-
Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
konuyu uzatmadan anlatacağım...
evlendik, karım; birinci haftadan psikopatlıklara başladı.saldırmalar,hakaretler,tehtitler.bunların hepsini ispatı mümkün durumdayım.tehtit mesajlarından vücudumu tırnak izleriyle harita gibi yapmasından darp raporuma kadar. vs.vs.vs..evden giderken alyansıma kadar götürmüş.bunu bile ispatı mümkün durumdayım.üstüne şiddetli geçimsizlik diye dava açmış.davaya avukatımla katılacağız, altınları geri talep edeceğim,manevi tazminat davası açacağım..en son da bugün, edinmiş olduğu bir erkek arkadaşı aradı tehtitler etti.tehtit etme savcılığa veririm dedim, seni de savcıyı da ........ gibi küfürler. sesini de kaydettim... vs.vs.vs... eskiden kullanmış olduğumuz mail ve facebook hesabını geri aldım, şifreyi değiştirdim geri vermedim, bir sürü pisliği de çıktı ortaya. sevgilisiyle kocacım lı aşkım lı konuşmalar. aynı evdeyken de netten ayarladığı başka bir erkekle tel de bile konuşurken bile yakalamıştım daha önce. kopma nokatalarından bir tanesi de oydu.neyse.... hepsinin numaraları ad soyadları mevcuttur.hepsini çıkardım...
yapacaklarım dışında daha neler yapabilirim. büyük manevi maddi kayıp içerisindeyiz ailece.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Öncelikle bu kadar soğukkanlı ve pasif kalabilmeyi becerebildiğiniz için tebrikler.
Anlattıklarınıza göre hukuk sizin yanınızda.
Ek olarak, eşinizin sevgilisine manevi tazminat davası açabilirsiniz.
Bunun haricinde pek de site olarak yardımımıza ihtiyaç duyacağınızı sanmıyorum.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Olay bu noktaya kadar nasıl geldi, yorum yapan hukukcu arkadaşımızın değimiyle bu kadar pasif kalmayı nasıl becerdiniz, böyle bir evliliği nasıl yaptınız gibi sorular okuyan herkesin kafasından geçmiştir heralde.Yanlız hakkınızı savunurken haksız yere düşmeyin.Bir kişinin sesini bilgisi haricinde kaydetmek suçtur.Zaten avukatınız varmış dikkatli ve kanıta dayalı adımlar atınız.Maddi ve manevi tazminat talebinde de bulunarak en az zararla atlatmaya çalışın derim bu süreci.Geçmiş olsun..
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
Bill187 rumuzlu üyeden alıntı
Bir kişinin sesini bilgisi haricinde kaydetmek suçtur.
Her zaman doğru değil
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Ben o şekilde biliyordum Syn.Eyilik.İstisnai durumlar varsa aydınlatırsanız seviniriz.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Telefon ses kayıtları boşanma davasında hukuka aykırı delil sayılamaz.
Konuyla ilgili Yargıtay kararı
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2002/2-617
K. 2002/648
T. 25.9.2002
• BOŞANMA DAVASI ( Taraflar Arasında Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsıldığı İddiasıyla )
• EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI• ORTAK YAŞANILAN EVDE BULUNDURULAN NOT DEFTERİ ( Ortak Yaşanan Evde Bulundurulan Not Defterinin Elde edilmesinde Hukuka Aykırılık Bulunmaması )
• ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK ( Taraflar Arasında Ortaya Çıkan Geçimsizliğin Davalı Kadının Evi Terketmesiyle Neticelenmesi )• GÜNLÜK TUTULMASI ( Ortak Yaşanan Evde Bulundurulan Not Defterinin Elde Edilmesinde Hukuka Aykırılık Olmaması )
• GÜNLÜK DEFTERİNİN DELİL NİTELİĞİ ( Uyuşmazlığın Davalı Tarafından Tutulan Günlük İsimli Defterin Delil Niteliğinde Değerlendirilip Değerlendirilemeyeceği Noktasında Olması )
• ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİ ( Özel Hayatın Gizli Alanını İlgilendiren Davalıya Ait Hatıra Defterinin Delil Olarak Değerlendirilebilmesi )
1412/m.254
743/m.134
ÖZET : Ortak yaşanan evde bulundurulan not defterinin elde edilmesinde, hukuka aykırılık yoktur. Hukuka aykırı olarak elde edilen delilin değerlendirilmesi konusunda Medeni Usul Hukukunda da geçerli olan dürüstlük kuralı esas alınarak karar verilmeli ve bu konuda her somut olayda değerlendirme yapılmalıdır. Bu konuda ihlal edilen kanun hükmü ile ispatlanmak istenen menfaat arasında amaca uygunluk hususu da esas alınmalıdır. Diğer taraftan gizli şekilde ele geçirilen tüm deliller hukuka aykırı delil olarak değerlendirilmemelidir. Örneğin, bir telefon görüşmesinde, telefondaki ses yükseltici veya ikinci bir dinleme aleti sayesinde tarafların söylediklerinin duyulması sonucu yapılan açıklamalar ve bu konudaki tanıklık geçerli olmalıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanan boşanma” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kartal Asliye 2. Hukuk Mahkemesinde davanın reddine dair verilen 26.4.2001 gün ve 2000/163 Esas, 2001/262 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 9.11.2001 gün ve 2001/14984 Esas, 2001/ 15615 Karar sayılı ilamı ile;
( ...Yapılan soruşturma, toplanan delillerle davacının davalıyı dövdüğü ifadeler ve günlük birlikte değerlendirildiğinde davalının da güven sarsıcı davranışlar içinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasında müşterek hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayanan boşanma istemine ilişkindir.
Davacı, taraflar arasında son zamanlarda çıkan geçimsizliğin, davalı kadının evi terketmesiyle neticelendiğini ve geçimsizlikte kusurun davalıda olduğunu belirterek, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına karar verilmesine istemiş; davacı vekili 28/11/2000 tarihli delillerin ibrazına ilişkin dilekçesinde, evlilik birliği devam ederken davalı kadının kayınbiraderi A. İle yaşadığı yasak ilişkiyi ortaya koyan günlük isimli defteri mahkemeye ibraz edeceğini, olayın tanıklarca da ifade edileceğini, bu ilişkinin ortaya çıkmasından sonra şiddetli geçimsizliğin başladığını ileri sürerek, davalı tarafından yazılan defteri 7/12/2000 tarihli duruşmada belli ibraz etmiştir.
Davalı, taraflar arasındaki geçimsizlik kusurunun davacıda olduğunu, davacı ile 1990 yılından 1995 yılına kadar gayriresmi birlikte yaşadıklarını, müşterek çocuk C.M.’nin doğumundan sonra 1995 yılında resmen evlendiklerini, henüz 15 yaşında iken kendisini kaçırmak suretiyle evlenen davacının, müşterek yaşamda da zor kullanmayı sürdürdüğünü, 27/2/2000 günü evde kavga çıkaran davacının şiddet kullandığını, aynı gece kayınbiraderinin yanına sığındıktan sonra ertesi gün dövüldüğüne dair rapor aldığını savunarak reddini istemiş; Günlüğün ibraz edildiğini 7/12/2000 günlü duruşmada davalı vekili inceleyip beyanda bulunacaklarını bildirmiş ve müteakip duruşmada günlük müvekkilimin kişisel bir eşyasıdır. Onun izni olmadan delil olarak verilmesini kabul etmiyorum şeklinde bulunmuş, zaptı imzalamıştır.
