Gazi Üni. Hukuk Fak. Öğretim Üyeleri

Okulda üst sınıflarda her kafadan bir ses çıkıyor, allak bullak oldu kafam. Özellikle bizim okuldaki arkadaşlar bana birkaç bilgi verebilir veya tavsiyede bulunabilirse sevinirim. Dersime giren öğretim üyeleri:

Anayasa Hukuku: Atilla Özer
Medeni Hukuk: Mehmet İstemi
Hukuk Başlangıcı: Hasan Tunç

Sizden özellikle istediğim mümkünse hocaların tarzlarını yazmanız. Yani kim kendi doktrininde kalınmasını ister? Kim üretkenliği daha çok sever? Kim daha çok kendi anlattığı kelimeler üstünden yol alınmasını bekler?

Tavsiyelerinizi bekliyorum.

Saygılar...

Anayasa Hukuku'nda yapman gereken hocanın kendi notlarına çalışmak. Atilla Hoca'nın derslerine kesinlikle gir.

Medeni Hukuk'a Mehmet Hoca'nın girmesi ilginç olmuş ama Mehmet İstemi gerçekten çok iyi bir eğitmendir. Dersi dinlemesen de konuşmasını hayranlıkla takip edebilirsin. Kesinlikle çalışman gereken bir ders...

Hukuk başlangıcına gelince, Hasan Tunç hakkında yorum yapamıcam, derste kendin göreceksin zaten...

Selam golemcan,

Emrah arkadaşımızın (:D) dediği gibi Atilla Özer'in derslerine kesinlikle girmelisin ve eğer yapabiliyorsan kelimesi kelimesine not tutmalısın,tabi kelimesi kelimesine dediysek,dersle alakalı olanları yazmalısın.Atilla hocanın derste anlattığı her konu,sınav sorusu olabilir,yani hepsi çok önemli.Bu notlarla birlikte hocanın kendi kitabına da çalışırsan pek zorlanmazsın.Bu arada bu derste güzel not tutuyorsan,okulda beni bul [:ap]
Mehmet İstemi hoca,gerçekten iyi bir hukuk öğreticisidir,ders anlatırken sadece kendi dersimi,kendi konumu anlatayım geçeyim diye düşünmeyip,diğer hukuk branşlarına da ufak ufak deyinip konunun mantık çerçevesinde öğrenilmesine çalışır.Derslere mutlaka girmelisin,sınavlarda ne soracağı hiç belli olmaz,en ince ayrıntıları bile isteyebilir.
Hasan Tunç da iyi bir öğretmendir,dersinde konuşulmasından,başka şeylerle uğraşılmasından hiç hoşlanmaz,sesizce onu dinlemelisin.Hukuk başlangıcı dersi,kitaplarında ayrıntılı ve anlaşılır bir şekilde anlatıldığından pek not tutulmasına gerek bırakmaz,ama sen bilirsin...

Umarın başka bir kafadan başka bir ses çıktı gibi olmamıştır :D

Kafa karışıklığımın sebebi şu ana kadar konuştuğum üst sınıflardan sadece sizin olaylara daha optimist bir bakış açısıyla yaklaşıyor olmanız. Moralim yerine geldi. Genel olarak hocaları sıraladığım üst sınıflardaki arkadaşlar "Oğuzcum üzülme, hukuk fakültesi normal öğrenciler için 5 senedir zaten." gibi yorumlarla söze başladıkları için moralim bozulmuştu.

Uğraşıp da tek tek yazdığınız için de ayrıca teşekkür ederim.

Alıntı:

---

Selam golemcan,

Emrah arkadaşımızın (:D) dediği gibi Atilla Özer'in derslerine kesinlikle girmelisin ve eğer yapabiliyorsan kelimesi kelimesine not tutmalısın,tabi kelimesi kelimesine dediysek,dersle alakalı olanları yazmalısın.Atilla hocanın derste anlattığı her konu,sınav sorusu olabilir,yani hepsi çok önemli.Bu notlarla birlikte hocanın kendi kitabına da çalışırsan pek zorlanmazsın.Bu arada bu derste güzel not tutuyorsan,okulda beni bul [:ap]
Umarın başka bir kafadan başka bir ses çıktı gibi olmamıştır :D

