Aldatmalara mevcut hukuki mevzuatın katkıları var mı?

Biraz fikir jimnastiği...Değerli hukukculardan ,psikiyatri uzmanlarından,üyelerden katkı bekliyorum..tesbit..erkek aldatır..kimle aldatır..?.boşanmış, dul ve bekar hanımlarla aldatır..yani bu işin erkeği kadını yok...100 erkek aldatıyorsa işin içinde 100 de kadın var demektir..şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa; bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa aldatma sayısı artar mı azalır mı.?..kanaatimce hem büyük oranda azalır hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir..:)

1-Sahiden öyle bir düzen düşünebiliyormusunuz.O zaman nolur biliyormusunuz,ay o benim eski karımı aldı,bak ya şu filanın eşi harika ayarliyim de 5 ayları dolunca ben alim bir süreliğine.
2-Tamamen aile kavramı ortadan kalkar.
3-Aldatma olayı zaten kalmaz,dediğiniz kimin eli kimin cebinde misali.

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Biraz fikir jimnastiği...Değerli hukukculardan ,psikiyatri uzmanlarından,üyelerden katkı bekliyorum..tesbit..erkek aldatır..kimle aldatır..?.boşanmış, dul ve bekar hanımlarla aldatır..yani bu işin erkeği kadını yok...100 erkek aldatıyorsa işin içinde 100 de kadın var demektir..şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa; bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa aldatma sayısı artar mı azalır mı.?..kanaatimce hem büyük oranda azalır hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir..:)

---

Memleketimin okumuş, mektep-medrese görmüş "Mühendisi" bile böyle düşünüyorsa vay halimize.
İleriye değil hep geriye gidiyoruz sanırım.
Mantar gibi bir gecede kurulan üniversiteler ve verdiği eğitimin irdelenmesi lazım bu aşamada bence.
Çocuğum bir üniversite kazansın, okusun diye kendimi boşunamı paralıyorum acaba diye bir karamsarlığa kapılıyorum bu düşünceleri okudukça.

Sn. Üye,

Daha ilk iletinizden tabiri caiz ise "zırvalamanız" gerçekten çok acı.
Çok istiyorsanız "şeri-at" le yönetilen bir ülkeye iltica edip fikir jimnastiğinizi orada uygulamaya koyabilirsiniz.

Öyle bir şey oluşsa; erkekler eski eşlerini takır takır öldürmeye başlar ( ki bugün bile çok çok fazla var) bu iyice normalleşmeye başlar, kadınlar eşlerini kaptırmamak (!) sürekli manipülasyon yapmaya başlarlar (şimdi de var ama çok artar ilişki onun üzerine kurulu değil) aldatma bir "olay" olmaktan çıkar normalleşir.

Bu arada sadece dul-bekar-boşanmış hanımlarla değil, evli hanımlar da kocalarını aldatıyor.

Alıntı:

---

swan rumuzlu üyeden alıntı

Memleketimin okumuş, mektep-medrese görmüş "Mühendisi" bile böyle düşünüyorsa vay halimize.
İleriye değil hep geriye gidiyoruz sanırım.
Mantar gibi bir gecede kurulan üniversiteler ve verdiği eğitimin irdelenmesi lazım bu aşamada bence.
Çocuğum bir üniversite kazansın, okusun diye kendimi boşunamı paralıyorum acaba diye bir karamsarlığa kapılıyorum bu düşünceleri okudukça.

Sn. Üye,

Daha ilk iletinizden tabiri caiz ise "zırvalamanız" gerçekten çok acı.
Çok istiyorsanız "şeri-at" le yönetilen bir ülkeye iltica edip fikir jimnastiğinizi orada uygulamaya koyabilirsiniz.

---

Bu konunun 'şeriat' la ilişkilendirilmesi oldukça üzücü..çoğu kadın eski eşten ayrılıp kendisiyle evlenme vaadiyle kandırılıyor..halbuki nüfus kayıtları şeffaf olsa bir de mahkeme bürokrasisi azaltılmış olsa hiç bir kadın bu işe alet olmaz..ya da kendisini tescil imkanı bulur...fikir üretmek yerine hitap tarzınız çok eski bir moda...O.D.T.Ü mezunuyum ve bizde fikir üretmek fikre saygı esastır...

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Bu konunun 'şeriat' la ilişkilendirilmesi oldukça üzücü..çoğu kadın eski eşten ayrılıp kendisiyle evlenme vaadiyle kandırılıyor..halbuki nüfus kayıtları şeffaf olsa bir de mahkeme bürokrasisi azaltılmış olsa hiç bir kadın bu işe alet olmaz..ya da kendisini tescil imkanı bulur...fikir üretmek yerine hitap tarzınız çok eski bir moda...O.D.T.Ü mezunuyum ve bizde fikir üretmek fikre saygı esastır...

---

Fikir diye ortaya attığınız şeyin saygı duyulacak, tartışılacak bir yanı yok zira "aile" kavramını es geçiyor. Daha iyi fikirleriniz varsa buyrun demode tarzımla pekala tartışabilirim.

Alıntı:

---

swan rumuzlu üyeden alıntı

Fikir diye ortaya attığınız şeyin saygı duyulacak, tartışılacak bir yanı yok zira "aile" kavramını es geçiyor. Daha iyi fikirleriniz varsa buyrun demode tarzımla pekala tartışabilirim.

---

Sn.swan "aile" kavramını mevcut mevzuatla ne kadar ayakta tuttuğumuz ortada...boşanan boşanana....o beğenmediğiniz üniversiteliler olarak bu sancıya ne çare üretebildik.?..tenkit ettiğiniz fikre alternatif getireceksiniz...islam hukuku bambaşka bir konu....beğenirsin beğenmezsin...benim derdim mevcut mevzuat içinde ne alternatifler getirebiliriz...bu insanlar niye boşanıyor...?..keyfi mi.? aslaaa..eğitim ve para çözer derlerdi öğrencilik yıllarımızda....o da tutmadı...sancı daha da arttı...dikkat ederseniz anlaşmalı boşanmalar o kadar tahribata sebebiyet vermiyor....çekişmeli zaten isminden belli...tam bir brezilya dizisi..hakim ne yapsın...demekki eşlerden herhangi biri de istemediği zaman boşanma kararı verilmeli...tabiki mali hukuk ta korunaraktan...ve en önemli bir konuya tek hakimin bakması....kesinlikle bir heyet karar vermeli ...bu şekilde hakimler aleyhine olan suizanlarda ortadan kalkar kanaatimce..