Yerel mahkemece; dinlenen davacı tanıkları Z.A., Ş. İ. ve Ö.A.’in açık ve kesin bilgilerinin mevcut olmadığı; davalı tanıkları F.K. ve G.K.’nın davalının savunmasını doğrular maiyette davacı kocanın davalıya hakaret edip dövdüğünü bildirdiği, davacı tanıklarının beyanından davalı kadının aile birliğine sadakatsizlikte bulunduğuna dair bir sonuca varılması imkanının görülmediği ve iddianın aksine, davacının kusurlu davranışlarının bulunduğu” gerekçesiyle davanın reddine dair verdiği karar, Özel dairece yukarıda açıklanan gerekçe ile bozulmuştur.
Yerel mahkeme, davalı kadının izni alınmadan, kendisi tarafından tutulan “günlük” isimli defterin içeriğinin bu davada, koca tarafından delil olarak ileri sürülemeyeceği, günlük içeriğinin davalı kadının gizlilik alanına, sırlarına dahil olduğu, davalının “kişilik haklarını” ilgilendirdiği, incelenmesi ve değerlendirmeye tabi tutulmasınınmümkün olmadığı; Tek başına tanık beyanlarının da davacı savını kanıtlamadığı, davacı kocanın davalı kadını döverek ağır kusur içinde olup davalıya yüklenecek herhangi bir kusurun varlığı ispatlanamadığı gerekçesiyle direnme kararı vermiştir.
Uyuşmazlık; davalı kadının güven sarsıcı davranışlar içerisinde bulunup bulunmadığı, sözü edilen davranışların ispatı ile ilgili olarak davalı tarafından tutulan “GÜNLÜK” isimli defterin delil niteliğinde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği noktalarındadır.
Yargılama sırasında tanıklardan Ş.İ.; Davalı kadının kendisine” kocam beni kayınbiraderim A. ile birlikte yakaladı artık eşi ile bir araya gelemeyeceklerini” söylediğini, kardeşi A. ile davalı kadının ilişkisinin bulunduğunu davacıdan ve komşularından da duyduğunu, ifade etmiştir.
Yukarıda aksi kanıtlanmayan tanık anlatımına göre davalı kadın, kayınbiraderi A.’e ilgi duyduğunu ve bu duyguları nedeniyle eşiyle olan müşterek hayatı yürütemeyeceğini, kendisinin de boşanma isteğini bir kısım tanıklara açıklamıştır.
Davalı tarafından tutulan “günlük” defterinin delil olarak değerlendirilip, değerlendirilemeyeceği konusu gelince;
“Zehirli ağacın meyveleri” olarak ifade edilen hukuka aykırı olarak elde edilen delillerin değerlendirilmesi konusunda Medeni Usul Hukukunda açık bir düzenleme bulunmamaktadır.
Öncelikle konuyu öğreti bakımından incelemekte yarar vardır.
Berkin, usulsüz veya kanunsuz yahut hukuka aykırı yoldan elde edilmiş delile dayanılarak hüküm verilemeyeceği görüşündedir. Yazara göre, posta memuru ile anlaşarak ele geçirilmiş ve mahkemeye sunulmuş olan başkalarına yazılmış mektupların veya evli erkeğin ilişki kurduğu ve ileride evlenmek istediği kadına yazdığı mektupların çalınarak boşanma davasında delil olarak kullanılması caiz değildir” görüşünü ileri sürmüştür.
( Bkz.Prof.Dr.Berkin N. Tatbikatçılara Medeni Usul Hukuku Rehberi İst. S.734 ).
Üstündağ “hukuka aykırı yollardan elde edilmiş olan delillerin değerlendirilmesi konusunda usul kanunumuzda bir hüküm bulunmadığını belirtmekte, kitabının bir başka yerinde “sesin gizlice banda alınması halinde buna daha sonra bir ispat vasıtası olarak dayanmanın mümkün olduğunu açıklamaktadır. Örnek olarak Alman Mahkemesinin kararına göre, insan seslerinin konuşanın muvafakati olmaksızın tespiti kişilik haklarınabir saldırı olmakla beraber, gizli ses almayı haklı kılan nedenlerin mevcudiyeti halinde bu şekilde bir tecavüze müsaade edilmesi gerektiğinin kabul edildiğini belirtmektedir. Alman Mahkeme kararına esas teşkil eden olayda evli kadın, kocasına defalarca hakaret etmiş ve bütün bunları a mahkemede inkar edeceğini de ilave etmiştir. Bunun üzerine koca açmayı tasarladığı boşanma davası için bu sahneleri teybe almıştır ( Bkz. Prof.Dr. Üstündağ S. Medeni Yargılama Hukuku C.1-II, İst.2000 S.627 ve 762 ).
Prof. Dr.Pekcanıtez’e göre, kişilik haklarının, özel yaşam alanı ve sır alanının ihlali sonucu elde edilen teyp bandı, fotoğraf, çalınmış veya el konulmuş aşk mektupları delil olarak değerlendirilemez. Hukuka aykırı olarak elde edilen delilin değerlendirilmesi konusunda Medeni Usul Hukukunda da geçerli olan dürüstlük kuralı esas alınarak karar verilmeli ve bu konuda her somut olayda değerlendirme yapılmalıdır. Bu konuda ihlal edilen kanun hükmü ile ispatlanmak istenen menfaat arasında amaca uygunluk hususu da esasalınmalıdır. Diğer taraftan gizli şekilde ele geçirilen tüm deliller hukuka aykırı delil olarak değerlendirilmemelidir. Örneğin, bir telefon görüşmesinde, telefondaki ses yükseltici veya ikinci bir dinleme aleti sayesinde tarafların söylediklerinin duyulması sonucu yapılan açıklamalar ve bu konudaki tanıklık geçerli olmalıdır. Kişilik hakkının ihlali sonucu elde edilen delilin kullanılmasına hakkı ihlal edilen kişi izin verirse bu delil mahkemece kullanılabilir
( Pekcanıtez/Atalay/Özekes, Medeni Usul Hukuku, 2.Bası, Ankara 2001/s. 390 vd. )
Hukuka aykırı elde edilen delillerin değerlendirilmesi konusunda Medeni Usul Hukukunda açık bir yasa hükmü olmadığı halde, Ceza Yargılamaları Usulü Yasasında açık düzenleme yapılmıştır. Bu yasanın ( CMUK ) 254/2.maddesinde “koğuşturma makamlarının hukuka aykırı şekilde elde ettikleri deliller hükme esas alınamaz.” denilmiştir. Burada söz geçen hukuka aykırılıklardan birisi de Özel hayata yapılan haksız müdahaledir. Ancak özel hayatın gizli alanı dediğimiz ve sadece bireyi ilgilendiren alanın hiçbir şekilde müdahale edilemeyecek alandır. Örneğin kişinin cinsel yaşamı böyledir. Hayatın bu gizli alanı ihlal edilerek bir delil elde edilmiş ise, bunu, kim, nasıl ve hangi amaçla elde etmiş olursa olsun söz konusu delil Ceza Mahkemesinde delil olarak kullanılamaz. Zira hayatın gizli alanı bir delil elde etme yasağı teşkil eder. ( Öztürk, B.Yeni Yargıtay Kararları Işığında Delil Yasakları, Ank. 1995, S.116 vd. ).
Not Defteri ile Hıristiyan kültüründe çok önemli yer turan Günlüğün özelliklerine değinmekte yarar vardır. Günlük, Hıristiyan Kültürünün bir parçasıdır ve içinde insanın iç dünyasını ilgilendiren son derece gizli ve özel hayatın dokunulmaz alanı oluşturan bilgiler yer alır. Günlüğü tutan kişi yaşadığı günün değerlendirilmesini, vicdani muhasebesini yapar ve bunları Günlüğüne yazar. örneğin sevdiği kızla evlenmeden cinsel ilişkiye girip girmediğini, cinsel tercihlerini yazar. Kiliseye günah çıkarmaya giderken Günlüğünü beraberinde götürür. Bu günlükte özel hayatın gizli bilgileri yer alır. Somut olayda davalı tarafından tutulan not defterinin anlatılan günlük ile bir ilgisi bulunmadığı açıktır. Not defterinin Ceza Yargılamasında delil olarak kullanılmasında herhangi bir sakınca bulunmamaktadır ( Öztürk a.g.e. S.118 vd. ).