Ekleyen: Ba$ak $ahin*-*05/10/2005*:* 22:09:51

---

Sevgili Başak Şahin;

Ben not almak konusunda ne kadar iyiyim onu bilmiyorum ama Atilla Hoca'nın anlattığı işe yarar her şeyi not almaya -hızına yetişebildiğim ölçüde tabi- çalışıyorum. Aslında anayasa hukukuyla ilgili çok geniş kaynaklarım var ama işte Atilla Hoca'nın kendi doktrinlerine olan bağlılığıyla ilgili efsaneler biraz elimi kolumu bağlıyor. Son olarak, ben notlarımı bilgisayara geçiriyorum. Hepsi şu an Word dosyası halinde. İsterseniz okulda verebilirim, isterseniz elektronik posta yoluyla da gönderebilirim. Siz beni haberdar edin yeter:)

Saygılar

atilla hocanın dersinde not tutmana gerek yok, kitabına çalışman yeterli ayrıca bu kadar panik yapmana da gerek yok zira çabuk yorulursun daha 1.sınıftasın herhalde, ben A.özer in sadece kitabına çalıştım vizem 95 ti, derste hocayı dinle zabıt katibi gibi not tutmana gerek yok Mehmet hocanın fazla zorlayacağını zannetmiyorum ama finale iyi çalış pratik çözmeyi öğrenmelisin. diğerlerine de normal çalışsan yeter. Son olarak word a notları geçirmen akıl işi değil abi sen daha hiçbir şey görmedin herşeyin başındasın rahat ol...

bir hukuk üğrencisine nabza göre şerbet hiç yakışmıyor! üniversite bir bilim merkezidir herşeyden önce..
bence hukuk fakülteleri öğrencileri olarak öğrenebildiğimiz kadar çok şey öğrenme gayretinde olmalıyız.. asıl amaç ders geçmek değil hukukçu sıfatına erişebilmek olmalı,geri kalan hikaye.. başarılar arkadaşlar [8D]

Sevgili öyküm, realist olduğumuzda maalesef nabza göre şerbet uygulaması gereklidir. Ne kadar şey öğrenirsek öğrenelim sınavlardan geçemezsek öğrendiklerimiz hiç bir işe yaramıyor. Ezberci sistem dedikleri bu olsa gerek...

Sevgili volkan, "abi sen daha hiçbir şey görmedin herşeyin başındasın rahat ol... " demişsin, hangimiz her şeyi görüp yolun sonuna geldik ki? Okul da hiç bitmiyor, staj da...

Sayın Emrah Yavuzcan;
Yazmış olduğum cevap metninde "hiç bir şey bilmiyorsun" ifadesinden kastım hukuk eğitiminde öğrenilmesi gereken temel bilgilerdir. Yoksa disiplinler hakkında çok şey bilmeyi kastetmedim. Arkadaşımıza acizane tecrübemle ışık tutmak amacımdır. Bilgiçlik taslamak değil...

merak etmeyin okul da biter,staj da:-)
sorun tam ikisi de bitince başlıyor aslında.vaktiyle biz de çok yaptık,''şu hoca nasıl,bu nasıl'' geyiklerini.öğrenciyken bir an önce bitsin bu işkence derdim,şimdiki işkence bir ömür sürecek!
öğrenciliğin tadını çıkarın.gezin dolaşın,arada bir ders çalışın.

Güney Afrika bayrağını seçen, imzasında tüm davalarınız itinayla kaybedilir diyen arkadaşım; okul da hiç bitmiyor, staj da sözüyle kastedileni anlamışsın. Burada geyik yapan yok.

Alıntı:

---

Güney Afrika bayrağını seçen, imzasında tüm davalarınız itinayla kaybedilir diyen arkadaşım; okul da hiç bitmiyor, staj da sözüyle kastedileni anlamışsın. Burada geyik yapan yok.