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Sn.swan "aile" kavramını mevcut mevzuatla ne kadar ayakta tuttuğumuz ortada...boşanan boşanana....o beğenmediğiniz üniversiteliler olarak bu sancıya ne çare üretebildik.?..tenkit ettiğiniz fikre alternatif getireceksiniz...islam hukuku bambaşka bir konu....beğenirsin beğenmezsin...benim derdim mevcut mevzuat içinde ne alternatifler getirebiliriz...bu insanlar niye boşanıyor...?..keyfi mi.? aslaaa..eğitim ve para çözer derlerdi öğrencilik yıllarımızda....o da tutmadı...sancı daha da arttı...dikkat ederseniz anlaşmalı boşanmalar o kadar tahribata sebebiyet vermiyor....çekişmeli zaten isminden belli...tam bir brezilya dizisi..hakim ne yapsın...demekki eşlerden herhangi biri de istemediği zaman boşanma kararı verilmeli...tabiki mali hukuk ta korunaraktan...ve en önemli bir konuya tek hakimin bakması....kesinlikle bir heyet karar vermeli ...bu şekilde hakimler aleyhine olan suizanlarda ortadan kalkar kanaatimce..

---

Boşanmakla öğrenim arasındaki tek korelasyon; eğitim almış kadınların almamış olanlardan daha iyi para kazanma imkanları olması; böylece istemediği bir evliliği sürdürme zorunluluğu olmaması.
Eğitimle öğretim arasında ciddi bir fark var biliyor musunuz?

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Biraz fikir jimnastiği...Değerli hukukculardan ,psikiyatri uzmanlarından,üyelerden katkı bekliyorum..tesbit..erkek aldatır..kimle aldatır..?.boşanmış, dul ve bekar hanımlarla aldatır..yani bu işin erkeği kadını yok...100 erkek aldatıyorsa işin içinde 100 de kadın var demektir..şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa; bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa aldatma sayısı artar mı azalır mı.?..kanaatimce hem büyük oranda azalır hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir..:)

---

Adınızı çok iddialı buldum; profilinizde yer aldığı üzere iddialı bir mühendissiniz de sanırım..

Saptamalarınız doğru; ama aldatma demeyelim işi avamlaştırmayalım bu kavramlarla; kişi dilediği yaşamı seçer beklentilerini bulmadığı sürece; Anayasada ve medeni hukuk'ta yer almış kişi özgürlüklerini evlilik akdi ile kısıtlamak ne derece doğru tartışılır.

Birlikte olunamıyorsa; çözüm yargı sisteminden geçer; evlilik demoklesin kılıcı gibi kişilerin üzerinde sallanan, ve her daim ağırlığını üzerinde hissettiğimiz bir yapıda olmamalıdır..Birbirlerini seven eşlerden ve aile düzenlerden sözüm dışarı...

Kadın ya da erkek olsun- evlilik kurumunu kağıt üzerinde bırakmış zihinsel ya da tensel olarak başka mecralara kayanların evlilik birlikteliği altında gösterdikleri aile birliği ne kadar içtendir? Hadi kendimizi aldatmayalım...Dürüstçe cevap verelim; mevcut statükoyu korumak adına; karşımızdaki bireyin de sevmek, sevilmek, saygı duyulmak haklarına özen gösterelim...;)

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Kasım 2004 de açmış olduğum boşanma davam şubat 2006 da RED edildi..Gerekçeli kararda...Mahkememizin 03 .03.2005 günlü celsesinde takdir edilen tedbir nafakasının hüküm kesinleşinceye kadar devamına....ibaresi var.Tebligatlar usulüne uygun yapılmış olup dava temyiz edilmemiştir..bugüne kadar 200 tl. tedbir nafakası ödemeye devam ettim...kesinleşme tarihi 12 mart2006...şimdi ben bu nafakaları boşa mı ödedim...?..3 yıllık fiili ayrılığa etkisi nedir..? saygılarımla....

---

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Biraz fikir jimnastiği...Değerli hukukculardan ,psikiyatri uzmanlarından,üyelerden katkı bekliyorum..tesbit..erkek aldatır..kimle aldatır..?.boşanmış, dul ve bekar hanımlarla aldatır..yani bu işin erkeği kadını yok...100 erkek aldatıyorsa işin içinde 100 de kadın var demektir..şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa; bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa aldatma sayısı artar mı azalır mı.?..kanaatimce hem büyük oranda azalır hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir..:)

---

Sayın üye şu iki iletide size ait. Bunlardan yola çıkarak;
1- Henüz kendi boşanma davasındaki basit bir nafaka problemini bile (medeni hukukda açık seçik yazılıdır nafakaya dair hükümler) araştırmamış, çözememiş ve dahi hukukla ilgisi olmayan (yazdıklarınızdan belli) birisi olarak çok iddialı vede haddini aşmış bir rumuz kullanmışsınız. Gerçek hukukçulara haksızlık etmişsiniz.
2- Bir hukukçu olmadığınız ve teknik adam olarak mekanik düşündüğünüz için bahsettiğiniz statünün geçerliliği olmadığı gibi üzerinde fikir jimnastiği yapılamayacak kadarda absürd bir yaklaşım.
3- O bahsettiğiniz okulda evet fikir üretilir ve üretilen fikre saygı duyulması öğretilir. Ama benim bildiğim öyle saygın bir okuldan böyle sapkın bir fikir çıkmaz, çıkarsa da saygı duyulmaz. Spor sahasının oturaklarında yazılı DEVRİM 'i özümseyemeden, anlayamadan, sindiremeden mezun olmuşsunuz.Ailelerde ve doğal olarak toplumda ahlaki çöküntüyü öngören bir DEVRİM den bahsetmiyor o yazı. Okuduğunuz okulun toplumsal anlamdaki misyonununu bilseydiniz bu toplum için "bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa" cümlenizin ne kadar yakışıksız olduğunu anlardınız.