Somut olayda, tarafların birlikte yaşadığı evde evi terk ettikten sonra kilitli olmayan yerden elde edilip mahkemeye sunulan zor ve tehdid ile ele geçirildiği savunulmayan ve davalı tarafından tutulduğu tartışmasız olan bir yaprağında davacının kardeşi A.’ın resmi bulunan be içinde “aşkım neredesin, neden gelmedin, sensiz bir saat sene gibi iken koskoca bir gece uzun ve karanlık, bir tanem seni özledim, ne olur gel... ( AŞKIM ) şu anda aklımdan geçenleri ve yüreğimin sesini bir bilebilsen seni ne kadar sevdiğimi o zaman, ...sensiz olamayacağımı anlayacaksın bir tanem... sen yanımda olmayınca kendimi savunmasız ve çaresiz hissediyorum... ne olurdu gitmese idin, biliyorum bana ceza verdin, sevgilinle görüşmene izin vermediğinden, ama paylaşamam seni asla... sana hiçbir zaman isteyerek ihanet etmedim... seni özledim... ölmek istiyorum... aldatmak çok ağır geliyor... “ ( 30/1/2000 saat 03.10 ) “Bana doğum günü hediyen çok acı oldu... sensizim ve acı doluyum... aşkım ne olur ara beni alkolün esiri oldum... seni beklediğin halde aramıyorsun... artık resminle konuşuyorum... ( 03/02/2000 saat:02.20 ) “seni seviyorum sır küpü çocuk” Yazıları bulunan defterin yukarıda anılan görüşler doğrultusunda delil olup olmadığının değerlendirilmesine gelince;
Öncelikli olarak hayatın gizliliğinin korunması esas olmalıdır. Ancak somut olayın özelliği bu genel görüşten ayrılmayı gerektiren istisnalar içermektedir. Kullanılan deliller çalınmış, tehdit ya da zorla elde edilmiş ise burada hukuka aykırılık vardır. Hukuka aykırı yollardan elde edilmemiş deliller ise yasak bir delil olarak değerlendirilemez. Boşanma davası zaten kişilerin özel yaşamını ilgilendiren bir davadır. Koca eşi ile birlikte yaşadıkları mekanda ele geçirdiği eşine ait fotoğrafları, not defterini veya mektupları mahkemeye delil olarak verirse, bu deliller hukuka aykırı yollardan elde edilmediğinden mahkemede delil olarak değerlendirilir. Aynı evde yaşayan kadın, kocanın bu delilleri ele geçirilebileceğini bilebilecek durumdadır. Kocanın yatak odasındaki bir dolabın içinde yada yatağın altında kadın tarafından saklanan bir not defterini ele geçirmesi, bu mekanın eşlerin müşterek yaşamlarını sürdürdüklerini bir yer olduğundan kadın gizli mekan kabul edilemez. Hiç kimse evindeki bir mekanda bulduğu bir delili hukuka aykırı yollardan ele geçirmiş sayılamaz.
Diğer taraftan özel hayatın gizli alanları, özel hayatın gizli alanını ilgilendiren delillerle ispat edilebilir. Nasıl ki, kadın başka bir erkekle müşterek hanedeki yatak odasında sevişirken koca tarafından kapı kırılarak içeri girilmesinde hukuka aykırılıktan söz edilemezse, ortak yaşanan evde bulunduran not defterinin elde edilmesi de hukuka aykırı olarak değerlendirilemez.
Eşlerin evliliğin devamı süresince birbirlerine sadık kalmaları yasal bir zorunluluktur. Kadının bu konulardaki özel yaşamı, evlilik ile bir araya geldiği hayat arkadaşı kocayı da en az kadın kadar ilgilendirmektedir. Bu nedenle de davalıya ait hatıra defterinin delil olarak değerlendirilmesinde kuşkuya düşmemek gerekir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, dinlenen tanıkların anlatımlarına, davalı kadın tarafından tutulan not defterinin içeriğine göre, davalı kadının evlilik birliği içinde davacı kocaya karşı sadakatsiz davranışlarda bulunduğu, bu davranışları nedeniyle davacıya nazaran daha ağır kusurlu bulunduğu, tarafların karşılıklı eylemleri nedeniyle müşterek hayatın temelden sarsıldığı, evlilik birliğinin devamına imkan kalmadığı anlaşıldığından bu gerekçelere ve özel dairenin bozma ilamındaki nedenlere göre bozma ilamına uyulması gerekirken eski kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, direnme kararının bozulması gerekmiştir. (KAZANCI
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, kendisini aldattığından şüphelendiği eşinin bilgisi dışında eve dinleme cihazı yerleştirip ses kayıtlarını mahkemeye delil olarak sunan kocayı haklı buldu
ANKARA - Yargıtay, aldatıldığından şüphelendiği için eşinin haberi olmaksızın eve ses kayıt cihazı yerleştirerek ortam dinlemesi yapan ve elde etiği ses kayıtları sonrası eşi hakkında boşanma davası açarak tazminat talep eden kocayı haklı buldu. Yargıtay, verdiği emsal kararda, yasadışı yollarla elde edilen delilin, delil kabul edileceğine hükmetti.
Mahkeme, yasadışı yollarla elde edilen ses kayıtlarının delil olamayacağına karar vererek, açılan boşanma davasını reddetti. Kararın temyiz incelemesini yapan Yargıtay, özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamayacağına dikkat çektikten sonra, “Ancak evlilik birliğinde eşlerin evliliğin devamı süresince birbirlerine sadık kalmaları da yasal bir zorunluluktur” dedi.
MAHKEME: "YASADIŞI DELİLE İTİBAR EDİLEMEZ"
Pendik Aile Mahkemesi, davacı koca tarafından mahkemeye delil olarak sunulan ses kayıtlarına ilişkin CD’nin eşinin özel hayatının gizliliğinin ihlal edilmek suretiyle hukuka aykırı yolla elde edildiği, bu nedenle delil olarak kullanılamayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verdi.
Mahkeme, davacı kocanın delil olarak sunduğu ses kaydının, eşinin bilgisi dışında özel hayatın gizliliği ihlal edilerek hukuk dışı yollardan oluşturulduğu, bu sebeple itibar ve kabul edilemeyeceğine dikkat çektikten sonra, davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunduğunu gösteren başkaca bir delil de getirilmediği gerekçesiyle kocanın açtığı boşanma davasının reddine hükmetti.
YARGITAY’IN BOŞANMA DAVASINDA ‘YASADIŞI DELİL’İ KABUL GEREKÇESİ
Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozarak emsal bir karara imza attı. Yargıtay, verdiği kararda şu görüşleri dile getirdi:
“Sunulan delil eşlerin birlikte yaşadığı konutta davalının bilgisi dışında koca tarafından hazırlanan bir sistemle elde edilmiştir. Yapılan bilirkişi incelemesi sonucu CD’deki ses kayıtlarının orijinal olduğu, üzerinde ekleme, çıkarma, kesinti ve kopyalama bulunmadığı tespit edilmiştir. Davalı-davacı kayıt altına alınan konuşmaların kendisine ait olmadığına ilişkin bir iddia ileri sürmemekte bu delilin özel hayatın gizliliği ihlal edilerek elde edildiğini belirterek karşı çıkmaktadır. Bir delilin elde edilişi kişilerin anayasa ile tanınmış haklarının ihlali suretiyle gerçekleşmiş ise, onun hukuka aykırı olarak elde edildiğinin kabulü gerekeceğinde duraksama bulunmamaktadır. Delilin elde edilişinde hukuka uygunluk nedenleri varsa o zaman kanuna aykırılık ortadan kalkar. Kuşkusuz, Anayasaya göre herkes özel hayatına ve Aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz. (Anayasa: Madde:20/1) Ancak evlilik birliğinde eşlerin evliliğin devamı süresince birbirlerine sadık kalmaları da yasal bir zorunluluktur."
