Cinsel Taciz Davaları Nasıl Gelişir Sayın Meslektaşlarım?

İsterseniz müvekkilimin verdiği ifadeden size kısaca bahsedeyim.Kişisel olarak, ceza davalarınla hiç ilgilenmedim. Bu benim ilk ceza davam olacak ve bu konudaki bilgilerinize ihtiyacım var. Bu davaya girme sebebimde, sanık olan şahsın çok yakın bir dostum olması ve bu suçu kesinlikle işlemediğine olan inancımdır.
Olay Erzurum ilinde yaşanmış bir olaydır. Müvekkilim, 21 Kasım 2009 Cumartesi günü alışveriş yapmak ve öncesindede Erzurum Ulucamide akşam namazını kılmak üzere evinden çıkmıştır. Müvekkilim görevi gereği yaklaşık, 12 gündür bu şehirde yaşamakta ve Erzurum'u bilmemektedir. Birkaç kişiyede sorarak, Ulucaminin yeri bulmaya çalışmış, ardından Cumhuriyet caddesine giden (camini bulunduğu cadde) bir sokağa girmiş ve burada tam karşısından gelen bir bayana, Ulucaminin yerini sormuştur. Bayan, ilk başta birşey söylememiş, dönüp gitmiştir. Ardından , müvekkilim, bayanın geldiği yönde top oynayan 3-4 çocuğu görmüş ve bu çocuklara caminin yerini sormuştur. Daha öncesindede, çocuklar müvekkilimin bir yer aradağını anlamış olmalılar ki, ''abi nereyi arıyorsun, biz yardımcı olalım'' demişlerdir. Müvekkilim, çocukların gösterdiği yere doğru yürümeye başlamıştır. Bu esnada, ilk karşılaştığı bayan, geriye dönerek müvekkilime ''avuçlarım kaşınıyor, buradan defol git, ben seni burada 1-2 yıl öncede gördüm, şimdi polis çağıracağım'' ifadesini kullanmıştır. Müvekkilimde, ''ben ne yaptım ki, polis çağıracaksın. Ben hayatımda buraya ilk defa geldim ve Ulucaminin yerini arıyorum. Polisi ararsan ara'' demiştir. Bu konuşmaya, bu çocuklar şahittir. Ancak müvekkilimle, şikayetçi arasındaki ilk karşılaşmada, müvekkilimin şikayetçi bayanın sorduğu, ''Ulucaminin neresi olduğu'' sorusunu çocuklar duymamış ancak 30-40 Mt.ötede iki kişinin konuşmasından, müvekkilimin bir yer aradığını anlamışlar, müvekkilime yardımcı olmak istemişlerdir. Bayan geriye dönerek, mahalleyi ayağa kaldırmış, müvekkilimin önü, arabalı iki kişi tarafından Cumhuriyet Cad.üstünde kesilmiş ve polis çağrılmıştır.Polis beklenmiş ve karakolda ifade verilmiştir.
Sayın meslektaşlarım henüz şikayetçi bayanın ifadesinii okuma imkanım olmadı. Müvekkilim, karakol ifadesinde geçtiğini söylediği şeyleri bana sözlü olarak iletti.Bende not aldım ve sizinle paylaşıyorum. Sanırım bu arkadaşıma Cinsel Taciz / Cinsel İstismar Davası açılması kaçınılmaz (Kızın yaşını bilmiyorum ancak müvekkilim 16-17 yaşlarında olduğunu söyledi). Biraz mevzuatı karıştırdım olayın savcılıkça, takipsizlikle sonuçlandırılması zor gibi. Sanırım arkadaşım, mahkemede yargılanacak. Çünkü, cinsel taciz / istismar davalarında, şikayetçinin şikayeti hemen işleme konulup, mahkeme açılması sağlanıyormuş. Anladığım kadarıylada arkadaşım, cinsel tacizden Sulh Ceza'da yargılanacak. Şimdi bununla ilgili Savcılıkça gönderilecek iddanameyi beklemekteyiz. Ancak hazırlığımızı önceden yapmak istiyoruz. Müvekkilimde, Erzurum'da, bir şirkette müdür pozisyonunda , kariyer ve düzgün gelir sahibi bir kişi. Savcılıkça iddaname gelmeden yorum yapmak zordur sayın meslektaşlarım ancak bu konuda nasıl bir yol izlemeliyim ? Nasıl bir savunma yapmalıyım ? Bu arada, bende Erzurum'da yaşayan bir avukatım. Bu anlamda, bu arkadaşımla aynı şehirde bulunmamamız büyük bir şans oldu. Kendisi ile ailecede görüşüyoruz. Kendisi iki çocuk sahibi , 6 yıllık evli, oldukça sakin bir kişi. Bu hususta , dava sonucunda, müvekkilimin ceza alma olasılığı var mıdır ? (Kişisel olarak düşünmüyorum ancak ceza davalarındaki işleyiş nasıldır çok net bilmiyorum) Şimdiden yardımlarınız için teşekkürler...