Ancak benim merak ettiğim bir durum var. Sormadan edemeyeceğim; bu kadar iddialı bir rumuz, bu kadar absürd bir konuyu forum sayfalarına taşımakla neyi hedefliyorsunuz. Beklentiniz nedir?
Dikkat çekmekmi ? Günah çıkartmakmı ? Kişisel tatminmi ? Provokasyonmu ?
Dürüst olalımmı ? Hepimiz meraktayız...

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Sayın üye şu iki iletide size ait. Bunlardan yola çıkarak;
1- Henüz kendi boşanma davasındaki basit bir nafaka problemini bile (medeni hukukda açık seçik yazılıdır nafakaya dair hükümler) araştırmamış, çözememiş ve dahi hukukla ilgisi olmayan (yazdıklarınızdan belli) birisi olarak çok iddialı vede haddini aşmış bir rumuz kullanmışsınız. Gerçek hukukçulara haksızlık etmişsiniz.
2- Bir hukukçu olmadığınız ve teknik adam olarak mekanik düşündüğünüz için bahsettiğiniz statünün geçerliliği olmadığı gibi üzerinde fikir jimnastiği yapılamayacak kadarda absürd bir yaklaşım.
3- O bahsettiğiniz okulda evet fikir üretilir ve üretilen fikre saygı duyulması öğretilir. Ama benim bildiğim öyle saygın bir okuldan böyle sapkın bir fikir çıkmaz, çıkarsa da saygı duyulmaz. Spor sahasının oturaklarında yazılı DEVRİM 'i özümseyemeden, anlayamadan, sindiremeden mezun olmuşsunuz.Ailelerde ve doğal olarak toplumda ahlaki çöküntüyü öngören bir DEVRİM den bahsetmiyor o yazı. Okuduğunuz okulun toplumsal anlamdaki misyonununu bilseydiniz bu toplum için "bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa" cümlenizin ne kadar yakışıksız olduğunu anlardınız.

Ancak benim merak ettiğim bir durum var. Sormadan edemeyeceğim; bu kadar iddialı bir rumuz, bu kadar absürd bir konuyu forum sayfalarına taşımakla neyi hedefliyorsunuz. Beklentiniz nedir?
Dikkat çekmekmi ? Günah çıkartmakmı ? Kişisel tatminmi ? Provokasyonmu ?
Dürüst olalımmı ? Hepimiz meraktayız...

---

Hiç biri değil sayın Abdullah bey; O kadar çok karşılaştık ki site ve sitelerde benzer yaklaşımlarla yazan kişilerle; hukukçuların zekasızlığından! dem vuranlara kadar bir çok ilginç insanla tanıştık bu konuya benzer savlarda bulunan kişi de:) mühendis olduğunu söylüyordu sahi...

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Sayın üye şu iki iletide size ait. Bunlardan yola çıkarak;
1- Henüz kendi boşanma davasındaki basit bir nafaka problemini bile (medeni hukukda açık seçik yazılıdır nafakaya dair hükümler) araştırmamış, çözememiş ve dahi hukukla ilgisi olmayan (yazdıklarınızdan belli) birisi olarak çok iddialı vede haddini aşmış bir rumuz kullanmışsınız. Gerçek hukukçulara haksızlık etmişsiniz.
2- Bir hukukçu olmadığınız ve teknik adam olarak mekanik düşündüğünüz için bahsettiğiniz statünün geçerliliği olmadığı gibi üzerinde fikir jimnastiği yapılamayacak kadarda absürd bir yaklaşım.
3- O bahsettiğiniz okulda evet fikir üretilir ve üretilen fikre saygı duyulması öğretilir. Ama benim bildiğim öyle saygın bir okuldan böyle sapkın bir fikir çıkmaz, çıkarsa da saygı duyulmaz. Spor sahasının oturaklarında yazılı DEVRİM 'i özümseyemeden, anlayamadan, sindiremeden mezun olmuşsunuz.Ailelerde ve doğal olarak toplumda ahlaki çöküntüyü öngören bir DEVRİM den bahsetmiyor o yazı. Okuduğunuz okulun toplumsal anlamdaki misyonununu bilseydiniz bu toplum için "bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa" cümlenizin ne kadar yakışıksız olduğunu anlardınız.

Ancak benim merak ettiğim bir durum var. Sormadan edemeyeceğim; bu kadar iddialı bir rumuz, bu kadar absürd bir konuyu forum sayfalarına taşımakla neyi hedefliyorsunuz. Beklentiniz nedir?
Dikkat çekmekmi ? Günah çıkartmakmı ? Kişisel tatminmi ? Provokasyonmu ?
Dürüst olalımmı ? Hepimiz meraktayız...

---

"haddini aşmış","absürd yaklaşım","sapkın fikir",absürd konu"....DEVRİMci bir beyefendinin güzel hitab tarzı....
"HUKUKCULAR KRALI" rumuzu kemal sunal ın filmlerinden esinlenerek tamamen latife olsun diye belirlenmiştir...bütün meslek erbabına olduğu gibi hukukculara da saygım sonsuzdur...
spor sahasındaki yağmur yağınca ortaya çıkan güneşle birlikte kaybolan "DEVRİM" yazısını keşke taşlara değilde halkın kafasına gönlüne işleyebilseydik....daha bir fikre açılıma katlanamıyoruz...
benim maksadım ne dikkat çekmek ne günah çıkartmak ne kişisel tatmin hele hele provakasyon hiç olamaz....merakınızı gidermek babından evet ben samimi bir ATATÜRK DEVRİM cisiyim....taşa kazıyanlardan, salon devrimcilerinden hiç değilim...
bir kere 100 kadına 101 erkek düştüğünden ; türkiyede birden çok eşlilik teknik ve hesap olarak mümkün değildir...