YARGITAY, “EVLİLİKTE ÖZEL YAŞAM ALANI OLMAZ”
Yerel Mahkemenin kararı bozan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, evlilik hayatında özel yaşamın nasıl olacağını da betimlediği kararında şöyle dedi:
“Eşlerden birinin bu alana ilişkin özel yaşamı evlilikle bir araya geldiği ve birlikte yaşadığı hayat arkadaşı olan diğer eşi de en az kendisininki kadar yakından ilgilendirir. O nedenle, evlilikte, evlilik birliğine ilişkin yasal yükümlülükler alanı eşlerin her birinin özel yaşam alanı olmayıp, aile yaşam alanıdır. Bu alanla ilgili de, eşlerin tek tek özel yaşamlarını değil, bütün olarak aile yaşamının gizliliği ve dokunulmazlığı önem ve öncelik taşır. Bu bakımdan, evliliğin, yasal yükümlülükler alanı, diğer eş için dokunulmaz değildir. Bu nedenle, eşinin sadakatinden kuşkulanan davacı-davalının birlikte yaşadıkları her ikisinin de ortak mekanı olan konuta eşinin bilgisi dışında ses kayıt cihazı yerleştirerek eşinin aleni olmayan konuşmalarını kaydetmesinde, bu suretle sadakat yükümlülüğü ile de bağdaşmayan davranışlarını tespit etmesinde özel hayatın gizliliğinin ihlalinden söz edilemez ve hukuka aykırılık bulunduğu kabul olunamaz. Aksine, aile birliğine ilişkin ortak yaşanılan mekana davalının meşru olmayan bir amaç için arkadaşları kabul etmesinde aile hayatının gizliliğini ihlal söz konusudur. Bu bakımdan sözü edilen delilin elde edilişinde hukuka aykırılık bulunduğundan söz edilemez. O halde yapılan soruşturma ve toplanan delillerle davalı-davacının meşru olmayan bir amaç için karşı cins de dahil olmak üzere arkadaşlarını müşterek konuta aldığı ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı gerçekleşmiştir. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Gerçekleşen olaylar karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu koşullar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre davacı-davalı koca tarafından açılan boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken isteğin reddi doğru bulunmamıştır.”
KRİTİK KARAR-
Yerel Mahkeme, verdiği karara direnirse, davada son sözü Yargıtay Hukuk Genel Kurulu verecek. Yerel Mahkeme, Yargıtay’ın bozma kararına uyarsa, aldatıldığından şüphelenen eşlerin yasadışı yollarla yapacakları dinlemeler, boşanma davalarında delil olarak kabul edilecek.(anka)
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
pasif kalmadım, herşeyi kayle aldım, hiçbir detayı kaçırmadım. çok sabırlı davrandığım için bir çok şey kazanacağımı düşünüyorum. evet, en az zararla kurtulmam lazım. dedim ya; yüzüğüme kadar götürmüş...almam lazım,maddi manevi çok şey kaybettim. görüştüğü erkeğe değil de, kendisine manevi tazminat davası açacağım ...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
staticc rumuzlu üyeden alıntı
pasif kalmadım, herşeyi kayle aldım, hiçbir detayı kaçırmadım. çok sabırlı davrandığım için bir çok şey kazanacağımı düşünüyorum. evet, en az zararla kurtulmam lazım. dedim ya; yüzüğüme kadar götürmüş...almam lazım,maddi manevi çok şey kaybettim. görüştüğü erkeğe değil de, kendisine manevi tazminat davası açacağım ...
Geçmiş olsun ... eşinizin diğer şahıs ya da şahıslarla bahsettiğiniz hitap tarzı ile (kocacığım / aşkım) konuşmaları zinaya delalet eder. Eşinizin açmış olduğu davaya karşı davacı olarak katılıp tazminat talep edebilirsiniz.
Eşinizin sadakatsizliğini ispat ederseniz maddi ve manevi tazminat alabilirsiniz. Ayrıca eşinizin birlikte olduğunu söylediğiniz kişilere Borçlar Kanunu 41/2 maddesi gereğince haksız fiil nedeni ile tazminat davası açabilirsiniz.
Elde ettiğiniz ses kayıtları sizin adınıza suç değildir. Aksine sizin boşanma davanızda haklı bir şekilde davayı kazanmanıza yardımcı olacak delildir.
Acizane tavsiyem; tanık olarak mahkemeye eşinizin birlikte olduğunu düşündüğünüz kişileri de bildirin. Ses kayıtlarını çözümleyin (yazılı metin haline getirin) sizi tehdit eden kişiye mahkemede avukatınız telefon numarasını ve sizi arayıp bu tür bir konuşma yapıp yağmadığını sorsun. Bu ifadeler kayıtlara geçirilsin. Tazminat davanızda ve tehdit nedeni ile açacağınız ceza davasında size çok faydası olacaktır. Ayrıca boşanmanızı kolaylaştıracaktır.
Geçmiş olsun..
Bu arada aşağıda yazılı olan sayın İsmet İnönünü' nün sözüne dikkat edin derim...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Abdullah Bey, bu güzel ve içten yorumunuz için çok teşekkür ederim. gerekli delilleri elde ettim, dosyalıyorum.
Ben boşanmayı redetmeyi düşünüyorum. Yani işi zorlaştırmayı ve uzatmayı düşünüyorum. Süründürmek istiyorum. Öyle kolay olmamalı...maddi manevi kayıp içerisindeyim. daha sonra da üstüne davayı açmayı düşünüyorum. davayı görüştüğü çocuklara değil de (daha sonra başıma bela olmamaları açısından) kendisine açmayı düşünüyorum. manevi tazminat davası dışında maddi dava da mı açayım ? altınlar konusunda ne yapabilirim. yüzüğüme kadar götürdü. en azından yarısını kurtaramaz mıyım nişanda düğünde kınada taktıklarımızdan? onun sülalesinden kimse bir şey takmadı.ailesinin taktığı iki bilezik te sahte çıktı. sahte olduğuna dair ispatım da (attığı sms lerden) var...
maddi manevi tazminat davalarımın miktarı ne olsun?
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Yüzüğünüz sizindir. Karınıza ait olmadığı için davada onu talep edebilirsiniz. Karınıza ait olan altınları alamazsınız ama.
Ayrıca sunacağınız delillerde zinayı ispatlamış olacağınız için kesin boşanma sebebidir.
Maddi manevi tazminatların miktarı herkesin ekonomik durumuna göre değişir. Kimisi 50.000 TL ister, kimisi 100.000 TL ister, kimisi 300.000 ister, kimisi 1.000.000 TL ister. bunun kıstası karşınızdaki kişinin ekonomik durumu ve kusur durumudur.