Mağdurun polis ifadesinde ne yönde ifade vermiş, bunu bilmeden yorum yapmak zor. Ama şunu söyleyebilirim. Olayda mağdurun müvekkilinize iftira etmesini gerektiren bir durum yok gibi duruyor. Bu yüzden müvekkiliniz ceza alabilir. Burada yapılması gereken savunma mağdurun olayı yanlış anladığı, müvekkilinizi başka birisiyle karıştırdığı yönünde olmalıdır diye düşünüyorum.

Belirttiğiniz gibi ifadeyi ve isnad edilen suçu tam olarak bilmeden yorum yapmak zor görünüyor. Davanın açılması kuvvetle muhtemeldir. Ancak ifade vermeye, Erzurum'a yeni tayin olduğuna dair belgelerle (12 gün) gitmekte ve meslektaşın belirttiği gibi bunun arkadaşınız olan müvekkilinizi bir başkası ile karıştırdığı şeklinde ifade vermesinde büyük yarar var.

Erzurum'da 97 adet MOBESE kamerası varmış. Bunlardan bir kısmı ise Cumhuriyet caddesinde imiş. Bunlarla müvekkilinizin sokak sokak gezdiği, bir yeri aradığı ispatlanabilir. Ayrıca çocukları şahit göstermenizde fayda var.
Olayın gelişimi ise çok yapılan, ketenpere dediğimiz bir yöntemi hatırlatıyor. Kısa sürede yolunun kesilmesi vs. kumpas ve tazminat sızdırma metodu gibi geliyor. Lütfen şikayetçinin daha önce benzer şikayetleri olup, olmadığını araştırın. Uyap...
Çok yakında şu kadar para verirseniz davadan vazgeçerim lafı duyarsanız da şaşırmayın.

Bişe çıkmaz.Anlattığın gibiyse

Sayın Meslektaşım,

Bugün sabah İstanbul'da Ceza Hakimliği yapmış, hakimlikten emekli olmuş ve şu anda avukatlık yapan bir üstadımla görüştüm. Kendisi sonucu bilirkişinin tayin edebileceğini, bilirkişinin ifadeleri inceleyerek, bir değerlendirme yapabileceğini söyledi. Bu değerlendirmeninde büyük ölçüde hakimin vereceği kararı etkileyeceğinide belirtti kendisi. Ancak bilirsiniz ki bilirkişi değerlendirmelerine hakimler her zaman uymayabiliyorlar. Kendi takdir haklarınıda kullanabiliyorlar. (Çok enderde olsa) Ancak hakimlerin bilirkişiye başvurmaları yönünde kanunlarımızda, geniş bir teşvikde var.
Ayrıca şunuda belirtti kendisi : ''bilirkişilerle görüşüp kendilerini, arkadaşının suçsuz olduğu yönünde etkileyebilirsen, arkadaşının beraat etmesi muhtemeldir'' ifadesinide kullandı. Tabii bunun içinde yüklü miktarda bir paranında(5000 TL-10000 TL gibi ) bilirkişilere verilmesininde sözkonusu olabileceğini söyledi. Ayrıca kendisi, ''müvekkilinizin maddi durumu madem iyi, bu parayı bence verin'' şeklinde tavsiyeside oldu.
Sayın meslektaşım, cinsel taciz davalarında ilk kez bilirkişiye başvurulduğunu duyuyorum ve müvekkilimin dürüst yollarla beraat etmesini istiyorum. Çünkü müvekkilim, kişisel olarak herşeyimi emanet edebilecek kadar güvendiğim biridir. Belki, işime duygularımın karıştığını düşünüyorsunuz ama bir kişinin cinsel taciz suçu işlediğine inansanız, sanırım sizde, böyle bir davayı almazsınız. Birde şunu söylendi tarafıma;Bilirkişiden ters bir karar çıkma ihtimalide yüksek olabiliyormuş bu tür davalarda.
Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler...