Ekleyen: Emrah Yavuzcan*-*16/12/2005*:* 16:06:15

---

arkadaşınız olmayacak kadar büyüğüm sizden beyefendi.ne biçim bir hitabet şekli bu?..
staj da biter okul da,asıl iş bundan sonra başlıyor demişim,bunda anlamayacak ne var!
afrika bayrağı neden rahatsız ediyor sizi?her yerde bayrak fetişizmi yapmak mı gerekli?.imzamdaki espri ye neden takıldınız?hiç dava takip ettiniz mi?

Alıntı:

---

Okul da hiç bitmiyor, staj da..

---

"Bu" çok doğru... fiili ve fiziki anlamda okul da staj da biter ama bitmez. Ben 25 yıldır hala okuldayım,hala staj yapıyorum.

Alıntı:

---

merak etmeyin okul da biter,staj da:-)
sorun tam ikisi de bitince başlıyor aslında.vaktiyle biz de çok yaptık,''şu hoca nasıl,bu nasıl'' geyiklerini.öğrenciyken bir an önce bitsin bu işkence derdim,şimdiki işkence bir ömür sürecek!
öğrenciliğin tadını çıkarın.gezin dolaşın,arada bir ders çalışın.

---

"bu" da çok doğru. Talebelik de gençlik de asla geri gelmez, okul da biter staj da. Tadını çıkartın.

Alıntı:

---

tüm davalarınız itinayla kaybedilir

---

Asıl sorun zaten burada. Bu deyişin ne kınanacak ne de eleştirilecek bir yanı vardır. Yaşadıkça bunun doğruluğuna bizzat tanık olacaksınız.

Alıntı:

---

arkadaşınız olmayacak kadar büyüğüm sizden beyefendi.ne biçim bir hitabet şekli bu?..
staj da biter okul da,asıl iş bundan sonra başlıyor demişim,bunda anlamayacak ne var!
afrika bayrağı neden rahatsız ediyor sizi?her yerde bayrak fetişizmi yapmak mı gerekli?.imzamdaki espri ye neden takıldınız?hiç dava takip ettiniz mi?

Ekleyen: microcosmos - 19/12/2005 : 08:20:31

---

Profilinize baktığımda karşıma çıkanlar şunlardı:
Üye Adı: microcosmos
İl/Ülke: South Africa
Medeni Durum: Bekar
Cinsiyet: Erkek
İş/Meslek: advocat:)
Toplam İletileri: 3
[Gün Bazında ileti oranı: 1 ]

buradan yaşınızın büyük olduğunu çıkartamadım beyefendi, bu konuda özür diliyorum.

Kastettiğim okul da hiç bitmiyor, staj da cümlesi gerçek anlamda kullanılmamıştır. Öğrenim açısından hukukun sürekli olduğu anlaşılmaktadır.

"Güney Afrika bayrağını seçen, imzasında tüm davalarınız itinayla kaybedilir diyen arkadaşım" derken forumu ne kadar ciddiye aldığınızı belirttim. "Bayrak fetişizmi" tabiri yanlış olur.

Dava takip etmem konu bakımından önemli değildir.

Alıntı:

---

Alıntı:

---

arkadaşınız olmayacak kadar büyüğüm sizden beyefendi.ne biçim bir hitabet şekli bu?..
staj da biter okul da,asıl iş bundan sonra başlıyor demişim,bunda anlamayacak ne var!
afrika bayrağı neden rahatsız ediyor sizi?her yerde bayrak fetişizmi yapmak mı gerekli?.imzamdaki espri ye neden takıldınız?hiç dava takip ettiniz mi?

Ekleyen: microcosmos - 19/12/2005 : 08:20:31

---

Profilinize baktığımda karşıma çıkanlar şunlardı:
Üye Adı: microcosmos
İl/Ülke: South Africa
Medeni Durum: Bekar
Cinsiyet: Erkek
İş/Meslek: advocat:)
Toplam İletileri: 3
[Gün Bazında ileti oranı: 1 ]

buradan yaşınızın büyük olduğunu çıkartamadım beyefendi, bu konuda özür diliyorum.

Kastettiğim okul da hiç bitmiyor, staj da cümlesi gerçek anlamda kullanılmamıştır. Öğrenim açısından hukukun sürekli olduğu anlaşılmaktadır.

