkemesince verilen 15.2.2007 tarih, E:2005/2571, K:2007/193 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen nedenler gözetilmek suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, kullanılmayan 22,90.- YTL harcın ve 9,00.- YTL posta ücretinin istemi halinde davacıya iadesine 9.7.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
şimdi bu kararı emsal göstererek davayı açıcam bu konu hakkında emsal karar olan veya bilgi paylaşacaklara şimdiden tşk ederim.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Ayrıca Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinin 4 f mad.Arşiv araştırması: Kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının mevcut kayıtlardan saptanması olarak açıklamış şimdi benim hakkımda verilen hagb kararı dışında hiçbir dava vs bulunmuyor adli sicil kağıdı aldığımda temiz çıkıyor.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Yardımlarınızı bekliyorum
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
merhabalar. kamu da işçi olarak atanmama engel bir aşiv kaydım vardı.bende dava açmıştım. davam hala devam ediyor. bende adli sicil arşiv kaydımın silinmesi icin dilekçe yazmıstım ve sonuc olarak arşiv kaydım silinmiş. şimdi ben bu sonucu dava dosyama eklersem karar aşamasında bana bir artısı olurmu? ve memnu hakların iadesi davası açmama gerek kaldımı? şimdiden tşkrler
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Mrb aldığınız mahkumiyet hangi yıla ait bir de aldığınız cezayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına çevirip ondan sonra mı arşiv kaydını sildirdiniz.Arşiv kaydınız silindiğine göre memnun haklarınızı almışssınız.Zaten yeni ceza kanunumuzda memnun hakların iadesi gibi bir müessese bulunmuyor.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
aldıgım mahkumiyet 2003 yılına ait ve sadece paraya çevrilip ertelendi. yani HAGB kararı falan almadım. ayrıca memnu hakların iadesi veya yasaklanmış hakların geri verilmesi gibi bir müessese hala var. yeni adli sicil kanunu araştırırsanız görürsünüz.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Adli sicil Kanununda (13/a md sanırım)hakların iadesi müesssini düzenlemiş ancak yeni tck da ömür boyu ceza söz konusu olmadıından memnu hakların iadesi için dava açmanıza gerek yoktur.Bunu anlatmaya çalıştım.Ayrıca 2003 yılında alınmış hapis cezanız yüz kızartıcı bir suçtan veya 6 ay dan fazla mıydı?Son olarak arşiv kaydınızın silinmesi için hangi tarihte başvuruda bulundunuz ve ne kadar süre sonra kaydınız silindi bilgi verirseniz sevinirim.İyi geceler
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
b) Anayasanın 76 ncı maddesi ile Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunlarda bir hak yoksunluğuna neden olan mahkûmiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren;
1. Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşuluyla onbeş yıl geçmesiyle,
2. Yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı alınması koşulu aranmaksızın otuz yıl geçmesiyle,
c) Diğer mahkûmiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren beş yıl geçmesiyle,
tamamen silinir.”
yüz kızartıcı suctan kastın nedir bilmiyorum ama benim işlediğim suç devlet memurları kanununda geçen suçlar arasında yer almıyor sadece bi takım hak yoksunlukları vardı. aldıgım ceza 2003 yılında ve 10 ay idi. bu ceza ertelenip paraya çevrildi. bundan 2-3 ay önce dilekçe yazmıstım cevap gelmeyince adli sicil istatistik kurumunu aradım ve bana cevap istemediysen yazı gelmez dediler bende bunun üzerine adli sicil kaydı çıkarttım ve arşiv kaydımın silindiğini öğrendim. yani silinme kararının ne zaman verildigi konusunda bi fikrim yok
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Merhabalar,
"ayaz41" bende sizin gibi bir durumdayım. 2009 yılında kullanmak için uyusturucu madde bulundurmak sucundan 1 yıllık denetimli serbestlik aldım. Tedavi ve denetim sürecini 2010 yılında problemsiz bir şekilde tamamladım.Suan için Savcılıktan aldığım adli sicil belgesinde herhangi adli sicil ve adli arşiv kaydım bulunmamaktadır ve g.b.t sonucum temiz cıkmaktadır.Ancak kamu işçileri icin yapılan güvenlik sorusturması daha sonuçlanmadı.Sonucun olumsuz olma ihtimaili varmıdır ? Olumsuz olma durumunda sizin gibi İdari mahmeke yoluyla sonucu değiştirebilir miyim ? Sizin dava sonucunuz nasıl sonuclandı ? Simdiden tesekkür ediyorum.
-
Cevap: Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuclanması ve idari dava acma hakkı.
Güvenlik soruşturması son zamanlarda bir çok mağduriyete neden olmuştur. Anayasa mahkemesi güvenlik soruşturmasını iptal etmesi üzerine yaşanılan bu mağduriyetler en azından idare mahkemeleri tarafından güvenlik soruşturmasının yasal dayanağı kalmadığı gerekçesiyle iptal edilmeye başlanmıştır. Kararda;
Dava dosyasının incelenmesinden, davacının Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Kuvvet Komutanlıklarına 2017 yılı sivil memur temini kapsamında davalı idareye başvurduğu, yapılan sınavlarda başarılı olmasının ardından Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği gereğince davalı idarece yetkili kurumlardan davacı hakkında bilgi istenildiği, buna istinaden Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve mahalli mülki idare amirlikleri tarafından yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması neticesinde davacı hakkında istihbari nitelikte olumsuz not bulunduğundan bahisle Milli Savunma Bakanlığı Üst Değerlendirme Komisyonu tarafından davacının güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz değerlendirildiği, davalı idarece davacının atamaya esas işlemlerinin ve adaylık işlemlerinin sonladırılması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlıkta; dava konusu işleme dayanak alınan, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48.maddesinin 1.fıkrasının (A) bendinin 8 numaralı alt bendinin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi’nin 2018/73 esasına kayden açılan iptal davasında, Anayasa Mahkemesi’nin 24.07.2019 tarih ve E:2018/73 K:2019/65 sayılı kararıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48.maddesinin 1.fıkrasının (A) bendinin 8 numaralı alt bendinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verildiği görülmekte olup, davacının güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle atamasının yapılmamasına ilişkin tesis edilen, yasal dayanağı kalmayan dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Anayasa mahkemesinin iptal kararı sonrasında Ankara İdare Mahkemesi'nin verdiği kararın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.