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

"haddini aşmış","absürd yaklaşım","sapkın fikir",absürd konu"....DEVRİMci bir beyefendinin güzel hitab tarzı....
"HUKUKCULAR KRALI" rumuzu kemal sunal ın filmlerinden esinlenerek tamamen latife olsun diye belirlenmiştir...bütün meslek erbabına olduğu gibi hukukculara da saygım sonsuzdur...
spor sahasındaki yağmur yağınca ortaya çıkan güneşle birlikte kaybolan "DEVRİM" yazısını keşke taşlara değilde halkın kafasına gönlüne işleyebilseydik....daha bir fikre açılıma katlanamıyoruz...
benim maksadım ne dikkat çekmek ne günah çıkartmak ne kişisel tatmin hele hele provakasyon hiç olamaz....merakınızı gidermek babından evet ben samimi bir ATATÜRK DEVRİM cisiyim....taşa kazıyanlardan, salon devrimcilerinden hiç değilim...
bir kere 100 kadına 101 erkek düştüğünden ; türkiyede birden çok eşlilik teknik ve hesap olarak mümkün değildir...

---

Farkındamısınız ama devrimcilik lafzı çok uzun sürelerden beri belirli bir ideolojik çizgiyi layıkıyla yerine getirenler için söyleniyor..:)

Mustafa Kemal büyük bir deha ve inkilapcı kişiliğiyle anılır.. Tüm dünya üzerinde yetişen ve çok saygı duyulan bir kişi olmasından öte; ideolojilere rağbet etmedi...

Kim devrimci olduğunu beyan etti ve siz de kişiyi gıyabında; "salon devrimciliği ile" bir söylenişte bulunup yargıladınızı? Ayrıca o kavrama salon devrimciliği değil; "Tatlı su sosyalistliği" denir..

Site yönetimine özel ricam;adımın "hukukçular kraliçesi olarak değiştirilmesini talep ediyorum; :DD bakar mısınız, aidiyetin olunmadığı konularda iddialı isimler yazılabliliyor ben de 25 senelik bir hukukçu olarak adımın değiştirilmesini talep ediyorum.:) )

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Biraz fikir jimnastiği...Değerli hukukculardan ,psikiyatri uzmanlarından,üyelerden katkı bekliyorum..tesbit..erkek aldatır..kimle aldatır..?.boşanmış, dul ve bekar hanımlarla aldatır..yani bu işin erkeği kadını yok...100 erkek aldatıyorsa işin içinde 100 de kadın var demektir..şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa; bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa aldatma sayısı artar mı azalır mı.?..kanaatimce hem büyük oranda azalır hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir..:)

---

Hahahahaa.. İzninizle.... what is the matrix?:):)

Alıntı:

---

AV.FERDA AYDIN rumuzlu üyeden alıntı

Site yönetimine özel ricam;adımın "hukukçular kraliçesi olarak değiştirilmesini talep ediyorum; :DD bakar mısınız, aidiyetin olunmadığı konularda iddialı isimler yazılabliliyor ben de 25 senelik bir hukukçu olarak adımın değiştirilmesini talep ediyorum.:) )

---

Sizi praetor ilan ettim şimdi. çook iyi bir insanım ben bugün. Neden Acaba:) Oturup hemen kendime geleyim geçer:)

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Biraz fikir jimnastiği...Değerli hukukculardan ,psikiyatri uzmanlarından,üyelerden katkı bekliyorum..tesbit..erkek aldatır..kimle aldatır..?.boşanmış, dul ve bekar hanımlarla aldatır..yani bu işin erkeği kadını yok...100 erkek aldatıyorsa işin içinde 100 de kadın var demektir..şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa; bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa aldatma sayısı artar mı azalır mı.?..kanaatimce hem büyük oranda azalır hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir..:)

---

Sizin yaptığınız türde fikir jimnastiği yapanlar oldukça bol keseden eşlilik, bol keseden çapkınlık vs. daha çok yuvalar yıkılır. Hayattaki önemli değerler böyle aşağı sevilere çekilmemeli bence... Kendi fikir jimnastiğinizi kendi beyninizde yapın, kurgulayınız. Kendi hayat felsefenizi (birden fazla eşilikvs)
biz üyelerle paylaşmak zorunluluğu hissetmeyiniz.

Alıntı:

---

ayısıgım08 rumuzlu üyeden alıntı

Sizin yaptığınız türde fikir jimnastiği yapanlar oldukça bol keseden eşlilik, bol keseden çapkınlık vs. daha çok yuvalar yıkılır. Hayattaki önemli değerler böyle aşağı sevilere çekilmemeli bence... Kendi fikir jimnastiğinizi kendi beyninizde yapın, kurgulayınız. Kendi hayat felsefenizi (birden fazla eşilikvs)
biz üyelerle paylaşmak zorunluluğu hissetmeyiniz.

---

Benim tescilden kastım birden fazla evliliği savunuyorum anlamına gelmez....zaten savunan kim..?...bugün bir realite var....tescilli olmasa da bu bir vakıa....hiç bir kadın tescilli bir şekilde hemcinsinin üzerine eş olmak istemez...işte şeffaflık olmadığından "el altı" çalışıyor...şeriat-kesme-biçme üçgeninden başka mevzulara başka bakış açısı getiremez misiniz...ben zaten mevcut mevzuat içerisinde ne tür tedbirler alınabilir onu irdeliyorum......

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

..şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa; bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa aldatma sayısı artar mı azalır mı.?..kanaatimce hem büyük oranda azalır hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir........

---

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Benim tescilden kastım birden fazla evliliği savunuyorum anlamına gelmez....zaten savunan kim..?...bugün bir realite var....tescilli olmasa da bu bir vakıa....hiç bir kadın tescilli bir şekilde hemcinsinin üzerine eş olmak istemez...işte şeffaflık olmadığından "el altı" çalışıyor...şeriat-kesme-biçme üçgeninden başka mevzulara başka bakış açısı getiremez misiniz...ben zaten mevcut mevzuat içerisinde ne tür tedbirler alınabilir onu irdeliyorum......