"Güney Afrika bayrağını seçen, imzasında tüm davalarınız itinayla kaybedilir diyen arkadaşım" derken forumu ne kadar ciddiye aldığınızı belirttim. "Bayrak fetişizmi" tabiri yanlış olur.

Dava takip etmem konu bakımından önemli değildir.

Ekleyen: Emrah Yavuzcan*-*19/12/2005*:* 23:02:07 >

---

forumu ciddiye almadığım sizin yorumunuz yalnızca,bu kadar önyargılı olmayınız lütfen,sevgili genç meslektaşım.
güney afrika bayrağı meselesine gelince.
bu forumda snitz forum tabanı kullanılıyor yanılmıyorsam,evet altta da yazıyormuş zaten,snitz diye.
snitz de ya da başka bir forum yapısında ülke bayrağı insanların milliyetini göstermez,bir çinli kendi ülkesindeki bir forumda türk bayrağını seçince forumu ciddiye almamış mı oluyor, snitz in eski sürümlerinde bayrak değil ülke vardı zaten,amaç daha çok sat dilimini belirlemektir.afrika benim sevdiğim bir kıta ve onu seçmişim,biraz da benim mizah anlayışımdan kaynaklanıyor.mizah ciddiyetsiz gibi gözükebilir belki ama aslında mizah ciddiyetin ta kendisidir bence.

imzam,evet tuhaf gözükmüş size,fırat bayındır beyefendi espriyi anlamış,işte tam da bu nedenle sormuştum size,hiç dava takip ettiniz mi diye.insanlar imza olarak genelde heybetli laflar seçer,bizim meslekte de çokça vardır bu sözler,ben bunları-en azından ülkemiz için- boş ve kuru olarak görüyorum.yoksa ben de imzama yazabilirdim,-kimin söylediği bile meçhul olan'' adalet mülkün temelidir'' sözünü.böylece forumu daha ciddiye mi almış olurdum bilmiyorum.

evet,tüm davalarınız itinayla kaybedilir ve aslında bazılarına göre hayatın kendisi de baştan kaybedilmiş bir davadır(kafka) .

1960 larda sıddık sami onar,h.v.velidedeoğlu,faruk erem,yaşar karayalçın gibi büyük hocalar ders anlatırmış,onar ın idare hukukunun umumi esasları isimli kitabını bulursanız inceleyin,hukuk eğitiminin ileriye değil geriye gittiğini anlarsınız.1980 ler oğuzman,tekinay,sahir erman,tandoğan gibi hocalardan ders dinledi,biz de üniversitelerde ''altın kuşağın seçkin ürünlerinin son temsilcilerine'' yetiştik.bu gün ben artık büyük hocalar devrinin kapandığını düşünüyorum,zaman kitap satma peşindeki hocaların devri artık,yeni ceza kanununu da ancak onlar hazırlayabilirdi zaten!
bu genç arkadaşlar için kötü.çünkü onlar bizden ve bizden öncekilerden daha donanımlı ve yetenekli olarak,ağır bir üniversite sınavından geçerek üniversiteye giriyorlar.üstelik okul bitince de sıra arkadaşlarını iş bulma konusunda rakip olarak karşılarında görecekler.binlercesini.

konu dallanıp budaklandı,biraz da saptı sanırım,konuyu daha fazla bölmeyeyim ve aradan çekileyim.

Sayın microcosmos, "hukuk eğitiminin ileriye değil geriye gittiğini anlarsınız" demişsiniz ve çok doğru bir tabir kullanmışsınız. Hukuk eğitimi konusunuda yeterli bilgi aldığımızı düşünmüyorum fakat "zaman kitap satma peşindeki hocaların devri artık,yeni ceza kanununu da ancak onlar hazırlayabilirdi zaten!" sözünüze katılmıyorum. Yeni ceza kanununu hazırlayan hocalarımızdan ders alma şansını buldum ve bu hocalarımızın kitap satma gibi dertlerinin olduğuna inanmıyorum. Yine eskiden olduğu gibi yayınevlerinden telif hakkı almaktalar; kitap satsın veya satmasın ellerine geçen eksik veya fazla miktar geçmediğini biliyorum. Kanaatimce yine çok değerli hocalar var ama eskiye nazaran hocaların çok fazla olması, sadece bu hocalarımıza ün kazandırmamaktadır. Şu anda ünlü (ismi bilinen) hocalarımızın hepsi yaşlı hocalarımızdır fakat ünlü olmayan hocalarımızın kötü oldukları ve diğerlerinden eksik bilgilere sahip olduklarına inanmıyorum.