Cinsel taciz davalarında bilirkişiye başvurulduğunu hiç duymadım. Ancak müvekkiliniz belki çocukların cinsel istismarı suçundan yargılanabilir. Tabi bu durumda mağdurun beden ve ruh sağlığının bozulup bozulmadığının tespiti amacıyla bilirkişiye (adli tıp) başvurulur.

Şikayetçi çocuk olduğuna göre, müvekkilinizin cinsel istismardan yargılanması söz konusu olabilir. Eğer mağdura dokunduğu iddia ediliyor ise o zaman çocukların cinsel istismarı suçundan yargılanır. Sadece laf attığı iddia ediliyor ise, neden yargılanacağı tam olarak belli değil. Çünkü bir çocuğa yapılan cinsel tacizin çocukların cinsel istismarı mı yoksa cinsel taciz suçunu mu oluşturduğu doktrinde tartışmalı. Yargıtay'ın da bu yönde bir içtihadı yok diye biliyorum.
Bence biran önce karakolda verilen ifadeleri okuyunuz. Çünkü genelde müvekkilin söyledikleri ile dosyada farklı şeylerden bahseder.

Emin Bey çok teşekkürler
Bende ifadelerin doğruluğu için bilirkişiye başvurulduğunu duymadım. Ancak şikayetçi bayan sanırım 15 yaşından büyük ve müvekkilim cinsel tacizden yargılanacak (Tck 105 / 3 aydan 2 yıla kadar hapis ve kamu haklarından mahrumiyet). Birde, herhangi bir dokunma ve cinsel ima içeren bir ifadede kullanmadığını yemin ederek söylüyor müvekkilim. Benim bildiğim şu ki, bu tür davalarda, mahkemeler şikayetçinin ifadesi ile, herhangi bir şahit dahi olmasa, sanığa ceza verebiliyormuş. Hatta bu tür davalarda, mahkemelerde bu bir teamül haline gelmiş. Çünkü şunu biliyorum ki, buna benzer bir davada Yargıtay bir sanığa mahkumiyet kararı vermiş. Hemde cinsel tacizi gören yada duyan (tabii şahitlikte önemli olan görmektir ancak duymayıda mahkemeler dikkate almakta sanırım) bir şahit olmamasına rağmen. Gerekçede inanılmaz garip : ''Durup dururken, mağdurun böyle ifade vermesi, hayatın genel akışına aykırıdır''. Sanırım mahkemelerde yargıtayın bu kararına dayanıyorlar artık. Bu gerekçe oldukça şaşırtıcı, yolda giden bir bayana gayri ihtiyari baksanız, saat bile sorsanız, gayri ihtiyari gülümseseniz, o hanımefendide gitse sizi şikayet etse, yandınız. Birde şahidi varsa ve şahidi ''bu şahıs arkadaşıma güldü, baktı, imalı bir şekilde saat sordu, adres sordu'' dese lekelenmeniz kaçınılmaz. Bu dostum için oldukça endişeliyim ve işi gücü bıraktım, onun davasında ''neler yapabilirizi'' araştırıyorum. Olayıda ailesinden gizlemek zorunda kaldı kendisi. Çok huzursuz şu anda ve bu konuyu her konuşmamızda ağlamaklı olmakta. Bu çok zor bir durum. Allah kimsenin başına vermesin. Sanırım yarın yada Çarşamba günü, şikayetçi hanımın ifadesini okuma fırsatı bulacağım. Hanımefendinin ifadesi ile ilgilide değerlendirmelerinizi bekliyorum. İyi geceler...

Birkaç kişiyede sorarak, Ulucaminin yeri bulmaya çalışmış, ardından Cumhuriyet caddesine giden (camini bulunduğu cadde) bir sokağa girmiş.....

Sayın avukat.cengiz,
Erzurum'da yaşadığınıza göre Ulucamiyi ve yerini bilirsiniz.Cumhuriyet caddesi yaklaşık 800 metrelik bir cadde ve camide cadde üzerinde.Arkadaşınız bu bayandan önce birkaç kişiye sorduğuna göre bu işte bir gariplik var sanki diye sormadan edemiyeceğim.Cumhuriyet caddesinde ve ya caddeye çıkan herhangi bir sokak içerisinde, seyyar satıcı,esnaf ve ya boyacı kime sorarsanız camiyi hemen size gösterebilir.
Geçmiş olsun..

Alıntı:

---

sidem rumuzlu üyeden alıntı

Birkaç kişiyede sorarak, Ulucaminin yeri bulmaya çalışmış, ardından Cumhuriyet caddesine giden (camini bulunduğu cadde) bir sokağa girmiş.....