Siz yüksek isteyin. Nasılsa kararı hakim verecek. İllaki istenen rakamı hakim vermiyor çünkü. siz yüksek isteyin ki karşı tarafın gözü korksun.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
anladım... yüzüğümü alıcam, altınları gene de talep edicem, hakim verir vermez.neyse.
tazminat davasına yoğunlaşmam lazım.benm tek amacım altınlardı..hangi konuda başarılı olabileceksem o konuya yoğunlaşacam.
davayı ne kadar açayım mesela. kız çalışmıyor.ailesinin durumları çok iyi ama...evler dükkanlar... 10,000 mi açayım 20,000 mi.ne kadar açayım...örneğin.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Kızın ailesinin ekonomik durumu nedir? Sonuçta bu kıza ailesi bakıyor o manada.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
staticc rumuzlu üyeden alıntı
anladım... yüzüğümü alıcam, altınları gene de talep edicem, hakim verir vermez.neyse.
tazminat davasına yoğunlaşmam lazım.benm tek amacım altınlardı..hangi konuda başarılı olabileceksem o konuya yoğunlaşacam.
davayı ne kadar açayım mesela. kız çalışmıyor.ailesinin durumları çok iyi ama...evler dükkanlar... 10,000 mi açayım 20,000 mi.ne kadar açayım...örneğin.
tazminat davalarında harç parasını unutmayın...miktarı ona göre yazın...10.000 e 160 gibi...sizin için zenginleme sebebi olmamalı...gerisi delil dayanak şahit ikna isbat.....
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
denizblk rumuzlu üyeden alıntı
Kızın ailesinin ekonomik durumu nedir? Sonuçta bu kıza ailesi bakıyor o manada.
Kızın ailesinin ekonomik durumu ya da mal varlığının ; kıza biçilen tazminatla nasıl bir bağlantısı olabilir.?..
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı
Kızın ailesinin ekonomik durumu ya da mal varlığının ; kıza biçilen tazminatla nasıl bir bağlantısı olabilir.?..
Yaşam standardı!
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
denizblk rumuzlu üyeden alıntı
Yaşam standardı!
Hakedilen tazminat miktarı icraya verilecek...icra muhatabdan mal beyanı isteyecek...sonuç.. elde var sıfır...resmiyette garibanları oynuyor...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı
Hakedilen tazminat miktarı icraya verilecek...icra muhatabdan mal beyanı isteyecek...sonuç.. elde var sıfır...resmiyette garibanları oynuyor...
Aynı şey erkekler içinde geçerli. Böyle erkeklerde var.
Tazminat kararı verilsin. Nasılsa bir gün mal sahibi olur. O zamanda tazminatı tahsil eder. İnsan alacağını icra ile takip eder nasılsa. Yeter ki alcam desin. Günün birinde miras kalır, bir şey olur nasılsa tahsil edilir.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Alıntı:
staticc rumuzlu üyeden alıntı
anladım... yüzüğümü alıcam, altınları gene de talep edicem, hakim verir vermez.neyse.
tazminat davasına yoğunlaşmam lazım.benm tek amacım altınlardı..hangi konuda başarılı olabileceksem o konuya yoğunlaşacam.
davayı ne kadar açayım mesela. kız çalışmıyor.ailesinin durumları çok iyi ama...evler dükkanlar... 10,000 mi açayım 20,000 mi.ne kadar açayım...örneğin.
Merhaba,
Sonuçta sadece yüzüğünüz ve takılar burada mağdurluk değildir. Mağdurluk evlilik masrafları söz, nişan, düğün ve ev kurumu vs benzeri maddeler ve giderleriniz. Bunun yanı sıra kıs asüren evlilik ve 1 haftada durumun aldatmaya varması ve tehditler.
Şimdi;
Bu durumda bir organize suç çetesi olabilir,
Bu evlilik kasti ve bilinerek yapılmış olabilir,
Eşiniz sizi sevmeden evlenmiş ve maddi çıkar için yapmış olabilir,
Benzeri vs konular olabilir,
Bence kesinlikle bunu bir suç davası olarak da açmanızı tavsiye ederim. Benim düşünceme göre bir organize suç ile karşı karşıya olabilirsiniz. Eşiniz burada zorlama ile kullanılmış olabilir.
Bu pencereden bakın birde!...
Saygılar,
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
Ocak 2011 de 3.duruşmamız oldu. Bu zamana kadar 5 tanık bile dinlettik.. 200 tl tedbir nafakası ödemeye mahkum etti beni. Br de davanın başlangıç tarihinden itibaren.yani 5-6 ay da birikmişi var...ödemiyceğim tabiki...mart ayına erteledi duruşmayı. şimdi benim bu parayı ödemem mümkün değil tabiki. Itiraz edeceğiz. Maaşım 1050 tl. 500 tl kira veriyorum. 225 tl evlilik zamanında yapılan borçları kapamak için çekilen kredinin taksitleri var, 30 tl elektrik, 30 tl doğalgaz, 25 - 30 tl su faturası (tel.faturamı eklemedim bile)... Neyse..elimde kalıyor 235,00 tl... Bu gibi evraklar ile itiraz dilekçemizi vereceğiz.. Iptal etme yüzdesi nedir şimdi bu nafakayı??? Iptal etmez ise çalışmamın bi anlamı kalmıyor. Işten ayrılırım (maaşımdan kesmesinler diye) hapis yatarım daha iyi. Yatarım çıkarım yatarım çıkarım.ta ki nafaka kesilene kadar...açık konuşucam param olsa bile 5 tl vermem. O kadar şey yaşadıktan sonra bunu gururuma yedirmem...neyse...şimdi bu sonucu bekliyorum... ve ayrıca bir dava daha açacağım..çünkü alyansıma kadar bütün değerli eşyaları paraları altınları alıp gitti..işin başka tarafı ben bütün bunları ispatladım... tehtit edenler için de suç duyurusunda bulunacağım.bütün bunları ikametim olan başka bir şehirde yapacağım...vs.vs.vs.
eğer bu nafaka iptal edilmezse işten ayrılacağım pılımı pırtımı toplayıp ailemin yanına döneceğim. nafakayı ödemeyeceğim hapis yatacağım.vs..adalet bu mudur şimdi arkadaşlar ??? neyse...
AVUKATIM İLGİLENİYOR ... FAKAT DEĞERLİ FİKİRLERİNİZE İHTİYACIM VAR ...
-
20 09 2010 / tarihli boşanma davamın gelişmeleri
20,09,2010 tarihinde açmış olduğum konu aşağıdaki gibidir :
Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
konuyu uzatmadan anlatacağım...
evlendik, karım; birinci haftadan psikopatlıklara başladı.saldırmalar,hakaretler,tehtitler.bunların hepsini ispatı mümkün durumdayım.tehtit mesajlarından vücudumu tırnak izleriyle harita gibi yapmasından darp raporuma kadar. vs.vs.vs..evden giderken alyansıma kadar götürmüş.bunu bile ispatı mümkün durumdayım.üstüne şiddetli geçimsizlik diye dava açmış.davaya avukatımla katılacağız, altınları geri talep edeceğim,manevi tazminat davası açacağım..en son da bugün, edinmiş olduğu bir erkek arkadaşı aradı tehtitler etti.tehtit etme savcılığa veririm dedim, seni de savcıyı da ........ gibi küfürler. sesini de kaydettim... vs.vs.vs... eskiden kullanmış olduğumuz mail ve facebook hesabını geri aldım, şifreyi değiştirdim geri vermedim, bir sürü pisliği de çıktı ortaya. sevgilisiyle kocacım lı aşkım lı konuşmalar. aynı evdeyken de netten ayarladığı başka bir erkekle tel de bile konuşurken bile yakalamıştım daha önce. kopma nokatalarından bir tanesi de oydu.neyse.... hepsinin numaraları ad soyadları mevcuttur.hepsini çıkardım...
yapacaklarım dışında daha neler yapabilirim. büyük manevi maddi kayıp içerisindeyiz ailece.