---

İrdelemek başka önermek başka. Niyetinizi ortaya koyuyorsunuz, kanaatınızı belirtiyorsunuz. Kötü örnek oluyorsunuz. İnsanların; bahsettiğiniz, önerdiğiniz dejenerasyon nedeni ile canı yanıyor. Buradaki insanların hassasiyetleri ile dalga geçmeyin. Buna hakkınız yok.

Alıntı:

---

AV.FERDA AYDIN rumuzlu üyeden alıntı

Site yönetimine özel ricam;adımın "hukukçular kraliçesi olarak değiştirilmesini talep ediyorum; :DD bakar mısınız, aidiyetin olunmadığı konularda iddialı isimler yazılabliliyor ben de 25 senelik bir hukukçu olarak adımın değiştirilmesini talep ediyorum.:) )

---

Ferda hanım;bu durumu hukuk okuyamamanın verdiği ızdırabın dışa vurumu olarak görsek olmaz mı..?? :'(...ben de 22 yıllık ,arazide jeoloji mühendisiyim...keşke sizde bizden bir rumuz seçseniz de bizimde namımız yürüse....:DD

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

İrdelemek başka önermek başka. Niyetinizi ortaya koyuyorsunuz, kanaatınızı belirtiyorsunuz. Kötü örnek oluyorsunuz. İnsanların; bahsettiğiniz, önerdiğiniz dejenerasyon nedeni ile canı yanıyor. Buradaki insanların hassasiyetleri ile dalga geçmeyin. Buna hakkınız yok.

---

Sn.Yaman ;başta siz olmak üzere bugün için canı yananlarında mı müsebbibi ben ve benim gibi düşünenler..?...işin içinden çıkamayınca bocalıyorsunuz....aksini savunduğunuz şeyler toplumu çıkmaza soktu....siz de bunun hesabını verin o zaman...

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Sn.Yaman ;başta siz olmak üzere bugün için canı yananlarında mı müsebbibi ben ve benim gibi düşünenler..?...işin içinden çıkamayınca bocalıyorsunuz....aksini savunduğunuz şeyler toplumu çıkmaza soktu....siz de bunun hesabını verin o zaman...

---

Sayın üye.. Hukukcu değilsiniz, Psikolog değilsiniz, toplum bilimci değilsiniz. Başta da dediğim üzere haddini aşan söylemleriniz var. Yazdıklarınızın hiç bir bilimsel / hukuksal / etik dayanağı yok. Sorunuzun yanıtını çok net veriyorum. Ben ve benim gibi canı yananların da müsebbibi siz ve sizin gibi düşünenlerdir. En azından bizler hukuka sığınıp, onun üstünlüğü ve şaşmaz terazisi önderliğinde hak ve hukuk arayışı içerisindeyiz. Siz ve sizin gibiler ise acz içinde çabalıyorsunuz. Bu topluma fazladan büyük gelecek kıyafetler giydirmeye çalışıyorsunuz. Kendi dejenere olmuş olgu ve yaşam biçiminize hukuksal kılıflar bulmaya çalışıyorsunuz.
Bu cümleden olmak üzere ve bundan sonra.. Lütfen varsa hukuki bilgi ve paylaşımlarınızı yazınız. Yada susup okuduklarınızdan feyz alınız..
Saygılar..

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Biraz fikir jimnastiği...

---

tamam

Alıntı:

---

tesbit..erkek aldatır..kimle aldatır..?.boşanmış, dul ve bekar hanımlarla aldatır..

---

Evli kadınları da bu gruba dahil etmeyi unutmayalım.

Alıntı:

---

şimdi ;evlenme süresi gibi boşanma süresi de 3-5 ay gibi kısa süreli tutulsa;

---

Boşanma süresinin kısa tutulmasında nasıl bir menfaat umuluyor anlayamadım.

Alıntı:

---

bir de birden fazla eşlilik tescil edilmiş olsa

---

Neden olmasın, kadınların birkaç kocaya sahip olması maddi olarak da onları epeyce rahatlatır, nafaka konusunda da fazla sorun yaşamazlar diye düşünüyorum.

Alıntı:

---

aldatma sayısı artar mı azalır mı.? ..kanaatimce hem büyük oranda azalır

---

Bence de azalır. İlk eş üzerine kum ya metre (ki kadın olsa kuma yahut metres adını alacaktı) getirildiğinde hızlı davranıp ilk nikahı basmış olan erkek bu sonradan gelenlere ses çıkarmayacaktır diye tahmin ediyorum. ( :DD)

Alıntı:

---

hem de mahkemelerin yükü azalır..geçimsizlikler mahkemeye taşınmadan evlerde halledilecektir..:)

---

Bu son cümleyi okuduğumda aklıma klişe bir söylem geldi. Geçimsizliklerin evlerde hallolacak şekli "kanlı mı olacak kansız mı?" :)

İlknur hanım bır sual de benden size?
Peki cennet kısmında huri ve nurilik boyutunda kacıncı eş huri/nuri kontenjanından atanacaktır.? :)

Yalan rüzgarı gibi oldu konu

Alıntı:

---

Av.İlknur Sezgin Temel rumuzlu üyeden alıntı

tamam

Evli kadınları da bu gruba dahil etmeyi unutmayalım.

Boşanma süresinin kısa tutulmasında nasıl bir menfaat umuluyor anlayamadım.


Neden olmasın, kadınların birkaç kocaya sahip olması maddi olarak da onları epeyce rahatlatır, nafaka konusunda da fazla sorun yaşamazlar diye düşünüyorum.