Sayın avukat.cengiz,
Erzurum'da yaşadığınıza göre Ulucamiyi ve yerini bilirsiniz.Cumhuriyet caddesi yaklaşık 800 metrelik bir cadde ve camide cadde üzerinde.Arkadaşınız bu bayandan önce birkaç kişiye sorduğuna göre bu işte bir gariplik var sanki diye sormadan edemiyeceğim.Cumhuriyet caddesinde ve ya caddeye çıkan herhangi bir sokak içerisinde, seyyar satıcı,esnaf ve ya boyacı kime sorarsanız camiyi hemen size gösterebilir.
Geçmiş olsun..

---

Bu sözlere aynen katılıyor ve eklemek istiyorum Cumhuriyet cd kamera kayıtları var sizin dediğiniz gibi çocuklara sonradan yönelmiş ise bu ispat edilebilir ama ben şahsi fikrim kimse durup dururken kimseye iftira atmaz ortada sayın avukatlarında dediği gibi bir gariplik var

Alıntı:

---

Ayrıca şunuda belirtti kendisi : ''bilirkişilerle görüşüp kendilerini, arkadaşının suçsuz olduğu yönünde etkileyebilirsen, arkadaşının beraat etmesi muhtemeldir'' ifadesinide kullandı. Tabii bunun içinde yüklü miktarda bir paranında(5000 TL-10000 TL gibi ) bilirkişilere verilmesininde sözkonusu olabileceğini söyledi. Ayrıca kendisi, ''müvekkilinizin maddi durumu madem iyi, bu parayı bence verin'' şeklinde tavsiyeside oldu.

---

Bu lafları Hakimlik yapmış birinin söylediğine inanalım mı?

Alıntı:

---

avukat.cengiz rumuzlu üyeden alıntı

Sayın Meslektaşım,

Bugün sabah İstanbul'da Ceza Hakimliği yapmış, hakimlikten emekli olmuş ve şu anda avukatlık yapan bir üstadımla görüştüm. Kendisi sonucu bilirkişinin tayin edebileceğini, bilirkişinin ifadeleri inceleyerek, bir değerlendirme yapabileceğini söyledi. Bu değerlendirmeninde büyük ölçüde hakimin vereceği kararı etkileyeceğinide belirtti kendisi. Ancak bilirsiniz ki bilirkişi değerlendirmelerine hakimler her zaman uymayabiliyorlar. Kendi takdir haklarınıda kullanabiliyorlar. (Çok enderde olsa) Ancak hakimlerin bilirkişiye başvurmaları yönünde kanunlarımızda, geniş bir teşvikde var.
Ayrıca şunuda belirtti kendisi : ''bilirkişilerle görüşüp kendilerini, arkadaşının suçsuz olduğu yönünde etkileyebilirsen, arkadaşının beraat etmesi muhtemeldir'' ifadesinide kullandı. Tabii bunun içinde yüklü miktarda bir paranında(5000 TL-10000 TL gibi ) bilirkişilere verilmesininde sözkonusu olabileceğini söyledi. Ayrıca kendisi, ''müvekkilinizin maddi durumu madem iyi, bu parayı bence verin'' şeklinde tavsiyeside oldu.
Sayın meslektaşım, cinsel taciz davalarında ilk kez bilirkişiye başvurulduğunu duyuyorum ve müvekkilimin dürüst yollarla beraat etmesini istiyorum. Çünkü müvekkilim, kişisel olarak herşeyimi emanet edebilecek kadar güvendiğim biridir. Belki, işime duygularımın karıştığını düşünüyorsunuz ama bir kişinin cinsel taciz suçu işlediğine inansanız, sanırım sizde, böyle bir davayı almazsınız. Birde şunu söylendi tarafıma;Bilirkişiden ters bir karar çıkma ihtimalide yüksek olabiliyormuş bu tür davalarda.
Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler...

---

Yani hakim, bilirkişiye rüşvet vermeyi mi öneriyor? Buna tamamen saçmalık diyorum. Hiçbir hakim böyle bir şey demeyeceği gibi, bilirkişileri de böyle zan altında bırakmanızı rumuzunun önündeki avukat ünvanına hiç yakıştıramadım.

Soruyu soran avukat mı ki?

Yazdıkları çelişkilerle dolu?