SON DURUM İSE ŞÖYLE OLDU;
gelişmeler :
Ocak 2011 de 3.duruşmamız oldu. not:hakim bayan dı...Bu zamana kadar 5 tanık bile dinlettik.. 200 tl tedbir nafakası ödemeye mahkum etti beni. Br de davanın başlangıç tarihinden itibaren.yani 5-6 ay da birikmişi var...ödemiyceğim tabiki...mart ayına erteledi duruşmayı. şimdi benim bu parayı ödemem mümkün değil tabiki. Itiraz edeceğiz. Maaşım 1050 tl. 500 tl kira veriyorum. 225 tl evlilik zamanında yapılan borçları kapamak için çekilen kredinin taksitleri var, 30 tl elektrik, 30 tl doğalgaz, 25 - 30 tl su faturası (tel.faturamı eklemedim bile)... Neyse..elimde kalıyor 235,00 tl... Bu gibi evraklar ile itiraz dilekçemizi vereceğiz.. Iptal etme yüzdesi nedir şimdi bu nafakayı??? Iptal etmez ise çalışmamın bi anlamı kalmıyor. Işten ayrılırım (maaşımdan kesmesinler diye) hapis yatarım daha iyi. Yatarım çıkarım yatarım çıkarım.ta ki nafaka kesilene kadar...açık konuşucam param olsa bile 5 tl vermem. O kadar şey yaşadıktan sonra bunu gururuma yedirmem...neyse...şimdi bu sonucu bekliyorum... ve ayrıca bir dava daha açacağım..çünkü alyansıma kadar bütün değerli eşyaları paraları altınları alıp gitti..işin başka tarafı ben bütün bunları ispatladım... tehtit edenler için de suç duyurusunda bulunacağım.bütün bunları ikametim olan başka bir şehirde yapacağım...vs.vs.vs.
eğer bu nafaka iptal edilmezse işten ayrılacağım pılımı pırtımı toplayıp ailemin yanına döneceğim. nafakayı ödemeyeceğim hapis yatacağım çıkacağım yatacağım çıkacağım.ta ki nafaka düşene kadar... sonra da hayatımın bir kısmında bunu ödeteceğim gibi şeyler...vs..adalet bu mudur şimdi ...
AVUKATIM İLGİLENİYOR ... FAKAT DEĞERLİ FİKİRLERİNİZE İHTİYACIM VAR ...
-
Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Karımın erkek arkadaşı bile tehdit etmeye başladı !
konuyu uzatmadan anlatacağım...
evlendik, karım; birinci haftadan psikopatlıklara başladı.saldırmalar,hakaretler,tehtitler.bunların hepsini ispatı mümkün durumdayım.tehtit mesajlarından vücudumu tırnak izleriyle harita gibi yapmasından darp raporuma kadar. vs.vs.vs..evden giderken alyansıma kadar götürmüş.bunu bile ispatı mümkün durumdayım.üstüne şiddetli geçimsizlik diye dava açmış.davaya avukatımla katılacağız, altınları geri talep edeceğim,manevi tazminat davası açacağım..en son da bugün, edinmiş olduğu bir erkek arkadaşı aradı tehtitler etti.tehtit etme savcılığa veririm dedim, seni de savcıyı da ........ gibi küfürler. sesini de kaydettim... vs.vs.vs... eskiden kullanmış olduğumuz mail ve facebook hesabını geri aldım, şifreyi değiştirdim geri vermedim, bir sürü pisliği de çıktı ortaya. sevgilisiyle kocacım lı aşkım lı konuşmalar. aynı evdeyken de netten ayarladığı başka bir erkekle tel de bile konuşurken bile yakalamıştım daha önce. kopma nokatalarından bir tanesi de oydu.neyse.... hepsinin numaraları ad soyadları mevcuttur.hepsini çıkardım...
sonrasında olan gelişmeler :
gelişmeler :
Ocak 2011 de 3.duruşmamız oldu. not:hakim bayan dı...Bu zamana kadar 5 tanık bile dinlettik.. çok zengin olmalarına rağmen 200 tl tedbir nafakası ödemeye mahkum etti beni. Br de davanın başlangıç tarihinden itibaren.yani 5-6 ay da birikmişi var...ödemiyceğim tabiki...mart ayına erteledi duruşmayı. şimdi benim bu parayı ödemem mümkün değil tabiki. Itiraz edeceğiz. Maaşım 1050 tl. 500 tl kira veriyorum. 225 tl evlilik zamanında yapılan borçları kapamak için çekilen kredinin taksitleri var, 30 tl elektrik, 30 tl doğalgaz, 25 - 30 tl su faturası (tel.faturamı eklemedim bile)... Neyse..elimde kalıyor 235,00 tl... Bu gibi evraklar ile itiraz dilekçemizi vereceğiz.. Iptal etme yüzdesi nedir şimdi bu nafakayı??? Iptal etmez ise çalışmamın bi anlamı kalmıyor. Işten ayrılırım (maaşımdan kesmesinler diye) hapis yatarım daha iyi. Yatarım çıkarım yatarım çıkarım.ta ki nafaka kesilene kadar...açık konuşucam param olsa bile 5 tl vermem. O kadar şey yaşadıktan sonra bunu gururuma yedirmem...neyse...şimdi bu sonucu bekliyorum... ve ayrıca bir dava daha açacağım..çünkü alyansıma kadar bütün değerli eşyaları paraları altınları alıp gitti..işin başka tarafı ben bütün bunları ispatladım... tehtit edenler için de suç duyurusunda bulunacağım.bütün bunları ikametim olan başka bir şehirde yapacağım..gelip gitsinler...vs.vs.vs.
eğer bu nafaka iptal edilmezse işten ayrılacağım pılımı pırtımı toplayıp ailemin yanına döneceğim. nafakayı ödemeyeceğim hapis yatacağım çıkacağım yatacağım çıkacağım.ta ki nafaka düşene kadar... sonra da hayatımın bir kısmında bunu ödeteceğim gibi şeyler...vs..adalet bu mudur şimdi ...
AVUKATIM İLGİLENİYOR ... FAKAT DEĞERLİ FİKİRLERİNİZE İHTİYACIM VAR ...
Ayrıca eşimin bana saldırmalarının birinde vücudum harita gibi tırnak yaraları ile dolmuştu. bi iki gün içinde de nelerle karşılaşacağımı tahmin edemediğim için hastaneye gidip darp raporu aldım. o gün de vücudumun resimlerini de çekmiştim.mevcut...bunun için de bi dava açabilir miyim? mesajlarda sabit olan küfürleri için dava açabilir miyim?
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Bahsettiğim konuların çok ayrıntısı da var... Sorularınız olursa yanıtlamaya hazırım. Lütfen değerli fikirlerinizi esirgemeyin...saygılar...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Darp ve şiddete uğrayacaksınız ve şikayetçi olabilir miyim diye soracaksınız. Tabiki şikayetçi olabilirsiniz. Gidin savcıya şikayet dilekçenizi verin. Durduğunuz kabahat. Hak kaybına uğramamak için hemen şikayetçi olun.
Hatta bunun haricinde yapabileceğiniz bir şey daha var. Savcıdan 4320 sayılı Aileyi koruma yasası gereği 6 ay evden uzaklaştırma talep edeceksiniz. Savcıya gidin, kendisi gerekeni yapar. Yani soruşturmayı ve dava açmayı.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
denizblk teşekkür ederim öncelikle. herşeyi ispatlamama rağmen (vücudumdaki yaraları bahsini bile yapmamam dışında) sonunda nafaka bile verdi hakim. tamam, altınları bütün değerli eşyaları alıp gittiği için açıcağım dava dışında hastane raporlu vücudumdaki yaralar için de dava açıcam...daha önce bu konuyu avukatımla gündeme getirmedik hakime negatif elektrik vermeyelim diye. fakat bu gibi olumsuz dava gelişmelerinden sonra ve boynunu kendisi saç düzleştiricisiyle yakmasına rağmen bunu bile bana yüklemesi iftira atmasından sonra bunu da gündeme getirmeye karar verdim. bunların dışında nafakayı iptal için de fikirlerinizi söyler misiniz? konuyu okuyan diğer arkadaşların da sorularını ve fikirlerini rica ediyorum...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
durumuzun biraz karışık geldi bana haklı olmanıza rağmen nasıl nafakayı kazandı...sizi tehdit edenlere siz cevap vermediniz değilmi eğer cvp verdiyseniz haklıyken haksız olabilirsiniz.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
msn adresi ve facebook adreslerinin şifresini değiştirdiğinizi yazmışsınız bu konuyla ilgili eşiniz suç duyurusunda bulunsa sizin için sorun olmayacak mı? avukatınız var sanırım bu durumlara avukatınız ne diyor?merak ettiğim eşinizle bu duruma nasıl geldiniz sizin şiddet vs bi durumunuz olmadı mı?