Bence de azalır. İlk eş üzerine kum ya metre (ki kadın olsa kuma yahut metres adını alacaktı) getirildiğinde hızlı davranıp ilk nikahı basmış olan erkek bu sonradan gelenlere ses çıkarmayacaktır diye tahmin ediyorum. ( :DD)

Bu son cümleyi okuduğumda aklıma klişe bir söylem geldi. Geçimsizliklerin evlerde hallolacak şekli "kanlı mı olacak kansız mı?" :)

---

İlknur hanım; bazı arkadaşlarımızın yaptığı gibi ; hitap tarzında seviyeyi düşürmeden bu garibin fikirlerine değer verip katkınıza binaen hasseten teşekkürlerimi arzeder saygı ifadesi olarak ellerinizden öperim...
evli kadınları bu gruba dahil etmeyi unutmuş değilim...hemcinslerime hoş görmediğim gibi ahlaki değerler ve neseb açısından kadınlara hiç hoş görmüyorum....
Boşanma süresinin kısa tutulmasından nasıl bir menfaat umulur? a gelince....orada da anlaşmalı boşanmalardan yola çıktım...eşler mutlu yargı mutlu...al gülüm ver gülüm...."şiddetli geçimsizlik","çekişmeli dava"...isimleri bile itici mini terör kokuyor...her ne kadar 3 senelik fiili ayrılık hükmünü değiştirmek ellerinde değilse bile hakimler isterlerse davaları reddetmeye gitmeden boşanma kararıyla bunun önüne geçebilirler....hele hele 3 sene meselesi tamamen aldatmalara çanak tutuyor....
Bir de eşler ; mahkemeye gitmeleri halinde , kısa sürede boşanacaklarını bildikleri zaman kılıçlarını kınlarına koyarlar ; ya sulh olurlar yada anlaşma yönüne gidilir...

Alıntı:

---

Av.Duygu Tekay rumuzlu üyeden alıntı

İlknur hanım bır sual de benden size?
Peki cennet kısmında huri ve nurilik boyutunda kacıncı eş huri/nuri kontenjanından atanacaktır.? :)

Yalan rüzgarı gibi oldu konu

---

Duygu hanımcığım, öyle bir noktaya temas ettiniz ki derya deniz mübarek.

Gerçi ben yanıtlarım, işin içinden çıkmaya da muktedirim (? :)) ama zannımca hukuki platformumuz bahis konusu meseleler için pek müsait değil.

Hurilerin tarih içinde ortaya çıkışlarında tek eşli Zerdüştün tek eşliliği öğütleyen öğretisiyle başlamak lazım evvela...
Dilerseniz başka bir mekanda devam edebilirim her daim. :)

Alıntı:

---

Av.Duygu Tekay rumuzlu üyeden alıntı

Sizi praetor ilan ettim şimdi. çook iyi bir insanım ben bugün. Neden Acaba:) Oturup hemen kendime geleyim geçer:)

---

Teşekkürler; praetor da oldum ya....:DD Araziler kraliçesi olmaktan da:DD vazgeçtim; tüm taleplerimi geri çekiyorum bir kaç saat...

Alıntı:

---

Av.Duygu Tekay rumuzlu üyeden alıntı

Hahahahaa.. İzninizle.... what is the matrix?:):)

---

Matrix bir yana terminatör olmak gerekiyor galiba? :) "Den" alınmaya yönlendirmek için;yeni bir tartışmanın kapılarını aralayalım; avam filmlerin hayranları için! :ok

Alıntı:

---

Av.Duygu Tekay rumuzlu üyeden alıntı

Sizi praetor ilan ettim şimdi. çook iyi bir insanım ben bugün. Neden Acaba:) Oturup hemen kendime geleyim geçer:)

---

Geçmesin desem...:DD Hazır size rastlamışken başka taleplerim de olacak...:)

Mevzuat insanların çoğunun yaptığı veya yapılmasını doğru bulduğu hareketlerin devlet eliyle tespitidir. Kanunlar tepeden inmez, canı sıkılan biri kanun yaptım alın uygulayın diyemez, TBMM önüne gelen tasarıyı toplumun menfaatine olup olmadığını düşünerek oylar, kabul eder ve yasalaştırır.
Şimdi yasalar boşanmayı ne zorlaştırıyor ne de kolaylaştırıyor diyebileceğimiz gibi konunun aldatma ile hiçbir ilgisi yoktur. Evli olup, hiç boşanma niyeti olmayan biri dahi aldatabilir. Bu yüzden basiretsizliği kendisinde araması gereken kişilerin, kanunlar aldatma oranını arttırıyor bahanesini yine kanunlar korumaz. 3 günde aşık olup evlenip, 4 gün sonra olmuyor boşanacağım demesi halinde mahkemelerin de 7 günde karar vermeye hakları vardır. Evlenirken, evlilik sürerken mantıklı veya aşkla davranan taraflar, nedense iş boşanma kararına gelince her türlü akılalmaz taktiğe başvurmakta, hukuku ve hukukçuları lüzumsuz meşgul etmektedirler. Medeni bir şekilde evlenebilen, medeni bir şekilde boşanmayı (anlaşmalı) bilebilmelidir ki bunun tek sorumlusu da ne kanunlar ne de mahkemelerdir.
Bu yüzden konu; boşanmazsan aldatırım restine çekiliyorsa, size ancak şu söylenir; "aldatırsan aldat, zaten ben seni gözümden sildim...".

Alıntı:

---

litigation rumuzlu üyeden alıntı

Mevzuat insanların çoğunun yaptığı veya yapılmasını doğru bulduğu hareketlerin devlet eliyle tespitidir. Kanunlar tepeden inmez, canı sıkılan biri kanun yaptım alın uygulayın diyemez, TBMM önüne gelen tasarıyı toplumun menfaatine olup olmadığını düşünerek oylar, kabul eder ve yasalaştırır.
Şimdi yasalar boşanmayı ne zorlaştırıyor ne de kolaylaştırıyor diyebileceğimiz gibi konunun aldatma ile hiçbir ilgisi yoktur. Evli olup, hiç boşanma niyeti olmayan biri dahi aldatabilir. Bu yüzden basiretsizliği kendisinde araması gereken kişilerin, kanunlar aldatma oranını arttırıyor bahanesini yine kanunlar korumaz. 3 günde aşık olup evlenip, 4 gün sonra olmuyor boşanacağım demesi halinde mahkemelerin de 7 günde karar vermeye hakları vardır. Evlenirken, evlilik sürerken mantıklı veya aşkla davranan taraflar, nedense iş boşanma kararına gelince her türlü akılalmaz taktiğe başvurmakta, hukuku ve hukukçuları lüzumsuz meşgul etmektedirler. Medeni bir şekilde evlenebilen, medeni bir şekilde boşanmayı (anlaşmalı) bilebilmelidir ki bunun tek sorumlusu da ne kanunlar ne de mahkemelerdir.
Bu yüzden konu; boşanmazsan aldatırım restine çekiliyorsa, size ancak şu söylenir; "aldatırsan aldat, zaten ben seni gözümden sildim...".