Selamlar Sayın Meslektaşlarım,

Kendisi öncesinde bir kişiye daha sormuş bu caminin yerini ancak bu kişinin konuşmasından ve tarifinden bir şey anlamadığı için dönüp gitmiş.
Bazı meslektaşlarımızın şüphelerinin olması normal ama ortada gerçekten garip bir şey var. Bunu müvekkilim için söylemiyorum. Müvekkilimin masum olduğuna inanıyorum. Şu ana kadarda ''davadan vazgeçelim, bize para verin'' şeklinde de bir taleple karşılaşmadık. Yazılı ifadelerinde birer fotokopisini istedim ilgili karakoldan. Sanırım akşam 17:00 gibi temin edebileceğim ifadeleri .Ben ayrıca bir hakimin bilirkişilere rüşvet ver dediğini söylemedim. Bahsettiğim kişi emekli bir hakim ve şu anda avukatlık yapmakta. Kendisi halen ceza,iş ve icra-iflas davalarınada bakmakta. İstanbul'da bir semtte hukuk bürosu var.69 yaşında,tecrübeli bir insan. Daha fazla bu konuda detay vermemde doğru olmaz.

Sevgili arkadaşlar, mesleğim konusundada şüpheniz olmasın. Burada hiçkimseye kendimi hesap vermek zorunda hissetmiyorum ama arzu eden arkadaşlara Baro Numaramı verebilirim. Ancak bu sadece avukat olan arkadaşlar için geçerlidir. Erzurum Barosunda kayıtlarım ortadadır.

Herkesi sevgiyle selamlıyorum....

Cengiz bey,
Haklısınız Yargıtay'ın bu yönde kararı var. Eğer mağdurun sanığa iftira etmesini gerektiren bir durum yoksa hatta tanık olmasa bile mahkumiyet kararı verilebilir demiş. Bu yüzden müvekkiliniz ceza alabilir. Müvekkiliniz cinsel tacizden yargılanırsa yüksek ihtimalle adli para cezası verilir.

Şüpheye son vermek için, https://www.hukuki.net/forum/showthread.php?t=9454 linkindeki koşulları yerine getirip özel alanda bu konuyu tartışmanızı isterim. Avukat olup olmadığınız hakkında kimseyi inandırmak zorunda değilsiniz fakat unvanınızın önüne "avukat" ibaresi koyarsanız bunu en azından site yöneticilerine ispatlamak durumundasınız.

Alıntı:

---

emin782000 rumuzlu üyeden alıntı

Cengiz bey,
Haklısınız Yargıtay'ın bu yönde kararı var. Eğer mağdurun sanığa iftira etmesini gerektiren bir durum yoksa hatta tanık olmasa bile mahkumiyet kararı verilebilir demiş. Bu yüzden müvekkiliniz ceza alabilir. Müvekkiliniz cinsel tacizden yargılanırsa yüksek ihtimalle adli para cezası verilir.

---

Bu tip suçlarda, diğer birçok suçtan ayrışık olarak "aleniyet şartı" aranmaz.

Ben bu olayda bilirkişiden bilgi istenebilecek bir durum göremedim. Bilirkişiden ne sorulacak acaba? Sizin de belirttiğiniz gibi usulün 286. maddesi gereği hakimler bilirkişi kanaatine uymak zorunda değildirler ancak son dönemdeki Yargıtay kararlarına baktığımızda hakimlerin bir bilirkişi raporu kendilerini tatmin etmemiş ise ikinci bir bilirkişien aynı konuda rapor istemeden aksi yönde karar vermelirini bozma nedeni olarak görmekteyiz. Bunun ötesinde yine Yargıtay "hakim, azınlıkta kalan bilirkişinin görüşünü benimseyemez" şeklindeki bir kararı ile bu konudaki görüşünü netleştirmiştir. Özetle Yargıtay, hakimlerin bilirkişi raporları doğrultusunda karar vermelerini benimsiyor.

Konudan biraz saptım, bilirkişi konusuna fazlaca girdim galiba. Sizin olayınızda hayatın olağan akışına ters bir durum var. Kimse kimseden durduk yerde şikayetçi olmaz. Müvvekkilinizin masum olduğunu kanıtlamanız bence sizi epey uğraştıracak gibi görünüyor.

Mağdur ve Tanıkları karakolda ne ifade vermişler.?

Kendi lehine tanıkları var mı?

Yargıtayın vermiş olduğu karar ''olayla '' örtüşmeyebilir.O içtihatta sanırım tanık olmadığı halde yargıtay suçun subut ettiğine dair karar vermişti.

Sayın Yavuzcan'a cevap olarak da;

Yukarda yazılanlardan sonra bu soruyu sorma hakkımız vardır.