evet şimdiki hocalar büyük hoca değil,ama büyük hoca olmamaları hepsinin kötü hoca oldukları anlamına gelmiyor,elbette çoğu değerli insanlardır.''yeni ceza kanunu,bir kanunun nasıl olmaması gerektiğini gösteriyor'' der,prof.toroslu,bence de çok haklı bir eleştiri.zaten bir kanun düşünün,komisyon üyeleri dışında herkes muhalif.yargıtay muhalif,barolar muhalif,hukuk fakülteleri ceza kürsüleri muhalif.hatta komisyonda görev almış bazı hukukçular da muhalif(çetin özek,bahri öztürk gibi).temel bir kanun düşünün ki,anayasa mahkemesi 3 ay geçmeden bazı maddelerini iptal etsin,kötü,çok kötü hazırlanmış bir kanun ve zaman geçtikçe tümüyle değiştireceğiz bu kanunu,buna kuşkum yok.
medeni kanun örneğin,o gayet iyi oldu,uygar düzenlemeler yapıldı,uzun uzun tartışıldı,ticaret kanunu tasarısı da incelediğim kadarıyla kusursuza yakın.
yani iyi hocalar var elbette,ama büyük hoca yetişmiyor artık,o inanın çok farklı bir kavram.vaktiniz olursa ankara hukukta bankacılık enstitüsü var,orada sayın yaşar karayalçın ı dinleyin,hala ders anlatıyordur umarım,büyük hoca kavramını daha iyi anlarsınız.onun enstitü yayınlarından çıkan hukukta kaynaklar ve metod isimli kitabı var,herkes okumalı.efsanevi hoca,bence türk hukukunun en önemli hocası,Ernst E. Hirsch 'in anılarım,isimli kitabı tübitak yayınlarında yayınlandı,kesinlikle okunmalı,dün nasıldı,bu gün nasıl insan daha iyi anlıyor.bir medrese kalıntısı olan istanbul hukuk fakültesinin nasıl bilim yuvası haline geldiğini,ankara hukuk fakültesinin binbir güçlükle ve nasıl kurulduğunu,o zamanki iktidarın hukuka ve hukuk eğitimine verdiği önemi görebilirsiniz.
ilhan arsel in''biz profesörler'' isimli kitabı var,kaynak yayınlarından,o da okunabilir,mesleğe yönelik ağır bir eleştiri sunuyor .kitap peşindeki hocalara da değiniyor arada.
20 sene önce yazılan tekinay ın borçlar hukuku,haluk tandoğan ın özel borç ilişkileri,50 sene önce yazılmış dönmezer in caza hukuku,faruk erem in ümanist doktrin i ,s.sami onar ın umumi esasları hala aşılamamışsa ve aşılamayacaksa ortada ciddi bir sorun var.
kitap satma peşindeki hocalar,bence yerinde bir kavram,böyle çok hoca var.yalnızca öğretim üyeleri değil,yargıtay üyelerinde de var.adam bir dairenin üyesi,hemen içtihatları topluyor,üstüne yazıyor,açıklamalı,içtihatlı bilmem ne kanunu diye.böyle çok faydalı kitaplar var elbette ama büyük kısmı insanların makamlarını kullanarak para kazanmasından başka amaç gütmeyen,içi boş kitaplar.öyleyse almayın diyebilirsiniz,haklı olarak,ancak içtihatların meslekteki önemi ve bu önemli kaynakların çok azının yargıtay kararları dergisinde yayınlandığını,yargıtay ve danıştay ın sitesinden ancak içtihat kırıntılarına ulaşılabildiğini hatırlatırım,mecburen alıyoruz yani.
son olarak -ismi bende kalsın-ankara hukukta bir cezacının''biz hoca filan değiliz,biz arsa peşindeki adamlarız'' diyerek samimi ama acı bir öz eleştiri yaptığını hatırladığımı belirteyim.