---

Sn meslektaşım düşüncelerinizi onaylıyorum...

Kötü emsaller örnek teşkil edemezler..

Konunun tamamını okuyamadım, başlığa çok sonradan dahil oldum ancak yanlış bir tespit ise affola: konuyu açan sayın üyemiz aldatmaların mı boşanmaya sebep olduğu, yoksa boşanma davalarının uzun sürmesinin mi aldatmaya zemin hazırladığı hususunda içsel bir çelişkiye düşmüş galiba.

Naçizane tecrübem şu yöndedir ki; boşanma davalarının uzun sürmesi aldatmaya sevk etmemekte. Genellikle zaten aldatma olduğu için boşanmalar gerçekleşmekte...

Dolayısıyla, alan razı satan razı ise hukuk sistemi ne yapsın?

Alıntı:

---

Av. Münteha Jan Gülsu rumuzlu üyeden alıntı

Konunun tamamını okuyamadım, başlığa çok sonradan dahil oldum ancak yanlış bir tespit ise affola: konuyu açan sayın üyemiz aldatmaların mı boşanmaya sebep olduğu, yoksa boşanma davalarının uzun sürmesinin mi aldatmaya zemin hazırladığı hususunda içsel bir çelişkiye düşmüş galiba.

Naçizane tecrübem şu yöndedir ki; boşanma davalarının uzun sürmesi aldatmaya sevk etmemekte. Genellikle zaten aldatma olduğu için boşanmalar gerçekleşmekte...

Dolayısıyla, alan razı satan razı ise hukuk sistemi ne yapsın?

---

Sn. meslektaşım havanda su dövüyoruz işte; konunun başlığına bakılınca beyhude yazışmalar ortaya çıkıyor böylelikle; kendi adıma. fikir beyan ettim tabi ki..:)

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Benim tescilden kastım birden fazla evliliği savunuyorum anlamına gelmez....zaten savunan kim..?...bugün bir realite var....tescilli olmasa da bu bir vakıa....hiç bir kadın tescilli bir şekilde hemcinsinin üzerine eş olmak istemez...işte şeffaflık olmadığından "el altı" çalışıyor...şeriat-kesme-biçme üçgeninden başka mevzulara başka bakış açısı getiremez misiniz...ben zaten mevcut mevzuat içerisinde ne tür tedbirler alınabilir onu irdeliyorum......

---

Bu konuda şeffaklık olsa sizin tabirinizle el altı çalışılsa daha mı mutlu olacağız.Ben eşinden ayrılmak üzere olan bir bayanım. Benim boşanma davamın asıl nedeni bu olmasa bile sitede belki de ben de aldatılmışımdır onu bilemem( Ayrı yaşamakta iken arkadaşlık sitelerine üye olduğunu biliyorum)Bu sitede,ülkemizde ve bütün dünyada sizin bahsettiğiniz konudan canı yanmış, hayatları yıkılma noktasına gelmiş bir çok birey var ve sanki oldukça olağan bir durummuş olması geren buymuş gibi ifade ediyosunuz.Ayrıca ben satırlarımda şeriat-kesme-biçme üçgeninden hiç bahsetmedim.Oldukça modern, ileri görüşlü bir bayanım.Lütfen yazılarımı daha dikkatli okuyup, bu yazılar doğrultusunda yanıt yazınız.

Alıntı:

---

ayısıgım08 rumuzlu üyeden alıntı

Bu konuda şeffaklık olsa sizin tabirinizle el altı çalışılsa daha mı mutlu olacağız.Ben eşinden ayrılmak üzere olan bir bayanım. Benim boşanma davamın asıl nedeni bu olmasa bile sitede belki de ben de aldatılmışımdır onu bilemem( Ayrı yaşamakta iken arkadaşlık sitelerine üye olduğunu biliyorum)Bu sitede,ülkemizde ve bütün dünyada sizin bahsettiğiniz konudan canı yanmış, hayatları yıkılma noktasına gelmiş bir çok birey var ve sanki oldukça olağan bir durummuş olması geren buymuş gibi ifade ediyosunuz.Ayrıca ben satırlarımda şeriat-kesme-biçme üçgeninden hiç bahsetmedim.Oldukça modern, ileri görüşlü bir bayanım.Lütfen yazılarımı daha dikkatli okuyup, bu yazılar doğrultusunda yanıt yazınız.

---

Şeffalık "el altı" nı bitirir veya azaltır demek istediğim halde siz farklı yorumlamışsınız...eşinizle ilgili tereddütleriniz ne yazık ki bir vakıa....bayanlardan da resmi boşanmadığı halde evlilik sitelerinde kayıtlı olanlar var...yakın arkadaşlarımdan biliyorum...
İşte davaların uzaması gayriresmi birlikteliklere böyle zemin hazırlıyor....ve bu işi de yapanların ekseriyatı üniversite mezunları...hüküm geciktikce güven azalıyor...daha resmiyet yapmam diyenler türemeye başladı maazallah....buyrun cenaze namazına..?

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Şeffalık "el altı" nı bitirir veya azaltır demek istediğim halde siz farklı yorumlamışsınız...eşinizle ilgili tereddütleriniz ne yazık ki bir vakıa....bayanlardan da resmi boşanmadığı halde evlilik sitelerinde kayıtlı olanlar var...yakın arkadaşlarımdan biliyorum...
İşte davaların uzaması gayriresmi birlikteliklere böyle zemin hazırlıyor....ve bu işi de yapanların ekseriyatı üniversite mezunları...hüküm geciktikce güven azalıyor...daha resmiyet yapmam diyenler türemeye başladı maazallah....buyrun cenaze namazına..?