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Alıntı:
asi sevdam rumuzlu üyeden alıntı
durumuzun biraz karışık geldi bana haklı olmanıza rağmen nasıl nafakayı kazandı...sizi tehdit edenlere siz cevap vermediniz değilmi eğer cvp verdiyseniz haklıyken haksız olabilirsiniz.
aslında hiç karışık değil. anlattıklarım ve ayrıntılardan ibaret..ben bahsettiğim ve bahsetmediğim ayrıntılarda her konuda haklıyım.yemin ederim haksız olduğum bi konu olsa haksızım derim.o kadar da dürüst bir insanım.neyse...tehtit edenlere tek cevabım; beni tehtit etmeyin savclığa veririm ve napıyorsanız yapın gibi oldu...bahsettiğim mercilere ve bana edilen küfürleri bile kaydettim telefonuma.bunları hakşme bile söyledim..sormuşsunuz ya haklı olmana rağmen nasıl nafaka aldı diye. işte onu bilmiyoruz.hakim kadın olunca sanıyorum böyle oluyor.hakime aldattı beni diyorum bana medeni haklardan bahsediyor.tabiki arkadaşları olabilir diyorum fakat aşkımlı kocacım lı konuşmuşlar diyorum,ispatlıyorum yazışmalarıyla, gene söylediklerimi anlamsız görüyor. böyle bir saçmalık bir durum itşe.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Alıntı:
asi sevdam rumuzlu üyeden alıntı
msn adresi ve facebook adreslerinin şifresini değiştirdiğinizi yazmışsınız bu konuyla ilgili eşiniz suç duyurusunda bulunsa sizin için sorun olmayacak mı? avukatınız var sanırım bu durumlara avukatınız ne diyor?merak ettiğim eşinizle bu duruma nasıl geldiniz sizin şiddet vs bi durumunuz olmadı mı?
bahsi geçen msn ve facebook adreslerini biz zamanında ortak kullanıyorduk zaten..kayıtlı olan adres isimleri de eşimle benim adımı taşıyordu zaten..şifreleri bulup girmek benm için çock oyuncağı oldu zaten..şifreleri kırma gibi bir zahmette bulunmadım bile.pisliklerini ortaya çıkardığımda ise beni tehtit etti, mahkemeye sunarsan suç duyurusunda bulunurum diye ve bulundu da..savcıya ifade verdim, biliyordum zaten şifreleri dedim.isimleri gösterdim ortaktı zaten dedim.savcyla çok iyi anlaştık.aldattığını da gösterince beni daha iyi anladı.o süreci geçtim yani.sorun olmadı....avukatımla da yapıyoruz bişiler.karşımızdaki hukuk karşısında önde olan bir cinsiyete sahip olunca işimiz zor oluyor böyle işte...biz bu duruma nasıl geldik; anlaşmazlıklar çıktı, başka erkeklerle de konuştuğunu görünce bu nokatalara geldik..hala da hak aramaya başlaması saçma bir şekilde, olayları budaklandırdı.rezil insanların yapacağı sıradan şeyler sanırım bunlar.
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
gerçekten çok kötü bir durum dürüst olalım sizde şiddet uygulamadınız mı? hakimin cinsiyetiyle bir ilgisi yok bence anlaşmaya neden gtmyorsunuz siz boşanmayı istiyorsunuz yazdıklarına göre eşinizde istiyor zengn dyorsunuz belkide nafakayı almaya tenelzül etmez...sakin olun fevri davranırsanız daha çok kaybedersiniz eşiniz hala arıyor mu tehdit küfür vs.ben açmak istediğiniz davaları da anlamadım eşine nasıl dava açacaksınız ki altınları mahkemede talep etmediniz mi? nafakaya itiraz edeceğinizi söylemişsiniz zaten 5 tanık çıkarmanız bence iyi olmamış hakmin gözünde haksız duruma düşürmüş sizi ben mesleğim icabı biliyorum bu tür durumları:)
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
peki sonuç ne oldu takipsizlik mi oldu şikayettebulundu demişsiniz...savcıya verdiğiniz ifade örneğini aldınız mı aile mahkemesine sunun isterseniz.savcı haklı olduğumu anladı demişsiniz
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
affınıza sığınarak bişey söylemek istiyorum bence sizde şiddet uygulamışsınızdır çünkü yazdıklarınız bana pek inandırcı gelmedi saç düzleştiricisyle kendini yaktı vs bide entersan olan sizin vucüdunuz da darp raporu alacak kadar çizik var hiç mi karşılık vermednz bir erkek olarak davayı ne zaman açtınız bence bize dürüst olun bizde tecrübelerimzden yola çıkarak size yardımcı olmaya çalışalım...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Alıntı:
asi sevdam rumuzlu üyeden alıntı
gerçekten çok kötü bir durum dürüst olalım sizde şiddet uygulamadınız mı? hakimin cinsiyetiyle bir ilgisi yok bence anlaşmaya neden gtmyorsunuz siz boşanmayı istiyorsunuz yazdıklarına göre eşinizde istiyor zengn dyorsunuz belkide nafakayı almaya tenelzül etmez...sakin olun fevri davranırsanız daha çok kaybedersiniz eşiniz hala arıyor mu tehdit küfür vs.ben açmak istediğiniz davaları da anlamadım eşine nasıl dava açacaksınız ki altınları mahkemede talep etmediniz mi? nafakaya itiraz edeceğinizi söylemişsiniz zaten 5 tanık çıkarmanız bence iyi olmamış hakmin gözünde haksız duruma düşürmüş sizi ben mesleğim icabı biliyorum bu tür durumları:)
her zaman dürüst bir insanım ) şiddet uygulamadım. hakimin cinsiyetyle ilgisi var bence. erkeklerle kocacım aşkımlı konuşmuş diyorum ispatlıyorum yazışmalarıyla, bana medeni kanunlardan bahsedip erkek arkadaşları olabilir diyor. bunun neresinde mantık hadi cevap verin ? neyse. evet tabiki boşanmak istedim gel anlaşalım dedim, evlendiğimin aynı ayında alyansım dahil bütün altınları alıp gitti. hepsinden vazgeçtim, annemin manevi değeri çok yüksek setimni ver dedim üzülmeyelim dedim daha fazla.vermedi...eşim artık ne erkek arkadaşları tarafından tehtit ettiriyor ne de tel ile rahatsz ediyor.onları aştım artık.. 5 tanık çıkarmam iyi olmamış mı...ben o tanıkları çıkarmak zorunda kaldım, çünkü ünv den bi kız buldu ve abisini de ekledi ona işkence yaptığımı darp ettiğimi iddaaa etti tanıklarıyla.yalan...içkiler içirip ilişkiye zorladığımı vs.vs.vs. gibi yalanlar.ki ben sigara bile kullanmam. hakim bu işin ehli değil mi peki? bütün bu olaylardan sonra nafaka mı verilir? var mı böyle saçmalık var mı böyle adalet?
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Alıntı:
asi sevdam rumuzlu üyeden alıntı
affınıza sığınarak bişey söylemek istiyorum bence sizde şiddet uygulamışsınızdır çünkü yazdıklarınız bana pek inandırcı gelmedi saç düzleştiricisyle kendini yaktı vs bide entersan olan sizin vucüdunuz da darp raporu alacak kadar çizik var hiç mi karşılık vermednz bir erkek olarak davayı ne zaman açtınız bence bize dürüst olun bizde tecrübelerimzden yola çıkarak size yardımcı olmaya çalışalım...
estağfurullah... ben burada neden yalan yazayım peki.kendimi tatmin ediyorum gibi de geldi aynı zamanda size. kesinlikle hayır...o vücudumdaki yaralar neden oluştu biliyor musunuz: evden çıkmaya çalışırken oluştu. rezil bir insan. yapıştı mı japon yapıştırıcısı gibi. ya bayıltana kadar ki kurtulmak için dövmek gerekirdi ya da evden çıkmak. ki ben bu gibi olayları 3 kez yaşadım. iş yerime geldim kaldım o gecelerde. bir gece de de mutfakta gecenin 2 sinde erkeğin biriyle konuşurken yakaladım, hesap sormaya kalktım bana saldırdı, kötü şeyler yapmamak için evden çıktım. biliyor musunuz:bunu gerçekten anlayamazsınız.yaşamanız lazım böyle bir hasta ile evliliği.hasta olduğunu son bir hafta anladığınızda anlarsınız başınıza geleni..geleyim sorunuza: bütün değerli eşyaları alıp evden gittikten sonra defalarca baskı yaptı dava aç diye, açmadım..en azından annemn setini ver dedim, anlaşalım,senle uğraşmayayım dedim..vermedi. o boşanma davası açtı, biz de kabul ettik fakat kusuru kabul etmeyerek tazminat davası açtık..sağlık sorunlarım çıktı sinir ve strese dayalı. bu konuya kadar gündeme getirdik.aldatılmamı da herşeyi de internetten çıkardım ispatladık...gelgelelim. tedbir nafakası bile aldı...bence adalet değil bu... neyse.şimdiki amacım artık bu:yoruldum...tedbr nafakasını kaldırmak....sonrasında da Allah ından bulsun. o kadar... bayan hukuk karşısında hep önde.ben bunu anladım. ve de Türkiye de hakikaten hukuk ta yok...bir hakimin bunları görmemesi imkansız çünkü...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
bakın ben adelet için çalışan biriyim siz bu yaptığınızla eşinizin haklı olduğunu gösteriyorsunuz zaten...ben açıkçası yazdıklarına inanmadım sırtımda vs çizik var diyorsunuz peki evden çıkarken üstünü giyinik haldeyken nasıl oluyorda tırnak çiziği oluyor :) siz eminim kzı tetiklediniz ve darp uyguladınız yapmayın adelet bu şeklde işler doğru şekilde yazılarınızdan bile agrasiz olduğunuz belli mahkemede de böyle davrandıysanız bu hakimin gözünden kaçmaz emin olun...eşinizi kötülememiz çok yanlış birşey yaşanmıştır vebitmiştir sürekli maddiyattan söz ediyorssunuz peki siz hiç mi maneviyat yaşamadınız....hiç mi sevgi olmadı saygı çerçevesinde yazın burda bunları yazmanız dahi kanıt ve suç ılımlı olun ben mesleğimde 6 yılı doldurdum eşinizi tanımama rağmen bu yazdıklarınızdan darp gördüğü aşikar...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
sizin yanlış bildiğiniz bir nokta var nafakayı kazanması tazminatı da kazanaak anlamına gelmez..peki size birşey söyleyeym şifreyi biliyordum dyorsunuz neden değiştirip eşinizle bu duruma geldiniz ki şifreyi değiştirmeden delillerinizi alsaydınız..adelet yok dyorsunuz peki birşey sormak istyorum bu dava sizin olmadığını düşünün şifreyi biliyorum diliyorsunuz sizin şifrenisini bildiğiniz bir adresten eşiniz neden böyle bişey yapsın buna ne hakim inanır ne savcı ne de başka biri:) siz eşiniz burada olmamsına rağmen hakaret yazıyorsunuz sizin dövmediğinizi kabul etmeleri çok saçma olur bence çok fevri davranıyorsunuz...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
peki... hani derler ya dört duvar arasında yaşananı yaşayan bilir ancak diye. çok doğru bir sözmüş gerçekten... konu kapanmıştır. lütfen artık kimse yorum falan yazmasın. bütün fikirler için teşekkür ediyorum. herkese kolay gelsin...
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
Alıntı:
asi sevdam rumuzlu üyeden alıntı
sizin yanlış bildiğiniz bir nokta var nafakayı kazanması tazminatı da kazanaak anlamına gelmez..peki size birşey söyleyeym şifreyi biliyordum dyorsunuz neden değiştirip eşinizle bu duruma geldiniz ki şifreyi değiştirmeden delillerinizi alsaydınız..adelet yok dyorsunuz peki birşey sormak istyorum bu dava sizin olmadığını düşünün şifreyi biliyorum diliyorsunuz sizin şifrenisini bildiğiniz bir adresten eşiniz neden böyle bişey yapsın buna ne hakim inanır ne savcı ne de başka biri:) siz eşiniz burada olmamsına rağmen hakaret yazıyorsunuz sizin dövmediğinizi kabul etmeleri çok saçma olur bence çok fevri davranıyorsunuz...
nerede hakaret yazmışım söyle bakayım ? )
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
ne zamandan beri adalet için çalışan biri böyle ciddi bir hukuk sitesine üye olurken mesleğini ev hanımı yazar ? sizin şeffaflığınız bu mudur? işte bu yüzden ben sizin avukat olduğunuza inanmıyorum tabiki. bu vb.konulardaki düşüncelerim konunun en sonunda yazıyor. bi bakın isterseniz ) dikkat ediyorum diğer arkadaşlar ile aranızda bayağı yorum farkları var. ) ya da düşüncem ne biliyo musunuz ) : siz gerçekten avukatsınız ve müvekkiliniz için delil toplamaya çalışıyosunuz )
-
Cevap: Karımın erkek arkadaşları tehtit - konu 2
sn. asi sevdam, ) ÖNCELİKLE DİĞER MESJLARINIZDAN ALINTI YAPARAK BİŞİLER SORDUM. ÖNCELİKLE ONLARI CEVAPLAYIN. MESELA HANGİ CÜMLEMDE HAKARET ETTİĞİMİ SÖYLEYİN...daha önceki bi mesajınızda adalet için çalıştığınızı söylediğinize göre avukatsınız ) yazdıklarınıza bakarak konuşuyorum ) avukatsanız profilinizde neden ev hanımı yazıyor? hele bir de kayıt tarihiniz 31,11,2011 olursa . kayıt olup hemen sadece benim olayımla neden böyle ilgilendiniz hemen... bu mudur kutsal meslek olarak sayılan avukatlık mesleğinin şeffaflığı..veya sırf yazmak için başka üye adı ile üyelik açıldı.. ya da bilmiyor musunuz konuyu açan üye, kontrol panelinde konuyu okuyan üyelerin üye adlarını görebildiğini. hele bir de o üyeler üye isimlerini kendi isim ve soyisimleri ile kayıt yaptılarsa. e daha açık konuşayım efendim; bunu en başından beri ilk defa söylüyorum; konuyu sürekli siz ve şu an davalık olduğum eşim okuyorsunuz sürekli ) hayırdır...BU YAZILANLARI MUTLAKA DİĞER ARKADAŞLAR DA OKUYORDUR. BUYRUN ARKADAŞLAR SİZ DE YORUM YAZIN....