---

Maalesef ülkemizde boşanma davaları da diğer davalarda çok uzun seneler sürebiliyor. Ben eşime boşanma davası açtım.O da bana karşı dava açtı. Kaç yıl sürecek bilemiyorum.. . Kız arkadaşlarımla bir yere rahatlıkla gidemiyorum. Normal erkek arkadaşlarımla bile tavla oynamaya gidemiyorum. Eşim ile aramızda bir sokak var.Her an karşıma çıkabiliyor. Beni süzmesi çok rahatsız edici. Beni yüzüme kezzap atmakla tehdit etmişti. Şimdi ilk tanıştığımız günkü gibi iltifatlar... Ben iki ayrı branşta üniversite eğitimi almış bir bayanım.Genç, güzel, bakımlı biri olarak eşim ile bitti dediğim andan bu güne hiç kimse ile gayriresmi beraberlik yaşamadım. Bu arkadaşlık sitelerinin de yuvaların yıkılmaması adına üyelerinin medeni durumlarını iyi araştırmalarını, her gelen geçenin buralara üye yapmamalarını isterdim.

Alıntı:

---

ayısıgım08 rumuzlu üyeden alıntı

Maalesef ülkemizde boşanma davaları da diğer davalarda çok uzun seneler sürebiliyor. Ben eşime boşanma davası açtım.O da bana karşı dava açtı. Kaç yıl sürecek bilemiyorum.. . Kız arkadaşlarımla bir yere rahatlıkla gidemiyorum. Normal erkek arkadaşlarımla bile tavla oynamaya gidemiyorum. Eşim ile aramızda bir sokak var.Her an karşıma çıkabiliyor. Beni süzmesi çok rahatsız edici. Beni yüzüme kezzap atmakla tehdit etmişti. Şimdi ilk tanıştığımız günkü gibi iltifatlar... Ben iki ayrı branşta üniversite eğitimi almış bir bayanım.Genç, güzel, bakımlı biri olarak eşim ile bitti dediğim andan bu güne hiç kimse ile gayriresmi beraberlik yaşamadım. Bu arkadaşlık sitelerinin de yuvaların yıkılmaması adına üyelerinin medeni durumlarını iyi araştırmalarını, her gelen geçenin buralara üye yapmamalarını isterdim.

---

Kızmayın ama tenkid ettiğiniz şeyi kendiniz yapıyorsunuz...neden karşı davayı kabul edip de temize çıkmazsınız...?eğer işin içinde mali menfaatlar varsa ^ali menfaatlara bakın derim....6.cı yılın içindeyim ve hala boşanamadım....tek herşeyimi alsalardı da bu eziyeti reva görmeselerdi....ya sev ya terket derim..:DD

Alıntı:

---

HUKUKCULAR KRALI rumuzlu üyeden alıntı

Kızmayın ama tenkid ettiğiniz şeyi kendiniz yapıyorsunuz...neden karşı davayı kabul edip de temize çıkmazsınız...?eğer işin içinde mali menfaatlar varsa ^ali menfaatlara bakın derim....6.cı yılın içindeyim ve hala boşanamadım....tek herşeyimi alsalardı da bu eziyeti reva görmeselerdi....ya sev ya terket derim..:DD

---

Siz neden 6 yılınızı feda ettiniz anlaşmalı olarak boşanmadınız. Zaman su misali akıp gidiyor. Onca zaman geçti ömrünüzden. Ben kızım için feragat etmiyorum. Eşim ile bir prokol maddesi hariç bütün maddelerde anlaştık. Benden herşeyden feragat etmemi istiyor. Kızım ve ben çok şükür bütün yaşadıklarımıza rağmen hayata karşı dimdik ayaktayız ve de öyle de olacağız. Ben stresli günleri bu kadar yoğun yaşamaya başlamadan önce hukuk fakultesine gitmek için kendime test kitapları almıştım. Ama bir türlü adapte olupta çalışamadım. Olsun azimli olduğum ve üniversiteli öğrenciler kadar genç gösterdiğim sürece hiç bir sorun olmaz. Bu süreç bittikten sonra hedeflerime, yoluma devam edeceğim

Alıntı:

---

ayısıgım08 rumuzlu üyeden alıntı

Siz neden 6 yılınızı feda ettiniz anlaşmalı olarak boşanmadınız. Zaman su misali akıp gidiyor. Onca zaman geçti ömrünüzden. Ben kızım için feragat etmiyorum. Eşim ile bir prokol maddesi hariç bütün maddelerde anlaştık. Benden herşeyden feragat etmemi istiyor. Kızım ve ben çok şükür bütün yaşadıklarımıza rağmen hayata karşı dimdik ayaktayız ve de öyle de olacağız. Ben stresli günleri bu kadar yoğun yaşamaya başlamadan önce hukuk fakultesine gitmek için kendime test kitapları almıştım. Ama bir türlü adapte olupta çalışamadım. Olsun azimli olduğum ve üniversiteli öğrenciler kadar genç gösterdiğim sürece hiç bir sorun olmaz. Bu süreç bittikten sonra hedeflerime, yoluma devam edeceğim

---

Anlaşmalı olarak boşanmak istedilerde boşanmadık mı..?...bana hiç bir teklifle gelmediler....mahkemede hep " seviyorum boşanmak istemiyorum" diye beyanda bulundu eşim ve akrabam ailesi....eşimden yadigar 2 kızımla gül gibi geçinip gidiyoruz.....şu an fiili ayrılık davam devam ediyor.....bakalım ne olacak....eşim herhalde "kendisiyle yaşamak nasib olmadı ammavelakin ; bari dava süresince hasbelkader ölürse ,
hiç olmazsa maaşı nasib olur" diye düşünüyor herhalde......:DD
keşke kızınızı bu işe bulaştırmasaydınız....su akar yolunu bulurdu...